Bakırköy'de Eski Milletvekiline Silahlı Saldırı Davası
Zeytinburnu'nda döviz bürosu olan eski Anavatan Partisi Milletvekili Adnan Yıldız'ın eşi ve kızının öldüğü silahlı saldırıyla ilgili tutuklu 4 kişinin yargılanmasına başlandı.
Bakırköy 11. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Mehmet Beşir Artukoğlu, Murat Tuymaz, İhsan Şimşek, Oktay Güneş ile eski milletvekili Adnan Yıldız, oğulları Kemal ve Kamil Yıldız katıldı.
Yıldız'ın eşi ve kızı ile bir saldırganın hayatını kaybettiği olaya ilişkin davanın duruşmasında tarafların avukatları da hazır bulundu.
Duruşmada kimlik tespitleri yapılan sanıklar Murat Tuymaz aşçı, İhsan Şimşek fırıncı, Mehmet Beşir Artukoğlu tur rehberi, Oktay Güneş ise işsiz olduğunu söyledi.
Tutuklu sanıklardan Mehmet Beşir Artukoğlu savunmasında, Oktay Güneş'in kendisine bir döviz bürosunun sahibinin 1-1,5 milyon liraya yakın parayı çanta ile akşamları yanında taşıyarak eve götürdüğünü anlattığını dile getirdi.
Olayda ölen Mehmet Doğu Yeşilel'in çalıntı motor temin ettiğini kaydeden Artukoğlu, kendisinin pompalı av tüfeği bulunduğunu, Oktay Güneş'in kendi silahını Mehmet Doğu Yeşilel'e verdiğini söyledi.
Artukoğlu, şöyle konuştu:
"Olaydan bir gün önce dövizcinin evine giderek keşif yaptık. Olay günü Mehmet Doğu Yeşilel ile döviz büfesinin sahibinin evinin oraya gittik. Sabah 08.30 sularında yaşlı adam evden çıktı, arabasına bindi ve beklemeye başladı.
10-15 dakika sonra bizim beklediğimizden daha genç bir hanım geldi. Denildiği gibi omzunda siyah bir çanta vardı. Harekete geçtik.''
Genç kadının kendilerini gördüğünde kuşkulandığını ve arabaya koşmaya başladığını ifade eden Artukoğlu, şöyle devam etti:
''Genç hanım ön kapıya hamle yapacağı sırada Mehmet Doğu yetişti. Sürücü koltuğundaki yaşlı kişinin de hareketlendiğini gördüm. Yanına yaklaşarak, 'yanlış bir şey yapma amca' diyeceğim anda amca silahını çekmiş, bana doğrulttu ve ateş etti. Ben o zaman sol parmak ucumdan vuruldum. Aracın kapısını açtım ancak yaşlı kişinin elinde silah ateşlenmeye devam etti. Ben de aynı anda silahın mekanizmasını kurdum ancak tetiğin emniyetini açamadım. O ara bir kurşun daha isabet etti, tüfek elimden düştü. Aynı anda yaşlı kişinin üzerine atıldım, silahını kontrol edebilmek için. O arada sağ göğsümün üstünde ateş aldım. Bir yandan da yaşlı kişinin elindeki silahın namlusunu koltuğa doğru eğmeye çalışıyorum. Bir anda Mehmet Doğu Yeşilel'i arkadan gördüm. Gayet sabit ve soğukkanlı bir şekilde benim üzerimden yaşlı kişiye nişan aldığını gördüm. Yaşlı kişinin kalbine ateş edeceğini düşünerek engel olmaya çalıştım. Başımdaki kask silahına değince yaşlı adam omzundan vuruldu.''
Olaylar sırasında genç kadının, ''baba'' diye çığlık attığını, aynı anda içeriden bir kadının daha koşarak geldiğini, her ikisinin Yeşilel ile mücadele ettiklerini anlatan Artukoğlu, motorun yanına giderek soluklanmaya çalıştığını, Adnan Yıldız'ın oğullarının yanına geldiği, elindeki silahı kendisine doğrulttuğunu, kaskını çıkardıklarını ve sonrasında olay yerine polis memurunun geldiğini kaydetti.
Artukoğlu, kadınların vefat ettiğini hastanede polislerden öğrendiğini belirtti.
Diğer tutuklu sanıklar Murat Tuymaz, İhsan Şimşek ve Oktay Güneş de üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmedi.
Duruşmada söz verilen müşteki Adnan Yıldız, ifadesine başladığı sırada gözyaşlarına hakim olamadı.
