Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı İşık, Nevşehir'de Açıklaması
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu eleştirerek, "Ben onu naklen maç yayınındaki yorumculara benzetiyorum. Her pozisyona atlıyor ve yorum yapıyor. Sonra üç pozisyon önceki yorumla çelişiyor. Söylendiği zaman da 'Benim hocam dün dündür bugün bugündür demişti' diyor" dedi.
Bakan Işık, Nevşehir Belediyesi Kapadokya Kültür ve Sanat Merkezinde düzenlenen AK Parti İl Danışma Meclisi Toplantısı'ndaki konuşmasında, Türkiye'nin sistematik olarak sürekli karıştırılmak istendiğini söyledi.
Muhalefetin her aklına geleni söylemek demek olmadığını ifade eden Işık, "Şu anda Kılıçdaroğlu'nun ağzından çıkanı kulağı duymuyor, ne söylediğinin farkında değil. Ben onu naklen maç yayınındaki yorumculara benzetiyorum. Her pozisyona atlıyor ve yorum yapıyor. Sonra üç pozisyon önceki yorumla çelişiyor. Söylendiği zaman da 'Benim hocam dün dündür bugün bugündür demişti' diyor" dedi.
Işık, sözlerini şöyle sürdürdü:
"En son işte Kobani diye bir şey. Daha düne kadar ana muhalefet partisi genel başkanının yerini ve ismini bile bilmediği bir yerden dolayı ülkeye bir operasyon çekilmek istendi. İşin vahameti şurada; Siz bir hafta önce Türkiye Cumhuriyetinin dışarıya asker gönderme ve kabul etme ile ilgili tezkeresine 'hayır' diyorsunuz, ondan sonra da diyorsunuz ki Kobani'ye özel tezkere çıkaralım. Kobani'ye özel tezkere çıkarmak senin neyine, ne menfaatin var?"
Türkiye'nin en önemli meselesinin muhalefet boşluğu olduğunu bildiren Işık, "Güçlü muhalefetin olduğu demokrasilerde iktidarlar daha da zinde olur. Ama ülkemizde ana muhalefet partisi boşluğu ile karşı karşıyayız. Ümit ederim CHP kendi iç değerlendirmesini yapar ve gerçekten ülke çıkarları için milli çıkarlar için siyaseti ikinci plana atan bir yaklaşımı benimseyen kadroları iş başına getirir. Ülkesi için proje üreten, iktidara alternatif bir yapılanmayı kendi içerisinde oluşturur. Yoksa, görüyorsunuz muhalefet yok diye herkes muhalefet partisi kurmaya çalışıyor. Paralelciler bile parti kurmaya kalkıyor" diye konuştu.
- "Ey paralelciler sizin tezgahınıza biz müsaade etmeyiz"
Gezi Parkı odaklı eylemler ve 17-25 Aralık soruşturmalarının bir "darbe girişimi" olduğunu ifade eden Işık, "Meselenin Türkiye'nin kutlu yürüyüşünü engelleme meselesi olduğunu çok iyi biliyorduk. Milletimiz de bunu çok net olarak gördü. Bu sürece destek vermedi" dedi.
"Tam bu süreç bitti derken her şey normale dönüyor derken, canımız dediğimiz insanların can evimizden vurma girişimlerine şahit olduk" diyen Işık, şunları kaydetti:
"Yani siz düşünün ki bu insanların alnı secdeye gidiyor. Ülkelerine ihanet etmezler, ülkelerinin menfaatine aykırı hareket etmezler. Birtakım küresel güç odakları ile işbirliği yapıp ülkelerinin gelişimini durdurmak için herhangi bir faaliyette bulunmazlar diye düşündüğümüz insanlar tarafından sözde yolsuzluk operasyonu adı altında bir operasyona maruz kaldık. Bu ihanetin en ağırıydı. Ama Rabbimize hamdolsun başımızda Recep Tayyip Erdoğan gibi bir lider vardı. Rabbim bunlara fırsat vermedi. Millet oynanan oyunu gördü. Bunun bir yolsuzluk operasyonu değil, Türkiye Cumhuriyetine yönelik bir operasyon olduğunu hissetti, liderimizin ve partimizin arkasında dimdik durdu. Bu süreçte millet çok net bir yanıt verdi. Ey paralelciler sizin tezgahınıza biz müsaade etmeyiz. O süreci de geçirdik."
