AK Parti Denizli Milletvekili Özkan Açıklaması
'Endişeniz olmasın, net bir şekilde söyleyebiliriz ki 26. Yasama Dönemi, bizim arzu ettiğimiz demokratik anayasanın hayata geçeceği dönem olacaktır'
AK Parti Denizli Milletvekili Cahit Özkan, 'Endişeniz olmasın, net bir şekilde söyleyebiliriz ki 26. Yasama Dönemi, bizim arzu ettiğimiz demokratik anayasanın hayata geçeceği dönem olacaktır' dedi.
Özkan, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, 6-8 Ekim 2014 tarihlerinde bazı şehirlerde gerçekleştirilen terör ve şiddet eylemlerinde 50 kişinin yaşamını yitirdiğini belirtti.
HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın bazı ifadelerinin de olayların çıkmasında etkili olduğunu vurgulayan Özkan, bu olaylar sırasında Diyarbakır'da da Yasin Börü ile 3 arkadaşının öldürüldüğünü, buna ilişkin görülen 34 sanıklı davada, sanıklardan 17'sinin tutuklu, diğerlerinin ise tutuksuz yargılandığını veya firari durumu taşıdığını kaydetti.
Mağdur ailelerin avukatlarının, eksik soruşturma yürütüldüğü yönünde itirazlarının bulunduğunu aktaran Özkan, 'Eyleme çağrıda bulunan, bu işin siyasi uzantıları ile terör örgütünün çığırtkanlarının, bu davanın kapsamı dışında bırakıldığını' ifade etti.
Özkan, 'Kamuoyunda oluşan hassasiyet dikkate alınarak, sürekli barış ve insan haklarını dilinden düşürmeyen, şiddet ve terörü bir yöntem olarak benimseyen HDP eş başkanları hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılması yine adaletin ve hukukun bir emridir' diye konuştu.
Bölücü terör örgütü ve yandaşları tarafından, bahar aylarında benzer nitelikte yaygın terör eylemleri gerçekleştirileceği yönünde tehditlerde bulunulduğunu anlatan Özkan, 'Bu tehditlere karşı yine yeniden Yasin Börü'ler yaşanmaması, yaşam kayıplarımızın olmaması için bu tür faşizan tehditlere karşı tüm kamuoyunu duyarlılığa davet ediyoruz' dedi.
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Özkan, dava konusu olaylara ilişkin fezlekelerin Meclis'e gelmesi halinde, AK Parti'nin, tavrının net bir şekilde ortaya çıkacağını bildirdi.
Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun dağılmasıyla ilgili değerlendirmesi de sorulan Özkan, anayasanın olabildiğince geniş tabanlı ve çoğulcu bir şekilde hayata geçmesi gerektiğini belirterek, şöyle devam etti:
'Biz bugün AK Parti olarak Türkiye'nin tüm renklerini, tüm farklı sosyal çevrelerini içerisinde barındıran bir siyasi hareket olarak ve kendi içerisinde çoğulculuğu, farklılığı, çok sesliliği taşıyan bir siyasi hareket olarak öyle ya da böyle Allah'ın izniyle milletimizin arzu ettiği, sivil, demokratik, katılımcı, çok sesli, özgür bir Türkiye'yi hayata geçirecek yeni anayasayı hayata geçirmek için biz tüm mücadelemizi sürdüreceğiz. Endişeniz olmasın, net bir şekilde söyleyebiliriz ki 26. Yasama Dönemi, bizim arzu ettiğimiz demokratik anayasanın hayata geçeceği dönem olacaktır. Ben şimdiden müjdesini vermiş olayım.'
Özkan, 'Bizim tek kırmızı çizgimiz var. O kırmızı çizgi de milletimizin arzu ettiği, bu ülkenin kalkınma hedeflerini gerçekleştirecek, insan hak ve özgürlükleri standartlarını yükseltecek ve demokratik hukuk devleti standartlarıyla dünyayla rekabet edebilen bir Türkiye inşa etmek. Onun için özgüvenle milletimizin ihtiyacı olan yeni anayasayı hayata geçirmek istiyoruz. Her şeyi tartışırız' değerlendirmesinde bulundu.
Başkanlık sistemine karşı duranların ise belli bir refleks içinde hareket ettiğini savunan Özkan, 'Onun için endişe etmeyin. Başkanlık sisteminin madem ki adı değişir, 'Cumhurbaşkanlık' deseniz bile o öyle ya da böyle başkanlık sistemi olacaktır' dedi.
Yeni anayasa arayışı sürecinde Türkiye'nin istikrara ihtiyaç duyduğunu belirten Özkan, 'Türkiye'de istikrarı sağlayacak, başkanlık sisteminden başka bir yol bulunmamaktadır' görüşünü paylaştı.
