CHP'li Engin'den AK Parti Ve MHP'ye Anayasa Eleştirisi
CHP İstanbul Milletvekili Didem Engin, TBMM üyelerinin anayasa değişikliği teklifi için oy kullanırken bahtsız bir sonuca imza atmayacaklarını belirterek, teklifin Meclisten referandum oyu alması durumunda halkın bu teklife geçit vermeyeceğini söyledi.
TBMM Anayasa Komisyonunda kabul edilen anayasa değişikliği teklifine ilişkin açıklamalarda bulunan CHP İstanbul Milletvekili Didem Engin, “Ülkemiz önemli sorunlarla karşı karşıyayken, Anayasa Komisyonunda Cumhurbaşkanının yetkilerinin artırılması, kuvvetlerin tek elde toplanması suretiyle aksayarak da olsa yürüyen demokrasimize nokta koymayı amaçlayan, anayasamıza aykırı düzenlemeler içeren ve rejim değişikliği öneren bu teklifi konuşmak mecburiyetinde kalmış olmaktan ve ülkemize bu suni gündemle vakit kaybettiriliyor olmasından dolayı derin üzüntü duyuyorum" dedi.
Türkiye’nin yurt içinde ve yurt dışında zor bir dönemden geçtiğini ve dış politikada başarısızlık yaşandığını söyleyen Engin, ekonomik göstergelerin de alarm verdiğini belirtti.
Yatırımların durduğunu, işsizliğin arttığını, halkın karamsarlık ve umutsuzluk içinde olduğunu savunan Engin, “Ülkemiz bu vaziyetteyken yüce Meclisimiz ne terörün ülkemizde nasıl bitirileceğini, ne dış politika hatalarının nasıl telafi edileceğini, ne ekonomik dar boğazdan nasıl çıkacağımızı ne de toplumsal ve sosyal sorunlarımıza nasıl çözüm üretebileceğimizi tartışmıyor" diye konuştu.
“Kapalı kapılar ardında hangi pazarlıkların yapıldığı elbet bir gün ortaya çıkacaktır”
Kapalı kapılar ardından hangi pazarlıklar yapıldığını soran ve bunların elbet bir gün ortaya çıkacağını ifade eden Engin, komisyonda anayasa konusunda uzmanlaşmış akademisyenlerin, hukukçuların ve sivil toplum kuruluşlarının görüşlerinin dinlenemediğini belirterek, “Çünkü teklif hızlı bir şekilde komisyondan geçirilip Genel Kurula getirilmeye çalışılıyor. Görüşmeler milletvekillerinin oturacak yer bulmakta zorlandıkları bu salonda yapılıyor. Bu nedenle çoğu milletvekilimiz konuşmaları ayakta takip etmek mecburiyetinde kalıyorlar. Halkımızın buradaki konuşmaları izleyebilmesi için Cumhuriyet Halk Partisi olarak görüşmelerin TRT 3’te canlı olarak yayınlanması için önerge sunduk, AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. Oylama esnasında ‘bir milletvekili olarak bu önergenin neden reddedildiğinin gerekçesini öğrenmek istiyorum’ dediğimde ise soruma hiçbir yanıt verilmedi. Hâlbuki buradaki konuşmaları izlemek ve dinlemek halkımızın en doğal hakkıdır. Mademki bu tasarıyı referanduma götürmeyi amaçlıyorsunuz, o halde halkımızın bu tasarı üzerindeki görüş ve eleştirileri canlı olarak dinlemesinden korkmamalısınız ve halkımıza güvenmelisiniz. Anayasa hepimizin anayasasıdır, toplumsal bir sözleşmedir ve toplumumuzun geniş kesimlerinde konuşularak nihayete erdirilmesi gereken toplumsal bir uzlaşı metni olmalıdır" ifadelerini kullandı.
