Cumhurbaşkanlığında Muhtarlar Toplantısı
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Başkanlık sisteminden diktatörlük çıkarmak isteyen, herkesten önce bu milleti karşısında bulur. Dolayısıyla benim yeni Türkiye, yeni anayasa ve başkanlık sistemi teklifimin gerisinde yine milletimin arzu ve desteği vardır" dedi.
Erdoğan, muhtarlar toplantısında yaptığı konuşmada, Cumhuriyet kurulduğu günden bu yana başkanlık sistemine ilişkin tartışmaların devam ettiğini belirterek, "Gazi Mustafa Kemal'den beri, Özal, Demirel, Erbakan, Türkeş dahil kimsenin bu değişimi gerçekleştirmeye, ya zamanı ya da gücü yetmemiştir" dedi.
Türkiye'nin halkın oyuyla seçilmiş ilk cumhurbaşkanlığı için adaylığını açıklarken, 'yeni Türkiye, yeni anayasa ve başkanlık sistemi' ihtiyacını açıkça ifade ettiğini anımsatan Erdoğan, "Milletim yüzde 52'lik desteği bana bu şartlarla verdi. Öyle değil mi? Bugün benim bu talebimi dile getirmem, asla günlük siyasete müdahale etmem, herhangi bir partiye entegre olmam anlamına gelmiyor. Ülkemiz şartlarında böyle bir değişimi ancak 400 civarında milletvekiliyle iktidara gelen bir parti yapabilir" diye konuştu.
"Başkanlık sistemi benim şahsi arzum asla değildir" diyen Erdoğan, "Benim bu konudaki ısrarımın sebebi, Türkiye'nin 2023 hedeflerine de 2053 ve 2071 vizyonuna da ancak şekilde ulaşılacağına inanıyor olmamdır" dedi.
Erdoğan, küresel sistemin çok ciddi bir değişim sürecinden geçerken, Türkiye'nin mevcut mekanizmalarıyla bu değişimi, fırsata dönüştürebilmesinin çok zor olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:
"Demokratik sistem içinde hızlı karar alabilme, bunları uygulama mekanizmalarına ancak başkanlık sistemiyle sahip olunabilir. Bunu 12 yıllık başbakanlık dönemimde yaşadım, gördüm. Yani damdan düştüm. Damdan düşerek de nerede sıkıntı var, bunu bizzat yaşadım. Nerede eksik var, bunu bizzat yaşadım. Bu konu sıradan bir teori olayı değildir. Teorinin pratikle, uygulamayla bütünleşme olaydır. Bu konuşulmaz, bu yaşanır. Ben bunu aynı zamanda yaşadığım için anlatıyorum. Bugün G7 ülkelerinin de G20 ülkelerinin de önemli bölümü, başkanlık veya yarı başkanlık sistemiyle yönetiliyor. Bu adamlar akılsız mı? Bunlar şimdi en ileri olan ülkeler. Bunlar niye acaba başkanlık sistemiyle yönetiliyor? Geri kalmış ülkelere baktığınız zaman, oralarda da rastgele şeyler görürsünüz."
-"Daha işlerliği olan bir sistem"
Dünya çapında da başkanlık siteminin diğer yönetim sistemlerinden daha yaygın, daha işlerliği olan bir sistem olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Başkanlık sisteminden diktatörlük, padişahlık, imparatorluk anlayanlar her şeyden önce kendi milletlerine güvenleri olmayanlardır. O zaman Amerika'da şuanda diktatörlük mü var? Konuşulduğu zaman ne deniyor, dünyanın en ileri demokrasi ülkesi Amerika'dır. En ileri ekonomisi oradadır. Peki şuanda Fransa'da diktatörlük mü var, yarı başkanlık. Meksika'da, Arjantin'de, Brezilya'da diktatörlük mü var. Oralar şuanda bizim beraber yürüdüğümüz ülkeler. G 20'deki 10 ülkeye baktığınız zaman, hiçbirinde böyle bir şey göremezsiniz. O 10 ülke başkanlık sistemiyle yönetiliyor. Böyle bir gidişe, ben inanıyorum ki, milletimiz asla izin vermez."
