BM Genel Sekreteri Ban Ki-Mun Açıklaması
"İsrailliler ve Filistinliler yeniden feci bir şiddet döneminin eşiğinde bulunuyor. Durumun bir din savaşına dönüşmesini önlememiz gerek"
KUDÜS - Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-mun, İsrail ile Filistinliler arasında yeniden müzakerelerin başlaması gerektiğini belirtti.
Ban, son günlerde tırmanan gerginliği görüşmek üzere geldiği Kudüs'te, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bir araya geldi. Görüşmenin ardından Netanyahu ile birlikte basın toplantısı düzenleyen Ban, "İsrailliler ve Filistinliler yeniden feci bir şiddet döneminin eşiğinde bulunuyor. İşgali sona erdirecek anlamlı bir müzakere için gerekli koşulları oluşturmak zorundayız. Yeniden umut ortaya çıkmadan şiddetin azalması mümkün değil" dedi.
Mevcut şiddet ortamının bir din savaşına dönüşmeden engellenmesi gerektiğini belirten Ban, "yanlış bir güç kullanımının şiddet ve gerginliğin kaynağı olan ümitsizliği doğurabileceği" uyarısında bulundu.
"İsrail'in yüzleştiği güvenlik sorunlarının zorluğunu biliyorum" ifadesini kullanan Ban, Netanyahu'ya "durumu yatıştırmak için özel çaba göstermesi" çağrısında bulundu.
Basın toplantısında konuşan Netanyahu da, İsrail'in Mescid-i Aksa'nın hukuki statüsünü değiştirmeye çalıştığına dair endişeleri "yalan" olarak niteledi.
Netanyahu, "Kutsal mekanları canhıraş bir şekilde koruyor, statüyü muhafaza ediyoruz. Mescid-i Aksa'daki mevcut hukuki durumu ihlal edenler, Yaudilerin ziyaretini engelleyen ve içeriye patlayıcı sokan Filistinlilerdir" diye konuştu.
Filistinlilerin İsrail'in ihlallerine karşı gerçekleştirdikleri eylemlerin arkasındaki nedenin "Yahudi yerleşim yerleri ya da barış sürecinin yokluğu" olmadığını savunan Netanyahu, "Bu saldırıların sebebi İsrail'i yıkma arzusudur" ifadesini kullandı.
İsrail Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin ile de görüşen Ban, artan şiddet olaylarının kontrolden çıkabileceği uyarısında bulunmuştu. Ban, gerçekleştirdiği ziyaretin amacının "tansiyonu düşürme yönündeki tüm çabaları teşvik etmek ve desteklemek, durumun kontrolden çıkmasını önlemek" olduğunu sözlerine eklemişti.
Rivlin de yaptığı açıklamada, Mescid-i Aksa'nın din savaşı çıkarmak isteyenler tarafından esir tutulduğunu öne sürerek, "İsrail İslam'la savaş halinde değil ve (Mescid-i Aksa'daki) hukuki durumun bir harfini bile değiştirmeyeceğiz. İsrail, Müslümanların ibadet etme haklarına saygı duymaya devam edecek" ifadelerini kullanmıştı.
Yarın Batı Şeria'nın Ramallah şehrine geçecek olan Ban, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas ile bir araya gelecek.
Batı Şeria, Kudüs ve Gazze bir süredir Yahudi yerleşimcilerin Mescid-i Aksa'ya yönelik baskınları ve Yahudilerin ihlallerine tepki gösteren Filistinliler ile İsrail askerleri arasında yaşanan olaylara sahne oluyor. Ay başından bu yana İsrailliler tarafından 45'i aşkın Filistinli öldürülürken, olaylarda 8 de İsrailli hayatını kaybetti.
Mescid-i Aksa'nın da içinde bulunduğu Doğu Kudüs ile Batı Şeria, 1967'den beri İsrail tarafından işgal altında tutuluyor. İşgal altındaki Doğu Kudüs'te 200 bin, Batı Şeria'da ise 400 bin Yahudi yerleşimci bulunuyor. Uluslararası hukuka göre buralardaki Yahudi yerleşim yerlerinin tamamı illegal kabul ediliyor.
