Adliyede Keşif Yapan Terör Örgütü Üyesine Hapis İstemi
İSTANBUL - Anadolu Adalet Sarayı'nda, polis üniforması giyerek keşif yapan ve eylem hazırlığında olduğu iddia edilen terör örgütü üyesi hakkında, 21 yıl 8 aya kadar hapis cezası istemiyle iddianame düzenlendi.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü, Kaçakçılık ve Ekonomik Suçlar Soruşturma Bürosunca hazırlanan iddianamede, polis üniforması bulunan bir şahsın Anadolu Adalet Sarayı önünden taksiye binerek Gülsuyu Polis Merkezi önünde inerek bir markete girdiği anlatıldı.
Taksi şoförünün, üniformalı müşterisinin kolundaki dövmeden şüphelenerek durumu ihbar etmesi üzerine araştırmaya başlandığı aktarılan iddianamede, marketten alınan parmak iziyle şüphelinin Cemil K. olduğunun belirlendiği ifade edildi.
Kocaeli Çayırova'da yakalanan ve üzerinden Eray Yılmaz adına düzenlenmiş sahte polis kimlik kartıyla sahte nüfus cüzdanı bulunduğu belirtilen iddianamede, şüphelinin taksiye Anadolu Adliyesi önünden binmesi nedeniyle eylem için keşif yapmış olabileceği değerlendirmesi yapıldığı aktırıldı.
Güvenlik kamerası görüntülerinde şüphelinin polis kıyafetli olarak elinde C Blok girişinden adliyeye girdiği, özellikle Hasan Ferit Gedik'in öldürülmesi olayına ilişkin dosyaya bakan 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nin bulunduğu katta dolaştığı, daha sonra çıkış yaptığı vurgulandı.
Yenibosna'da eylem hazırlığındayken silahlarıyla birlikte 13 Nisan'da yakalanan DHKP-C mensubu Ali Ü. ve Onur D'nin üzerilerinden çıkan taşınabilir belleğin incelenmesi sonucu elde edilen nota da yer verilen iddianamede, şunlar kaydedildi:
"Flaş bellekte 'Polisi polis kılığında vurmak hem hedefe ulaşmakta, hem psikolojik olarak yıpratmakta etkili bir yöntem olabilir', 'Polis kılıklı eylemler yapabilmek mümkünse en azından bazıları kısa vadede bence mümkün, karşı saldırıyı erteletmek ve bu taktikle yapılabilecek bütün eylemleri yapabilmek için bir süre belki farklı bir isimle üstlenmek gerekebilir" şeklinde notların bulunduğu, şüphelinin eylemlerinin DHKP-C örgütünden aldığı talimatlarla sansasyonel bir eylem hazırlığı için keşif amaçlı veya eylem niyetiyle gerçekleştirmiş olabileceğinin değerlendirildiği ve söz konusu eylemlerin DHKP-C terör örgütünün yöntemleriyle benzerlik göstermesi nedeniyle şüphelinin örgüt üyesi olabileceği değerlendirilmiştir."
Cemil K.'nın DHKP-C terör örgütünün sahiplendiği benzer şekildeki birden çok eylemine fiilen iştirak ederek örgüt adına, örgütle beraber hareket ettiği, örgütten aldığı talimatlar doğrultusunda eylemlere katıldığı, örgüt adına eylemlerde slogan attığı ve bu şekilde şüphelinin söz konusu örgütün üyesi olduğunun tespit edildiği belirtilen iddianamede, şüphelinin beyanında suçlamaları kabul etmediği, aranması olduğu için polis kıyafetiyle adliyeye gelip bir arkadaşıyla buluşacağını, arkadaşının gelmemesi üzerine adliyeden çıkarak taksiyle Gülsuyu'na gittiğini söylediği belirtildi.
İddianamede, Cemil K.'nın, gerek adliye gerekse Gülsuyu'ndaki karakol kamera görüntülerindeki şahsın kendisi olduğunu kabul ettiği belirtilerek, "Şüphelinin silahlı terör örgütü olan DHKP-C adına eylem yapmak amacıyla keşif amaçlı ve örgütün bilgisi dahilinde polis kıyafetli olarak adliyeye gelip kendisiyle ilgili olmayacak bölgelerde gezmek suretiyle keşif yaptığı ve daha sonra adliyeden çıkarak Gülsuyu'ndaki polis karakolu önünde indiği, şüphelinin geçmişine yönelik yapılan araştırmalarda DHKP-C terör örgütünün organize ettiği birden fazla eyleme katılarak örgüt adına slogan atıp pankart taşımak suretiyle söz konusu örgütün üyesi olduğu anlaşılmıştır" denildi.
