Türkiye Macaristan ve Polonya İle Yarışıyor

Diş Hekimi Sabri Fatih Kurşunlu, Türkiye’nin sağlık turizmindeki zeminlerinden birinin de diş sağlığındaki implant yapımının olduğuna dikkat çekerek Polonya ve Macaristan ile yarış halinde olduğunu açıkladı.

Türkiye Macaristan ve Polonya İle Yarışıyor

İstanbul Yeni Yüzyıl Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi’nden Yrd. Doç. Dr. Sabri Fatih Kurşunlu, diş sağlığındaki korkulu rüya olan implant yapımında dünyanın gelişmiş birçok ülkesiyle yarış halinde olduğumuzu açıkladı.

Açık cerrahi yönteminde 1 saate kadar varan implant yapımını 1 dakika gibi bir süreye indirdiğini söyleyen Yrd. Doç. Dr. Kurşunlu, “Son zamanlarda yoğun bir şekilde implant yapımı arttı. Sağlıkta diş turizmi implant üzerine oluşuyor. İmplant ve lamina protez dediğimiz yonca yapraklı porselenler üzerine oluyor. Türkiye bu noktada Polonya Macaristan gibi ülkelerle yarışmakta. Fiyat ve turizm açısından ülke olarak çok uygunuz. Yapım işlemi de 1,5 dakikamızı alıyor. Böylelikle hastanın o kesilme dikiş atılma gibi hissedeceği korkuları da ortadan kalkıyor. Normalde 15-20 dakikadan 1 saate kadar bir süreç alabiliyor” dedi.

NASIL YAPILIYOR?
Yrd. Doç. Dr. Kurşunlu, vatandaşların yaşadıkları rahatsızlıkları ile ilgili hekime başvurmadan önce çeşitli arama motorlarında müdahale görüntülerini izleyerek kapıldıkları hissiyatlar konusunda da uyardı. İnternet sitelerinde videoların izlenmesi sonrasında korkuların ikiye katlandığını ve erken teşhis konusunda hekime başvuruda gecikmeden dolayı istenmeyen durumların yaşandığını söyledi.

İmplant yapımında da aynı durumu yaşadıklarını aktaran Kurşunlu, sanıldığı kadar ürkücü olmadığını belirterek yaptıkları işlemi şu sözler ile anlattı: “Ne kadar çok diş eksikliği var o kadar çok implant gereksinimi oluşuyor. Genç hastalarda bile durum aynı. 2-3 yıl dişsiz kalırsanız o çenenin kalınlığı eriyor. O yüzden en doğru implant dişiniz çekilir çekilmez yapılan implanttır. Diş etinin üstünden küçük bir alan kaldırıyoruz, implant boyu kadar. Bu alanın içerisinde implant yerleştirme işlemini yapıyoruz.”
İMPLANTTA ÖNCELİK BAYANLARDA
En doğru implantın çekilen diş sonrasında yapılması gerektiğini böylelikle çene erimesinin önüne geçildiğini ifade eden Yrd. Doç. Dr. Kurşunlu, söz konusu işlemin cinsiyet ve yaşa göre dağılımı konusunda da bilgi verdi. Özellikle 40 yaş ve üstünde implant işleminin yoğun olduğunu dile getiren Yrd. Doç. Dr. Kurşunlu; “Diş eksikliği ile birlikte insanlar ülkemizde daha önce yarım ve tam damak gibi hareketli protezler kullanıyordu. Ya da önünde ve arkasında diş varsa sabit protezler kullanılıyordu. Ama sabit protez sağlıklı ve uygun olmasına rağmen önündeki ve arkasındaki dişi kesiyor kesme denilen bir küçültme işlemi uygulanıyor. Bu da ileriye dönük o dişte problem olmasına sebep oluyor. İmplantın avantajı da bunun yanında o dişlerin kesilmesini engelliyor. Artı bir avantajı da o bölgeye implant koyduğumuz zaman o erime ortadan kalkıyor. Yaş ortalaması olarak 40 yaşın üstünde çok yoğun. Bayan erkek olarak ise yaşayış bölgesi ve sosyal konumuna göre değişebiliyor. Ama bayanlarda daha fazla” dedi.

“EN ÇOK NORVEÇ VE İSVEÇ’TEN HASTA AĞIRLIYORUZ”
İmplant yapımında Türkiye’yi tercih eden ülkelere ilişkin de bilgi veren Yrd. Doç. Dr. Kurşunlu; “Almanya, İsviçre, Fransa’dan gurbetçilerimiz çok geliyor. Ayrıca Norveç, İsveç gibi Baltık ülkelerden çok yoğun biçimde geliyor. Aynı implantı o ülkelerde Türkiye’ye göre 4-5 kat daha fazla yaptırıyorlar” diye konuştu.

ÇİN MALI MALZEMELERE DİKKAT
Hediyelik eşyadan elektronik ürüne, ev aksesuarından kozmetik dünyasına kadar birçok ülkede rağbet gören Çin mallarının sağlık malzemelerinin üretim noktasında da dikkat çekmeye başladığını aktaran Yrd. Doç. Dr. Kurşunlu, standart dışı ve dayanıklılık oranı düşük olan tıbbi malzemelere karşı vatandaşları da uyardı. İmplant üretim malzemelerinin de en çok Çin’de gerçekleştiğini açıklayan Yrd. Doç. Dr. Kurşunlu şunları söyledi: “ Ülkemiz sağlık malzemesi üretimi konusunda da gelişmekte. Ancak Çinliler bu işleri iyi yapıyorlar açıkçası. Genelde de bu ülkeden geliyor standart dışı üretimler. Üretim noktasında hızlılar. Standartlara uygun üretilmeyenlerde çok fazlasıyla ülkemize girmiş bulunmakta. Özellikle standart dışı ise çenede Osseointegrasyon dediğimiz kemik oluşumu zaten oluşmuyor vücut hemen atıyor ve orada da istenmeyen sıkıntılar oluyor.”
Kaynak: İHA