Ukrayna Parlamentosu, Ab Ortaklık Anlaşması'nı Onayladı.
Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, yeni bölgesel politika anlayışının rekabet ve hakkaniyet kavramları etrafında şekillendiğini belirterek, "Bu iki kavram yeni bölgesel politikamızın özünü oluşturuyor" dedi.
Kalkınma Ajansları Çalıştayı, 81 ilin oda ve borsa başkanlarının da katılımıyla Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) İkiz Kuleler'de gerçekleştirildi.
Bakan Yılmaz, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, son 12 yılda yapılan reformlarla Türkiye'nin belli bir eşiğe geldiğini ifade etti.
Onuncu Kalkınma Planı çalışmalarında ilk defa yerel düzeyden bilgi alındığını bildiren Yılmaz, yeni bölgesel politika anlayışı belirlediklerini söyledi.
Yeni politikanın rekabet ve hakkaniyet kavramları etrafında şekillendiğini belirten Yılmaz, "Bu iki kavram yeni bölgesel politikamızın özünü oluşturuyor. Biz diyoruz ki bütün bölgelerimizin rekabet gücünü artıralım. İstanbul'un da Şırnak'ın da rekabet gücünü artıralım. Topyekün Türkiye'yi rekabetçi hale getireceksek bunu yapmak zorundayız. Bir taraftan rekabet gücünü artıralım, bir taraftan da hakkaniyeti artıralım" diye konuştu.
Yılmaz, yerel düzeyde kurumsallaşmanın sağlanmasını isteyerek, birçok ülkenin kalkınma ajansları gibi modelleri çok önce hayata geçirdiğini, Türkiye'nin bu konuda geç kaldığını kaydetti.
- "Ajanslar herkesin sahiplenmesi gereken yapılar"
Kalkınma ajanslarına merkezi bütçeden 1,3 milyar lira, yerel düzeyden, belediyelerden 694 milyon lira, ticaret ve sanayi odalarından ise 24 milyon lira kaynak aktarıldığını anlatan Yılmaz, ticaret ve sanayi odalarının mali katkısının toplam içindeki payının yüzde 1,2 olduğunu söyledi.
Yılmaz, şöyle konuştu:
"Aslında mali boyut açısından çok büyük destek değil. Biz bunu özellikle koyduk. Sadece fikir ve faaliyet anlamında değil, mali anlamda da katılım olsun, bu çorbada sizin de tuzunuz olsun ki sahiplenme artsın. Buraya kendi kurumunuz olarak bakın. Özellikle oda ve borsalardan beklentimiz mali değil. Esas beklentimiz sahiplenme, özel sektör beklentilerinizi, taleplerinizi bu sisteme yansıtmanız ve ajansların doğru yöne gitmesinde sizin rehberlik etmeniz."
Yılmaz, kalkınma ajanslarının değişik bakanlıkların yerelde yaptığı programlara da katkı sunacak önemli platformlar olduğunu kaydetti.
Kalkınma ajanslarını, bölgesine göre farklılaştırmak istediklerini dile getiren Yılmaz, "Amacımız bir taraftan belli standartlar olsun ama bir taraftan da belli farklılaşmalar olsun. Ajanslar birbirinin kopyası olmasın" dedi.
Eleştirilere açık olduklarını ifade eden Yılmaz, "Yapıcı eleştirilerinizle bu kurumsal yapıyı çok daha iyi bir noktaya çıkarırız. Her şey kanun demek değil. Kanunun yasaklamadığı her şey meşrudur, yapılabilir" diye konuştu.
- "Kendini gösterenler yarının yıldız şehirleri olacak"
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise özel sektörü temsil eden oda ve borsalar ile Türkiye'nin geleceği için büyük rol üstlenen kalkınma ajanslarının nasıl daha yakın çalışabileceğini tartışmak üzere bir araya geldiklerini ifade etti.