Yıldız, olay günü saat 08.20'de evden çıktığını, kendisinden 10-15 dakika sonra kızı Betül'ün evden çıktığını, kızının arabaya binerken bir el silah sesi ile eşi Ferize'nin bağırtısının sesini duyduğunu ve bu sırada arabanın içinde olduğunu söyledi.
Kızının ölen Mehmet Doğu Yeşilel'e "Ne olur babamı öldürmeyin" diyerek yalvardığını bildiren Yıldız, olayları şu şekilde anlattı:
''Bunlar olurken daha evden çıkmakta olan eşimi vurdular. Sonra kızımı vurdular, sonra bana yöneldiler. Silahımı çektim, mekanizma kolunu kurdum, araçtan inmeye çalışıyordum. Bir ayağım da kapının dışındayken, dönerek 3-4 el ateş ettim. O anda şok içindeydim. İlk adamı vurdum, daha sonra ötekisi geldi elinde pompalı tüfekle. Mehmet Beşir Artukoğlu benimle boğuşarak silahımı aldı. O sırada küçük oğlum Kamil geldi. Büyük oğlum Kemal de yetişti. Bu iş bir günlük organizasyonla yapılacak bir iş değil. Bir gün önce o motosikleti bizi takip ederken gördüm. Kızım Betül de şüphelendi. Kızım üniversiteye gidiyordu. Amaçları gasp ise kızımın ayağına, eşimin ayağına sıksaydı, çantayı alsalardı. Babalık görevimi yapmaya çalıştım, yapamadım. Kendilerinden davacıyım.''
İfade veren müşteki sanık Kemal Yıldız da babasının sigara içmek için erken çıktığını, kız kardeşinin de peşinden çıktığı, annesinin "eyvah" sesiyle kendisini yataktan attığını belirterek, ''Pencereden baktım. Bir şahıs yüzünde kask vardı, kız kardeşime vuruyordu. Kız kardeşim, 'Allah'ını, Muhammed'ini seviyorsan yapma' diye yalvarıyordu. Babamın odasından silahını aldım ve dışarı çıktım. O sırada 15-20 saniyelik kaybım oldu. Çıktığımda kız kardeşimle annem yerde yatıyordu. Erkek kardeşim, 'ağabey yetiş' diye bağırdı, yerde bir kişiyle mücadele ediyordu. Kavga ettiği sırada kardeşim yere düşerken ben de silahımı kullandım. 2 el ateş ettim. O kişi ben ateş ettiğim sırada silahını kardeşime doğrultmuştu. Bunun üzerine silahı kullandım'' şeklinde konuştu.
Bu olaydan sonra pompalı silahın kurma sesini duyduğunu, arkasını döndüğünde bir başka kişinin de kendisine ateş ettiğini dile getiren Yıldız, silahla karşılık verdiğini, hayatında ilk defa silah kullandığını, 3 el ateş ettiğini, o kişinin yanına giderek "Sizi kim gönderdi" diye sorguladığını, saldırganın da yalvararak, "Beni harcamayın, sizi içeriden sattılar" dediğini, 15 saniye daha geç kalsaydı babasının ve kardeşi Kamil'in de öldürüleceğini söyledi.
Müşteki Kamil Yıldız da saldırıda aldığı kurşun yarası ile sol elinin iki parmağı sakat kaldığını, asıl amaçlarının gasp olduğunu söyleyen bu kişilerin savunmasız bir adamı öldürmeye çalıştıklarını, 5 saniye geç kalsa babasının, kendisinin ve ağabeyinin de ölebileceğini dile getirdi.
Söz alan sanıkların avukatları, müvekkillerinin tahliyelerini talep etti.
Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Mehmet Beşir Artukoğlu, Murat Tuymaz, İhsan Şimşek, Oktay Güneş'in tutukluluk hallerinin devamına hükmederek, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
- İddianameden
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, şüpheliler Mehmet Doğu Yeşilel, Mehmet Beşir Artukoğlu, Murat Tuymaz ve İhsan Şimşek'in, hırsızlık suçundan bulundukları cezaevinde tanıştıkları, tahliye olduktan sonra da görüştükleri, Yeşilel'in, olay tarihinden önce yine Artukoğlu ile görüştüğü kaydedildi.
İddianamede o görüşmede Yeşilel'in, Zeytinburnu'nda bir döviz bürosu olduğunu, büronun sahibi ve eşinin yaşlı olduğu, paranın bu kişilerin ellerinden alınmasının çok kolay olacağını anlattığı bildirildi.
