Başbakan Yardımcısı Arınç, Antalya'da Açıklaması
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, son yıllarda turizm adına yapılanların karşılığını aldıklarını belirterek, "Yunanistan'daki hizmet sektörüyle Türkiye'deki hizmet sektörünü karşılaştırsanız, 100 misli öndeyiz" dedi.
Arınç, Manavgat ilçesindeki Hünkar Palace Oteli'nin açılışını, Saadet Partisi eski Genel Başkanı ve Esnaf ve Sanatkarlar Derneği (ESDER) Genel Başkanı Recai Kutan ve otel sahibi Cemal Demirtaş ile gerçekleştirdi.
Daha sonra havuz başında düzenlenen törende konuşan Arınç, rahmetli annesinin Alanyalı olması hasebiyle bölgenin çocuğu olduğunu ifade ederek, Alanya'yı, Manavgat'ı, Serik'i ve Antalya'yı iyi bildiğini söyledi.
Manavgat'ın çok büyüdüğünü ve geliştiğini dile getiren Arınç, dinlenme tesisleri ve otellerdeki yatak sayıları itibarıyla çok yüksek fiyatlara mal olan, Avrupa'nın çok önünde sayılabilecek tesisleriyle son yıllarda büyük atılıma girildiğini kaydetti.
Arınç, Antalya ve ilçelerindeki turistik tesislerin binlerce yatak kapasitesine ulaştığına dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Türkiye'nin turizm potansiyeli son yıllarda çok arttı ve gelişti. Geçtiğimiz gün 2013 rakamlarına bakmıştım. 2013 yılında 30 milyon civarında ülkemizi ziyaret eden turist var. Yabancılar için bunu konuşuyorum. En büyük pay Antalya'da. 8 milyon turist sadece Antalya'yı ziyaret ediyor. Bizim için çok büyük bir gelir kapısı. 30 milyar dolar civarında turizmden gelir elde ediyoruz. Dolayısıyla son yıllarda turizm adına ne yapıldıysa karşılığını alıyoruz. Bazen Rusya, bazen Almanya ve diğer ülkeler, turist sayısı bakımından, daha çok Türkiye'yi ve bu bölgeyi tercih ediyor. Meclis başkanıyken, Avrupa Parlamento Başkanları Toplantısı'na katılırdım.
Oradaki delegasyonlarla konuşurdum. 'Türkiye'yi ziyaret ettiniz mi' diye sorardım. Aldığım cevap, 'Antalya'ya geldim'. Yani ben 'Türkiye'yi ziyaret ettin mi' diye soruyorum, adam 'Antalya'ya geldim' diyor. Belki Türkiye'den, İstanbul'dan, oranın ayrı müşterisi var, Ankara'dan, Kapadokya'dan, bazı bölgelerimizden önce Antalya'yı zikrediyorlar. Almanların gözdesi, Rusların gözdesi, İskandinav ülkelerinin gözdesi."
Japon turistler konusunda da gerilerde olduklarını anlatan Arınç, "Onların tercihleri farklı ama biz milyonlarca insanı bu bölgede barındırıyoruz. İyi bir pazarımız, iyi bir hizmet sektörümüz var. Yunanistan'daki hizmet sektörüyle, Türkiye'deki hizmet sektörünü karşılaştırsanız, 100 misli öndeyiz" değerlendirmesinde bulundu.
- "Hizmet sektöründe dünyanın bütün büyük ülkelerinden daha öndeyiz"
Geçen yıl Selanik Belediye Başkanı'nın kendisini ziyaretinde ülkesindeki bazı turizm tesislerini Türkiye'nin satın alıp istifade edebileceğini söylediğini aktaran Arınç, Türkiye'de çok güzel tesisler bulunduğunu anlattığını belirtti.
Karadeniz Ekonomik İşbirliği Grubu Başkanlığı sırasında Atina'yı ziyaretinde sabah 09.00'da istediği çayın, öğleden sonra geldiğini belediye başkanına aktardığına dikkati çeken Arınç, şöyle devam etti:
"Hakikaten hizmet sektöründe biz. bırakın Yunanistan'ı, Atina'yı, dünyanın bütün büyük ülkelerinden daha öndeyiz. Bizim hizmet sektöründe çok gayretli, çok başarılı, çok güleryüzlü, fedakar insanımız var. Gözümüzün içine bakar. Sizin bir talebiniz olursa hemen yerine getirir. En temiz bardakta, en güzel şekilde servisini yapar. Restoranlarımız da öyledir. İyi bir noktadayız. Hamdolsun, son yıllarda iç turizm de çok canlandı. Buraya da mutlaka Avrupa'dan çok dostlarımız gelecek. Özellikle Türk yurttaşlarımızın bu tür otelleri daha çok tercih ettiğini biliyorum ama yabancılar da gelecek. Onların bazılarının da istediği sükunettir, tevazudur, temizliktir. Hizmet sektöründe daha iyi olmaktır.