Kamu-özel sektör diyaloğunun her platformda artarak devam etmesi gerektiğine işaret eden Hisarcıklıoğlu, TOBB olarak kalkınma ajanslarının başlattığı yerel kalkınma anlayışına maddi ve manevi destek verdiklerini söyledi.
Hisarcıklıoğlu, yerel değerlerin ve şehirlerin önemine dikkati çekerek, "Ankara'dan karar alalım, Anadolu'dan ses gelsin, dönemi bitti. Her ilimizin ihtiyaçları farklı. Yerel hedefler koymalı ve bu hedefler etrafında kenetlenmeliyiz" diye konuştu.
Dünyanın yeni markalarının artık ülkeler değil şehirler olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, 1950'de dünya genelinde nüfusu 1 milyonun üzerine olan şehir sayısı 77 iken, bu rakamın 436'ya ulaştığını bildirdi. Hisarcıklıoğlu, son 60 yılda şehirlerin hızla büyüdüğünü belirterek, şunları kaydetti:
"Bu şehirlerde toplamda 179 milyon insan yaşıyordu, bugün 1,4 milyar insan yaşıyor. 2025'e geldiğimizde nüfusu 1 milyonun üzerinde olan şehir sayısı 616'ya çıkacak. Bu şehirlerin toplam nüfusu ise 2,1 milyara yaklaşacak. Müthiş bir rekabet. Geride kalan şehir kaybedecek. Kendini gösterenler yarının yıldız şehirleri olacak."
Şehirlerin bu rekabette öne çıkabilmek için 5 temel şartı sağlaması gerektiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, bu şartları "nitelikli insan, yaşam kalitesi, özel sektör dostu iş ortamı, şehrin diğer şehirlerle ve ülkelerle bağlantısı, güçlü liderlik" olarak sıraladı.
Hisarcıklıoğlu, kalkınma ajansları ile oda ve borsaların birlikte çalışmasının, yerelde özel sektör odaklı kalkınmayı hayata geçirmek ve küresel rekabette öne çıkmak adına önemli olduğunu söyledi.
Çalıştay, açılış konuşmalarının ardından basına kapalı devam etti.
Kaynak: AA
Bakan Yılmaz, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, son 12 yılda yapılan reformlarla Türkiye'nin belli bir eşiğe geldiğini ifade etti.
Onuncu Kalkınma Planı çalışmalarında ilk defa yerel düzeyden bilgi alındığını bildiren Yılmaz, yeni bölgesel politika anlayışı belirlediklerini söyledi.
Yeni politikanın rekabet ve hakkaniyet kavramları etrafında şekillendiğini belirten Yılmaz, "Bu iki kavram yeni bölgesel politikamızın özünü oluşturuyor. Biz diyoruz ki bütün bölgelerimizin rekabet gücünü artıralım. İstanbul'un da Şırnak'ın da rekabet gücünü artıralım. Topyekün Türkiye'yi rekabetçi hale getireceksek bunu yapmak zorundayız. Bir taraftan rekabet gücünü artıralım, bir taraftan da hakkaniyeti artıralım" diye konuştu.
Yılmaz, yerel düzeyde kurumsallaşmanın sağlanmasını isteyerek, birçok ülkenin kalkınma ajansları gibi modelleri çok önce hayata geçirdiğini, Türkiye'nin bu konuda geç kaldığını kaydetti.
- "Ajanslar herkesin sahiplenmesi gereken yapılar"
Kalkınma ajanslarına merkezi bütçeden 1,3 milyar lira, yerel düzeyden, belediyelerden 694 milyon lira, ticaret ve sanayi odalarından ise 24 milyon lira kaynak aktarıldığını anlatan Yılmaz, ticaret ve sanayi odalarının mali katkısının toplam içindeki payının yüzde 1,2 olduğunu söyledi.