Şüpheli Oktay Güneş'in diğer şüphelilerle bir kafede buluştuğu ve planlanan yağma işinin kolay olduğunu ancak tek başına yapamayacağını, motosiklet ile iki kişiye ihtiyacı olduğunu söylediğine işaret edilen iddianamede, şüpheli Mehmet Beşir Artukoğlu ile Mehmet Doğu Yeşilel'in olay günü, motosikletle içinde pompalı tüfeğin de bulunduğu çantalarıyla müşteki-sanık Adnan Yıldız'ın evine doğru gittikleri anlatıldı.
İddianamede, Mehmet Doğu Yeşilel'in Adnan Yıldız'ın eşi Ferize Yıldız ile kızı Betül Yıldız'a ateş ederek öldürdüğü, Adnan Yıldız'ı yaralandığı, Kamil Yıldız'ın evden çıkarak babasına doğru hamle yapan Yeşilel'i arkasından tutarak geriye çektiği ve yere düşürdüğü, bu sırada Kemal Yıldız'ın da evde babasına ait ruhsatlı tabancayı alarak olay yerine geldiği, kardeşiyle boğuşma halinde olan Yeşilel'e doğru ateş ederek etkisiz hale getirdiği belirtildi.
Kemal Yıldız'ın, pompalı tüfekle motosikleti park ettiği yere doğru kaçmaya çalışan Mehmet Beşir Artukoğlu'nu yakaladığı bildirilen iddianamede, olay yerinde Ferize Yıldız, Betül Yıldız ve şüphelilerden Mehmet Doğu Yeşilel'in öldüğü, Adnan Yıldız, Kamil Yıldız ve Betül Yıldız'a yardım etmek isteyen servis şoförü Yaşar Çetin ve şüpheli Artukoğlu'nun yaralandıkları aktarıldı.
İddianamede, Artukoğlu'nun 2 kez ''yağmaya teşebbüs'' ve ''kan gütme saikiyle kasten öldürmeye teşebbüs'' suçlarından toplam 42 yıl 6 aya kadar, diğer şüpheliler Oktay Güneş, İhsan Şimşek ile Murat Tuymaz'ın da ''yağmaya teşebbüs'' ile ''azmettirme'' suçlarından 11 yıl 3'er aya kadar hapis cezasına çarptırılmaları istendi.
İddianamede, müşteki-şüpheli olarak yer alan Adnan Yıldız ile oğlu Kemal Yıldız hakkında ''kasten yaralama'' ve ''kasten öldürme'' suçlarından meşru savunmadan dolayı cezaya yer verilmemesi de talep edildi.
Kaynak: AA
Yıldız'ın eşi ve kızı ile bir saldırganın hayatını kaybettiği olaya ilişkin davanın duruşmasında tarafların avukatları da hazır bulundu.
Duruşmada kimlik tespitleri yapılan sanıklar Murat Tuymaz aşçı, İhsan Şimşek fırıncı, Mehmet Beşir Artukoğlu tur rehberi, Oktay Güneş ise işsiz olduğunu söyledi.
Tutuklu sanıklardan Mehmet Beşir Artukoğlu savunmasında, Oktay Güneş'in kendisine bir döviz bürosunun sahibinin 1-1,5 milyon liraya yakın parayı çanta ile akşamları yanında taşıyarak eve götürdüğünü anlattığını dile getirdi.
Olayda ölen Mehmet Doğu Yeşilel'in çalıntı motor temin ettiğini kaydeden Artukoğlu, kendisinin pompalı av tüfeği bulunduğunu, Oktay Güneş'in kendi silahını Mehmet Doğu Yeşilel'e verdiğini söyledi.
Artukoğlu, şöyle konuştu:
"Olaydan bir gün önce dövizcinin evine giderek keşif yaptık. Olay günü Mehmet Doğu Yeşilel ile döviz büfesinin sahibinin evinin oraya gittik. Sabah 08.30 sularında yaşlı adam evden çıktı, arabasına bindi ve beklemeye başladı.
10-15 dakika sonra bizim beklediğimizden daha genç bir hanım geldi. Denildiği gibi omzunda siyah bir çanta vardı. Harekete geçtik.''