Onları cezbedecek çok imkanlarımız olabilir ama iç turizme yönelik en azından bu pazardan daha fazla pay almak istiyorsak, bu tür otellere son yıllarda büyük ihtiyaç oldu."
- "İnancımı böyle yaşamak istiyorum' diyen insandan korkulmaz"
Arınç, 10 yıl önce böyle tesisleri düşünen, hatta bunun için yola çıkanların çok büyük engellerle karşılaştığını dile getirerek, belediyelerin, kaymakamların ve medyanın karşı çıktığını hatırlattı.
Aileleriyle tatil yapmak isteyen bazı dindar, zengin ve paralı insanların kendilerine yer satın aldıklarını, çevresini de özel mülkiyet olduğu için duvarla çevirdiklerini dile getiren Arınç, şunları kaydetti:
"15-20 sene önce özel mülkiyete bile tecavüz olurdu. Tepeden, uzak dürbünlü fotoğraf makineleriyle aileleri çektiler. 'Burada irtica var' dediler. O gazeteleri size gösterebilirim. Şimdi hamdolsun, bunları söyleyen adamı tımarhaneye koyarlar. Türkiye, o noktaya geldi. Mücadele edildi. Ne için? Özgürlük için. Bunların hepsi olsun. Bunlar bizim de tesislerimiz. Biz onlara da gidebiliriz. Onları her zaman alkışlarız yani 5-6 yıldızlı nasıl hizmet ediyorsa, onlar da bu ülkede turizm, ticaret adına güzel şeyler yapıyorlar ama bırakın da insanların tercihlerine saygı gösterin. 'Ben inancımı böyle yaşamak istiyorum' diyen insandan korkulmaz.
Dünyanın hiçbir yerinde korkulmaz. Ona saygı duyulur. Bence 'Kadın-erkek ayrı girmelidir' diyen insan tehlike değildir. Onun için de yer olmalıdır. Hamdolsun, bizim artık böyle büyük otellerimiz, tesislerimiz var."
- Saadet Partisi eski Genel Başkanı Kutan
Saadet Partisi eski Genel Başkanı Kutan da otelin hemen yakınındaki bazı büyük turistik tesislerle mukayese edildiğinde nispeten ufak göründüğünü dile getirerek, "Ancak bizim gözümüzde, özellikle milli, manevi ve ahlaki değerlere sahip insanların gözünde bu tesis fevkalade önemlidir. Diğer tesislerden de daha büyüktür. Böyle bir tesisin Kur'an-ı Kerim tilavetiyle açılmış olması, aynı şekilde buraya gönül rahatlığıyla gelecek insanlarımızın hizmetinde oluşu, her yönüyle takdire şayandır" ifadesini kullandı.
Konuşmaların ardından Kur'an-ı Kerim okundu, çeşitli ilahiler seslendirildi, Ahilik şed kuşatma töreni yapıldı.
Kaynak: AA
Daha sonra havuz başında düzenlenen törende konuşan Arınç, rahmetli annesinin Alanyalı olması hasebiyle bölgenin çocuğu olduğunu ifade ederek, Alanya'yı, Manavgat'ı, Serik'i ve Antalya'yı iyi bildiğini söyledi.
Manavgat'ın çok büyüdüğünü ve geliştiğini dile getiren Arınç, dinlenme tesisleri ve otellerdeki yatak sayıları itibarıyla çok yüksek fiyatlara mal olan, Avrupa'nın çok önünde sayılabilecek tesisleriyle son yıllarda büyük atılıma girildiğini kaydetti.
Arınç, Antalya ve ilçelerindeki turistik tesislerin binlerce yatak kapasitesine ulaştığına dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Türkiye'nin turizm potansiyeli son yıllarda çok arttı ve gelişti. Geçtiğimiz gün 2013 rakamlarına bakmıştım. 2013 yılında 30 milyon civarında ülkemizi ziyaret eden turist var. Yabancılar için bunu konuşuyorum. En büyük pay Antalya'da. 8 milyon turist sadece Antalya'yı ziyaret ediyor. Bizim için çok büyük bir gelir kapısı. 30 milyar dolar civarında turizmden gelir elde ediyoruz. Dolayısıyla son yıllarda turizm adına ne yapıldıysa karşılığını alıyoruz. Bazen Rusya, bazen Almanya ve diğer ülkeler, turist sayısı bakımından, daha çok Türkiye'yi ve bu bölgeyi tercih ediyor. Meclis başkanıyken, Avrupa Parlamento Başkanları Toplantısı'na katılırdım.
Oradaki delegasyonlarla konuşurdum. 'Türkiye'yi ziyaret ettiniz mi' diye sorardım. Aldığım cevap, 'Antalya'ya geldim'. Yani ben 'Türkiye'yi ziyaret ettin mi' diye soruyorum, adam 'Antalya'ya geldim' diyor. Belki Türkiye'den, İstanbul'dan, oranın ayrı müşterisi var, Ankara'dan, Kapadokya'dan, bazı bölgelerimizden önce Antalya'yı zikrediyorlar. Almanların gözdesi, Rusların gözdesi, İskandinav ülkelerinin gözdesi."
