CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu Açıklaması (2)

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Dokunulmazlıkların konjonktürel olarak kullanılması asla doğru değil. 'Ben Ali'ye kızdım dokunulmazlığını kaldırayım, Veli çok iyi bir adam onun dokunulmazlığı kalsın.' Çifte standart olmaz siyasette. Hele devlet yönetiminde çifte standart hiç olmaz. Objektif bir kural getirirsiniz, o kurala göre hareket edersiniz. Biz, kürsü dokunulmazlığı hariç, diğer dokunulmazlıkların kaldırılmasını isteriz" dedi.

Kılıçdaroğlu, NTV canlı yayınında gündeme ilişkin soruları yanıtladı.

"Siz başkanlık sistemine mi yoksa Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın şahsına mı karşısınız" sorusuna Kılıçdaroğlu, "Biz, başkanlık sistemine... Sayın Erdoğan'ın şahsını kişisel bir olay olarak görmüyoruz ama o kişisel olay olarak görüyor. Zaten sorunumuz da orada. Sayın Cumhurbaşkanı anayasal sınırlar içinde, ettiği yemine sadık kaldığı sürece bizim bir sorunumuz yok" yanıtını verdi.

Kılıçdaroğlu, "Yeni anayasa ve başkanlık konusunda komisyon için davet gelecek. CHP isimleri belirledi mi?" sorusuna, "Yok, hayır" dedi.

"Yeni anayasa konusunda, başkanlık meselesiyle bir tıkanma yaşanırsa ne olur" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, "Bir kişi parlamentoya dayatmada bulunamaz. Parlamentonun kendi özgür iradesi vardır ve kendi özgür iradesine göre çalışır ve karar alır. Bir kişinin arzusuna göre rejim değişemez ve parlamento da o bir kişinin asla ve asla tutsağı olamaz" diye konuştu.

"AK Parti, 317 milletvekili adına bu öneriyi getiremez mi" sorusuna, Kılıçdaroğlu, "Ben illa bir öneri gelmez demiyorum" yanıtını verdi. 12 Eylül darbe hukukunun, yasama organı üyesinin özgürce iradesini kullanmasını engellediğini belirten Kılıçdaroğlu, bu kaldırıldığında AK Parti içinden de, "Başkanlık sistemi doğru değil" diyenlerin çıkabileceğini savundu.

Kılıçdaroğlu, sadece anayasanın değil, 12 Eylül darbe hukukunun da değiştirilmesi gerektiğine işaret ederek, Başbakan Davutoğlu'nun, "Bununla ilgili bir tarama yapacaklarını" söylediğini aktardı.

Anayasa değişikliklerinden çok daha önce 12 Eylül darbe hukukunu değişebileceğini, gazetecilerin tamamının hapisten çıkabileceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, CHP'nin hazırlığının olduğunu, Başbakan Davutoğlu'na "bunu verebileceklerini" söylediklerini ifade etti.

- "Çözüm adresi TBMM"

"Güneydoğu'daki terör olaylarına ilişkin CHP'nin çözüm önerilerinin" ne olduğu sorusuna Kılıçdaroğlu, çözüm adresinin TBMM olduğunu bildirdi.

Bu ve bundan önceki hükumetlerin hiçbir zaman parlamentoya doğru bilgi vermediğini, kapalı oturumlarda, gazetelerde yazan bilgilerden daha azının verildiğini savunan Kılıçdaroğlu, sorunun çözümü konusunda hükumetin samimi olmadığını, iç politikada bir malzeme olarak kullandığını söyledi.

CHP'nin en baştan beri parlamentoda komisyon kurulması teklifinde bulunduğunu, bunun reddedildiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, AK Parti'nin izlediği yöntemin yanlış olduğunu öne sürdü.

Kılıçdaroğlu, iktidarın, Doğu ve Güneydoğu'da "Biz bu sorunu çözeceğiz, CHP engel oluyor" dediğini ancak CHP'nin bir şeye engel olmadığını belirtti.

-"Cesetler neden alınamıyor?"

CHP'nin, Doğu ve Güneydoğu'da yaşanan sorunların çözümüne ilişkin çalışmalarının hatırlatılıp, "CHP elini taşın altına koymuyor, yeterli inisiyatif almıyor, samimi olarak bu işin çözümü için bir şey yapmıyor' eleştirileri var. Dün de aydınlar 'Biraz daha fazla inisiyatif almanız' talebiyle geldiler. Bu yaklaşımı nasıl görüyorsunuz" sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, bunun bir algı olduğunu, şu anda bunun kalmadığını ifade etti.

Her partiyle görüşen CHP'nin ana aktör olarak devreye girmesinin istendiğini belirten Kılıçdaroğlu, "Kendilerine bizden ne istediklerini de sordum. Yürüyüş, miting yapın, Batı'daki insanın dikkatini Doğu'ya çekin. Çünkü Doğu'daki insanlarda şöyle bir algı oluşmaya başladı; 'Burada çocuklar, kadınlar, gençler öldürülüyor ama Batı hiçbir şey yapmıyor, dolayısıyla Batı beni istemiyor.' Böyle bir algı var ve bu algı doğru değil" dedi.

