'Doğadan Desene' Kök Boyasının Yolculuğu
Doğadaki bitkilerden ve hayvansal minerallerin çeşitli işlemlerden geçirilmesiyle elde edilen kök boyasıyla renklendirilen ipliklerden dokunan halı ve kilimler, motifleriyle görenleri büyülüyor.
Uşak Dokur Evi'nde doğal boya olarak da adlandırılan ve binlerce yıl doğadaki bitkiler ve hayvan minerallerinin çeşitli aşamalardan geçirilmesiyle elde edilen kök boyası, doğadan desene dönüşünceye kadar bir çok aşamadan geçiriliyor.
Dokur Evi çalışanları ile doğadan kök boyasında kullanan bitki kök, yaprak ve meyvelerini toplayan ekip, yaklaşık bir gün süren ipliğin renklendirme aşamalarını AA muhabirine anlattı.
- Ham maddeler doğadan toplanıyor
Uşak Dokur Evi Yöneticisi Süleyman Demirkaya, kök boyasının çok çeşitli bitkilerden elde edildiğini, yöresel olarak farklılıklar olabileceğini belirterek "Uşak ve çevresinde daha çok papatya, tavşanak, safran, kekik, soğan kabuğu, ayva yaprağı, zerdeçal, çitlenbik, dil kanatan otu, palamut kozalağı, cevizlibağ, pıynar, hindiba, sütleğen, nar kabuğu, ceviz gibi bitkiler kullanılıyor" dedi.
İlk olarak yerel halkın ip boyama için ihtiyaç duyduğu renklerde kullanacağı bitkileri mevsiminde topladığını kaydeden Demirkaya, bu bitki ve hayvansal minerallerin çeşitli aşamalardan geçirildiğini söyledi.
- Bahar aylarında toplanan bitkiler yaz güneşinde kurutuluyor
İlkbahardan kış aylarına kadar kadınların doğadan topladıkları bitki parçacıklarını kuruttuklarını söyleyen Demirkaya, sonraki aşamaları şu şekilde anlattı:
"Kurutulan bitki parçaları ezilerek toz haline getirilir. Ardından her bir renk için kullanılacak malzeme depolanır. Boyanacak ip önce 'mordanlama' dediğimiz bir işlemden geçirilir. Mordanlama boyanın ipte kalıcılığını artırmak için şap, soda, sodyum sülfat, sodyum karbonat, bakır sülfat, alüminyum sülfat, göztaşı gibi malzemelerle yapılan sabitleme işlemidir. Bunun için bazen hayvan idrarı da kullanılır. Kazanlarda mordanlamada kullanılacak malzemeler kaynatılır ve koyunlardan elde edildikten sonra kirmenlerde eğrilen yün iplikler bu kazanlarda uzun uzun kaynatılır. İplikler ne kadar çok bu kazanlarda bekletilir ise kök boyasının ipte kalma süresi o kadar uzar."
- Her aşaması ince ustalık gerektiriyor
Mordanlama işleminden sonra iplerin kurutulduğunu ve ardından boyama işlemine geçildiğini aktaran Süleyman Demirkaya, her renk için ayrı bir kazan kurulduğunu belirtti.
Kazanlarda önce suyun kaynatıldığını, ardından mordanlanan iplik yumaklarının kazanlara atıldığını ve tamamen tecrübeye dayalı olarak üzerine bitkilerden elde edilen kurutulmuş minerallerin atıldığını anlatan Demirkaya, şu bilgileri verdi:
"Genellikle sarı, kırmızı, siyah, mavi, turuncu, kahverengi ve yeşil gibi renkler elde edilmeye çalışılır. Kırmızı renk elde etmek için örneğin dil kanatan otu, sarı renk için papatya ve tavşanak, siyah ve kahverengi için palamut kozalağı ceviz, mavi için hindiba kullanılır. Kaynatılan suya atılan doğal boya ham maddesi ile ip yumağı sürekli karıştırılır. Çünkü boyanın ipin tamamına eşit işlemesi için karıştırma işlemi sürekli yapılmalıdır."
Demirkaya, suyun kireçsiz olmasının çok önem taşıdığına değinerek, "Yaklaşık 3 saat ile 9 saat kadar ip bu suyun içinde kalır, ip ne kadar fazla suyun içinde kalır ise renk o kadar koyulaşır. Ardından çıkartılan ipler asılarak kurutulur. Bazı yerlerde kurutulma işleminden sonra sabunlu ılık suyla yıkanır. Böylece kök boyasıyla boyanan iplikler dokuma için hazır hale gelir" diye konuştu.
- Daha kaliteli ve sağlıklı
Uşak Dokur Evi Sorumlusu Ayşe Ceren Uçar ise dört yıldır tüm halıların kök boyası ile boyanan ipliklerden imal edildiğini "doğallığı ve dayanıklılığı nedeniyle kök boyasının sentetik boyalara göre çok daha kullanışlı ve sağlıklı" olduğunu ifade etti.
