'Yeşilçam'dan 100 Portre'
Sinema eleştirmeni ve yazar Atilla Dorsay, "Akbank Sanat Söyleşileri"nin konuğu oldu.
Akbank Sanat'taki söyleşiye katılan Dorsay, 1970'te, Yılmaz Güney'in "Umut" filminin ardından sinemayla ilgili yazmaya başladığını söyledi.
Atilla Dorsay, gelecek yıl sinema eleştirmeni olarak 50. yılını kutlayacağına işaret ederek, "Sinema çok hoş bir alandı. Bu anlamda kendimi talihli hissediyorum. Benden önce gelmiş, çok değerli sinema yazarları vardı ama tutkuyla ve inatla bu alana sarılan yoktu. Bu işi, asıl mesleği ve hayatının temel uğraşı haline getiren başka birisi olmadı" diye konuştu.
Türk sinemasının geçirdiği dönemler hakkında da bilgi veren ünlü sinema eleştirmeni, Yeşilçam'ı, neredeyse 60 yıllık bir serüven olarak nitelendirerek, "Yeşilçam, 1970 ve 1975 yılları arasında en üretken devrini yaşadı. Sonrasında 5 yıllık bunalım dönemi ve ancak 80'lerden sonra sinemamız belini doğrultabildi ve bugünlere geldik" dedi.
Dorsay, Türk sinemasının usta isimleriyle yaşadığı anılardan da söz ederek, ünlü yönetmen ve senarist Ömer Lütfi Akad'ın çok geniş gönüllü ve eleştirmenler için dokunulmazlığı olduğunu söyledi.
Son kitabı Yeşilçam'dan 100 Portre'yi de anlatan Dorsay, 2007'den itibaren Yeşilçam'ın ünlü isimlerinin fotoğraflarını çektiğini söyledi.
- "Solcu olmam, İslami düşüncelerde film yapan Yücel Çakmaklı ile ahbap olmama engel değildir"
Söyleşinin ardından AA muhabirine açıklamada bulunan Dorsay, şunları kaydetti:
"Bu ülkeden sinema anlamında gerçekten güzel insanlar geçti. Kimileri çok ünlü oldu, kimileri ise hak ettiği halde üne kavuşamadı. Kitapta onlar da mevcut. Bu insanlar Türk sinemasında, 50 yıldan fazla süredir Türk halkına hizmet vermişlerdir. Bu kitap, çektiğim fotoğraflardan seçerek oluşturduğum fotoğraflar ve yazdığım özgün yazılarla, küçük bir başvuru kitabı olacak diye düşünüyorum."
Dorsay, kitapta sadece dijital fotoğraf makinesiyle fotoğrafladığı Yeşilçam sanatçılarının yer aldığını kaydederek, "Görsel öğelerle de desteklenen bir eser oldu. Bu da benim Türk sinemasına küçük bir hizmetim olsun" ifadelerini kullandı.
Atilla Dorsay, ideolojik bağlantıların hiçbir zaman hayatının temel direği olmadığına vurgu yaparak, "Benim solcu olmam, İslami düşüncelerde film yapan Yücel Çakmaklı ile ahbap olmama engel değildir" dedi. Yapımcı, yönetmen ve senarist Çakmaklı'nın başarısına dikkati çeken Dorsay, İslami film yapan çevrede, en başarılının Çakmaklı olduğunu aktardı.
Sanatseverlerin yoğun ilgi gösterdiği söyleşinin sonunda Dorsay, son kitabını imzaladı.
Kaynak: AA
Atilla Dorsay, gelecek yıl sinema eleştirmeni olarak 50. yılını kutlayacağına işaret ederek, "Sinema çok hoş bir alandı. Bu anlamda kendimi talihli hissediyorum. Benden önce gelmiş, çok değerli sinema yazarları vardı ama tutkuyla ve inatla bu alana sarılan yoktu. Bu işi, asıl mesleği ve hayatının temel uğraşı haline getiren başka birisi olmadı" diye konuştu.
Türk sinemasının geçirdiği dönemler hakkında da bilgi veren ünlü sinema eleştirmeni, Yeşilçam'ı, neredeyse 60 yıllık bir serüven olarak nitelendirerek, "Yeşilçam, 1970 ve 1975 yılları arasında en üretken devrini yaşadı. Sonrasında 5 yıllık bunalım dönemi ve ancak 80'lerden sonra sinemamız belini doğrultabildi ve bugünlere geldik" dedi.
Dorsay, Türk sinemasının usta isimleriyle yaşadığı anılardan da söz ederek, ünlü yönetmen ve senarist Ömer Lütfi Akad'ın çok geniş gönüllü ve eleştirmenler için dokunulmazlığı olduğunu söyledi.
Son kitabı Yeşilçam'dan 100 Portre'yi de anlatan Dorsay, 2007'den itibaren Yeşilçam'ın ünlü isimlerinin fotoğraflarını çektiğini söyledi.
- "Solcu olmam, İslami düşüncelerde film yapan Yücel Çakmaklı ile ahbap olmama engel değildir"
Söyleşinin ardından AA muhabirine açıklamada bulunan Dorsay, şunları kaydetti:
"Bu ülkeden sinema anlamında gerçekten güzel insanlar geçti. Kimileri çok ünlü oldu, kimileri ise hak ettiği halde üne kavuşamadı. Kitapta onlar da mevcut. Bu insanlar Türk sinemasında, 50 yıldan fazla süredir Türk halkına hizmet vermişlerdir. Bu kitap, çektiğim fotoğraflardan seçerek oluşturduğum fotoğraflar ve yazdığım özgün yazılarla, küçük bir başvuru kitabı olacak diye düşünüyorum."
Dorsay, kitapta sadece dijital fotoğraf makinesiyle fotoğrafladığı Yeşilçam sanatçılarının yer aldığını kaydederek, "Görsel öğelerle de desteklenen bir eser oldu. Bu da benim Türk sinemasına küçük bir hizmetim olsun" ifadelerini kullandı.
Atilla Dorsay, ideolojik bağlantıların hiçbir zaman hayatının temel direği olmadığına vurgu yaparak, "Benim solcu olmam, İslami düşüncelerde film yapan Yücel Çakmaklı ile ahbap olmama engel değildir" dedi. Yapımcı, yönetmen ve senarist Çakmaklı'nın başarısına dikkati çeken Dorsay, İslami film yapan çevrede, en başarılının Çakmaklı olduğunu aktardı.
Sanatseverlerin yoğun ilgi gösterdiği söyleşinin sonunda Dorsay, son kitabını imzaladı.