Genç kadının kendilerini gördüğünde kuşkulandığını ve arabaya koşmaya başladığını ifade eden Artukoğlu, şöyle devam etti:
''Genç hanım ön kapıya hamle yapacağı sırada Mehmet Doğu yetişti. Sürücü koltuğundaki yaşlı kişinin de hareketlendiğini gördüm. Yanına yaklaşarak, 'yanlış bir şey yapma amca' diyeceğim anda amca silahını çekmiş, bana doğrulttu ve ateş etti. Ben o zaman sol parmak ucumdan vuruldum. Aracın kapısını açtım ancak yaşlı kişinin elinde silah ateşlenmeye devam etti. Ben de aynı anda silahın mekanizmasını kurdum ancak tetiğin emniyetini açamadım. O ara bir kurşun daha isabet etti, tüfek elimden düştü. Aynı anda yaşlı kişinin üzerine atıldım, silahını kontrol edebilmek için. O arada sağ göğsümün üstünde ateş aldım. Bir yandan da yaşlı kişinin elindeki silahın namlusunu koltuğa doğru eğmeye çalışıyorum. Bir anda Mehmet Doğu Yeşilel'i arkadan gördüm. Gayet sabit ve soğukkanlı bir şekilde benim üzerimden yaşlı kişiye nişan aldığını gördüm. Yaşlı kişinin kalbine ateş edeceğini düşünerek engel olmaya çalıştım. Başımdaki kask silahına değince yaşlı adam omzundan vuruldu.''
Olaylar sırasında genç kadının, ''baba'' diye çığlık attığını, aynı anda içeriden bir kadının daha koşarak geldiğini, her ikisinin Yeşilel ile mücadele ettiklerini anlatan Artukoğlu, motorun yanına giderek soluklanmaya çalıştığını, Adnan Yıldız'ın oğullarının yanına geldiği, elindeki silahı kendisine doğrulttuğunu, kaskını çıkardıklarını ve sonrasında olay yerine polis memurunun geldiğini kaydetti.
Artukoğlu, kadınların vefat ettiğini hastanede polislerden öğrendiğini belirtti.
Diğer tutuklu sanıklar Murat Tuymaz, İhsan Şimşek ve Oktay Güneş de üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmedi.
Duruşmada söz verilen müşteki Adnan Yıldız, ifadesine başladığı sırada gözyaşlarına hakim olamadı.
Yıldız, olay günü saat 08.20'de evden çıktığını, kendisinden 10-15 dakika sonra kızı Betül'ün evden çıktığını, kızının arabaya binerken bir el silah sesi ile eşi Ferize'nin bağırtısının sesini duyduğunu ve bu sırada arabanın içinde olduğunu söyledi.
Kızının ölen Mehmet Doğu Yeşilel'e "Ne olur babamı öldürmeyin" diyerek yalvardığını bildiren Yıldız, olayları şu şekilde anlattı:
''Bunlar olurken daha evden çıkmakta olan eşimi vurdular. Sonra kızımı vurdular, sonra bana yöneldiler. Silahımı çektim, mekanizma kolunu kurdum, araçtan inmeye çalışıyordum. Bir ayağım da kapının dışındayken, dönerek 3-4 el ateş ettim. O anda şok içindeydim. İlk adamı vurdum, daha sonra ötekisi geldi elinde pompalı tüfekle. Mehmet Beşir Artukoğlu benimle boğuşarak silahımı aldı. O sırada küçük oğlum Kamil geldi. Büyük oğlum Kemal de yetişti. Bu iş bir günlük organizasyonla yapılacak bir iş değil. Bir gün önce o motosikleti bizi takip ederken gördüm. Kızım Betül de şüphelendi. Kızım üniversiteye gidiyordu. Amaçları gasp ise kızımın ayağına, eşimin ayağına sıksaydı, çantayı alsalardı. Babalık görevimi yapmaya çalıştım, yapamadım. Kendilerinden davacıyım.''
İfade veren müşteki sanık Kemal Yıldız da babasının sigara içmek için erken çıktığını, kız kardeşinin de peşinden çıktığı, annesinin "eyvah" sesiyle kendisini yataktan attığını belirterek, ''Pencereden baktım. Bir şahıs yüzünde kask vardı, kız kardeşime vuruyordu. Kız kardeşim, 'Allah'ını, Muhammed'ini seviyorsan yapma' diye yalvarıyordu. Babamın odasından silahını aldım ve dışarı çıktım. O sırada 15-20 saniyelik kaybım oldu. Çıktığımda kız kardeşimle annem yerde yatıyordu. Erkek kardeşim, 'ağabey yetiş' diye bağırdı, yerde bir kişiyle mücadele ediyordu. Kavga ettiği sırada kardeşim yere düşerken ben de silahımı kullandım. 2 el ateş ettim. O kişi ben ateş ettiğim sırada silahını kardeşime doğrultmuştu. Bunun üzerine silahı kullandım'' şeklinde konuştu.
