İzmir'deki Yeni Yolcu Gemilerine Yönelik Tartışmalar

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) Tekne Üretim Teknolojileri Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü ve Gemi Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Prof. Dr. Gökdeniz Neşer, İzmir'de yeni deniz ulaşım filosunun yerinde bir seçim olduğunu düşündüklerini belirterek, "Yeni bir teknolojiyle devreye alınan gemilerin teknik şartlarının yerine getirilmesinde küçük sorunların yaşanması doğal. Ancak İzmir ve çevresinde tersane olmaması mağduriyet yaratıyor" dedi.

İzmir'de oluşturulan yeni toplu deniz ulaşımı filosunun Türkiye gemi inşa endüstrisi için yeni bir teknolojiye sahip olduğunu, filo içinde yer alan bazı gemilerin teknik sorunlarının giderilmesi için üretildiği tesise gönderilmesinin normal olduğunu belirtti.

Prof. Dr. Neşer, hizmete girdiği 5 aylık süre sonrası teknik sorunlarının giderilmesi için Yalova'daki tersaneye geri gönderilen Çakabey vapuruyla ilgili yerel basında yer alan tartışmalarla ilgili AA muhabirine açıklama yaptı.
İzmir'in toplu deniz ulaşımı filosunun hafif kompozit malzemeden üretilmiş, güvenli ve ekonomik formu olan gemilerle modernizasyonunu çok önemsediklerini ve desteklediklerini belirten Neşer, "Bu yatırım, yalnız İzmir'deki deniz ulaşımını değil, Türkiye'deki gemi inşaatı endüstrini de daha yüksek bir düzeye eriştirmiştir" diye konuştu.

Karbon kompozit gövdeye sahip gemilerin yenilikçi bir teknolojiyle sahip olduğunu, bu gemilerin kıyı banliyöleri ve giderek Ege adalarını, uluslararası rotaları ve tüm Türkiye kıyılarını kapsayan bir alanda sefer yapmasının mümkün olduğunu dile getiren Neşer, "İzmir'deki deniz ulaşımı mevcut haliyle iç körfezin en yakın kıyılarını birleştirmekten ibaret. Bunun nedeni işlerine koşuşturan insanların yavaş ve konforsuz yolculuklardan kaçındıkları gerçeğidir. Bu bağlamda yeni gemiler, körfezin birbirine uzak noktalarını konforlu ve hızlı bir şekilde bağlamakta iyi bir çözüm olarak durmaktadır" diye konuştu.

Yeni filonun son derece yerinde bir seçim olduğunu düşündüklerini kaydeden Neşer, yeni bir teknolojiyle devreye alınan gemilerin teknik şartlarının yerine getirilmesinde küçük sorunların yaşanmasının doğal olduğunu ancak İzmir ve çevresinde tersane olmamasının mağduriyet yarattığını savundu.
Neşer, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye için oldukça iddialı böyle yeni bir filo projesinde, başta teknik şartnamenin ve denizcilik kurallarının zorunluluklarının tam olarak sağlanmasını beklemek yolcu gemisi işletmecilerinin en önemli görevidir. Bu görevlerinin gereğini titizlikle yaptıklarına inandığımız yetkililerin, sorun ne kadar küçük olsa da ancak üretim tesisinde entegre bir yaklaşımla çözülecek olması nedeniyle teslim almadan önceki süreçte gemileri üreticilerine yönlendirmesi gayet doğaldır. Acı gerçek, bugünkü filomuza dahi teknik destek sağlayabilecek, bakım-onarım ihtiyaçlarını hızlı ve güvenilir bir şekilde gerçekleştirebilecek ciddi bir sivil tesisin İzmir ve yakın çevresinde olmaması ve böyle bir yatırım için de herhangi bir girişimcinin ufukta görülmemesidir."
İzmir Büyükşehir Belediyesi'nden yapılan açıklamada da körfez ulaşım filosunun dünyanın en büyük karbon kompozit yolcu gemileriyle sağlanmasını içeren projenin Türk denizcilik sektöründe ilk kez denendiğine dikkati çekilerek gemilerde zaman zaman aksaklıkların olmasının normal olduğu, bunların bir kısmının İzmir'de bir kısmının ise tersanede giderildiği, ortada ciddi bir sorunun olmadığı ifade edildi.

Kaynak: AA