SETA'dan 'Amerikan Başkanlık Seçimlerine Doğru' Raporu
SETA tarafından hazırlanan raporda ABD'deki başkanlık seçiminde adayların profilleri, vaatleri ve sandıktaki artı ve eksilerini ele alınıyor.
Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA), 8 Kasım'daki başkanlık seçimi öncesinde başkan adaylarının profilleri, seçim öncesi vaatleri ve sandıktaki artı eksilerini ele alan bir rapor yayımladı.
Kılıç Kanat, Jackson Hannon ve Lesley Dudden tarafından hazırlanan 'Amerikan Başkanlık Seçimlerine Doğru' başlıklı raporda, Demokrat Parti ve Cumhuriyetçi Partinin kampanya destekçilerini sandığa götürmekteki becerilerinin seçim sonuçlarında belirleyici olacağı belirtildi.
ABD'deki kamuoyu yoklamalarına bakıldığında Demokratların başkan adayı Hillary Clinton ile Cumhuriyetçilerin adayı iş adamı Donald Trump'ın her ikisinin de 'kamuoyunun içine sinmediği' ifade edilen raporda, 'Clinton ve Trump’ın beğenilmeme oranları beğenilme oranlarından çok daha yüksek seyrediyor. Bu durum seçmenlerin aday tercihlerinde 'Hangi aday başkan olsun' yerine 'Hangi aday başkan olmasın' diye oy verenlerin yüksek bir yüzdeye ulaşmasına neden oluyor.' değerlendirmesine yer verildi.
- Adayların profilleri raporda
Clinton'ın Demokrat Partinin adaylık yarışını kazanarak 'Amerikan siyasi tarihinde büyük bir partiden ilk kadın başkan adayı' olduğunun vurgulandığı raporda, gençliğinde avukatlıktan ziyade Children’s Defense Fund (CDF) adlı kar amacı gütmeyen ve çocukların sorunlarıyla ilgilenen bir vakıfta çalışmış olmasının toplum tarafından takdirle karşılandığının altı çizildi.
Raporda, 'ABD’nin Irak’ı işgaline zemin hazırlayan 2002 tarihli Irak’a Karşı Askeri Güç Kullanma Yetkisi Tezkeresi’ne evet oyu vermesi' ve Dışişleri Bakanlığı görevi sırasında da resmi yazışmalarını güvenlikli bir kurumsal e-posta adresi üzerinden değil kişisel hesabı üzerinden yapması Clinton'ın aleyhinde kullanılan olaylar olarak kaydediliyor.
'Siyasette tecrübesiz' başkan adayı Trump'ın kendisini “Amerikan başarı hikayesinin vücut bulmuş hali olarak sunduğu' ifade edilen raporda, Trump'ın ABD'nin ilk siyasi başkanı Obama'nın doğum yerini ve başkanlığının meşruluğunu sorguladığı için ırkçılıkla suçlandığı bilgisine yer verildi.
Raporda ayrıca, Trump'ın kadınlar hakkında aşağılayıcı sözler sarf etmesi ve göçmenlik karşıtı söylemleriyle tepki çektiği belirtilirken, Trump'ın başarısının nedeni olarak ise geleneksel Cumhuriyetçi tabanın bir kısmı ile “'sağın bilinçaltı' olarak adlandırılan daha marjinal sağ kesimlerden destek alması' gösterildi.
- 'İkisi de seçmenler nezdinde olumsuz algıya sahip'
Raporda adaylar hakkındaki sonuç bölümünde 'Donald Trump ve Hillary Clinton’ın her ikisi de seçmenler arasında tarihte çok az rastlandığı kadar olumsuz algıya sahipler.' değerlendirmesinde bulunuldu.
Trump'ın özellikle azınlıklar ve kadınlar arasında kötü bir üne sahip olduğu vurgulanan raporda, azınlıklardan oy alamıyor olması da 'Trump'ın en büyük handikapı' şeklinde nitelendi.
Yoklamalarda Clinton'ın ise ağustos ayında hem kadınlar hem de lisansüstü eğitime sahip seçmenler arasında oy kaybettiğinin belirtildiği raporda, 'Clinton’ın başkan adaylığı süresince aldığı reytingler siyasi kariyerinin son yirmi yılındaki en düşük seviyelerde seyrediyor.' ifadelerine yer verildi.