İddianamede, Cemil K.'nın bu kapsamda "silahlı terör örgütü üyesi olmak", "resmi belgede sahtecilik", "görevi yaptırmamak için direnme", "hakaret" ve "özel işaret ve kıyafetleri usulsüz kullanma" suçlarından 8 yıldan 21 yıl 8 aya kadar hapisle cezalandırılması istendi.
İddianame, Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.
Kaynak: AA
Taksi şoförünün, üniformalı müşterisinin kolundaki dövmeden şüphelenerek durumu ihbar etmesi üzerine araştırmaya başlandığı aktarılan iddianamede, marketten alınan parmak iziyle şüphelinin Cemil K. olduğunun belirlendiği ifade edildi.
Kocaeli Çayırova'da yakalanan ve üzerinden Eray Yılmaz adına düzenlenmiş sahte polis kimlik kartıyla sahte nüfus cüzdanı bulunduğu belirtilen iddianamede, şüphelinin taksiye Anadolu Adliyesi önünden binmesi nedeniyle eylem için keşif yapmış olabileceği değerlendirmesi yapıldığı aktırıldı.
Güvenlik kamerası görüntülerinde şüphelinin polis kıyafetli olarak elinde C Blok girişinden adliyeye girdiği, özellikle Hasan Ferit Gedik'in öldürülmesi olayına ilişkin dosyaya bakan 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nin bulunduğu katta dolaştığı, daha sonra çıkış yaptığı vurgulandı.
Yenibosna'da eylem hazırlığındayken silahlarıyla birlikte 13 Nisan'da yakalanan DHKP-C mensubu Ali Ü. ve Onur D'nin üzerilerinden çıkan taşınabilir belleğin incelenmesi sonucu elde edilen nota da yer verilen iddianamede, şunlar kaydedildi:
"Flaş bellekte 'Polisi polis kılığında vurmak hem hedefe ulaşmakta, hem psikolojik olarak yıpratmakta etkili bir yöntem olabilir', 'Polis kılıklı eylemler yapabilmek mümkünse en azından bazıları kısa vadede bence mümkün, karşı saldırıyı erteletmek ve bu taktikle yapılabilecek bütün eylemleri yapabilmek için bir süre belki farklı bir isimle üstlenmek gerekebilir" şeklinde notların bulunduğu, şüphelinin eylemlerinin DHKP-C örgütünden aldığı talimatlarla sansasyonel bir eylem hazırlığı için keşif amaçlı veya eylem niyetiyle gerçekleştirmiş olabileceğinin değerlendirildiği ve söz konusu eylemlerin DHKP-C terör örgütünün yöntemleriyle benzerlik göstermesi nedeniyle şüphelinin örgüt üyesi olabileceği değerlendirilmiştir."
Cemil K.'nın DHKP-C terör örgütünün sahiplendiği benzer şekildeki birden çok eylemine fiilen iştirak ederek örgüt adına, örgütle beraber hareket ettiği, örgütten aldığı talimatlar doğrultusunda eylemlere katıldığı, örgüt adına eylemlerde slogan attığı ve bu şekilde şüphelinin söz konusu örgütün üyesi olduğunun tespit edildiği belirtilen iddianamede, şüphelinin beyanında suçlamaları kabul etmediği, aranması olduğu için polis kıyafetiyle adliyeye gelip bir arkadaşıyla buluşacağını, arkadaşının gelmemesi üzerine adliyeden çıkarak taksiyle Gülsuyu'na gittiğini söylediği belirtildi.
İddianamede, Cemil K.'nın, gerek adliye gerekse Gülsuyu'ndaki karakol kamera görüntülerindeki şahsın kendisi olduğunu kabul ettiği belirtilerek, "Şüphelinin silahlı terör örgütü olan DHKP-C adına eylem yapmak amacıyla keşif amaçlı ve örgütün bilgisi dahilinde polis kıyafetli olarak adliyeye gelip kendisiyle ilgili olmayacak bölgelerde gezmek suretiyle keşif yaptığı ve daha sonra adliyeden çıkarak Gülsuyu'ndaki polis karakolu önünde indiği, şüphelinin geçmişine yönelik yapılan araştırmalarda DHKP-C terör örgütünün organize ettiği birden fazla eyleme katılarak örgüt adına slogan atıp pankart taşımak suretiyle söz konusu örgütün üyesi olduğu anlaşılmıştır" denildi.
İddianamede, Cemil K.'nın bu kapsamda "silahlı terör örgütü üyesi olmak", "resmi belgede sahtecilik", "görevi yaptırmamak için direnme", "hakaret" ve "özel işaret ve kıyafetleri usulsüz kullanma" suçlarından 8 yıldan 21 yıl 8 aya kadar hapisle cezalandırılması istendi.
İddianame, Anadolu 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.