Diriliş Açıklaması Ertuğrul Dizisinin Oyuncusu Mehmet Çelik Çalışmalar Hakkında Bilgi Verdi
TRT 1 televizyonunda yayınlanan ve halk tarafından büyük bir ilgiyle takip edilen Diriliş: Ertuğrul dizisinin “Deli Demir” isimli karakteri Mehmet Çelik, dizide devam eden çalışmalar hakkında açıklamalarda bulundu. Çelik, her beğeninin üzerine birşeyler eklediklerini belirterek,“Halk, tarihinde var olan asla hiçbir medeniyet ve uygarlığın reddedemeyeceği bir gerçeği izliyor. Böyle yaman bir tarihi insan seyretmeden nasıl geçer ki?" dedi.
TRT 1 televizyonunda yayınlanan ve halk tarafından büyük bir ilgiyle takip edilen Diriliş: Ertuğrul dizisinin “Deli Demir” isimli karakteri Mehmet Çelik, dizide devam eden çalışmalar hakkında bilgi verdi. Büyük bir emek gösterilen dizinin çekimlerinde oyuncular neredeyse hatasız bir şekilde çalışmalarının sürdürürken, dizinin çekiminde yer alan ekibin profesyonelce çalışmaları dikkatlerden kaçmadı. Dizide devam eden çekimler ve çalışmalar hakkında açıklamalarda bulunan Mehmet Çelik, “Çalışmalar iyi gitmek zorunda, çünkü halkın ilgisi ve beğenisi var. Bu takdirin arkasında bir yerde kalıpta, ‘Bu yetiyor zaten’ diyecek yerde değiliz. Çünkü sorumluyuz. Yaşadığımız topraklardan, ülkemizden ve birlikte yaşadığımız insanlardan ayırt etmeksizin sorumluyuz ve bir beğeninin sahibiyiz. Her hafta her solukta o beğeniye saygı gösterdiğimizi, daha doğru daha çalışkan daha emeği bol bir süreçte anlatmak zorundayız. İyi gidiyor ve her gün beğeninin üstüne koyuyoruz. Her gün alkışların sesini duyuyor ve takdir ediliyoruz. Bu saygı duymanın birinci koşulu da iyi gitmesini sağlayabilmektir” dedi.
“Gelecek bölümlere dair bir tüyo var mı?” sorusuna ise Çelik, “Gelecek bölümlere ait tüyo aslında herkesin bildiği şeylerdir. Osmanlıya bir baksınlar ne olacağı bellidir. Bu gün Ertuğrul yarın da Osman Gazi bir bakacaksınız Fatih, Muhteşem Süleyman yani biz şunu unutmamalıyız, kendisini nerede ifade edersek edelim, ortak bir tarihe sahibiz, bu topraklarda soluk alıp veren insanlarız. Uzun bir süreçtir şunu unuttuk. 2 dinle 1 konuş yani 2 kulak 1 ağız. Önce konuşmalıyız, çok farklı olduğumuzu düşünebilir ama benim fikrim, bu topraklardaki çiçekler ve ağaçlar farklı gibi gözüküyor ama aynı yerden besleniyorlar. Onların bağlayan bir toprak var ama biz de ayrı gibi gözükebiliriz” ifadelerini kullandı.
“Halkın diziye olan ilgisini neye bağlanıyorsunuz?” sorusuna ise Çelik, “Yani kendisinin hikayesini izliyorlar. Tarihinde var olan asla hiçbir medeniyet ve uygarlığın reddedemeyeceği bir gerçeği izliyor. Bazı ülkelerin tarihleri öyle bir yamandır ki, onları yok sayamazsınız, Türklerin yok sayılamayacağı gibi. Buraya girerken bir etnik yapıdan da bahsetmiyorum. Sadece Türkler de demiyorum, biz birlikte yaşayan, birlikte hareket eden kavimiz mantığı içerisinde herkesten bahsediyorum. Böyle yaman bir tarihi insan seyretmeden nasıl geçer ki?” şeklinde konuştu.
“Tarih diziler neden son zamanlarda ön plana çıkmaya başladı?” sorusuna ise Çelik, “Bugüne kadar yapılmamıştı. Onun yerine basitlik için zengin kız fakir oğlan hikayeleri bu ülkenin var olan sorunları ve kaygıları üzerine bir yol gösteren yerde değildir. Oysa sanat yaşama yönelik bir müdahale biçimidir. Daha güzelleştirmek ve yaşanabilir bir dünya adınadır. Eğer var olduğunuz dünyadan bir kaygınız varsa sorunlardan bunlara dönük müdahale etmek zorundasınız. Meseleniz olması lazım, bizim bu işi yaparken bir meselemiz var” diye konuştu.
Kaynak: İHA
“Gelecek bölümlere dair bir tüyo var mı?” sorusuna ise Çelik, “Gelecek bölümlere ait tüyo aslında herkesin bildiği şeylerdir. Osmanlıya bir baksınlar ne olacağı bellidir. Bu gün Ertuğrul yarın da Osman Gazi bir bakacaksınız Fatih, Muhteşem Süleyman yani biz şunu unutmamalıyız, kendisini nerede ifade edersek edelim, ortak bir tarihe sahibiz, bu topraklarda soluk alıp veren insanlarız. Uzun bir süreçtir şunu unuttuk. 2 dinle 1 konuş yani 2 kulak 1 ağız. Önce konuşmalıyız, çok farklı olduğumuzu düşünebilir ama benim fikrim, bu topraklardaki çiçekler ve ağaçlar farklı gibi gözüküyor ama aynı yerden besleniyorlar. Onların bağlayan bir toprak var ama biz de ayrı gibi gözükebiliriz” ifadelerini kullandı.
“Halkın diziye olan ilgisini neye bağlanıyorsunuz?” sorusuna ise Çelik, “Yani kendisinin hikayesini izliyorlar. Tarihinde var olan asla hiçbir medeniyet ve uygarlığın reddedemeyeceği bir gerçeği izliyor. Bazı ülkelerin tarihleri öyle bir yamandır ki, onları yok sayamazsınız, Türklerin yok sayılamayacağı gibi. Buraya girerken bir etnik yapıdan da bahsetmiyorum. Sadece Türkler de demiyorum, biz birlikte yaşayan, birlikte hareket eden kavimiz mantığı içerisinde herkesten bahsediyorum. Böyle yaman bir tarihi insan seyretmeden nasıl geçer ki?” şeklinde konuştu.
“Tarih diziler neden son zamanlarda ön plana çıkmaya başladı?” sorusuna ise Çelik, “Bugüne kadar yapılmamıştı. Onun yerine basitlik için zengin kız fakir oğlan hikayeleri bu ülkenin var olan sorunları ve kaygıları üzerine bir yol gösteren yerde değildir. Oysa sanat yaşama yönelik bir müdahale biçimidir. Daha güzelleştirmek ve yaşanabilir bir dünya adınadır. Eğer var olduğunuz dünyadan bir kaygınız varsa sorunlardan bunlara dönük müdahale etmek zorundasınız. Meseleniz olması lazım, bizim bu işi yaparken bir meselemiz var” diye konuştu.