“Aylardır devam eden Olağanüstü Hal sürecinden istifade ederek ve tüm devlet imkânları kullanılarak propaganda yapmayı, teklifin içeriği konusunda sağlıklı bilgi alma imkânlarını kısıtlayarak halkımızı yönlendirmeyi amaçlıyorsanız, yanıldığınızı referandum sonunda göreceksiniz" diyen Didem Engin, anayasa değişiklik teklifi ile ilgili halkın yanıtlanmasını beklediği sorular olduğunu belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü:
“MHP bu teklifi desteklediğine göre eğer iki partili sistem hedefleniyorsa, ki öyle anlaşılıyor, MHP yılların ülkücü geleneğine son verip, kapısına kilit vurup, AKP’ye mi katılacak? Bu teklifi destekleyen ve ’evet’ oyu veren milletvekilleri, gelecek seçimde partili Cumhurbaşkanı tarafından milletvekili listesinde aday gösterilmediklerinde ‘evet’ oyu vererek Cumhurbaşkanına sınırsız ve kontrolsüz yetki verdikleri için pişmanlık duyacaklar mı ya da kendilerini kandırılmış hissedecekler mi? İleride seçilecek bir cumhurbaşkanı, doğru olduğuna inandığı ama ülkemizin menfaatlerinin aleyhine kararlar alırsa cumhurbaşkanının kararlarını hangi kurum hangi kapsamda nasıl denetleyebilecek? Ülkemizin menfaatlerine kararlar alınacağını kim nasıl garantileyebilecek? AKP ve MHP’nin istediği değişiklik onaylanır ve halkımız CHP’nin adayını Cumhurbaşkanı olarak seçerse, sınırsız yetki sahibi olacak ve denetlenemeyecek CHP’li Cumhurbaşkanını AKP ve MHP milletvekilleri kayıtsız ve şartsız kabul mu edecekler, yoksa yetkilerini sorgulamaya mı başlayacaklar? Cumhurbaşkanının partisi parlamento seçimlerinde çoğunluğu kaybederse, partili cumhurbaşkanı aynı zamanda muhalefet partisi genel başkanı mı olacak?”
“Anayasa değişikliği yatırımcılara nasıl güven verecek?”
Türkiye’nin ekonomik olarak çok ciddi bir dar boğazda olduğunu, ekonomik güven endeksinin Aralık ayında yüzde 18.5 azaldığını belirten Didem Engin, “Hükümetin söylemleri uzun zamandır yatırımcılara güven vermiyor, bu nedenle de ne yerli ne de yabancı yatırımcı ülkemizde yatırım yapmayı tercih etmiyor. Hâlbuki ülkemizde istihdam artışı sağlayacak ve teknoloji altyapımızı geliştirecek doğrudan yatırımlara ihtiyacımız var. Bu anayasa değişiklik teklifi yatırımcılara güven verecek değişiklikler mi içeriyor, yoksa onların Türkiye’nin geleceği konusundaki endişelerini derinleştirecek ve yatırımlarını başka ülkelere kaydırmalarına sebep olacak değişiklikleri mi kapsıyor? Bağımsızlığı zaten tartışılmakta olan Merkez Bankası gibi ekonomimiz için önemli bağımsız kurumların durumları ne olacak?" dedi.
Türkiye’nin ciddi bir toplumsal ayrışma ve kutuplaşma kaosu yaşadığı iddiasında bulunan Engin, “Partili bir cumhurbaşkanı, toplumsal uzlaşıyı nasıl sağlayacak, bu kutuplaşmayı nasıl sona erdirecek ve bir parti genel başkanı olarak tüm halkımızı nasıl kucaklayacak, ayrıştırmak yerine bizleri nasıl birleştirecek?" şeklinde konuştu.
“Halkımız cumhuriyetimize sahip çıkacak ve bu teklife asla geçit vermeyecektir”
Yanıt bekleyen daha çok soru olduğunu söyleyen Engin, “İnanıyorum ki Gazi Meclisin vatansever üyeleri her türlü baskıya rağmen oy kullanırken vicdanlarıyla baş başa kaldıklarında, anayasamıza aykırı bir şekilde Meclisin kendi işlevselliğine ve demokrasimize son verecek bahtsız bir sonuca imza atmayacak, daha fazla demokrasi için mücadele etmeye devam edecek ve bu teklifi parlamento tarihimizin çöp sepetine atacaklardır. Bu teklif Meclisten referandum onayı alırsa halkımızın tüm baskılara rağmen bu topraklarda yatanlara ve gelecek nesillerimize olan borçlarımızı hatırlayarak oy kullanacağına, cumhuriyetimize sahip çıkacağına ve bu teklife geçit vermeyeceğine yürekten inanıyorum. Halkımıza ve halkımızın her zaman doğruyu bulan sağduyusuna sonuna kadar güveniyor, bu teklifi kendilerine reva görenleri asla affetmeyeceklerine yürekten inanıyorum" diye konuştu.
