AK Parti'li İçten Açıklaması 'Kudüs Fethedildi, Haçlı Zihniyeti Kürtleri Hedef Aldı'
ANKARA – AK Parti Diyarbakır Milletvekili Cuma İçten, "Kudüs fethedildi, Haçlı zihniyeti Kürtleri hedef aldı" dedi.
Kürt sorununun asıl sebebinin Haçlı ve Siyonist zihniyetin Selahattin Eyyubi’ye duyduğu kinden kaynaklandığını söyleyen İçten, Selahaddin Eyyubi’nin Kudüs’ü fethetmesiyle dünya dinler tarihi açısından yeni bir çağın başladığını, fetihten sonra Ortadoğu’da barış ve kardeşliğin hedef alındığını vurguladı. İçten, “Kudüs’ün fethi, bugüne kadar sürecek olan birçok gerçeği de beraberinde getirdi. Haçlı ve Siyonistler, bu aziz şehrin bir Kürd İslam Komutanı tarafından fethedilmesini hiçbir zaman kabullenmediler. Kudüs’ü kaybetmiş olmanın acısını asırlardan bu yana Kürtlerden çıkartmak için ellerinden geleni yaptılar” diye konuştu.
"BİZİ BİRBİRİMİZE KIRDIRMAK İSTEDİLER"
Kürtlerin Ortadoğu’da beş farklı ülkede ayrıştırılıp kana, gözyaşına, yokluğa, asimilasyona, yok edilmeye mahkûm edildiğini belirten İçten, şöyle devam etti:
“Birlik ve beraberliğimizin bozulması için yoğun bir çaba sarf ettiler. Bu gerçeğe rağmen Kürtler, dedeleri Selahaddin Eyyubi gibi Siyonizm ve Haçlı zihniyetine hesap sormadıkça, birlik ve beraberliği sağlamadıkça geçmişte olduğu gibi bugün de kan ve gözyaşı akıtmaya devam edecektir. Üstad Bediüzzaman hazretlerinin de vurguladığı gibi ‘ittifakta kuvvet, ittihatta hayat, kardeşlikte saadet vardır.’ Saadeti, barışı, kardeşliği, sevgiyi ve birlikte var olmayı başarmak için 10 asır önce Selahaddin Eyyubi komutasındaki Kürtler, Türkler, Araplar ve diğer halklar gibi yeniden kenetlenmemiz gerekiyor. Bizi birbirimize kırdırmak isteyen Haçlı zihniyetini bir kez daha hezimete uğratmak için bunu yapmalıyız. Zira bunu yapabileceğimizi tarih bize gösteriyor.”
KÜRT KADINLARIN SELAHADDİN EYYUBİ’YE VERDİĞİ EMANET
Kudüs’ün fethinden hemen önce Selahattin Eyyubi’nin Diyarbakır’a geldiğini belirten İçten, büyük İslam komutanı ile Diyarbakırlı kadınlar arasında geçen bir olayı da şöyle nakletti:
“Selahaddin Eyyubi’nin Diyarbakır’a geldiğini öğrenen Kürt kadınları onunla görüşmeye giderler. Kadınlar, Eyyubi’den 90 yıldır Haçlı esaretindeki Kudüs’ü fethedip İslam sancağını Mescid-i Aksa’nın semalarında dalgalandırmasını isterler. Daha sonra Selahaddin Eyyubi’ye bir emanet vermek istediklerini söyleyerek, heybelerinden çıkardıkları şişeleri büyük komutana uzatırlar. Ne olduğu sorulunca kadınlar, ‘Bu şişelerde Diyarbekir’in en güzel bahçelerinin meşhur güllerinden elde edilen gül yağı var. Kudüs’ü fethedince Mescid-i Aksa’yı bununla yıkar, arındırırsın’ cevabını verirler. Bunun üzerine Selahaddin Eyyubi, bu gül yağlarını Kudüs’ün fethine kadar yanında taşır. O kutlu fetihle birlikte Kudüs öz evlatlarına kavuştuğu gün Selahaddin Eyyubi, Diyarbekirli kadınların kendisine verdiği gül yağları ile Mescidi Aksa’nın yıkanmasını ister.”
Kaynak: İHA
"BİZİ BİRBİRİMİZE KIRDIRMAK İSTEDİLER"
Kürtlerin Ortadoğu’da beş farklı ülkede ayrıştırılıp kana, gözyaşına, yokluğa, asimilasyona, yok edilmeye mahkûm edildiğini belirten İçten, şöyle devam etti:
“Birlik ve beraberliğimizin bozulması için yoğun bir çaba sarf ettiler. Bu gerçeğe rağmen Kürtler, dedeleri Selahaddin Eyyubi gibi Siyonizm ve Haçlı zihniyetine hesap sormadıkça, birlik ve beraberliği sağlamadıkça geçmişte olduğu gibi bugün de kan ve gözyaşı akıtmaya devam edecektir. Üstad Bediüzzaman hazretlerinin de vurguladığı gibi ‘ittifakta kuvvet, ittihatta hayat, kardeşlikte saadet vardır.’ Saadeti, barışı, kardeşliği, sevgiyi ve birlikte var olmayı başarmak için 10 asır önce Selahaddin Eyyubi komutasındaki Kürtler, Türkler, Araplar ve diğer halklar gibi yeniden kenetlenmemiz gerekiyor. Bizi birbirimize kırdırmak isteyen Haçlı zihniyetini bir kez daha hezimete uğratmak için bunu yapmalıyız. Zira bunu yapabileceğimizi tarih bize gösteriyor.”
KÜRT KADINLARIN SELAHADDİN EYYUBİ’YE VERDİĞİ EMANET
Kudüs’ün fethinden hemen önce Selahattin Eyyubi’nin Diyarbakır’a geldiğini belirten İçten, büyük İslam komutanı ile Diyarbakırlı kadınlar arasında geçen bir olayı da şöyle nakletti:
“Selahaddin Eyyubi’nin Diyarbakır’a geldiğini öğrenen Kürt kadınları onunla görüşmeye giderler. Kadınlar, Eyyubi’den 90 yıldır Haçlı esaretindeki Kudüs’ü fethedip İslam sancağını Mescid-i Aksa’nın semalarında dalgalandırmasını isterler. Daha sonra Selahaddin Eyyubi’ye bir emanet vermek istediklerini söyleyerek, heybelerinden çıkardıkları şişeleri büyük komutana uzatırlar. Ne olduğu sorulunca kadınlar, ‘Bu şişelerde Diyarbekir’in en güzel bahçelerinin meşhur güllerinden elde edilen gül yağı var. Kudüs’ü fethedince Mescid-i Aksa’yı bununla yıkar, arındırırsın’ cevabını verirler. Bunun üzerine Selahaddin Eyyubi, bu gül yağlarını Kudüs’ün fethine kadar yanında taşır. O kutlu fetihle birlikte Kudüs öz evlatlarına kavuştuğu gün Selahaddin Eyyubi, Diyarbekirli kadınların kendisine verdiği gül yağları ile Mescidi Aksa’nın yıkanmasını ister.”