Eski Musul Valisi Nuceyfi Açıklaması
Irak'ta bir süre önce görevden alınan Musul Valisi Esil en-Nuceyfi, ordu ve Şii milislerin DAEŞ'in kontrolündeki Ramadi'ye odaklandığını, Musul için ciddi bir çalışma ve kurtarma planı olmadığını söyledi.
Irak merkezi hükümetinin geçen ay görevden aldığı Nuceyfi, Erbil'deki çalışma ofisinde AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Enbar vilayetinin merkezi Ramadi'nin DAEŞ'in eline geçmesinin ardından Musul operasyonun ertelendiğini ifade eden Nuceyfi, "Irak ordusu ve Şii milislerin odaklandığı tek bölge şu an Ramadi'dir. Bu yüzden Musul için ciddi bir çalışma ve kurtarma planı ortada yok. Ramazan ayından sonra bir hazırlık yapılabilir" dedi.
DAEŞ'in bir yıldır kontrol ettiği Musul'da eski gücüne sahip olmadığını ifade eden Nuceyfi, şöyle konuştu:
"DAEŞ'in elemanları arasında yolsuzluk ve para kaçırma olayları yaşanıyor. Bu durumdan rahatsız olan Musul halkı, en kısa zamanda bu terör örgütünden kurtulmanın yollarına bakıyor. DAEŞ, Musul üzerindeki kontrolünü kaybediyor. ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin, Musul kentine yönelik hava saldırıları örgütü ciddi bir şekilde etkiledi. Teröristlerin eskisi gibi savaşacak durumu yok. Musul merkezi ve çevresinde DAEŞ'in eleman sayısı 20 bini geçmiyor. Hava saldırıları devam ederse eleman sayısı daha da azalacak. Çünkü bu militanların paralarının ödenmesi lazım. DAEŞ'in kontrol ettiği birçok petrol kuyusu kurtarıldı. Şu anda sadece ellerine geçen eşyayı satarak para kazanıyorlar."
- Görevden alınması
Musul Valiliği görevinden alınmasının "Irak hükümetinin değil, İran olduğunu" iddia eden Nuceyfi, şunları söyledi:
"Benim görevden alınma kararı olağanüstü bir durumdur. Bu kararı Bağdat değil, İran aldı. Tüm Irak genelinde İran'ın etkili olmadığı tek bölge Musul'du. Bu durumu değiştirmek ve orayı da etkilerine almak için beni bir engel olarak gördüler. Bu yüzden İran'ın kararı üzerine görevden alınmam istendi. Şu anda Suriye ile Irak'ı bağlayan en önemli geçiş hatlarından biri Musul'dur. İran bu yüzden en kısa sürede Irak hükümetinin orayı kontrol etmesini istiyor. Haşd-ı Şa'bi bu konuda İran'a ön ayak olacak. Eğer Musul'u kurtarma operasyonuna bu güç katılırsa olay bitmiş olacak."
Irak merkezi hükümetinde "İran için çalışan veya onların emrinden çıkmayan bir kanadın" olduğunu savunan Nuceyfi, "Irak Başbakanı Haydar el-İbadi ülkeyi yöneten kişi değildir. Halen bu konuda etkisi olan ve inisiyatif alan kişi eski başbakan Nuri Maliki'dir. Irak'ta bir derin devlet olduğunu söylemem daha açıklayıcı olacaktır. Bu devleti yöneten ise Şii milislerdir. Bu milisler de İran'a bağlıdır. Bağdat, İran'ın gölgesinde olan bir hükümetten fazlası değildir" ifadelerini kullandı.
- Türkiye'nin yardımına teşekkür
Nuceyfi, Musul operasyonu için hazırlanan Sünni güçlere Türkiye'nin askeri eğitim vermeye devam ettiğini belirterek, "Türkiye'den gelen askeri uzmanlar, Sünni güçleri eğitiyor. Bu konuda çok iyi ilerlemeler kaydettik. Türkiye'ye teşekkür borcu olduğumuzu belirtmek istiyorum. İlk etapta silah da vereceklerini belirtmişlerdi ancak bunu sadece lojistik destek ve askeri eğitimle sınırladılar. Musul halkı, Türkiye'yi kendisine en yakın dost ülke olarak biliyor" şeklinde konuştu.