Kaynak: İHA
Türkiye’nin yurt içinde ve yurt dışında zor bir dönemden geçtiğini ve dış politikada başarısızlık yaşandığını söyleyen Engin, ekonomik göstergelerin de alarm verdiğini belirtti.
Yatırımların durduğunu, işsizliğin arttığını, halkın karamsarlık ve umutsuzluk içinde olduğunu savunan Engin, “Ülkemiz bu vaziyetteyken yüce Meclisimiz ne terörün ülkemizde nasıl bitirileceğini, ne dış politika hatalarının nasıl telafi edileceğini, ne ekonomik dar boğazdan nasıl çıkacağımızı ne de toplumsal ve sosyal sorunlarımıza nasıl çözüm üretebileceğimizi tartışmıyor" diye konuştu.
“Kapalı kapılar ardında hangi pazarlıkların yapıldığı elbet bir gün ortaya çıkacaktır”
Kapalı kapılar ardından hangi pazarlıklar yapıldığını soran ve bunların elbet bir gün ortaya çıkacağını ifade eden Engin, komisyonda anayasa konusunda uzmanlaşmış akademisyenlerin, hukukçuların ve sivil toplum kuruluşlarının görüşlerinin dinlenemediğini belirterek, “Çünkü teklif hızlı bir şekilde komisyondan geçirilip Genel Kurula getirilmeye çalışılıyor. Görüşmeler milletvekillerinin oturacak yer bulmakta zorlandıkları bu salonda yapılıyor. Bu nedenle çoğu milletvekilimiz konuşmaları ayakta takip etmek mecburiyetinde kalıyorlar. Halkımızın buradaki konuşmaları izleyebilmesi için Cumhuriyet Halk Partisi olarak görüşmelerin TRT 3’te canlı olarak yayınlanması için önerge sunduk, AKP ve MHP oylarıyla reddedildi. Oylama esnasında ‘bir milletvekili olarak bu önergenin neden reddedildiğinin gerekçesini öğrenmek istiyorum’ dediğimde ise soruma hiçbir yanıt verilmedi. Hâlbuki buradaki konuşmaları izlemek ve dinlemek halkımızın en doğal hakkıdır. Mademki bu tasarıyı referanduma götürmeyi amaçlıyorsunuz, o halde halkımızın bu tasarı üzerindeki görüş ve eleştirileri canlı olarak dinlemesinden korkmamalısınız ve halkımıza güvenmelisiniz. Anayasa hepimizin anayasasıdır, toplumsal bir sözleşmedir ve toplumumuzun geniş kesimlerinde konuşularak nihayete erdirilmesi gereken toplumsal bir uzlaşı metni olmalıdır" ifadelerini kullandı.