Japon turistler konusunda da gerilerde olduklarını anlatan Arınç, "Onların tercihleri farklı ama biz milyonlarca insanı bu bölgede barındırıyoruz. İyi bir pazarımız, iyi bir hizmet sektörümüz var. Yunanistan'daki hizmet sektörüyle, Türkiye'deki hizmet sektörünü karşılaştırsanız, 100 misli öndeyiz" değerlendirmesinde bulundu.
- "Hizmet sektöründe dünyanın bütün büyük ülkelerinden daha öndeyiz"
Geçen yıl Selanik Belediye Başkanı'nın kendisini ziyaretinde ülkesindeki bazı turizm tesislerini Türkiye'nin satın alıp istifade edebileceğini söylediğini aktaran Arınç, Türkiye'de çok güzel tesisler bulunduğunu anlattığını belirtti.
Karadeniz Ekonomik İşbirliği Grubu Başkanlığı sırasında Atina'yı ziyaretinde sabah 09.00'da istediği çayın, öğleden sonra geldiğini belediye başkanına aktardığına dikkati çeken Arınç, şöyle devam etti:
"Hakikaten hizmet sektöründe biz. bırakın Yunanistan'ı, Atina'yı, dünyanın bütün büyük ülkelerinden daha öndeyiz. Bizim hizmet sektöründe çok gayretli, çok başarılı, çok güleryüzlü, fedakar insanımız var. Gözümüzün içine bakar. Sizin bir talebiniz olursa hemen yerine getirir. En temiz bardakta, en güzel şekilde servisini yapar. Restoranlarımız da öyledir. İyi bir noktadayız. Hamdolsun, son yıllarda iç turizm de çok canlandı. Buraya da mutlaka Avrupa'dan çok dostlarımız gelecek. Özellikle Türk yurttaşlarımızın bu tür otelleri daha çok tercih ettiğini biliyorum ama yabancılar da gelecek. Onların bazılarının da istediği sükunettir, tevazudur, temizliktir. Hizmet sektöründe daha iyi olmaktır.
Onları cezbedecek çok imkanlarımız olabilir ama iç turizme yönelik en azından bu pazardan daha fazla pay almak istiyorsak, bu tür otellere son yıllarda büyük ihtiyaç oldu."
- "İnancımı böyle yaşamak istiyorum' diyen insandan korkulmaz"
Arınç, 10 yıl önce böyle tesisleri düşünen, hatta bunun için yola çıkanların çok büyük engellerle karşılaştığını dile getirerek, belediyelerin, kaymakamların ve medyanın karşı çıktığını hatırlattı.
Aileleriyle tatil yapmak isteyen bazı dindar, zengin ve paralı insanların kendilerine yer satın aldıklarını, çevresini de özel mülkiyet olduğu için duvarla çevirdiklerini dile getiren Arınç, şunları kaydetti:
"15-20 sene önce özel mülkiyete bile tecavüz olurdu. Tepeden, uzak dürbünlü fotoğraf makineleriyle aileleri çektiler. 'Burada irtica var' dediler. O gazeteleri size gösterebilirim. Şimdi hamdolsun, bunları söyleyen adamı tımarhaneye koyarlar. Türkiye, o noktaya geldi. Mücadele edildi. Ne için? Özgürlük için. Bunların hepsi olsun. Bunlar bizim de tesislerimiz. Biz onlara da gidebiliriz. Onları her zaman alkışlarız yani 5-6 yıldızlı nasıl hizmet ediyorsa, onlar da bu ülkede turizm, ticaret adına güzel şeyler yapıyorlar ama bırakın da insanların tercihlerine saygı gösterin. 'Ben inancımı böyle yaşamak istiyorum' diyen insandan korkulmaz.
Dünyanın hiçbir yerinde korkulmaz. Ona saygı duyulur. Bence 'Kadın-erkek ayrı girmelidir' diyen insan tehlike değildir. Onun için de yer olmalıdır. Hamdolsun, bizim artık böyle büyük otellerimiz, tesislerimiz var."
- Saadet Partisi eski Genel Başkanı Kutan
Saadet Partisi eski Genel Başkanı Kutan da otelin hemen yakınındaki bazı büyük turistik tesislerle mukayese edildiğinde nispeten ufak göründüğünü dile getirerek, "Ancak bizim gözümüzde, özellikle milli, manevi ve ahlaki değerlere sahip insanların gözünde bu tesis fevkalade önemlidir. Diğer tesislerden de daha büyüktür. Böyle bir tesisin Kur'an-ı Kerim tilavetiyle açılmış olması, aynı şekilde buraya gönül rahatlığıyla gelecek insanlarımızın hizmetinde oluşu, her yönüyle takdire şayandır" ifadesini kullandı.
Konuşmaların ardından Kur'an-ı Kerim okundu, çeşitli ilahiler seslendirildi, Ahilik şed kuşatma töreni yapıldı.