Zihinsel bir kopuşun çok daha felaket olacağını vurgulayan Kılıçdaroğlu, sözlerin şöyle sürdürdü:

"Artık insanlar şunu düşünmeye başladılar; 'Biz Kürt olduğumuz için bunlar bize yapılıyor.' Sivillerin, kadınların ölmesi... Şu anda karların altında cesetler varmış galiba, onu söylediler, cesetlerin alınamadığını, 'bunların alınması için mutlaka devreye girin, gidin, konuşun' diye. Biz arkadaşlarımıza söyledik, bakın bakalım gerçekten cesetler var mı? Varsa bu cesetler neden alınamıyor? Çürüyecek orada, caddenin, sokağın ortası veya bir duvarın dibinde. Bunların olmaması lazım. Eğer bir ceset var ve hala gidip alınamıyorsa, sormak lazım güvenlik güçleri ne yapıyor acaba? Beyaz bayraklı insanlar, bunlar doğru değil."

- "CHP üzerine düşeni yapıyor"

Kılıçdaroğlu, hendek kazılmasını doğru bulmadıklarını belirterek, "Ülkeyi bu hale kim getirdi? O silahlar, o evlere gelip depolanırken bu ülkeyi kim yönetiyordu? Neden görmediniz onu? O silahlar gelirken emniyete bir değil, iki değil, üç değil, yüzlerce telefon geldi, 'Buralara silah depoluyorlar' diye. Hiç kimse kılını bile kıpırdatmadı. Şimdi masum insanlar ölüyor, bölge ateş çemberine, alev topuna dönmüş. Şimdi biz soruna çözüm arıyoruz. Yine söylüyorum; Bizim yöntemimiz en doğru yöntemdir, sorunun parlamentoya getirilmesi, parlamentoda oturup konuşmamız lazım ve bu sorunu bir şekliyle aşmamız lazım" diye konuştu.

"Bölgede süren iç güvenlik harekatının" anımsatıldığı Kılıçdaroğlu, demokratik, hukukun olduğu bir ülkede bir kişinin eline silah alıp "Ben buraya düzelteceğim" diyemeyeceğini vurguladı.

Terörle mücadele edilirken sivillere zarar verilmemesi gerektiğinin altını çizen Kılıçdaroğlu, sivillere konut yapılarak alanın boşaltılabileceğini söyledi.

-"Nasıl bir uzlaşma komisyonu"

Kılıçdaroğlu, "AK Parti ile HDP arasında, CHP'nin bir arabuluculuk yapıp yapmayacağı" sorusuna, Başbakan Davutoğlu'nun, bir HDP milletvekilinin kullandığı "Gelip, çay içip giderler" sözünü gerekçe göstererek, görüşmesini iptal etmesini doğru bulmadıklarını ifade etti.

Davutoğlu'nun muhatabının bir milletvekili değil genel başkan olduğuna işaret eden Kılıçdaroğlu, yeni anayasa çalışmaları konusunda HDP'nin de üye vereceğini anımsattı. Kılıçdaroğlu, "Vermezlerse nasıl olacak? Nasıl bir uzlaşma komisyonu bu? Baştan sakatlanan" dedi.

AK Parti ile HDP'nin temasının kesilmediğini düşündüğünü belirten Kılıçdaroğlu, bazı görüşmelerin yapıldığını bildiklerini bildirdi.

Kılıçdaroğlu, "CHP'nin dokunulmazlıklar konusundaki tavrının ne olacağı" sorusuna, şu yanıtı verdi:

"Dokunulmazlıkların konjonktürel olarak kullanılması asla doğru değil. 'Ben Ali'ye kızdım, dokunulmazlığını kaldırayım, Veli çok iyi bir adam, onun dokunulmazlığı kalsın.' Çifte standart olmaz siyasette. Hele devlet yönetiminde çifte standart hiç olmaz. Dokunulmazlıkları ya kaldırırsınız ya kaldırmazsınız. Objektif bir kural getirirsiniz o kurala göre hareket edersiniz. Biz, kürsü dokunulmazlığı hariç, diğer dokunulmazlıkların kaldırılmasını isteriz."

- "HDP'yle ilgili dosyayı doğru bulmam"

Kılıçdaroğlu, HDP'lilerle ilgili dosya geldiğinde bunu doğru bulmayacağını, herkese uygulanması gerektiğini ifade etti.

Başbakan Davutoğlu'na, "siyasi ahlak yasasının neden çıkması gerektiğini" söylediğini aktaran Kılıçdaroğlu, Davutoğlu'nun, "siyasi etik kanunu" hazırlıyoruz karşılığını verdiğini, bundan çok mutlu olduğunu kaydetti.

(Sürecek)

Kaynak: AA