“Aylardır devam eden Olağanüstü Hal sürecinden istifade ederek ve tüm devlet imkânları kullanılarak propaganda yapmayı, teklifin içeriği konusunda sağlıklı bilgi alma imkânlarını kısıtlayarak halkımızı yönlendirmeyi amaçlıyorsanız, yanıldığınızı referandum sonunda göreceksiniz" diyen Didem Engin, anayasa değişiklik teklifi ile ilgili halkın yanıtlanmasını beklediği sorular olduğunu belirterek konuşmasını şöyle sürdürdü:
“MHP bu teklifi desteklediğine göre eğer iki partili sistem hedefleniyorsa, ki öyle anlaşılıyor, MHP yılların ülkücü geleneğine son verip, kapısına kilit vurup, AKP’ye mi katılacak? Bu teklifi destekleyen ve ’evet’ oyu veren milletvekilleri, gelecek seçimde partili Cumhurbaşkanı tarafından milletvekili listesinde aday gösterilmediklerinde ‘evet’ oyu vererek Cumhurbaşkanına sınırsız ve kontrolsüz yetki verdikleri için pişmanlık duyacaklar mı ya da kendilerini kandırılmış hissedecekler mi? İleride seçilecek bir cumhurbaşkanı, doğru olduğuna inandığı ama ülkemizin menfaatlerinin aleyhine kararlar alırsa cumhurbaşkanının kararlarını hangi kurum hangi kapsamda nasıl denetleyebilecek? Ülkemizin menfaatlerine kararlar alınacağını kim nasıl garantileyebilecek? AKP ve MHP’nin istediği değişiklik onaylanır ve halkımız CHP’nin adayını Cumhurbaşkanı olarak seçerse, sınırsız yetki sahibi olacak ve denetlenemeyecek CHP’li Cumhurbaşkanını AKP ve MHP milletvekilleri kayıtsız ve şartsız kabul mu edecekler, yoksa yetkilerini sorgulamaya mı başlayacaklar? Cumhurbaşkanının partisi parlamento seçimlerinde çoğunluğu kaybederse, partili cumhurbaşkanı aynı zamanda muhalefet partisi genel başkanı mı olacak?”
“Anayasa değişikliği yatırımcılara nasıl güven verecek?”
Türkiye’nin ekonomik olarak çok ciddi bir dar boğazda olduğunu, ekonomik güven endeksinin Aralık ayında yüzde 18.5 azaldığını belirten Didem Engin, “Hükümetin söylemleri uzun zamandır yatırımcılara güven vermiyor, bu nedenle de ne yerli ne de yabancı yatırımcı ülkemizde yatırım yapmayı tercih etmiyor. Hâlbuki ülkemizde istihdam artışı sağlayacak ve teknoloji altyapımızı geliştirecek doğrudan yatırımlara ihtiyacımız var. Bu anayasa değişiklik teklifi yatırımcılara güven verecek değişiklikler mi içeriyor, yoksa onların Türkiye’nin geleceği konusundaki endişelerini derinleştirecek ve yatırımlarını başka ülkelere kaydırmalarına sebep olacak değişiklikleri mi kapsıyor? Bağımsızlığı zaten tartışılmakta olan Merkez Bankası gibi ekonomimiz için önemli bağımsız kurumların durumları ne olacak?" dedi.
Türkiye’nin ciddi bir toplumsal ayrışma ve kutuplaşma kaosu yaşadığı iddiasında bulunan Engin, “Partili bir cumhurbaşkanı, toplumsal uzlaşıyı nasıl sağlayacak, bu kutuplaşmayı nasıl sona erdirecek ve bir parti genel başkanı olarak tüm halkımızı nasıl kucaklayacak, ayrıştırmak yerine bizleri nasıl birleştirecek?" şeklinde konuştu.
“Halkımız cumhuriyetimize sahip çıkacak ve bu teklife asla geçit vermeyecektir”
Yanıt bekleyen daha çok soru olduğunu söyleyen Engin, “İnanıyorum ki Gazi Meclisin vatansever üyeleri her türlü baskıya rağmen oy kullanırken vicdanlarıyla baş başa kaldıklarında, anayasamıza aykırı bir şekilde Meclisin kendi işlevselliğine ve demokrasimize son verecek bahtsız bir sonuca imza atmayacak, daha fazla demokrasi için mücadele etmeye devam edecek ve bu teklifi parlamento tarihimizin çöp sepetine atacaklardır. Bu teklif Meclisten referandum onayı alırsa halkımızın tüm baskılara rağmen bu topraklarda yatanlara ve gelecek nesillerimize olan borçlarımızı hatırlayarak oy kullanacağına, cumhuriyetimize sahip çıkacağına ve bu teklife geçit vermeyeceğine yürekten inanıyorum. Halkımıza ve halkımızın her zaman doğruyu bulan sağduyusuna sonuna kadar güveniyor, bu teklifi kendilerine reva görenleri asla affetmeyeceklerine yürekten inanıyorum" diye konuştu.