Doğanın renk paletinden tüm renkleri elde etmenin mümkün olduğuna dikkati çeken Uçar, "Biz Osmanlı ve Avrupa saraylarını süsleyen halıların aynısını burada dokuyoruz. Yüzlerce yıl önce dokunan halıları aynı yöntemlerle kök boyasıyla boyanan ipliklerle dokuyoruz. Tarihi Uşak halısının benzerini artık evinizde, iş yerinizde serebilirsiniz. Halılarda 25 farklı motif kullanıyoruz, bugüne kadar değişik ebatlarda 300'ün üzerinde halı dokuduk" ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Dokur Evi çalışanları ile doğadan kök boyasında kullanan bitki kök, yaprak ve meyvelerini toplayan ekip, yaklaşık bir gün süren ipliğin renklendirme aşamalarını AA muhabirine anlattı.
- Ham maddeler doğadan toplanıyor
Uşak Dokur Evi Yöneticisi Süleyman Demirkaya, kök boyasının çok çeşitli bitkilerden elde edildiğini, yöresel olarak farklılıklar olabileceğini belirterek "Uşak ve çevresinde daha çok papatya, tavşanak, safran, kekik, soğan kabuğu, ayva yaprağı, zerdeçal, çitlenbik, dil kanatan otu, palamut kozalağı, cevizlibağ, pıynar, hindiba, sütleğen, nar kabuğu, ceviz gibi bitkiler kullanılıyor" dedi.
İlk olarak yerel halkın ip boyama için ihtiyaç duyduğu renklerde kullanacağı bitkileri mevsiminde topladığını kaydeden Demirkaya, bu bitki ve hayvansal minerallerin çeşitli aşamalardan geçirildiğini söyledi.
- Bahar aylarında toplanan bitkiler yaz güneşinde kurutuluyor
İlkbahardan kış aylarına kadar kadınların doğadan topladıkları bitki parçacıklarını kuruttuklarını söyleyen Demirkaya, sonraki aşamaları şu şekilde anlattı:
"Kurutulan bitki parçaları ezilerek toz haline getirilir. Ardından her bir renk için kullanılacak malzeme depolanır. Boyanacak ip önce 'mordanlama' dediğimiz bir işlemden geçirilir. Mordanlama boyanın ipte kalıcılığını artırmak için şap, soda, sodyum sülfat, sodyum karbonat, bakır sülfat, alüminyum sülfat, göztaşı gibi malzemelerle yapılan sabitleme işlemidir. Bunun için bazen hayvan idrarı da kullanılır. Kazanlarda mordanlamada kullanılacak malzemeler kaynatılır ve koyunlardan elde edildikten sonra kirmenlerde eğrilen yün iplikler bu kazanlarda uzun uzun kaynatılır. İplikler ne kadar çok bu kazanlarda bekletilir ise kök boyasının ipte kalma süresi o kadar uzar."
- Her aşaması ince ustalık gerektiriyor
Mordanlama işleminden sonra iplerin kurutulduğunu ve ardından boyama işlemine geçildiğini aktaran Süleyman Demirkaya, her renk için ayrı bir kazan kurulduğunu belirtti.
Kazanlarda önce suyun kaynatıldığını, ardından mordanlanan iplik yumaklarının kazanlara atıldığını ve tamamen tecrübeye dayalı olarak üzerine bitkilerden elde edilen kurutulmuş minerallerin atıldığını anlatan Demirkaya, şu bilgileri verdi:
"Genellikle sarı, kırmızı, siyah, mavi, turuncu, kahverengi ve yeşil gibi renkler elde edilmeye çalışılır. Kırmızı renk elde etmek için örneğin dil kanatan otu, sarı renk için papatya ve tavşanak, siyah ve kahverengi için palamut kozalağı ceviz, mavi için hindiba kullanılır. Kaynatılan suya atılan doğal boya ham maddesi ile ip yumağı sürekli karıştırılır. Çünkü boyanın ipin tamamına eşit işlemesi için karıştırma işlemi sürekli yapılmalıdır."
Demirkaya, suyun kireçsiz olmasının çok önem taşıdığına değinerek, "Yaklaşık 3 saat ile 9 saat kadar ip bu suyun içinde kalır, ip ne kadar fazla suyun içinde kalır ise renk o kadar koyulaşır. Ardından çıkartılan ipler asılarak kurutulur. Bazı yerlerde kurutulma işleminden sonra sabunlu ılık suyla yıkanır. Böylece kök boyasıyla boyanan iplikler dokuma için hazır hale gelir" diye konuştu.
- Daha kaliteli ve sağlıklı
Uşak Dokur Evi Sorumlusu Ayşe Ceren Uçar ise dört yıldır tüm halıların kök boyası ile boyanan ipliklerden imal edildiğini "doğallığı ve dayanıklılığı nedeniyle kök boyasının sentetik boyalara göre çok daha kullanışlı ve sağlıklı" olduğunu ifade etti.
Doğanın renk paletinden tüm renkleri elde etmenin mümkün olduğuna dikkati çeken Uçar, "Biz Osmanlı ve Avrupa saraylarını süsleyen halıların aynısını burada dokuyoruz. Yüzlerce yıl önce dokunan halıları aynı yöntemlerle kök boyasıyla boyanan ipliklerle dokuyoruz. Tarihi Uşak halısının benzerini artık evinizde, iş yerinizde serebilirsiniz. Halılarda 25 farklı motif kullanıyoruz, bugüne kadar değişik ebatlarda 300'ün üzerinde halı dokuduk" ifadelerini kullandı.