Türkiye, merkezi hükümet ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne de askeri yardımda bulunmuştu.
Kaynak: AA
Enbar vilayetinin merkezi Ramadi'nin DAEŞ'in eline geçmesinin ardından Musul operasyonun ertelendiğini ifade eden Nuceyfi, "Irak ordusu ve Şii milislerin odaklandığı tek bölge şu an Ramadi'dir. Bu yüzden Musul için ciddi bir çalışma ve kurtarma planı ortada yok. Ramazan ayından sonra bir hazırlık yapılabilir" dedi.
DAEŞ'in bir yıldır kontrol ettiği Musul'da eski gücüne sahip olmadığını ifade eden Nuceyfi, şöyle konuştu:
"DAEŞ'in elemanları arasında yolsuzluk ve para kaçırma olayları yaşanıyor. Bu durumdan rahatsız olan Musul halkı, en kısa zamanda bu terör örgütünden kurtulmanın yollarına bakıyor. DAEŞ, Musul üzerindeki kontrolünü kaybediyor. ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin, Musul kentine yönelik hava saldırıları örgütü ciddi bir şekilde etkiledi. Teröristlerin eskisi gibi savaşacak durumu yok. Musul merkezi ve çevresinde DAEŞ'in eleman sayısı 20 bini geçmiyor. Hava saldırıları devam ederse eleman sayısı daha da azalacak. Çünkü bu militanların paralarının ödenmesi lazım. DAEŞ'in kontrol ettiği birçok petrol kuyusu kurtarıldı. Şu anda sadece ellerine geçen eşyayı satarak para kazanıyorlar."
- Görevden alınması
Musul Valiliği görevinden alınmasının "Irak hükümetinin değil, İran olduğunu" iddia eden Nuceyfi, şunları söyledi:
"Benim görevden alınma kararı olağanüstü bir durumdur. Bu kararı Bağdat değil, İran aldı. Tüm Irak genelinde İran'ın etkili olmadığı tek bölge Musul'du. Bu durumu değiştirmek ve orayı da etkilerine almak için beni bir engel olarak gördüler. Bu yüzden İran'ın kararı üzerine görevden alınmam istendi. Şu anda Suriye ile Irak'ı bağlayan en önemli geçiş hatlarından biri Musul'dur. İran bu yüzden en kısa sürede Irak hükümetinin orayı kontrol etmesini istiyor. Haşd-ı Şa'bi bu konuda İran'a ön ayak olacak. Eğer Musul'u kurtarma operasyonuna bu güç katılırsa olay bitmiş olacak."
Irak merkezi hükümetinde "İran için çalışan veya onların emrinden çıkmayan bir kanadın" olduğunu savunan Nuceyfi, "Irak Başbakanı Haydar el-İbadi ülkeyi yöneten kişi değildir. Halen bu konuda etkisi olan ve inisiyatif alan kişi eski başbakan Nuri Maliki'dir. Irak'ta bir derin devlet olduğunu söylemem daha açıklayıcı olacaktır. Bu devleti yöneten ise Şii milislerdir. Bu milisler de İran'a bağlıdır. Bağdat, İran'ın gölgesinde olan bir hükümetten fazlası değildir" ifadelerini kullandı.
- Türkiye'nin yardımına teşekkür
Nuceyfi, Musul operasyonu için hazırlanan Sünni güçlere Türkiye'nin askeri eğitim vermeye devam ettiğini belirterek, "Türkiye'den gelen askeri uzmanlar, Sünni güçleri eğitiyor. Bu konuda çok iyi ilerlemeler kaydettik. Türkiye'ye teşekkür borcu olduğumuzu belirtmek istiyorum. İlk etapta silah da vereceklerini belirtmişlerdi ancak bunu sadece lojistik destek ve askeri eğitimle sınırladılar. Musul halkı, Türkiye'yi kendisine en yakın dost ülke olarak biliyor" şeklinde konuştu.
Türkiye, merkezi hükümet ve Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne de askeri yardımda bulunmuştu.