Mor Bakışlara Son

Dermatoloji Uzmanı Dr. Selda Yıldırım, gözaltı morluklarının çeşitli nedenlerle oluşan renk değişikliği olduğunu belirterek, “Yorgun, yaşlı ve sağlıksız bir görüntüye yol açan bu koyu lekeler sadece kozmetik bir sorun değildir. Kişilerin sosyal hayatını ve dolayısıyla psikolojisini de olumsuz olarak etkilemektedir. Yapılan araştırmalara göre, göz etrafındaki mor halkaların sebebi kılcal damarlardaki kanın damar dışına sızmasıdır. Damar dışına çıkan hemoglobinin oksidasyonu bu alanda mor ya da bazen siyah renk görünümüne neden olmaktadır. Vücuttaki en ince ve zayıf deri, gözaltı derisidir. Deri ne kadar inceyse o bölgedeki kılcal damarlar o derece fazla görünür hale gelir. Yaş ilerledikçe cilt altı kollajen dokusu azalır ve deri incelir. Bu duruma paralel olarak da gözaltı morlukları da belirginleşir” dedi.

Göz çevresindeki koyu halkalardan kurtulmak için yapılması gerekenleri anlatan Dr. Yıldırım, dengeli beslenmenin önemine değindi. Yıldırım, “Günde 12 bardak su tüketmeye özen gösterin. Tuz alımını kısıtlayın. C vitamini içeren meyve ve sebze tüketimini arttırın; çünkü C vitamini antioksidan etkisiyle kılcal damarları kuvvetlendirerek gözaltı morluklarını tedavi eder. Düzenli uyuyun. Sigara ve alkolden uzak durun. Göz çevrenizi her mevsimde güneş kremi ile koruyun. Her sabah yüzünüzü soğuk su ile yıkayın. Yine sabahları, birkaç adet buzun bez bir örtüye sarılarak gözaltına kompres şeklinde uygulanması morlukların ve şişliklerin düzelmesine yardımcı olur” diye konuştu.

Dr. Yıldırım “Peeling Yöntemi”nin gözaltı morluklarının tedavisinde başarılı bir yöntem olduğunu dile getirerek, “Meyve özleri içeren maddelerin göz çevresine uygulanması ile göz etrafı pigmentasyonu azalmaktadır. 20 gün arayla yapılan ve yaklaşık 4-6 seans süren uygulama cerrahi gerektirmeyen pratik bir tedavi tercihidir. Gözaltındaki koyu halkalar için bir diğer tedavi yöntemi de mezoterapidir. Bu yöntemle göz etrafı kan dolaşımını arttıran ve cilt altı kollajeni destekleyen özellikli maddeler çok küçük iğnelerle cilt altına verilmektedir. Kan dolaşımının artışı ve bağ dokusunun güçlenmesi koyu renkli halkaların belirginliğini azaltmaktadır. Gözaltı morluğu tedavisinde 2 farklı lazer tedavisi mevcuttur. Bunlardan fraksiyonel lazer tedavisi ile morlukların rengi açılır ve cilt altı bağ dokusu zenginleştirilir. Diğer bir tedavi seçeneği ise Erbium lazerle yapılan resurfacing tedavisidir. Lazer tedavileri sırasında güneş ışınlarında korunmak çok önemlidir. PRP tedavisi, hastanın kendi kanın alınarak, santrifüj edilmesi sonucu, kırmızı kan hücrelerinden ayrışan plazma kısmının mezoterapi yöntemi ile cilde uygulanmasıdır. PRP tedavisinde elde edilen plazmadaki aktive olmuş trombositler büyüme faktörleri salgılar. Gözaltına enjekte edilen bu büyüme faktörleri, kök hücrelerin çoğalmasını tetikler. Böylece cilt altı bağ dokusunda yenilenme meydana gelir. Bu yöntemin en önemli avantajı ise alerji riski taşımamasıdır” şeklinde konuştu.