Güney Asya'daki İnsan Kaçakçılığı
Uluslararası Göç Örgütü'nün (IOM) Tayland temsilcisi Jeff Labovitz, binlerce Rohingya Müslümanı ve Bangladeşli göçmenin halen açık denizlerde insan kaçakçılarının elinde olduğunu söyledi.
Endonezya ve Malezya kıyılarına son iki günde 2 bin göçmeni taşıyan çok sayıda teknenin terk edilmesinin ardından AA muhabirine konuşan Labovitz, "Açık denizde bulunan yaklaşık 8 bin göçmenin hayatından ciddi endişe duyuyoruz" dedi.
Göçmenlerin denizde ne kadar uzun kalırsa, sağlıklarının o kadar kötüleşeceğini vurgulayan Labovitz, "Göçmenler vitamin eksikliği nedeniyle yakında iskelet gibi görünecekler. Beriberi gibi sinir sistemi hastalıkları geçirmelerinden korkuyoruz" diye konuştu. Labovitz, Hint Okyanusu ve Andaman Denizi'nde seyir halindeki teknelerin yerlerinin saptanarak bunlara yardım götürülmesinin neredeyse imkansız olduğunu belirtti.
"Bu tekneler bulunmalı, ama bu samanlıkta iğne aramak gibi bir şey. Bu göçmenleri teknelerden kurtararak onlara insani yardım ulaştıracak tüm hükümetlere minnet duyarız" diyen Labovitz, Türkiye Dışişleri Bakanlığı ve Avrupa Topluluğu İnsani Yardım Bürosu'nun desteklerinin IOM'un operasyonlarını kolaylaştırdığını söyledi.
Bangladeş'ten, iş bulmak amacıyla Tayland ve Malezya'ya gitmek için 2014'ün başından bu yana 29 bin göçmenin insan kaçakçılarının teknelerine bindiğini anlatan Labovitz, bu sayının geçen yıla oranla arttığını ifade etti.
"Kaçakçılar, insanları kamplarda tutuyor, dövüyor ve işkence ediyorlar. Eğer akrabaları fidye ödemezse, çekinmeden ölüme terkediyorlar" diyen Labovitz, Taylandlı yetkililere kaçakçılara yaptıkları baskı nedeniyle teşekkür etti.
Bangladeş'te Rohingyalı göçmenlerle ilgilenen bir aktivist olan Andrew Day de AA'ya çok sayıda Rohingyalının Bangladeş'in Cox's Bazaar kentinden teknelerle ayrıldığını doğruladı.
"Kaçakçılar teknelerine binecek her kişiden para alıyor" diyen Day, insan kaçakçılarının 500 kişilik göçmen gruplarını teknelere bindirdiklerini anlattı. Day, Rohingyalıların kendilerinin bu sayıyı tamamlamak için Cox's Bazaar'daki mülteci kamplarında dolaşarak göçmen aradıklarını dile getirdi.
Tayland'ın güneyindeki Songkhla eyaletinde 1 Mayıs'ta gizli bir kamp tespit edilmiş, polisin burada yaptığı aramada 32 Rohingya Müslümanına ait ceset kalıntısı bulunmuştu. Tayland yönetiminin kamplara ve toplu mezarlara verdiği tepkinin ardından insan kaçakçılarının korkarak göçmenleri Endonezya ve Malezya kıyılarına bıraktığı sanılıyor.
Bangladeş'ten Malezya'ya insan kaçakçılığı, parayı ödeyen göçmenlerin balıkçı teknelerine bindirildikten sonra yük gemilerine aktarılmasıyla başlıyor. Yük gemilerinin depolarında yapılan iki haftalık yolculuğun ardından Tayland'a ulaşan göçmenler, kaçakçılar tarafından Tayland'ın güneyindeki ormanlık alandaki kamplara hapsediliyor. İnsan kaçakçıları, burada zorla tutulan göçmenler için ailelerinden fidye talep ediyor. Fidyeleri ödenene kadar aylarca, hatta yıllarca kampta kalan göçmenler aç bırakılıyor ve şiddete maruz kalıyor. Aileler bu fidyeyi ödeyemezse göçmenler ya öldürülüyor ya da Tayland ve Malezya'da köle olarak satılıyor.
Myanmar'da 1982'de kabul edilen yasayla vatandaşlık haklarını kaybeden Rohingya Müslümanları "devletsiz" sayılıyor. Birleşmiş Milletler'in "eziyet gören dini azınlık" olarak tanımladığı Rohingya Müslümanları, ülkenin batısındaki Arakan eyaletinde derme çatma kamplarda yaşıyor. Bangladeş'teki mülteci kamplarında da yaklaşık 29 bin Rohingya Müslümanı bulunuyor.
