Hastalıkta, Yaşlılıkta Bitmeyen Aşk
Trabzon'da 62 yıllık evli olan 83 yaşındaki Ali Uraloğlu, "hastalıkta ve sağlıkta" sözüne sadık kalarak 15 yıldır yatalak olan eşine bakıyor.
8 çocuk babası Ali Uraloğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eşi Hüsniye Uraloğlu ile severek evlendiklerini ve 62 yıllık mutlu bir evliliklerinin olduğunu ifade etti.
Eşiyle birbirlerine çok bağlı olduklarını, güzel bir hayat geçirdiklerini anlatan Uraloğlu, "Eşim 20 yıldır alzheimer hastası. Sağlığı için Trabzon dışında Ankara, İstanbul gibi illere de tedavi için gittik. En son Ankara'da gittiğimiz doktor eşim için artık yapılacak bir şey olmadığını, beyin hücrelerinin zedelendiğini söyledi.
Eşim 15 yıldır hiçbir şeyden habersiz, öylece yatıyor" dedi.
Uraloğlu, 60 yıllık terzi olduğunu, emekli olduğu halde kendisine ait dükkanda çalışmaya devam ettiğini belirterek, "Sabah saat 09.00'da işe gidiyorum. İkindide evime dönüp eşime bakıyorum. Eşimin bakıcısı var ama ben onu bırakmıyorum. Bir şey yapamasam da eşimin yanında oluyorum, onunla ilgileniyorum" diye konuştu.
İlk zamanlar eşinin bakımında biraz zorluk çektiklerini dile getiren Uraloğlu, "İlk zamanlar hiç yerinde durmuyor, beni biraz yoruyordu. Dışarı çıkmak, dışarı çıkınca da eve dönmek istiyordu. Eve gelince sürekli bir şeylerle uğraşıyordu. Kabuğuna sığmıyordu, çünkü yaptıklarından haberdar değildi. Allah'a, bana sabır, metanet ve dayanma gücü versin diye dua ettim ve dualarım kabul oldu" ifadelerini kullandı.
- "Çocuklarım beni evlendirmek istedi, kabul etmedim"
Uraloğlu, eşinin de kendisine çok bağlı olduğunu kaydederek, "Bir yere gitsem aklı sürekli bende olurdu. Benden hiç ayrı durmazdı ama sonunda bu hale geldi. Çok güzel günlerimiz geçti ve ona hala ilk günkü sevgim var" dedi.
Eşi hastalanınca çocuklarının kendisini yeniden evlendirmek istediğini ama kabul etmediğini belirten Uraloğlu, şunları söyledi:
"Evlenirsem bana ayıp olsun dedim. Kendimi onun yerine koydum. Onun gibi olsam o benim başımdan ayrılmazdı. Aynı durumda ben olsam eminim bana tahmin edemeyeceğim kadar iyi bakardı. Ben o kadar olmasa da gereken neyse onu yapıyorum. Odasında onun için gerekli bütün cihazlar var. Bakımı masraflı ama karşılayabiliyoruz. Tek sıkıntımız eşimin hastalığı. Onun için yapacağım fazla bir şey yok ama hayatta olması bile bizim için kıymetli."
Kaynak: AA
Eşiyle birbirlerine çok bağlı olduklarını, güzel bir hayat geçirdiklerini anlatan Uraloğlu, "Eşim 20 yıldır alzheimer hastası. Sağlığı için Trabzon dışında Ankara, İstanbul gibi illere de tedavi için gittik. En son Ankara'da gittiğimiz doktor eşim için artık yapılacak bir şey olmadığını, beyin hücrelerinin zedelendiğini söyledi.
Eşim 15 yıldır hiçbir şeyden habersiz, öylece yatıyor" dedi.
Uraloğlu, 60 yıllık terzi olduğunu, emekli olduğu halde kendisine ait dükkanda çalışmaya devam ettiğini belirterek, "Sabah saat 09.00'da işe gidiyorum. İkindide evime dönüp eşime bakıyorum. Eşimin bakıcısı var ama ben onu bırakmıyorum. Bir şey yapamasam da eşimin yanında oluyorum, onunla ilgileniyorum" diye konuştu.
İlk zamanlar eşinin bakımında biraz zorluk çektiklerini dile getiren Uraloğlu, "İlk zamanlar hiç yerinde durmuyor, beni biraz yoruyordu. Dışarı çıkmak, dışarı çıkınca da eve dönmek istiyordu. Eve gelince sürekli bir şeylerle uğraşıyordu. Kabuğuna sığmıyordu, çünkü yaptıklarından haberdar değildi. Allah'a, bana sabır, metanet ve dayanma gücü versin diye dua ettim ve dualarım kabul oldu" ifadelerini kullandı.
- "Çocuklarım beni evlendirmek istedi, kabul etmedim"
Uraloğlu, eşinin de kendisine çok bağlı olduğunu kaydederek, "Bir yere gitsem aklı sürekli bende olurdu. Benden hiç ayrı durmazdı ama sonunda bu hale geldi. Çok güzel günlerimiz geçti ve ona hala ilk günkü sevgim var" dedi.
Eşi hastalanınca çocuklarının kendisini yeniden evlendirmek istediğini ama kabul etmediğini belirten Uraloğlu, şunları söyledi:
"Evlenirsem bana ayıp olsun dedim. Kendimi onun yerine koydum. Onun gibi olsam o benim başımdan ayrılmazdı. Aynı durumda ben olsam eminim bana tahmin edemeyeceğim kadar iyi bakardı. Ben o kadar olmasa da gereken neyse onu yapıyorum. Odasında onun için gerekli bütün cihazlar var. Bakımı masraflı ama karşılayabiliyoruz. Tek sıkıntımız eşimin hastalığı. Onun için yapacağım fazla bir şey yok ama hayatta olması bile bizim için kıymetli."