Konstantin'deki Bakır Zanaatı
Cezayir'in Konstantin kenti, diğer bölgelerden farklı bakır işçiliğiyle kendinden söz ettiriyor.
Bakır ürünlerin üzerindeki işlemeler Konstantin'i Cezayir'in diğer kentlerinden hatta diğer Arap ülkelerinden ayırıyor.
Kostantin'deki bakır işlemeciliğinin özelliklerini AA muhabirine anlatan zanaatkar Riyad Sugni, "Bakır işlemeciliğinde bölgenin ve farklı medeniyetlerin gelenek ve göreneklerini yansıtan desenlerin kullanılması Konstantin'i diğer yerlerden ayıran özelliktir. Bu desenlerin en önemlilerinden biri çam fıstığı motifidir. Bu önceleri fakirlerin yemeğiydi. Şimdi ise zenginliğin ve refahın sembolü" dedi.
- Bakır işlemeciliği Osmanlı dönemine dayanıyor
Bakır işleme ustası Muzdad Ammar (68), 49 yıldır bu sanatı icra ettiğini belirtti. Yaptığı ürünleri gösteren Ammar, "Tarihten günümüze gelen bakır mutfak eşyaları arasında ibriği gösterebiliriz. Su kaynatmak ve çay demlemek için kullanılırdı. Tarihi Osmanlı dönemine dayanıyor ve yeniçerileri sembolize ediyor. İbrik şeklini o dönemki Türk askerinin kıyafetlerinden alır" diye konuştu.
Üzerinde İslami sanatların izlerini taşıyan "tabsi" denen bakır bir kap gösteren Ammar, bu ürünün cami kubbesine benzeyen işlemeli bir kapağa sahip olduğunu belirtti. Düğünlerde ve taziyelerde bu kapta kuskus pişirilerek misafirlere ikram edildiğini anlatan Ammar, bunun beraberliği ve İslamı temsil ettiğini söyledi.
Diğer bir usta Ömer Hanavi (60) ise 25 yıldır bu işle uğraştığını belirterek, bakır işlemeciliğinin Kostantin'deki tarihi miraslardan biri olduğunu ve kente uğrayan tüm medeniyetlere uzandığını aktardı.
- "Bakıra rağbet azaldı"
Bakır işlemeciliği kent sakinlerinin kimliğinin bir parçası olduğuna değinen Hanavi, "Son dönemde gerek üretim maliyetinin artması ve gerekse farklı madenlerden yapılan ürünlerin daha ucuza satın alınmasıyla bakıra rağbet azaldı" ifadelerini kullandı.
Çarşı ve pazarda farklı madenlerden yapılan eşyaların hakimiyetine rağmen, Konstantin'in eski mahallelerinde bakır hala yerini koruyor.
Her şeye rağmen zanaatlarını bırakmayan bakır işleme ustaları, müşteri cezbetmek ve bu tarihi mirası korumak için isteğe göre desen yapma gibi çeşitli yöntemler kullanıyor.
Zanaatkar Munsif Meşari (55), eğer ilgi gösterilmez ve desteklenmezse bakırcılığın kaybolmak üzere olduğu, çok sayıda iş yerinin kepenk indirdiğini dile getirdi.
Meşari, "Ben bu zaanatı atalarımdan devraldım. Bu işi bırakmam mümkün değil. Onlara bu işi korumayı vadettim" diye konuştu.
Kaynak: AA
Kostantin'deki bakır işlemeciliğinin özelliklerini AA muhabirine anlatan zanaatkar Riyad Sugni, "Bakır işlemeciliğinde bölgenin ve farklı medeniyetlerin gelenek ve göreneklerini yansıtan desenlerin kullanılması Konstantin'i diğer yerlerden ayıran özelliktir. Bu desenlerin en önemlilerinden biri çam fıstığı motifidir. Bu önceleri fakirlerin yemeğiydi. Şimdi ise zenginliğin ve refahın sembolü" dedi.
- Bakır işlemeciliği Osmanlı dönemine dayanıyor
Bakır işleme ustası Muzdad Ammar (68), 49 yıldır bu sanatı icra ettiğini belirtti. Yaptığı ürünleri gösteren Ammar, "Tarihten günümüze gelen bakır mutfak eşyaları arasında ibriği gösterebiliriz. Su kaynatmak ve çay demlemek için kullanılırdı. Tarihi Osmanlı dönemine dayanıyor ve yeniçerileri sembolize ediyor. İbrik şeklini o dönemki Türk askerinin kıyafetlerinden alır" diye konuştu.
Üzerinde İslami sanatların izlerini taşıyan "tabsi" denen bakır bir kap gösteren Ammar, bu ürünün cami kubbesine benzeyen işlemeli bir kapağa sahip olduğunu belirtti. Düğünlerde ve taziyelerde bu kapta kuskus pişirilerek misafirlere ikram edildiğini anlatan Ammar, bunun beraberliği ve İslamı temsil ettiğini söyledi.
Diğer bir usta Ömer Hanavi (60) ise 25 yıldır bu işle uğraştığını belirterek, bakır işlemeciliğinin Kostantin'deki tarihi miraslardan biri olduğunu ve kente uğrayan tüm medeniyetlere uzandığını aktardı.
- "Bakıra rağbet azaldı"
Bakır işlemeciliği kent sakinlerinin kimliğinin bir parçası olduğuna değinen Hanavi, "Son dönemde gerek üretim maliyetinin artması ve gerekse farklı madenlerden yapılan ürünlerin daha ucuza satın alınmasıyla bakıra rağbet azaldı" ifadelerini kullandı.
Çarşı ve pazarda farklı madenlerden yapılan eşyaların hakimiyetine rağmen, Konstantin'in eski mahallelerinde bakır hala yerini koruyor.
Her şeye rağmen zanaatlarını bırakmayan bakır işleme ustaları, müşteri cezbetmek ve bu tarihi mirası korumak için isteğe göre desen yapma gibi çeşitli yöntemler kullanıyor.
Zanaatkar Munsif Meşari (55), eğer ilgi gösterilmez ve desteklenmezse bakırcılığın kaybolmak üzere olduğu, çok sayıda iş yerinin kepenk indirdiğini dile getirdi.
Meşari, "Ben bu zaanatı atalarımdan devraldım. Bu işi bırakmam mümkün değil. Onlara bu işi korumayı vadettim" diye konuştu.
