CHP'li Vekilden İthal Doktora 'Yaş' Önergesi
CHP Muğla Milletvekili Nurettin Demir, Sağlık Bakanı Dr. Mehmet Müezzinoğlu’nun ithal doktor getirme önerisine karşı meclise yeni bir önerge sunacaklarını belirtti. CHP Muğla Milletvekili Nurettin Demir, “Türkiye’de hekim açığını 65 yaşında erkenden emekli olan hekimlerden yararlanarak kapatabilirsiniz. Japonya’da 100 yaşına kadar çalışabiliyorsunuz” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Muğla Milletvekili Prof. Dr. Nurettin Demir,Türkiye’deki hekim açığının doktorların emeklilik yaşının uzatılmasıyla aşılacağını savundu.
İhlas Haber Ajansı’na değerlendirmelerde bulunan CHP’li Demir, şöyle konuştu:
“Türkiye’de hekim açığı çok ciddi boyutlarda değildir. Çünkü önümüzdeki yıllarda bu açık kapanacak ve hekim fazlası olacak. O hekim fazlası özellikle 2018’de kapatılacak ve 2023’de fazlası olmaya başlayacak. Nasıl ki bugün Milli Eğitim Bakanlığının kapısı önünde atama bekleyen 400 bin öğretmen varsa hekimlerde de aynı şeyin yaşanacağını düşünüyoruz. Bunun giderilmesi için de 65 yaşında erkenden emekli olan hekimlerden yararlanılabilir. Ki bunlar gerekirse sağlık kontrolünden geçirilerek Türkiye’nin birçok yerinde bilgi ve deneyimlerinden faydalanılarak sağlık sistemine kazandırılabilir. Bunun dışında yurt dışında okumuş, doktor olmuş ama denklik sistemi çözülemeyen hekim gençlerimiz var. Bunlar sisteme kazandırılabilir.”
“ASIL SORUN HEMŞİRE VE SAĞLIK TEKNİKERİ AÇIĞIDIR”
Türkiye’deki asıl sorunun hemşire ve sağlık teknisyeni açığı olduğunu belirten Demir, şunları söyledi:
“Bugün birçok üniversite ve eğitim hastanelerinde yoğun bakım yanık üniteleri gibi çok ciddi ünitelerin asıl sorunu hemşire açığı sorunudur. Sağlık teknisyeni, sağlık çalışanı ve tekniker açığıdır. Bunların giderilmesi gerekir. Bunlar giderilirse açık tamamlanacak ve daha çok hastaya hizmet verilebilecektir. Ayrıca üniversitelerin çok ciddi borçları vardır. Türkiye’de teknolojiden zenginleştirilen tıp fakülteleri hastaneleri ekipman paralarını ödeyemediği, tıbbi cihazların ücretleri ödenemediği için bunlarla ilgili bir gün yatacak hastalar maalesef bir yıl sıra bekler hale gelmiştir. Özellikle batmakta olan üniversite hastanelerinde hükümetin bir çözüm bulup onların finansman sorununu çözücü çözüm getirmesi gerekir. Bu konuda biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak gerek önergeler gerek bakanlığa bu konudaki talebimizi ileteceğiz.”
“EĞER VERİMLİYSE HEKİMİN YAŞ SINIRI OLMAMALI”
Nurettin Demir, Türkiye’de yaşının ileri olmasına rağmen halen özel hastanelerde hizmet vermeye devam eden doktorların olduğuna dikkat çekti. Devlet hastanelerinde bu doktorların çalışabileceğini dile getiren Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Avrupa’da 90-95 yaşına kadar çalışan doktorlar biliyoruz. Bizim ülkemizde de çok değerli 90 yaşına kadar çalışan hekimlerimiz var. Örnek olarak benim hocam olan Prof. Dr. Veli Lök 84 yaşında, ortopedi uzmanıdır. Hasta bakmanın ötesinde ameliyatlara girmekte ve çok başarılı ameliyatlar yapmaktadır. Eğer bir insan kendisini verimli görüyorsa, sağlıklı bir şekilde hizmet ediyorsa hekim açısından yaş sınırı olmaması lazım. Dolayısıyla nasıl ki bir ehliyet için sağlık raporundan geçiyoruz, aynı şekilde hekim de bir sağlık raporu alabiliyorsa, üretiyorsa, seviyorsa da neden çalışmasın, niye engelleyelim?”
JAPONYA ÖRNEĞİ
Japonya örneği veren Demir, 30 milyon nüfusu olan Tokyo’da yaşayan 5 bin yaşlı nüfusun 100 yaşını aştığını, 100 yaşına kadar çeşitli işlerde çalışabildiklerini ve 100 yaşından sonra çalışmalarına kısıtlama koyulduğunu aktardı.
“YURT DIŞINDAN İYİ HEKİMLER TÜRKİYE’YE GELMEZ”
Yurt dışından iyi hekimlerin Türkiye’ye gelmeyeceği endişesini taşıdığını belirten CHP Muğla Milletvekili Nurettin Demir, sözlerini şöyle tamamladı:
“Gelecek hekimlerin yaşadığı ülkelerdeki aldığı para ülkemizdeki hekimlere göre çok iyi alıyor. Gerçek iyi doktorların buraya geleceğini zannetmiyorum. Dolayısıyla bizim buraya gelecek hekimler kendi ülkelerinde tutulmayan, yeterince hekimlik mesleğine adaptasyon göstermeyen kişilerden oluşma endişesi içindeyim. Bir Avrupa, Amerika’ya gittiğiniz zaman bir hastaya dokunamazsınız. Belirli bir sürenin geçmesi gerekiyor ve sertifikalanması gerekiyor. Ama Sayın Bakan ‘Sen gel kardeşim, burada hemen doktorluğa başla’ diyor. Bu çok tehlikeli bir iş. Ayrıca dil sorunu çok önemli çünkü tedavinin en önemli kısmı hasta ile diyalogdur, irtibattır, onunla konuşmak ve onun sorunlarını öğrenmektir.”
