Ermenek’te Maden Kazası

Karaman’ın Ermenek ilçesinde 28 Ekim 2014 günü meydana gelen kazada mahsur kalan 18 işçiyi kurtarmak için 8 gündür çalışmalar sürüyor. Olayın meydana geldiğini haber alır almaz bölgeye gittiklerini ifade eden GMİS Genel Başkanı Eyüp Alabaş, son yıllarda madencilik sektöründe ciddi kazaların yaşandığını hatırlattı.

İlk izlenimlere göre, kazada ihmal olduğunu söyleyen Alabaş, şöyle dedi:
“28 Ekim 2014 tarihinde Karaman Ermenek’te özel ocakta madeni su basması sonucu kaza meydana geldi. Bu gün 8. gün olmasına rağmen hâla 18 madenci kardeşimiz yer altında mahsur durumda, çıkarılamadı. Son dönemde Türkiye’de madencilik sektöründe ciddi kazalar yaşanmaya başladı.

2009’da Balıkesir Dursunbey, 2010 da Bursa Mustafa Kemal Paşa’da, 2010’da Zonguldak Karadon’da, 2011’de Afşin Elbistan’da, 2013’te Zonguldak Kozlu’da, 2014’te Manisa Soma’da madencilik sektöründe çok önemli kazalar yaşandı."
Türkiye'nin iş kazalarında dünyada üçüncü, Avrupa’da birinci sırada olduğunu anlatan Alabaş, şunları söyledi: "Yapılan bir istatistiğe göre, iş kazalarının yüzde 98’i önlenebilir nitelikte iş kazalarıdır. Burada yaşanan iş kazanın ilk bakışta önlenebilir nitelikte bir iş kazası olduğu anlaşılıyor. Burada dar bir alanda birkaç maden ocağı birlikte çalışıyor. Bunların birbirlerinin imalatlarından, eski imalat yaptığı alanlardan haberi olmadığı anlaşılıyor. Oradaki eski imalatlarda biriken suların fazla yaklaşılması sonucu ocağı bastığı ilk anda izlenim oluşturuyor.”

“ÇOK ÖLÜMLÜ KAZALAR YENİDEN BAŞLADI”
Taşeron sisteminin özellikle madencilik sektörüne girmesinden bu yana çok ölümlü kazaların yaşandığını söyleyen Alabaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz olayı duyduğumuz andan itibaren Türk-İş Başkanımız, Türkiye Maden İş Sendikası ve Türk-İş yöneticilerimizle birlikte olayın olduğu akşam Ermenek’e gittik. Orada gerek TTK tahlisiye ekibinden gerek Enerji Bakanı’ndan gerek şirket yetkililerinden kazayı ve oluş şekliyle ilgili bilgi almaya çalıştık. Teknik incelemeler sonucunda olayın çıkış sebebi ortaya çıkacak. Ama burada kesinlikle bir ihmal olduğunu söyleyebiliriz."
Türkiye’de 2004 yılından itibaren madencilik sektöründe çok ölümlü kaza yaşanmaya başladığını anlatan Alabaş, sözlerini şöyle tamamladı: "1992 yılında Kozlu’da yaşanan grizu faciasından sonra maden iş sağlığı ve iş güvenliği konusundaki tedbirlerde bir dönüm noktası olmuştu. Buradaki madencilik sektöründe çok ölümlü kazalarda biraz daha azalma vardı ama 2004 yılındaki maden kanununun değişmesinden sonra da yeniden taşeron sisteminin ve özelleştirilmelerin madencilik sektörüne girmesinden sonra da çok ölümlü kazalar Türkiye’de yeniden yaşanmaya başladı.

Her kazadan sonra bu son olacak gerekli tedbirler alınacak, sorumlular cezalandırılacak gibi açıklamalar yapılmasına rağmen Türkiye’nin işçi sağlığı ve güvenliği konusuna taşeron sisteminde işçi sağlığı ve güvenliği konusuna maliyet artırıcı unsurlar olarak bakıldığı için bu çok ölümlü kazaların önüne geçilmediği görülüyor. Bununla ilgili biz GMİS olarak 2004 yılında taşeron sisteminin Zonguldak’ta TTK’ya sokulduğu ilk dönemde madencilik sektöründeki literatüre girmemiş kazalara sebebiyet vereceğini açıklamıştık. Maalesef bizi haklı çıkardı. Biz bir an önce taşeron sisteminin başta yer altı madenciliği olmak üzere çalışma hayatından kaldırılmasını ve bu ölümlü iş kazalarının önüne geçilmesini istiyoruz. Bu konuyla ilgili GMİS olarak önümüzdeki süreçte gereken girişimleri de yapacağız.”