Erdoğan, darbe yönetimlerinin kısa süre iktidarla kalabildiğini hatırlatarak, "Sanıyor musunuz ki onlar kendi iradeleriyle ülke yönetiminden ayrıldılar? Hayır, milletimizin bu ara dönemlerin daha fazla sürmesine izin vermeyeceğini gördükleri, bildikleri için orayı bıraktılar. Her ne kadar kurdukları vesayet sistemiyle kontrolü hiçbir zaman ellerinden bırakmadılarsa da, fiilen ülke yönetiminde uzun süre kalamadılar. Çünkü millete rağmen iktidar olunmaz. Dikkat ederseniz, böyle dönemlerin hemen arkasından da milletle bütünleşmiş liderler, kadrolar işbaşına geldiler" ifadelerini kullandı.
Milletin demokrasi kavrayışı ve bu yöndeki iradesinin gerçekten çok güçlü olduğunu söyleyen Erdoğan, şunları söyledi:
"Başkanlık sisteminden diktatörlük çıkarmak isteyen, herkesten önce bu milleti karşısında bulur. Dolayısıyla benim yeni Türkiye, yeni anayasa ve başkanlık sistemi teklifimin gerisinde yine milletimin arzu ve desteği vardır. Siz muhtarlarımızdan da bu konuda destek bekliyorum. Gittiğimiz il ve ilçelerimizde mahalle halkına bu gerçekleri anlatmanızı istiyorum. 7 Haziran genel seçimlerinin bu bakımdan Türkiye için tarihi bir fırsat olduğunu, bu fırsatın iyi değerlendirilmesi gerektiği mesajımızı vatandaşlarımıza iletmenizi rica ediyorum."
-"Ülkesine bu binayı çok görenler oldu"
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sarayı ile ilgili eleştirilere de değinerek, şunları kaydetti:
"Ülkesine bu binayı çok görenler oldu. Tabii biz Türkiye'ye büyüklüğüne, tarihine, kültürüne, şanına yakışır bir Cumhurbaşkanlığı Sarayı kazandırmak için çalıştık, hamd olsun başarılı olduk. Sadece bu kadarla kalmıyoruz. Az önce anlattıklarımı sizlere tekrar etmeye gerek yok. İnşallah bittiğinde, sizler de buraya tekrar geldiğinizde, inşallah oralarda da bulunacaksınız ve ülkenizin büyüklüğünü yaşayacaksınız. Bir dostumuzun, büyüğümüzün güzel bir sözü var. O da bizi gerçekten baya duygulandırdı. O da, 'Bir milletin bu tür eserlerinde asla bu tür yatırımlardan asla tasarruf olmaz. Çünkü bunlar bir milletin şanıdır, bir milletin büyüklüğünün ifadesidir."
(Bitti)
Kaynak: AA
Türkiye'nin halkın oyuyla seçilmiş ilk cumhurbaşkanlığı için adaylığını açıklarken, 'yeni Türkiye, yeni anayasa ve başkanlık sistemi' ihtiyacını açıkça ifade ettiğini anımsatan Erdoğan, "Milletim yüzde 52'lik desteği bana bu şartlarla verdi. Öyle değil mi? Bugün benim bu talebimi dile getirmem, asla günlük siyasete müdahale etmem, herhangi bir partiye entegre olmam anlamına gelmiyor. Ülkemiz şartlarında böyle bir değişimi ancak 400 civarında milletvekiliyle iktidara gelen bir parti yapabilir" diye konuştu.
"Başkanlık sistemi benim şahsi arzum asla değildir" diyen Erdoğan, "Benim bu konudaki ısrarımın sebebi, Türkiye'nin 2023 hedeflerine de 2053 ve 2071 vizyonuna da ancak şekilde ulaşılacağına inanıyor olmamdır" dedi.
Erdoğan, küresel sistemin çok ciddi bir değişim sürecinden geçerken, Türkiye'nin mevcut mekanizmalarıyla bu değişimi, fırsata dönüştürebilmesinin çok zor olduğunu dile getirerek, şöyle konuştu:
"Demokratik sistem içinde hızlı karar alabilme, bunları uygulama mekanizmalarına ancak başkanlık sistemiyle sahip olunabilir. Bunu 12 yıllık başbakanlık dönemimde yaşadım, gördüm. Yani damdan düştüm. Damdan düşerek de nerede sıkıntı var, bunu bizzat yaşadım. Nerede eksik var, bunu bizzat yaşadım. Bu konu sıradan bir teori olayı değildir. Teorinin pratikle, uygulamayla bütünleşme olaydır. Bu konuşulmaz, bu yaşanır. Ben bunu aynı zamanda yaşadığım için anlatıyorum. Bugün G7 ülkelerinin de G20 ülkelerinin de önemli bölümü, başkanlık veya yarı başkanlık sistemiyle yönetiliyor. Bu adamlar akılsız mı? Bunlar şimdi en ileri olan ülkeler. Bunlar niye acaba başkanlık sistemiyle yönetiliyor? Geri kalmış ülkelere baktığınız zaman, oralarda da rastgele şeyler görürsünüz."