Kaynak: AA
Ban, son günlerde tırmanan gerginliği görüşmek üzere geldiği Kudüs'te, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile bir araya geldi. Görüşmenin ardından Netanyahu ile birlikte basın toplantısı düzenleyen Ban, "İsrailliler ve Filistinliler yeniden feci bir şiddet döneminin eşiğinde bulunuyor. İşgali sona erdirecek anlamlı bir müzakere için gerekli koşulları oluşturmak zorundayız. Yeniden umut ortaya çıkmadan şiddetin azalması mümkün değil" dedi.
Mevcut şiddet ortamının bir din savaşına dönüşmeden engellenmesi gerektiğini belirten Ban, "yanlış bir güç kullanımının şiddet ve gerginliğin kaynağı olan ümitsizliği doğurabileceği" uyarısında bulundu.
"İsrail'in yüzleştiği güvenlik sorunlarının zorluğunu biliyorum" ifadesini kullanan Ban, Netanyahu'ya "durumu yatıştırmak için özel çaba göstermesi" çağrısında bulundu.
Basın toplantısında konuşan Netanyahu da, İsrail'in Mescid-i Aksa'nın hukuki statüsünü değiştirmeye çalıştığına dair endişeleri "yalan" olarak niteledi.
Netanyahu, "Kutsal mekanları canhıraş bir şekilde koruyor, statüyü muhafaza ediyoruz. Mescid-i Aksa'daki mevcut hukuki durumu ihlal edenler, Yaudilerin ziyaretini engelleyen ve içeriye patlayıcı sokan Filistinlilerdir" diye konuştu.
Filistinlilerin İsrail'in ihlallerine karşı gerçekleştirdikleri eylemlerin arkasındaki nedenin "Yahudi yerleşim yerleri ya da barış sürecinin yokluğu" olmadığını savunan Netanyahu, "Bu saldırıların sebebi İsrail'i yıkma arzusudur" ifadesini kullandı.
İsrail Cumhurbaşkanı Reuven Rivlin ile de görüşen Ban, artan şiddet olaylarının kontrolden çıkabileceği uyarısında bulunmuştu. Ban, gerçekleştirdiği ziyaretin amacının "tansiyonu düşürme yönündeki tüm çabaları teşvik etmek ve desteklemek, durumun kontrolden çıkmasını önlemek" olduğunu sözlerine eklemişti.
Rivlin de yaptığı açıklamada, Mescid-i Aksa'nın din savaşı çıkarmak isteyenler tarafından esir tutulduğunu öne sürerek, "İsrail İslam'la savaş halinde değil ve (Mescid-i Aksa'daki) hukuki durumun bir harfini bile değiştirmeyeceğiz. İsrail, Müslümanların ibadet etme haklarına saygı duymaya devam edecek" ifadelerini kullanmıştı.
Yarın Batı Şeria'nın Ramallah şehrine geçecek olan Ban, Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas ile bir araya gelecek.
Batı Şeria, Kudüs ve Gazze bir süredir Yahudi yerleşimcilerin Mescid-i Aksa'ya yönelik baskınları ve Yahudilerin ihlallerine tepki gösteren Filistinliler ile İsrail askerleri arasında yaşanan olaylara sahne oluyor. Ay başından bu yana İsrailliler tarafından 45'i aşkın Filistinli öldürülürken, olaylarda 8 de İsrailli hayatını kaybetti.
Mescid-i Aksa'nın da içinde bulunduğu Doğu Kudüs ile Batı Şeria, 1967'den beri İsrail tarafından işgal altında tutuluyor. İşgal altındaki Doğu Kudüs'te 200 bin, Batı Şeria'da ise 400 bin Yahudi yerleşimci bulunuyor. Uluslararası hukuka göre buralardaki Yahudi yerleşim yerlerinin tamamı illegal kabul ediliyor.