Myanmar'da Haziran 2012'de patlak veren Müslümanlara yönelik şiddet olayları nedeniyle bu ülkede yaşayan on binlerce Rohingya Müslümanı, iş bulma hayaliyle bölge ülkelerine kaçmaya başlamış, birçoğu insan tacirlerinin tuzağına düşmüştü. 2014 yılında Tayland'ın güneyindeki ormanlık bölgede insan tacirleri tarafından zorla gizli kamplarda tutulan çok sayıda Rohingya Müslümanı bulunmuştu.
Kaynak: AA
Göçmenlerin denizde ne kadar uzun kalırsa, sağlıklarının o kadar kötüleşeceğini vurgulayan Labovitz, "Göçmenler vitamin eksikliği nedeniyle yakında iskelet gibi görünecekler. Beriberi gibi sinir sistemi hastalıkları geçirmelerinden korkuyoruz" diye konuştu. Labovitz, Hint Okyanusu ve Andaman Denizi'nde seyir halindeki teknelerin yerlerinin saptanarak bunlara yardım götürülmesinin neredeyse imkansız olduğunu belirtti.
"Bu tekneler bulunmalı, ama bu samanlıkta iğne aramak gibi bir şey. Bu göçmenleri teknelerden kurtararak onlara insani yardım ulaştıracak tüm hükümetlere minnet duyarız" diyen Labovitz, Türkiye Dışişleri Bakanlığı ve Avrupa Topluluğu İnsani Yardım Bürosu'nun desteklerinin IOM'un operasyonlarını kolaylaştırdığını söyledi.
Bangladeş'ten, iş bulmak amacıyla Tayland ve Malezya'ya gitmek için 2014'ün başından bu yana 29 bin göçmenin insan kaçakçılarının teknelerine bindiğini anlatan Labovitz, bu sayının geçen yıla oranla arttığını ifade etti.
"Kaçakçılar, insanları kamplarda tutuyor, dövüyor ve işkence ediyorlar. Eğer akrabaları fidye ödemezse, çekinmeden ölüme terkediyorlar" diyen Labovitz, Taylandlı yetkililere kaçakçılara yaptıkları baskı nedeniyle teşekkür etti.
Bangladeş'te Rohingyalı göçmenlerle ilgilenen bir aktivist olan Andrew Day de AA'ya çok sayıda Rohingyalının Bangladeş'in Cox's Bazaar kentinden teknelerle ayrıldığını doğruladı.
"Kaçakçılar teknelerine binecek her kişiden para alıyor" diyen Day, insan kaçakçılarının 500 kişilik göçmen gruplarını teknelere bindirdiklerini anlattı. Day, Rohingyalıların kendilerinin bu sayıyı tamamlamak için Cox's Bazaar'daki mülteci kamplarında dolaşarak göçmen aradıklarını dile getirdi.
Tayland'ın güneyindeki Songkhla eyaletinde 1 Mayıs'ta gizli bir kamp tespit edilmiş, polisin burada yaptığı aramada 32 Rohingya Müslümanına ait ceset kalıntısı bulunmuştu. Tayland yönetiminin kamplara ve toplu mezarlara verdiği tepkinin ardından insan kaçakçılarının korkarak göçmenleri Endonezya ve Malezya kıyılarına bıraktığı sanılıyor.
Bangladeş'ten Malezya'ya insan kaçakçılığı, parayı ödeyen göçmenlerin balıkçı teknelerine bindirildikten sonra yük gemilerine aktarılmasıyla başlıyor. Yük gemilerinin depolarında yapılan iki haftalık yolculuğun ardından Tayland'a ulaşan göçmenler, kaçakçılar tarafından Tayland'ın güneyindeki ormanlık alandaki kamplara hapsediliyor. İnsan kaçakçıları, burada zorla tutulan göçmenler için ailelerinden fidye talep ediyor. Fidyeleri ödenene kadar aylarca, hatta yıllarca kampta kalan göçmenler aç bırakılıyor ve şiddete maruz kalıyor. Aileler bu fidyeyi ödeyemezse göçmenler ya öldürülüyor ya da Tayland ve Malezya'da köle olarak satılıyor.
Myanmar'da 1982'de kabul edilen yasayla vatandaşlık haklarını kaybeden Rohingya Müslümanları "devletsiz" sayılıyor. Birleşmiş Milletler'in "eziyet gören dini azınlık" olarak tanımladığı Rohingya Müslümanları, ülkenin batısındaki Arakan eyaletinde derme çatma kamplarda yaşıyor. Bangladeş'teki mülteci kamplarında da yaklaşık 29 bin Rohingya Müslümanı bulunuyor.
Myanmar'da Haziran 2012'de patlak veren Müslümanlara yönelik şiddet olayları nedeniyle bu ülkede yaşayan on binlerce Rohingya Müslümanı, iş bulma hayaliyle bölge ülkelerine kaçmaya başlamış, birçoğu insan tacirlerinin tuzağına düşmüştü. 2014 yılında Tayland'ın güneyindeki ormanlık bölgede insan tacirleri tarafından zorla gizli kamplarda tutulan çok sayıda Rohingya Müslümanı bulunmuştu.