Yılmaz, şöyle konuştu:
"Aslında mali boyut açısından çok büyük destek değil. Biz bunu özellikle koyduk. Sadece fikir ve faaliyet anlamında değil, mali anlamda da katılım olsun, bu çorbada sizin de tuzunuz olsun ki sahiplenme artsın. Buraya kendi kurumunuz olarak bakın. Özellikle oda ve borsalardan beklentimiz mali değil. Esas beklentimiz sahiplenme, özel sektör beklentilerinizi, taleplerinizi bu sisteme yansıtmanız ve ajansların doğru yöne gitmesinde sizin rehberlik etmeniz."
Yılmaz, kalkınma ajanslarının değişik bakanlıkların yerelde yaptığı programlara da katkı sunacak önemli platformlar olduğunu kaydetti.
Kalkınma ajanslarını, bölgesine göre farklılaştırmak istediklerini dile getiren Yılmaz, "Amacımız bir taraftan belli standartlar olsun ama bir taraftan da belli farklılaşmalar olsun. Ajanslar birbirinin kopyası olmasın" dedi.
Eleştirilere açık olduklarını ifade eden Yılmaz, "Yapıcı eleştirilerinizle bu kurumsal yapıyı çok daha iyi bir noktaya çıkarırız. Her şey kanun demek değil. Kanunun yasaklamadığı her şey meşrudur, yapılabilir" diye konuştu.
- "Kendini gösterenler yarının yıldız şehirleri olacak"
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise özel sektörü temsil eden oda ve borsalar ile Türkiye'nin geleceği için büyük rol üstlenen kalkınma ajanslarının nasıl daha yakın çalışabileceğini tartışmak üzere bir araya geldiklerini ifade etti.
Kamu-özel sektör diyaloğunun her platformda artarak devam etmesi gerektiğine işaret eden Hisarcıklıoğlu, TOBB olarak kalkınma ajanslarının başlattığı yerel kalkınma anlayışına maddi ve manevi destek verdiklerini söyledi.
Hisarcıklıoğlu, yerel değerlerin ve şehirlerin önemine dikkati çekerek, "Ankara'dan karar alalım, Anadolu'dan ses gelsin, dönemi bitti. Her ilimizin ihtiyaçları farklı. Yerel hedefler koymalı ve bu hedefler etrafında kenetlenmeliyiz" diye konuştu.
Dünyanın yeni markalarının artık ülkeler değil şehirler olduğunu ifade eden Hisarcıklıoğlu, 1950'de dünya genelinde nüfusu 1 milyonun üzerine olan şehir sayısı 77 iken, bu rakamın 436'ya ulaştığını bildirdi. Hisarcıklıoğlu, son 60 yılda şehirlerin hızla büyüdüğünü belirterek, şunları kaydetti:
"Bu şehirlerde toplamda 179 milyon insan yaşıyordu, bugün 1,4 milyar insan yaşıyor. 2025'e geldiğimizde nüfusu 1 milyonun üzerinde olan şehir sayısı 616'ya çıkacak. Bu şehirlerin toplam nüfusu ise 2,1 milyara yaklaşacak. Müthiş bir rekabet. Geride kalan şehir kaybedecek. Kendini gösterenler yarının yıldız şehirleri olacak."
Şehirlerin bu rekabette öne çıkabilmek için 5 temel şartı sağlaması gerektiğini vurgulayan Hisarcıklıoğlu, bu şartları "nitelikli insan, yaşam kalitesi, özel sektör dostu iş ortamı, şehrin diğer şehirlerle ve ülkelerle bağlantısı, güçlü liderlik" olarak sıraladı.
Hisarcıklıoğlu, kalkınma ajansları ile oda ve borsaların birlikte çalışmasının, yerelde özel sektör odaklı kalkınmayı hayata geçirmek ve küresel rekabette öne çıkmak adına önemli olduğunu söyledi.
Çalıştay, açılış konuşmalarının ardından basına kapalı devam etti.