Çözüm sürecini sürdürmekte kararlı olduklarını kaydeden Bakan Işık, "Çözüm süreci, Türkiye'de birlik, beraberlik, kardeşlik sürecidir. Türkiye'de kanayan bir yara bırakmamak için atılmış önemli bir adımdır. Biz bunu sürdürmek istiyoruz. Kardeşler arasında kavga olmaz. Milletimiz feraset sahibidir. Oynanan oyunu, tezgahı görür" ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Muhalefetin her aklına geleni söylemek demek olmadığını ifade eden Işık, "Şu anda Kılıçdaroğlu'nun ağzından çıkanı kulağı duymuyor, ne söylediğinin farkında değil. Ben onu naklen maç yayınındaki yorumculara benzetiyorum. Her pozisyona atlıyor ve yorum yapıyor. Sonra üç pozisyon önceki yorumla çelişiyor. Söylendiği zaman da 'Benim hocam dün dündür bugün bugündür demişti' diyor" dedi.
Işık, sözlerini şöyle sürdürdü:
"En son işte Kobani diye bir şey. Daha düne kadar ana muhalefet partisi genel başkanının yerini ve ismini bile bilmediği bir yerden dolayı ülkeye bir operasyon çekilmek istendi. İşin vahameti şurada; Siz bir hafta önce Türkiye Cumhuriyetinin dışarıya asker gönderme ve kabul etme ile ilgili tezkeresine 'hayır' diyorsunuz, ondan sonra da diyorsunuz ki Kobani'ye özel tezkere çıkaralım. Kobani'ye özel tezkere çıkarmak senin neyine, ne menfaatin var?"
Türkiye'nin en önemli meselesinin muhalefet boşluğu olduğunu bildiren Işık, "Güçlü muhalefetin olduğu demokrasilerde iktidarlar daha da zinde olur. Ama ülkemizde ana muhalefet partisi boşluğu ile karşı karşıyayız. Ümit ederim CHP kendi iç değerlendirmesini yapar ve gerçekten ülke çıkarları için milli çıkarlar için siyaseti ikinci plana atan bir yaklaşımı benimseyen kadroları iş başına getirir. Ülkesi için proje üreten, iktidara alternatif bir yapılanmayı kendi içerisinde oluşturur. Yoksa, görüyorsunuz muhalefet yok diye herkes muhalefet partisi kurmaya çalışıyor. Paralelciler bile parti kurmaya kalkıyor" diye konuştu.
- "Ey paralelciler sizin tezgahınıza biz müsaade etmeyiz"
Gezi Parkı odaklı eylemler ve 17-25 Aralık soruşturmalarının bir "darbe girişimi" olduğunu ifade eden Işık, "Meselenin Türkiye'nin kutlu yürüyüşünü engelleme meselesi olduğunu çok iyi biliyorduk. Milletimiz de bunu çok net olarak gördü. Bu sürece destek vermedi" dedi.
"Tam bu süreç bitti derken her şey normale dönüyor derken, canımız dediğimiz insanların can evimizden vurma girişimlerine şahit olduk" diyen Işık, şunları kaydetti:
"Yani siz düşünün ki bu insanların alnı secdeye gidiyor. Ülkelerine ihanet etmezler, ülkelerinin menfaatine aykırı hareket etmezler. Birtakım küresel güç odakları ile işbirliği yapıp ülkelerinin gelişimini durdurmak için herhangi bir faaliyette bulunmazlar diye düşündüğümüz insanlar tarafından sözde yolsuzluk operasyonu adı altında bir operasyona maruz kaldık. Bu ihanetin en ağırıydı. Ama Rabbimize hamdolsun başımızda Recep Tayyip Erdoğan gibi bir lider vardı. Rabbim bunlara fırsat vermedi. Millet oynanan oyunu gördü. Bunun bir yolsuzluk operasyonu değil, Türkiye Cumhuriyetine yönelik bir operasyon olduğunu hissetti, liderimizin ve partimizin arkasında dimdik durdu. Bu süreçte millet çok net bir yanıt verdi. Ey paralelciler sizin tezgahınıza biz müsaade etmeyiz. O süreci de geçirdik."
Çözüm sürecini sürdürmekte kararlı olduklarını kaydeden Bakan Işık, "Çözüm süreci, Türkiye'de birlik, beraberlik, kardeşlik sürecidir. Türkiye'de kanayan bir yara bırakmamak için atılmış önemli bir adımdır. Biz bunu sürdürmek istiyoruz. Kardeşler arasında kavga olmaz. Milletimiz feraset sahibidir. Oynanan oyunu, tezgahı görür" ifadelerini kullandı.