Müftü İpek Açıklaması 'Kırgınlık Ve Dargınlıklara Son Verilmeli'
Amasya Müftüsü İsmail İpek, “İnananlar bayramlarda sevinçlerini yaşarken aynı zamanda geriye dönüp geçen bir yılını ve ömrünü de gözden geçirmelidir. Sanki bu son Ramazan Bayramı olacakmış gibi bayramı tatmalı, kırgınlık ve dargınlıklara son vermelidir” dedi.
Müminler için Allah’a yakınlaşmaya ve günahlardan arınmaya vesile olan mübarek bir Ramazan ayının sonuna gelmiş bulunulduğuna değinen Müftü İpek, “Manevi dünyamızı güzelleştiren, birlik ve beraberliğimizi artıran, modern dünyanın meşgalelerinden bir nebze de olsa uzaklaştırarak, oruç teravih, fitre ve benzeri daha birçok salih amellerle bizleri tekrar dirilten bir Ramazan. İşte böylesine güzel fırsatlar sunan bu güzel günlerin sona ermesi elbette ki hepimizi üzüyor. Ancak Allah’ın biz Müslümanlar için bahşettiği Ramazan Bayramı’nın gelmesi ise büyük bir sevince vesile olmaktadır. Zira bayramlar her yaştan Müslümanın sevindiği, bayram namazıyla, tebrikleriyle ve ziyaretleriyle dini ve sosyal hayatımıza önemli katkıları olan mübarek günlerdir. Yine bir ay boyunca sıcak hava şartlarına ve pek çoğumuzun meşgul olduğu ağır işlere rağmen orucundan geri kalmayan ve her şartta rabbinin emrine boyun büküp, onun emrini yerine getiren ve oruç tutarak bedeninin zekatını veren Müslümana bir hediyedir bayram. Bu manada bayram emeğin karşılığıdır. Sabrın mükafatıdır. Rabbimizle olan manevi bağımızın zirvesidir. Birlik ve beraberliğimizin simgesi olan Bayramları her sene iki defa tekrar ederek bu bağları canlı tutan hayat damarına benzer” diye konuştu.
Ramazan ayının hızlıca akıp geçtiğini ve ömründe böyle başlayıp bittiğini vurgulayan İpek, “Bu manada her sene tekrar eden bayramlar Müslüman için bir değerlendirme ve muhasebe fırsatıdır. İnananlar bayramlarda sevinçlerini yaşarken aynı zamanda geriye dönüp geçen bir yılını ve ömrünü de gözden geçirmelidir. Sanki bu son Ramazan bayramı olacakmış gibi bayramı tatmalı, kırgınlık ve dargınlıklara son vermelidir. Zira mümin kıldığı namazını son namazı, tuttuğu orucunu son orucu, verdiği zekatını son zekatı gibi görmeli ve hayatının her anını Müslümana yakışır şekilde dolu dolu geçirmelidir. Öte yandan Peygamber Efendimiz ’Müminler bir vücuda benzer, vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman diğerleri de uykusuzluk ve ateş hissederler’ buyurarak birbirine iman bağıyla bağlanan Müslümanların birbirlerinin acılarını ve dertlerini paylaşmalarını emretmiştir. Bayramı yaşarken bizler bu çağrıyı da unutmamalı ve dualarımızda Gazze’de, Suriye’de, Irak’ta, Doğu Türkistan’da ve dünyanın değişik coğrafyalarında zulme uğrayan ya da kardeş kavgasına tutuşan insanları dualarımızda dile getirmeliyiz. Yine etrafımızda ihtiyaç sahibi komşularımızı, akrabalarımızı, yetimleri ve kimsesizleri de unutmamalı onları da bayramımıza ortak ederek ’kimsesizlerin kimsesi’ olmalı ve iyilik yapmaya devam etmeliyiz. Bu temennilerle mübarek Ramazan Bayramınızı en kalbi duygularla tebrik ediyor, başta Amasya halkımız olmak üzere ülkemize ve tüm Müslümanlara hayırlar getirmesini Cenab-ı Hak’tan niyaz ediyorum” şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
Ramazan ayının hızlıca akıp geçtiğini ve ömründe böyle başlayıp bittiğini vurgulayan İpek, “Bu manada her sene tekrar eden bayramlar Müslüman için bir değerlendirme ve muhasebe fırsatıdır. İnananlar bayramlarda sevinçlerini yaşarken aynı zamanda geriye dönüp geçen bir yılını ve ömrünü de gözden geçirmelidir. Sanki bu son Ramazan bayramı olacakmış gibi bayramı tatmalı, kırgınlık ve dargınlıklara son vermelidir. Zira mümin kıldığı namazını son namazı, tuttuğu orucunu son orucu, verdiği zekatını son zekatı gibi görmeli ve hayatının her anını Müslümana yakışır şekilde dolu dolu geçirmelidir. Öte yandan Peygamber Efendimiz ’Müminler bir vücuda benzer, vücudun bir uzvu hasta olduğu zaman diğerleri de uykusuzluk ve ateş hissederler’ buyurarak birbirine iman bağıyla bağlanan Müslümanların birbirlerinin acılarını ve dertlerini paylaşmalarını emretmiştir. Bayramı yaşarken bizler bu çağrıyı da unutmamalı ve dualarımızda Gazze’de, Suriye’de, Irak’ta, Doğu Türkistan’da ve dünyanın değişik coğrafyalarında zulme uğrayan ya da kardeş kavgasına tutuşan insanları dualarımızda dile getirmeliyiz. Yine etrafımızda ihtiyaç sahibi komşularımızı, akrabalarımızı, yetimleri ve kimsesizleri de unutmamalı onları da bayramımıza ortak ederek ’kimsesizlerin kimsesi’ olmalı ve iyilik yapmaya devam etmeliyiz. Bu temennilerle mübarek Ramazan Bayramınızı en kalbi duygularla tebrik ediyor, başta Amasya halkımız olmak üzere ülkemize ve tüm Müslümanlara hayırlar getirmesini Cenab-ı Hak’tan niyaz ediyorum” şeklinde konuştu.