Başkan Yılmaz İş Adamları İle Bir Araya Geldi
Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, iş adamlarına Tomruk Cafe’de kahvaltı düzenledi.
Kahvaltı sonrası Tekkeköy Belediye Başkanı Hasan Togar’ın açılış konuşmasının ardından konuşan Büyükşehir Belediye Başkanı Yusuf Ziya Yılmaz, 1 Kasım’da yapılacak olan genel seçimlere değindi. Başkan Yılmaz, “İnşallah 1 Kasım seçimlerinde tek başına iktidar çıkar. Çıkmaması halinde olabilecek olan itiş kakışı, Türkiye’nin bu 90’lı yıllardaki koalisyon dönemini hatırlamayanlar, bu geçtiğimiz 7 Haziran seçimlerinden sonraki kısa sürede yaşananları görerek tek başına iktidarın ne demek olduğunu anlamışlardır diye düşünüyorum. Türkiye’de Türk insanının demokrasiden anladığı ‘sınırsız özgürlükler’ olduğu için ve devleti de sürekli hizmet makinesi gibi görüp, sıkça seçimler ve sıkça siyasi ortamın olması inanılmaz boyutta hiç üretmeden tüketmeye dönük toplum yapısı oluşmaya başladı” dedi.
BAŞKAN YILMAZ: “KÖYLÜLER OTEL İSTİYOR”
Köylere yaptıkları hizmetlerden bahseden Başkan Yılmaz, “Biz köylere hizmetler yapıyoruz. Köylere gittiğimizde ‘neye ihtiyacınız var’ dediğimizde, bizden öyle taleplerde bulunuyorlar ki şaşırırsınız. Öyle yol, su, kanalizasyon değil, köye otel isteyen bile var. Böylesine çok fazla talepkar yapının olduğu bir ortamda işler zorlaşıyor. Dolayısıyla seçime giden süre içersinde ana muhalefet partisinin lideri yapacağını ifade ettiği özellikle bol keseden, özellikle karşılığının muhakkak para basarak karşılanabilecek, Türk parasının değerinin düşürülerek karşılanabilecek olan vaatlerde bulunuyor. Bunu ekonominin içersinde olan sizler daha iyi anlıyorsunuz. Bunu sağlıklı bir süreç olarak görmüyorum. İnşallah bu 30 günlü süreç içersinde Türk halkının verasetine de ben yürekten inanıyorum. Biraz önce Şırnak’tan 2 şehit haberi daha aldık. Türkiye böyle bir türbülanstan geçiyor. Türkiye’nin içinde bulunduğu bu sıkıntılar, bana göre Türkiye’yi yönetenlerin herhangi bir şekilde bir yönetsel zafiyetinden değil, Türk insanının veya Türk sanayicisinin, üreticisinin, çiftçisinin daha doğrusu Türk toplumunun herhangi bir eksikliğinden değil. Türkiye’nin içinde bulunduğu bu türbülans bulunduğumuz coğrafya ile ilgilidir. Bu coğrafyada sıkıntılı olmayan bir ülke var mı? En az sıkıntısı olan biz varız. Bizi de bu sıkıntı platformunun içersine sokmak istiyorlar. Bizde o platformun içine tam girelim ve Ortadoğu’yu şekillendirmek ve güçlendirmek isteyen güçler, otursun rahat rahat yeniden harita çizsinler” diye konuştu.
BAYRAK TEPE’Yİ SAMSUN’A DAHİL EDECEĞİZ
Tekkeköy ilçesindeki Tomruk Cafe’nin de içersinde bulunduğu Bayrak Tepe ile ilgili güzel projelerinin olduğunu ifade eden Başkan Yılmaz, “Bir sene içersinde burası ile ilgili bir takım projelerimiz var. Burası yani 500 dönümlük bu alan Orman ve Su Bakanlığına ait bir yerdi. Bizde Bayrak Tepe’yi de kapsayan bu 500 dönümlük alanı bakanlar kurulu kararı ile tabiat parkı yaptık. Buraya bir işletme kuracağız. Ana yoldan buraya bir teleferik olacak. Samsun’daki hayvanat bahçesini daha büyük bir hayvanat bahçesi yaparak buraya taşıyacağız. Eğer buraya yapabilirsek, ahşap bungalov evler yapacağız. Hazine parseli olan yerde turizm tesisi yapılabiliyorsa onu yapmak üzere girişimcilere satmak veya kiralamak ile ilgili bir yetkimiz varsa bunu kullanacağız. Burayı biraz Samsun’a dahil edeceğiz” şeklinde konuştu.