-"Daha işlerliği olan bir sistem"
Dünya çapında da başkanlık siteminin diğer yönetim sistemlerinden daha yaygın, daha işlerliği olan bir sistem olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle devam etti:
"Başkanlık sisteminden diktatörlük, padişahlık, imparatorluk anlayanlar her şeyden önce kendi milletlerine güvenleri olmayanlardır. O zaman Amerika'da şuanda diktatörlük mü var? Konuşulduğu zaman ne deniyor, dünyanın en ileri demokrasi ülkesi Amerika'dır. En ileri ekonomisi oradadır. Peki şuanda Fransa'da diktatörlük mü var, yarı başkanlık. Meksika'da, Arjantin'de, Brezilya'da diktatörlük mü var. Oralar şuanda bizim beraber yürüdüğümüz ülkeler. G 20'deki 10 ülkeye baktığınız zaman, hiçbirinde böyle bir şey göremezsiniz. O 10 ülke başkanlık sistemiyle yönetiliyor. Böyle bir gidişe, ben inanıyorum ki, milletimiz asla izin vermez."
Erdoğan, darbe yönetimlerinin kısa süre iktidarla kalabildiğini hatırlatarak, "Sanıyor musunuz ki onlar kendi iradeleriyle ülke yönetiminden ayrıldılar? Hayır, milletimizin bu ara dönemlerin daha fazla sürmesine izin vermeyeceğini gördükleri, bildikleri için orayı bıraktılar. Her ne kadar kurdukları vesayet sistemiyle kontrolü hiçbir zaman ellerinden bırakmadılarsa da, fiilen ülke yönetiminde uzun süre kalamadılar. Çünkü millete rağmen iktidar olunmaz. Dikkat ederseniz, böyle dönemlerin hemen arkasından da milletle bütünleşmiş liderler, kadrolar işbaşına geldiler" ifadelerini kullandı.
Milletin demokrasi kavrayışı ve bu yöndeki iradesinin gerçekten çok güçlü olduğunu söyleyen Erdoğan, şunları söyledi:
"Başkanlık sisteminden diktatörlük çıkarmak isteyen, herkesten önce bu milleti karşısında bulur. Dolayısıyla benim yeni Türkiye, yeni anayasa ve başkanlık sistemi teklifimin gerisinde yine milletimin arzu ve desteği vardır. Siz muhtarlarımızdan da bu konuda destek bekliyorum. Gittiğimiz il ve ilçelerimizde mahalle halkına bu gerçekleri anlatmanızı istiyorum. 7 Haziran genel seçimlerinin bu bakımdan Türkiye için tarihi bir fırsat olduğunu, bu fırsatın iyi değerlendirilmesi gerektiği mesajımızı vatandaşlarımıza iletmenizi rica ediyorum."
-"Ülkesine bu binayı çok görenler oldu"
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sarayı ile ilgili eleştirilere de değinerek, şunları kaydetti:
"Ülkesine bu binayı çok görenler oldu. Tabii biz Türkiye'ye büyüklüğüne, tarihine, kültürüne, şanına yakışır bir Cumhurbaşkanlığı Sarayı kazandırmak için çalıştık, hamd olsun başarılı olduk. Sadece bu kadarla kalmıyoruz. Az önce anlattıklarımı sizlere tekrar etmeye gerek yok. İnşallah bittiğinde, sizler de buraya tekrar geldiğinizde, inşallah oralarda da bulunacaksınız ve ülkenizin büyüklüğünü yaşayacaksınız. Bir dostumuzun, büyüğümüzün güzel bir sözü var. O da bizi gerçekten baya duygulandırdı. O da, 'Bir milletin bu tür eserlerinde asla bu tür yatırımlardan asla tasarruf olmaz. Çünkü bunlar bir milletin şanıdır, bir milletin büyüklüğünün ifadesidir."
(Bitti)