Özkan, yeni anayasa sürecinde, öz güvenle her şeyi tartışabileceklerini de sözlerine ekledi.
Kaynak: AA
Özkan, Meclis'te düzenlediği basın toplantısında, 6-8 Ekim 2014 tarihlerinde bazı şehirlerde gerçekleştirilen terör ve şiddet eylemlerinde 50 kişinin yaşamını yitirdiğini belirtti.
HDP Eş Genel Başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın bazı ifadelerinin de olayların çıkmasında etkili olduğunu vurgulayan Özkan, bu olaylar sırasında Diyarbakır'da da Yasin Börü ile 3 arkadaşının öldürüldüğünü, buna ilişkin görülen 34 sanıklı davada, sanıklardan 17'sinin tutuklu, diğerlerinin ise tutuksuz yargılandığını veya firari durumu taşıdığını kaydetti.
Mağdur ailelerin avukatlarının, eksik soruşturma yürütüldüğü yönünde itirazlarının bulunduğunu aktaran Özkan, 'Eyleme çağrıda bulunan, bu işin siyasi uzantıları ile terör örgütünün çığırtkanlarının, bu davanın kapsamı dışında bırakıldığını' ifade etti.
Özkan, 'Kamuoyunda oluşan hassasiyet dikkate alınarak, sürekli barış ve insan haklarını dilinden düşürmeyen, şiddet ve terörü bir yöntem olarak benimseyen HDP eş başkanları hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılması yine adaletin ve hukukun bir emridir' diye konuştu.
Bölücü terör örgütü ve yandaşları tarafından, bahar aylarında benzer nitelikte yaygın terör eylemleri gerçekleştirileceği yönünde tehditlerde bulunulduğunu anlatan Özkan, 'Bu tehditlere karşı yine yeniden Yasin Börü'ler yaşanmaması, yaşam kayıplarımızın olmaması için bu tür faşizan tehditlere karşı tüm kamuoyunu duyarlılığa davet ediyoruz' dedi.
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Özkan, dava konusu olaylara ilişkin fezlekelerin Meclis'e gelmesi halinde, AK Parti'nin, tavrının net bir şekilde ortaya çıkacağını bildirdi.
Anayasa Uzlaşma Komisyonu'nun dağılmasıyla ilgili değerlendirmesi de sorulan Özkan, anayasanın olabildiğince geniş tabanlı ve çoğulcu bir şekilde hayata geçmesi gerektiğini belirterek, şöyle devam etti:
'Biz bugün AK Parti olarak Türkiye'nin tüm renklerini, tüm farklı sosyal çevrelerini içerisinde barındıran bir siyasi hareket olarak ve kendi içerisinde çoğulculuğu, farklılığı, çok sesliliği taşıyan bir siyasi hareket olarak öyle ya da böyle Allah'ın izniyle milletimizin arzu ettiği, sivil, demokratik, katılımcı, çok sesli, özgür bir Türkiye'yi hayata geçirecek yeni anayasayı hayata geçirmek için biz tüm mücadelemizi sürdüreceğiz. Endişeniz olmasın, net bir şekilde söyleyebiliriz ki 26. Yasama Dönemi, bizim arzu ettiğimiz demokratik anayasanın hayata geçeceği dönem olacaktır. Ben şimdiden müjdesini vermiş olayım.'
Özkan, 'Bizim tek kırmızı çizgimiz var. O kırmızı çizgi de milletimizin arzu ettiği, bu ülkenin kalkınma hedeflerini gerçekleştirecek, insan hak ve özgürlükleri standartlarını yükseltecek ve demokratik hukuk devleti standartlarıyla dünyayla rekabet edebilen bir Türkiye inşa etmek. Onun için özgüvenle milletimizin ihtiyacı olan yeni anayasayı hayata geçirmek istiyoruz. Her şeyi tartışırız' değerlendirmesinde bulundu.
Başkanlık sistemine karşı duranların ise belli bir refleks içinde hareket ettiğini savunan Özkan, 'Onun için endişe etmeyin. Başkanlık sisteminin madem ki adı değişir, 'Cumhurbaşkanlık' deseniz bile o öyle ya da böyle başkanlık sistemi olacaktır' dedi.
Yeni anayasa arayışı sürecinde Türkiye'nin istikrara ihtiyaç duyduğunu belirten Özkan, 'Türkiye'de istikrarı sağlayacak, başkanlık sisteminden başka bir yol bulunmamaktadır' görüşünü paylaştı.
Özkan, yeni anayasa sürecinde, öz güvenle her şeyi tartışabileceklerini de sözlerine ekledi.