Kaynak: İHA
İhlas Haber Ajansı’na değerlendirmelerde bulunan CHP’li Demir, şöyle konuştu:
“Türkiye’de hekim açığı çok ciddi boyutlarda değildir. Çünkü önümüzdeki yıllarda bu açık kapanacak ve hekim fazlası olacak. O hekim fazlası özellikle 2018’de kapatılacak ve 2023’de fazlası olmaya başlayacak. Nasıl ki bugün Milli Eğitim Bakanlığının kapısı önünde atama bekleyen 400 bin öğretmen varsa hekimlerde de aynı şeyin yaşanacağını düşünüyoruz. Bunun giderilmesi için de 65 yaşında erkenden emekli olan hekimlerden yararlanılabilir. Ki bunlar gerekirse sağlık kontrolünden geçirilerek Türkiye’nin birçok yerinde bilgi ve deneyimlerinden faydalanılarak sağlık sistemine kazandırılabilir. Bunun dışında yurt dışında okumuş, doktor olmuş ama denklik sistemi çözülemeyen hekim gençlerimiz var. Bunlar sisteme kazandırılabilir.”
“ASIL SORUN HEMŞİRE VE SAĞLIK TEKNİKERİ AÇIĞIDIR”
Türkiye’deki asıl sorunun hemşire ve sağlık teknisyeni açığı olduğunu belirten Demir, şunları söyledi:
“Bugün birçok üniversite ve eğitim hastanelerinde yoğun bakım yanık üniteleri gibi çok ciddi ünitelerin asıl sorunu hemşire açığı sorunudur. Sağlık teknisyeni, sağlık çalışanı ve tekniker açığıdır. Bunların giderilmesi gerekir. Bunlar giderilirse açık tamamlanacak ve daha çok hastaya hizmet verilebilecektir. Ayrıca üniversitelerin çok ciddi borçları vardır. Türkiye’de teknolojiden zenginleştirilen tıp fakülteleri hastaneleri ekipman paralarını ödeyemediği, tıbbi cihazların ücretleri ödenemediği için bunlarla ilgili bir gün yatacak hastalar maalesef bir yıl sıra bekler hale gelmiştir. Özellikle batmakta olan üniversite hastanelerinde hükümetin bir çözüm bulup onların finansman sorununu çözücü çözüm getirmesi gerekir. Bu konuda biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak gerek önergeler gerek bakanlığa bu konudaki talebimizi ileteceğiz.”
“EĞER VERİMLİYSE HEKİMİN YAŞ SINIRI OLMAMALI”
Nurettin Demir, Türkiye’de yaşının ileri olmasına rağmen halen özel hastanelerde hizmet vermeye devam eden doktorların olduğuna dikkat çekti. Devlet hastanelerinde bu doktorların çalışabileceğini dile getiren Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Avrupa’da 90-95 yaşına kadar çalışan doktorlar biliyoruz. Bizim ülkemizde de çok değerli 90 yaşına kadar çalışan hekimlerimiz var. Örnek olarak benim hocam olan Prof. Dr. Veli Lök 84 yaşında, ortopedi uzmanıdır. Hasta bakmanın ötesinde ameliyatlara girmekte ve çok başarılı ameliyatlar yapmaktadır. Eğer bir insan kendisini verimli görüyorsa, sağlıklı bir şekilde hizmet ediyorsa hekim açısından yaş sınırı olmaması lazım. Dolayısıyla nasıl ki bir ehliyet için sağlık raporundan geçiyoruz, aynı şekilde hekim de bir sağlık raporu alabiliyorsa, üretiyorsa, seviyorsa da neden çalışmasın, niye engelleyelim?”
JAPONYA ÖRNEĞİ
Japonya örneği veren Demir, 30 milyon nüfusu olan Tokyo’da yaşayan 5 bin yaşlı nüfusun 100 yaşını aştığını, 100 yaşına kadar çeşitli işlerde çalışabildiklerini ve 100 yaşından sonra çalışmalarına kısıtlama koyulduğunu aktardı.
“YURT DIŞINDAN İYİ HEKİMLER TÜRKİYE’YE GELMEZ”
Yurt dışından iyi hekimlerin Türkiye’ye gelmeyeceği endişesini taşıdığını belirten CHP Muğla Milletvekili Nurettin Demir, sözlerini şöyle tamamladı:
“Gelecek hekimlerin yaşadığı ülkelerdeki aldığı para ülkemizdeki hekimlere göre çok iyi alıyor. Gerçek iyi doktorların buraya geleceğini zannetmiyorum. Dolayısıyla bizim buraya gelecek hekimler kendi ülkelerinde tutulmayan, yeterince hekimlik mesleğine adaptasyon göstermeyen kişilerden oluşma endişesi içindeyim. Bir Avrupa, Amerika’ya gittiğiniz zaman bir hastaya dokunamazsınız. Belirli bir sürenin geçmesi gerekiyor ve sertifikalanması gerekiyor. Ama Sayın Bakan ‘Sen gel kardeşim, burada hemen doktorluğa başla’ diyor. Bu çok tehlikeli bir iş. Ayrıca dil sorunu çok önemli çünkü tedavinin en önemli kısmı hasta ile diyalogdur, irtibattır, onunla konuşmak ve onun sorunlarını öğrenmektir.”