Raporda seçimin sonucunu iki partinin de destekçilerini sandığa götürebilme oranlarının belirleyeceği belirtilerek, 'İki adayın da seçmenler arasında düşük destek aldıkları bir dönemde hangi kampanyanın destekçilerini sandığa götürmekte daha başarılı olacağı seçim sonuçlarına önemli oranda etki edecek.' ifadeleri kullanıldı.
Kaynak: AA
Kılıç Kanat, Jackson Hannon ve Lesley Dudden tarafından hazırlanan 'Amerikan Başkanlık Seçimlerine Doğru' başlıklı raporda, Demokrat Parti ve Cumhuriyetçi Partinin kampanya destekçilerini sandığa götürmekteki becerilerinin seçim sonuçlarında belirleyici olacağı belirtildi.
ABD'deki kamuoyu yoklamalarına bakıldığında Demokratların başkan adayı Hillary Clinton ile Cumhuriyetçilerin adayı iş adamı Donald Trump'ın her ikisinin de 'kamuoyunun içine sinmediği' ifade edilen raporda, 'Clinton ve Trump’ın beğenilmeme oranları beğenilme oranlarından çok daha yüksek seyrediyor. Bu durum seçmenlerin aday tercihlerinde 'Hangi aday başkan olsun' yerine 'Hangi aday başkan olmasın' diye oy verenlerin yüksek bir yüzdeye ulaşmasına neden oluyor.' değerlendirmesine yer verildi.
- Adayların profilleri raporda
Clinton'ın Demokrat Partinin adaylık yarışını kazanarak 'Amerikan siyasi tarihinde büyük bir partiden ilk kadın başkan adayı' olduğunun vurgulandığı raporda, gençliğinde avukatlıktan ziyade Children’s Defense Fund (CDF) adlı kar amacı gütmeyen ve çocukların sorunlarıyla ilgilenen bir vakıfta çalışmış olmasının toplum tarafından takdirle karşılandığının altı çizildi.
Raporda, 'ABD’nin Irak’ı işgaline zemin hazırlayan 2002 tarihli Irak’a Karşı Askeri Güç Kullanma Yetkisi Tezkeresi’ne evet oyu vermesi' ve Dışişleri Bakanlığı görevi sırasında da resmi yazışmalarını güvenlikli bir kurumsal e-posta adresi üzerinden değil kişisel hesabı üzerinden yapması Clinton'ın aleyhinde kullanılan olaylar olarak kaydediliyor.
'Siyasette tecrübesiz' başkan adayı Trump'ın kendisini “Amerikan başarı hikayesinin vücut bulmuş hali olarak sunduğu' ifade edilen raporda, Trump'ın ABD'nin ilk siyasi başkanı Obama'nın doğum yerini ve başkanlığının meşruluğunu sorguladığı için ırkçılıkla suçlandığı bilgisine yer verildi.
Raporda ayrıca, Trump'ın kadınlar hakkında aşağılayıcı sözler sarf etmesi ve göçmenlik karşıtı söylemleriyle tepki çektiği belirtilirken, Trump'ın başarısının nedeni olarak ise geleneksel Cumhuriyetçi tabanın bir kısmı ile “'sağın bilinçaltı' olarak adlandırılan daha marjinal sağ kesimlerden destek alması' gösterildi.
- 'İkisi de seçmenler nezdinde olumsuz algıya sahip'
Raporda adaylar hakkındaki sonuç bölümünde 'Donald Trump ve Hillary Clinton’ın her ikisi de seçmenler arasında tarihte çok az rastlandığı kadar olumsuz algıya sahipler.' değerlendirmesinde bulunuldu.
Trump'ın özellikle azınlıklar ve kadınlar arasında kötü bir üne sahip olduğu vurgulanan raporda, azınlıklardan oy alamıyor olması da 'Trump'ın en büyük handikapı' şeklinde nitelendi.
Yoklamalarda Clinton'ın ise ağustos ayında hem kadınlar hem de lisansüstü eğitime sahip seçmenler arasında oy kaybettiğinin belirtildiği raporda, 'Clinton’ın başkan adaylığı süresince aldığı reytingler siyasi kariyerinin son yirmi yılındaki en düşük seviyelerde seyrediyor.' ifadelerine yer verildi.
Raporda seçimin sonucunu iki partinin de destekçilerini sandığa götürebilme oranlarının belirleyeceği belirtilerek, 'İki adayın da seçmenler arasında düşük destek aldıkları bir dönemde hangi kampanyanın destekçilerini sandığa götürmekte daha başarılı olacağı seçim sonuçlarına önemli oranda etki edecek.' ifadeleri kullanıldı.