Öğrencisi 'Yaman Dede'yi Anlattı
Talas Belediyesi’nin daveti üzerine konferans için Talas’a gelen Kurtuluş Savaşı’nın Doğu Cephesi Komutanı Kazım Karabekir Paşa’nın kızı Timsal Karabekir, Yaman Dede Konağı’nda Hocası Yaman Dede’yi anlattı. Anlatırken heyecanlanan ve gözyaşları içinde hocasından bahseden Timsal Karabekir, onun öğrencisi olduğu için çok şanslı olduğunu ifade etti.
Yaman Dede olarak bilinen Mehmet Abdulkadir Keçeoğlu’nun Rum bir ailenin evladı olarak dünyaya geldiğini söyleyen Karabekir, “1953 ya da 1954 yılında İngiliz okuluna başladım. Yaman Dede benim de hocam olmuş. İsmi Kadri Keçeli Bey. Son derece sevecen ve güzel bir insandı. İstanbul’da bir okulun programına gittiğimde bir kız çocuğu kalktı bir naat-ı şerif okudu. O kadar içime işledi ki bu naatın sahibi olan Yaman Dede’nin peşine düştüm. Yaman Dede’nin kitabı bana geldiğinde tanıdım kendisini. Onu okudukça dinledikçe anlamaya başladım. Şimdi çok hayıflanıyorum zamanında onun öğrencisiyken onu nasıl anlamamışım” diye konuştu.
Yaman Dede’nin Mevlana ile tanıştıktan sonra hayatının değiştiğini ifade eden Timsal Karabekir, “Yaman Dede evleniyor ve bir kızı oluyor. Uzun zaman Müslüman olduğunu saklıyor. Ne zaman kilise işin içine giriyor o zaman Yaman Dede’yi ailesinden koparıyor. Rum ailenin Müslüman babası çünkü. Çok zorluk çekmiş. Yüreğime işlemiş olan bir hatırası vardır. Üsküdar’da bir kış sabahı, kar yağarken evi terk etmiş ve iskelede sabahlamış. Sonrasında bir tanıdığı ona yardımcı olmuş ve yabancı okullarda Türkçe öğretmenliği yaparak hayatını devam ettirmiş. Çocuklara çok güzel yollar açıyor. O çocuklarla bir baba gibi ilgileniyor. Dine ısınamayan birçok çocuğu gerçekten Allah’a yakınlaştıran bir insan. Böyle böyle zaman içinde Yaman Dede, ‘Yanan Dede’ olmuş. Okuldan çıktığı zaman bazen parmaklıklara tutunurmuş. ‘Hasta mısın Hocam?’ diye sorulduğunda Peygamber Efendimiz aklıma geldiği zaman ben böyle oluyorum. Yüreği gerçekten yanmış bir insan. Ölümünden sonra bile beni çok etkiliyor. Nur içinde yatsın. Birçok insanın yüreğine dokunmuş. Keşke onun öğrencisi olduğumu bile bile onun öğrencisi olsaydım. Onu okudukça anlamaya, tanımaya başladım” dedi.
Öte yandan Timsal Karabekir, Erciyes Koleji öğrencilerine vermiş olduğu konferansta babası Kazım Karabekir Paşa'nın arşivinden derlenen fotoğraflar ve notlar ile Kurtuluş Savaşı yıllarını ve babasının savaş hakkındaki anılarını da paylaştı.
Kaynak: İHA
Yaman Dede’nin Mevlana ile tanıştıktan sonra hayatının değiştiğini ifade eden Timsal Karabekir, “Yaman Dede evleniyor ve bir kızı oluyor. Uzun zaman Müslüman olduğunu saklıyor. Ne zaman kilise işin içine giriyor o zaman Yaman Dede’yi ailesinden koparıyor. Rum ailenin Müslüman babası çünkü. Çok zorluk çekmiş. Yüreğime işlemiş olan bir hatırası vardır. Üsküdar’da bir kış sabahı, kar yağarken evi terk etmiş ve iskelede sabahlamış. Sonrasında bir tanıdığı ona yardımcı olmuş ve yabancı okullarda Türkçe öğretmenliği yaparak hayatını devam ettirmiş. Çocuklara çok güzel yollar açıyor. O çocuklarla bir baba gibi ilgileniyor. Dine ısınamayan birçok çocuğu gerçekten Allah’a yakınlaştıran bir insan. Böyle böyle zaman içinde Yaman Dede, ‘Yanan Dede’ olmuş. Okuldan çıktığı zaman bazen parmaklıklara tutunurmuş. ‘Hasta mısın Hocam?’ diye sorulduğunda Peygamber Efendimiz aklıma geldiği zaman ben böyle oluyorum. Yüreği gerçekten yanmış bir insan. Ölümünden sonra bile beni çok etkiliyor. Nur içinde yatsın. Birçok insanın yüreğine dokunmuş. Keşke onun öğrencisi olduğumu bile bile onun öğrencisi olsaydım. Onu okudukça anlamaya, tanımaya başladım” dedi.
Öte yandan Timsal Karabekir, Erciyes Koleji öğrencilerine vermiş olduğu konferansta babası Kazım Karabekir Paşa'nın arşivinden derlenen fotoğraflar ve notlar ile Kurtuluş Savaşı yıllarını ve babasının savaş hakkındaki anılarını da paylaştı.