Tutuklu Bdp Milletvekili Yıldırım'ın Tahliyesi

Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesinin kararıyla tahliye edilen BDP Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım, BDP il binasını ziyaret etti, daha sonra evinde ailesiyle buluştu.

Cezaevinden tahliye edildikten sonra beraberindekilerle BDP Mardin il binasına gelen Yıldırım'ı partililer karşıladı. Partililer ile görüştükten sonra evine giden Yıldırım, ailesi ve komşuları ile hasret giderdi.
Burada gazetecilere açıklama yapan Yıldırım, cezaevinde birçok anne ve arkadaşını bıraktığı için buruk bir sevinç yaşadığını söyledi.

Kürtlere farklı bir hukukun işlendiğini ileri süren Yıldırım, şöyle dedi:
"Örneğin Balbay'ın tahliyesi. Kesinlikle biz Balbay'ın çıkarılmasına karşı değiliz. Bütün bunları bir noktaya getirdiğinde bariz bir şekilde bir hukuksuzluk vardır. Biz hep söylüyoruz, bize hukuk işlemiyor diye. Bu ispatlandı. En son mahkememizde savcı bir tahliye talebinde bulunmuştu. Savcı tahliye talebinde bulunurken anayasa kararlarını emsal olarak göstermişti. Bu karara bir hakim uydu, iki hakim uymadı. Çoğunluk sağlanamadı. İnsanlar hiçbir zaman inkarcı, ırkçı zihniyetlerine mahkum olmasınlar. Bu, dünyanın en kötü hastalığıdır."
- İlk önergesi "cezaevlerinin boşaltılması" olacak
Bir gazetecinin, "ilk çalışmanız ne olacak" sorusuna ise Yıldırım, ilk önergesinin cezaevlerinin boşaltılması yönünde olacağını kaydetti.

Bunun çözüm sürecine de etkisi olacağına inandıklarını belirten Yıldırım, "Benim ilk önergem bütün cezaevlerinin boşaltılması olacak. Çünkü cezaevlerinde insanlar her şeyden mahrum bırakılıyor. Onun için ilk etapta cezaevlerinden başlanmalıdır diye düşünüyorum. Bu, çözüm sürecine de büyük katkı sunacaktır" diye konuştu
- Çözüm Süreci
Çözüm sürecine yönelik daha doğru, daha samimi, daha gerekli adımlar atılmasıyla sürecin daha da iyi olacağını kaydeden Yıldırım, şunları söyledi:
"Gerçekten Türkiye'ye nefes veren bir süreçtir. Sadece Kürt'ü ilgilendiren bir olay değildir bu. Bütün Türkiye toplumunu ilgilendiren bir olaydır. Bir demokratikleşme projesidir. Bir eşitlik projesidir. İleriye dönük bir proje. Bu fırsatın gerektiği ölçüde değerlendirilmediğini düşünüyorum. Bundan sonraki aşamada gereğinin yapılması gerektiğine inanıyorum. Bu bütün topluma yüklenen bir sorumluluktur. Kimin boynuna ne düşüyorsa o görevi yapmalı."
Yıldırım'ın en küçük oğlu Sipan Yıldırım ise annesinin cezaevine girdiği yıllarda kısa boylu olduğunu, çıktığında ise evin en uzun boylusu olduğunu söyledi.

Dört yıl boyunca annesi ile yaşayabileceği duyguları yaşayamadığını, buna vesile olanları asla affetmeyeceğini belirten Sipan Yıldırım, şunları kaydetti:
"Annem cezaevine girdiğinde evin en küçüğüydüm. Şu anda evin uzunuyum ama yine en küçüğüyüm. Aradan 4 yıl geçti. Birçok yaşanabilirlik geçti. Annemle yaşayabileceğim duygular vardı. Onları 4 yıldır hiç yaşayamadım. Bu adaletsizliği yapanları affetmeyeceğim. Bir çağ atladım ben annesiz. Büyük bir suçtur bu. İnsanlık suçudur, affetmem onları."
Kaynak: AA