Bu olaydan sonra pompalı silahın kurma sesini duyduğunu, arkasını döndüğünde bir başka kişinin de kendisine ateş ettiğini dile getiren Yıldız, silahla karşılık verdiğini, hayatında ilk defa silah kullandığını, 3 el ateş ettiğini, o kişinin yanına giderek "Sizi kim gönderdi" diye sorguladığını, saldırganın da yalvararak, "Beni harcamayın, sizi içeriden sattılar" dediğini, 15 saniye daha geç kalsaydı babasının ve kardeşi Kamil'in de öldürüleceğini söyledi.
Müşteki Kamil Yıldız da saldırıda aldığı kurşun yarası ile sol elinin iki parmağı sakat kaldığını, asıl amaçlarının gasp olduğunu söyleyen bu kişilerin savunmasız bir adamı öldürmeye çalıştıklarını, 5 saniye geç kalsa babasının, kendisinin ve ağabeyinin de ölebileceğini dile getirdi.
Söz alan sanıkların avukatları, müvekkillerinin tahliyelerini talep etti.
Mahkeme heyeti, tutuklu sanıklar Mehmet Beşir Artukoğlu, Murat Tuymaz, İhsan Şimşek, Oktay Güneş'in tutukluluk hallerinin devamına hükmederek, eksiklerin giderilmesi için duruşmayı erteledi.
- İddianameden
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, şüpheliler Mehmet Doğu Yeşilel, Mehmet Beşir Artukoğlu, Murat Tuymaz ve İhsan Şimşek'in, hırsızlık suçundan bulundukları cezaevinde tanıştıkları, tahliye olduktan sonra da görüştükleri, Yeşilel'in, olay tarihinden önce yine Artukoğlu ile görüştüğü kaydedildi.
İddianamede o görüşmede Yeşilel'in, Zeytinburnu'nda bir döviz bürosu olduğunu, büronun sahibi ve eşinin yaşlı olduğu, paranın bu kişilerin ellerinden alınmasının çok kolay olacağını anlattığı bildirildi.
Şüpheli Oktay Güneş'in diğer şüphelilerle bir kafede buluştuğu ve planlanan yağma işinin kolay olduğunu ancak tek başına yapamayacağını, motosiklet ile iki kişiye ihtiyacı olduğunu söylediğine işaret edilen iddianamede, şüpheli Mehmet Beşir Artukoğlu ile Mehmet Doğu Yeşilel'in olay günü, motosikletle içinde pompalı tüfeğin de bulunduğu çantalarıyla müşteki-sanık Adnan Yıldız'ın evine doğru gittikleri anlatıldı.
İddianamede, Mehmet Doğu Yeşilel'in Adnan Yıldız'ın eşi Ferize Yıldız ile kızı Betül Yıldız'a ateş ederek öldürdüğü, Adnan Yıldız'ı yaralandığı, Kamil Yıldız'ın evden çıkarak babasına doğru hamle yapan Yeşilel'i arkasından tutarak geriye çektiği ve yere düşürdüğü, bu sırada Kemal Yıldız'ın da evde babasına ait ruhsatlı tabancayı alarak olay yerine geldiği, kardeşiyle boğuşma halinde olan Yeşilel'e doğru ateş ederek etkisiz hale getirdiği belirtildi.
Kemal Yıldız'ın, pompalı tüfekle motosikleti park ettiği yere doğru kaçmaya çalışan Mehmet Beşir Artukoğlu'nu yakaladığı bildirilen iddianamede, olay yerinde Ferize Yıldız, Betül Yıldız ve şüphelilerden Mehmet Doğu Yeşilel'in öldüğü, Adnan Yıldız, Kamil Yıldız ve Betül Yıldız'a yardım etmek isteyen servis şoförü Yaşar Çetin ve şüpheli Artukoğlu'nun yaralandıkları aktarıldı.
İddianamede, Artukoğlu'nun 2 kez ''yağmaya teşebbüs'' ve ''kan gütme saikiyle kasten öldürmeye teşebbüs'' suçlarından toplam 42 yıl 6 aya kadar, diğer şüpheliler Oktay Güneş, İhsan Şimşek ile Murat Tuymaz'ın da ''yağmaya teşebbüs'' ile ''azmettirme'' suçlarından 11 yıl 3'er aya kadar hapis cezasına çarptırılmaları istendi.
İddianamede, müşteki-şüpheli olarak yer alan Adnan Yıldız ile oğlu Kemal Yıldız hakkında ''kasten yaralama'' ve ''kasten öldürme'' suçlarından meşru savunmadan dolayı cezaya yer verilmemesi de talep edildi.