Gaziantep'te 'Kadın Ve Adalet' Konulu Söyleşi Düzenlendi
Gaziantep Üniversitesi'nde (GAÜN) Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Gaziantep Temsilciliği ve GAÜN KADEM Kulübü işbirliğiyle, "Kadın ve Adalet" konulu söyleşi düzenlendi.
Güzel Sanatlar Fakültesi'nde düzenlenen söyleşide Avukat Kezban Hatemi, kadınların tarihte iş hayatındaki yeri ve kadına yönelik şiddetin önlenmesiyle ilgili bilgi verdi.
Hatemi, erkek ile kadının birbirini tamamladığından dolayı birbirlerine karşı üstün tarafının olmadığını söyledi.
Kadınların iş gücüne İngiltere'deki sanayi devrimi sonrası kavuştuğunu anımsatan Hatemi, "2003 yılında Birleşmiş Milletler ek sözleşme protokolünde kadın ve çocuk ticaretinin önlenmesi için ciddi adımlar atıldı. Ülkemizde de kadın haklarının iyileştirilmesi için önemli adımlar atılıyor" dedi.
Türkiye'deki kadın haklarına ilişkin bilgi veren Hatemi, şöyle konuştu:
"2003 yılında aile mahkemeleri kuruldu. 22 yaşını dolduran kadın çiftçilerimiz, sigorta kapsamına alındı. 2005 yılında kadına yönelik şiddetin önlenmesi için töre cinayetleriyle ilgili mecliste bir komisyon kuruldu. 2009 yılında fırsat eşitliği komisyonu kuruldu. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, kadın konukevleri sayısını arttırdı. Bir kanuni dayanağı olmayan başörtüsü yasağı kaldırıldı."
Hiçbir kanuni engel olmamasına rağmen erkekler tarafından "cam tavan" denilen bir engelin oluşturulduğuna dikkat çeken Hatemi, kadınların erkeklerden daha başarılı olmasına rağmen Valilik, Rektörlük gibi önemli görevlerde çok fazla yer alamadığını öne sürdü.
Hatemi, topluma hak ve özgürlüklerin, bir arada yaşama kurallarının öğretilmesine yönelik çalışmaların arttırılması gerektiğini dile getirdi.
Toplumun ahlak sorunu olduğuna değinen Hatemi, şöyle devam etti:
"Adalette de idarede de yargıda da aynı anda ahlaki yapılanma gerçekleşmeli. Toplumun temeli ailedir. İnsanların bireysel tercihleri vardır ama aile toplumun temeli diyorsanız ebeveynlerin dışında başka bir idolü dayatmak doğru olmaz. Gelecek nesillerin yetişmesi için kadınlara önemli görevler düşüyor. Kadınlar, erkeklerden daha fazla sorumlu olduğunu düşünüyorum."
GAÜN Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun da adaleti kadın ve erkek olarak temel anlamda ayırmanın yanlış olduğunu, kadını arka planda tutmanın adil olmadığını ifade etti.
Kaynak: AA
Hatemi, erkek ile kadının birbirini tamamladığından dolayı birbirlerine karşı üstün tarafının olmadığını söyledi.
Kadınların iş gücüne İngiltere'deki sanayi devrimi sonrası kavuştuğunu anımsatan Hatemi, "2003 yılında Birleşmiş Milletler ek sözleşme protokolünde kadın ve çocuk ticaretinin önlenmesi için ciddi adımlar atıldı. Ülkemizde de kadın haklarının iyileştirilmesi için önemli adımlar atılıyor" dedi.
Türkiye'deki kadın haklarına ilişkin bilgi veren Hatemi, şöyle konuştu:
"2003 yılında aile mahkemeleri kuruldu. 22 yaşını dolduran kadın çiftçilerimiz, sigorta kapsamına alındı. 2005 yılında kadına yönelik şiddetin önlenmesi için töre cinayetleriyle ilgili mecliste bir komisyon kuruldu. 2009 yılında fırsat eşitliği komisyonu kuruldu. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı, kadın konukevleri sayısını arttırdı. Bir kanuni dayanağı olmayan başörtüsü yasağı kaldırıldı."
Hiçbir kanuni engel olmamasına rağmen erkekler tarafından "cam tavan" denilen bir engelin oluşturulduğuna dikkat çeken Hatemi, kadınların erkeklerden daha başarılı olmasına rağmen Valilik, Rektörlük gibi önemli görevlerde çok fazla yer alamadığını öne sürdü.
Hatemi, topluma hak ve özgürlüklerin, bir arada yaşama kurallarının öğretilmesine yönelik çalışmaların arttırılması gerektiğini dile getirdi.
Toplumun ahlak sorunu olduğuna değinen Hatemi, şöyle devam etti:
"Adalette de idarede de yargıda da aynı anda ahlaki yapılanma gerçekleşmeli. Toplumun temeli ailedir. İnsanların bireysel tercihleri vardır ama aile toplumun temeli diyorsanız ebeveynlerin dışında başka bir idolü dayatmak doğru olmaz. Gelecek nesillerin yetişmesi için kadınlara önemli görevler düşüyor. Kadınlar, erkeklerden daha fazla sorumlu olduğunu düşünüyorum."
GAÜN Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun da adaleti kadın ve erkek olarak temel anlamda ayırmanın yanlış olduğunu, kadını arka planda tutmanın adil olmadığını ifade etti.