KIZILIRMAK DELTASI KUŞ CENNETİ
Deltada bulunan leyleklerle ilgili film yapmayı planladıklarını belirten Başkan Yılmaz, “Kızılırmak deltasının olduğu yer 3 tane ilçeyi kapsıyor. Nisan ayında burada gördüğünüz bir leylek, Afrika’nın Tunus ülkesinden kalkıp geliyor. Binlerce leylek sıcak bölgelerden kalkıyor, yazı daha serin geçirebileceği bu bölgeye geliyor. Geldiği zaman bir önceki sene kullandığı yuvayı buluyor. O yuvasını tamir ediyor. Bunları erkek leylekler yapıyor. Sonra 15 gün sonra binlerce dişi leylek geliyor. Biz ‘Kızılırmak deltasındaki leyleklerin hayatı ile ilgili bir film yaptıralım’ dedik. Leyleğin ayağına çip bağlayalım. Kuş cennetindeki mandaları mutlaka geliştirmemiz gerekiyor. Manda çok üretken bir hayvan. Orada yılkı atları var. Bugünlerde orayı önümüze koyduk. Oraya daha önce yapılmış olan müdahaleleri yıkıp kaldırıyoruz. Orası sahipsiz olmuş. Orası artık kamusal bir değer ve turizm potansiyeli içeren bir yerdir”
KARADENİZ’DE 2 PKK’LI GRUBUN BİRİ YAKALANDI DİĞERİ KAYIP
Karadeniz’de 2 PKK’lı grubun olduğunu birinin yakalandığını diğerinin ise kayıp olduğunu belirten Samsun Valisi İbrahim Şahin, “Cennet gibi bir vatanımız var. Bu vatana göz diken, huzurumuzu kaçıran terörün bütün mensuplarına da Allah belalarını veriyor, verecek inşallah. Bu gidiş sağlıklı bir gidiş değil, ama onların içinde oldukları bu girdap artık çıkılmaz bir noktada oldukları için canı pahasına onlarda mücadelelerini vermeye çalışıyorlar. Ama yapabilecekleri çok bir şey yok. Çünkü devletimiz son derece kararlı bir şekilde bu olayın üzerine gidiyor. Bugüne kadar yapılanların çok üstünde bir mücadele ile bu yapılıyor. Bizim bölgemizde de bu anlamda hassasiyet arz etmeye başladı.
Çokça istihbari bilgiler geliyor. Biz olabildiğince dikkatli davranıyor ve tedbirlerimizi alıyoruz. Ama 2 tane grup buralarda sürtüyor. Bir tanesi Giresun’da bir karakola taciz ateşinde bulunmuştu. Diğer grup kayıp, çünkü telsiz görüşmelerini yapmıyorlar. Fakat bir taraftan da Kandil’den onlara tazyikte bulunuyorlar. ‘hadi biran önce bir eylem yapın, ses getirin’ diye. Onun için biz kamu görevlileri, vatandaşlar bu bölgede onlara fırsat vermeyeceğiz. Jandarma Komutanına da ve Emniyet Müdürüne de vatandaşlardan duyum gelirse bunlar arazide çalışan vatandaşların görüntüsü bile olsa gidin bizzat takip edin ve ilgili vatandaşa ‘biz baktık ama fındık toplayan ya da pancar kesen insanlar’ diye hem onları bilgilendirin, hem de bunların olmadığı ile ilgili bilgi sahibi olalım diye söylüyorum”
KALLEŞ MERMİLERİN ASKERİMİZE VE POLİSİMİZE GELMESİNİ İSTEMİYORUZ
Şehitlik mertebesinin herkese nasip olmadığını ifade eden Vali Aksoy, “Ama bir taraftan da şehit cenazelerinin gelmesini hiç istemiyoruz. Çünkü biz biraz düşmanla açıkça çarpıştıktan sonra şehitliği sanki daha arzuluyoruz. Bu kalleşçe mermilere askerlerimizin, polislerimizin, güvenlik güçlerimizin hedef olmasını istemiyoruz. Gezi olaylarında çokça gündeme geldi. ‘mesele 1-2 ağaç değil, hala anlamadınız mı? diyenleri biliyoruz. Onun için bu olaylar Kürtlerin kendi isteklerinin yerine getirilmesi değil, tamamen dış güçlerin emrine gelmiş satılık insanların maalesef ülkemizi tacizden başka bir şey değil. Çünkü ülkemizin güzel gidişatı böyle devam ederse batılılar ‘ah, vah’ edeceklerdi. Bize biraz böyle ayaklarımıza pranga vurmaya çalışıyorlar. Ama bilsinler ki bu millet bu olumsuzların içersinden de çıkacaktır”