Güneydoğu Girişimci İş Adamları Derneği'nden Seçim Değerlendirme Toplantısı

Güneydoğu Girişimci İş Adamları Derneği üyeleri, seçim sonuçlarını değerlendirmek üzere bir araya geldi. Bir restoranda yapılan toplantıda konuşan Dernek Başkanı Tanzer Polat Yılmaz, Türkiye’nin çok önemli bir seçim atlattığını belirterek, “Atlattı diyoruz, çünkü bu seçime önceliklerden çok daha geniş bir anlam yüklenmiş ve ülkenin geleceğini belirleyecek bir dönüm noktasına dönüştürülmüştür. Demokrasilerde seçim demek sadece aday seçmek demek değildir. Seçmen bazen mesaj verir, istikamet çizer, uyarır. Ancak demokrasilerde tüm bu uyarıların birer karşılığı ve çözümü vardır. 2015 genel seçiminin neticesini belirleyen başta Diyarbakır olmak üzere tüm Güneydoğu Anadolu Bölgesi oldu. Halkların Demokratik Partisi bu bölgede oylarını hatırı sayılır oranda arttırdığı gibi Türkiye’nin tüm diğer bölgelerinden de oy almayı başardı. Bu aslında hem bir teveccüh hem de duyulan güvenin bir simgesi, aynı zamanda da geleceğe yapılan bir yatırım kararı idi. HDP’nin önünde bir Türkiye Partisi olma, Türkiye’yi bütünüyle kucaklama fırsatı bulunmaktadır. Aslında temel amaç, ülkenin tüm dezavantajlı kesimlerinin, pozitif ayrımcılığa, ilgiye, desteğe muhtaç kitlelerinin bir çatı altında toplanabilmesi olmalıdır. Bu hedef doğrultusunda politika üretildiği takdirde HDP’nin siyasal geleceğinde baraj tehlikesi olmayacaktır” dedi.

“ÖTEKİLEŞTİRİCİ DİL KARŞILIK BULMUYOR”

Aksi yönde izlenen bir stratejiyle, bu edinimlerin hepsinin bir sonraki seçimde fazlasıyla yitirilebileceğine dikkat çeken Yılmaz, “Bölge halkının iradesinin, Türkiye’nin genel siyasetinde yer bulması, temsil gücünün yüksekliği, hiç şüphesiz bizler için tercih edilen bir durumdur. Silahtan uzak, barış ve huzur içindeki bir bölge ve Türkiye’nin yaratılabilmesi için, siyasal kanalların açık ve etkili olabilmesi, ön koşuldur. İş dünyası olarak geçirdiğimiz 13 yıl boyunca, AK Parti’nin gerek çözüm süreci gerekse ekonomi alanındaki olumlu adımlarını destekledik ve bunu kamuoyu ile açık yüreklilikle paylaştık. Ancak 2015 genel seçimleri bir kez daha gösterdi ki toplum hep kucaklanmaktan, hep uzlaşıdan yana. Ötekileştirici, ayrıştırıcı dil seçmen nezdinde karşılık bulamıyor. Dolayısı ile tüm partilerin bu mesajı iyi okuması, iyi değerlendirmesi ve sonuçlar çıkarabilmesi büyük önem taşımaktadır. Aslında Türkiye’nin, devlet yönetiminin her alanında, tecrübe edinmiş, içlerinde çok değerli akademisyen, teknokrat ve bürokratların da bulunduğu AK Parti kadrolarına da ihtiyacı vardır. Tek koşul toplumsal meşruiyete ve rızaya bağlı kalarak, demokrasinin değerlerinden ayrılmaksızın, toplumsal gerilimlere yol açmadan siyaset yapmaktır” diye konuştu.

“SORUMLULUK DUYGUSUYLA HAREKET EDİLMELİ”

Verilen mesajın ’yeniden seçim’ değil ’uzlaşı’ mesajı olduğunu vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:

“Gerçek bir uzlaşıyla kurulacak koalisyon hükümeti, topluma verilen algının tersine, ülkeyi uzun yıllar başarıyla idare edebilecek bir dönemi başlatabilir. Kısa dönemde yapılacak bir erken genel seçimde ise siyasal partiler hiç beklemedikleri hezimetlere uğrayabilirler. İş adamları olarak bizim temel düşüncemiz, temsil kabiliyeti yüksek, ülkenin çözüm bekleyen sorunlarına seri müdahalelerde bulunabilecek bir siyasal iktidarın biran önce kurularak devlet yönetimini eline almasıdır. Ülkemizdeki geçmiş başarısız deneyimlerdense, dünyanın geriye kalanındaki başarılı koalisyon modelleri incelenmeli, sorumluluk duygusu ile hareket edilmelidir. Köklü devlet geleneğimizden aldığımız güce dayanarak, inanıyoruz ki bu ülke hükümetsiz kalmayacaktır, kalmamalıdır.”