'Cübbeli olayı bir polis şefinin tezgahıdır'
Hasan Hüseyin Ceylan Kamuoyunun ve basının hiç bilmediği bir olayı ilk kez 'Dinamit'e anlattı.
Beyaz TV ekranlarında yayınlanan Latif Şimşek'in moderatörlüğünü yaptığı Rasim Ozan Kütahyalı, Hasan Hüseyin Ceylan ve Savcı Sayan'ın konukluk ettiği 'Dinamit' isimli tartışma programında Hasan Hüseyin Ceylan, Cübbeli Ahmet Hoca ile ilgili kamuoyu ve basının bilmediği bir olayı anlattı.
Bu olayın '28 Şubat Operasyonu' benzeri bir operasyon olduğunun altını çizen Hasan Hüseyin Ceylan şu bilgileri aktardı:
Cübbeli olayı A'dan Z'ye bir polis istihbarat şefinin bütünüyle bir komplosudur, oyunudur, tezgâhıdır. Şimdi belgesel nitelikte anlatıyorum. Cübbeli bu olayda Faslı, Türkmenistanlı, Özbekistanlı, Kazakistanlı kadınların satışını yapmakla, kadın ticaretiyle suçlanmıştır. Benim çok sevdiğim çok değer verdiğim bir büyüğümüz var eski Meclis Başkanlarından Süleyman Arif Emre Bey, şu anda evinde Türkmenistanlı bir fizik tedavici anne ve birde kızı kendisine ve rahmetli Hatice Hanım'a bakmaktaydılar. Mesela şu anda refah partisinin Bayındırlık Bakanı Cevat Ayhan Bey'in evinde Türkmenistanlı ve Özbekistanlı 2 tane kız Cevat Ayhan Bey bitkisel hayata girdiği için 5 senedir onun ciddi tedavileri ile ilgileniyor.
Evinize alıyorsunuz bunlara çalışma izni alınıyor. Ve çalışma izni Türkiye'deki sigorta ödemelerinin yarısı kadar ödeme yapılıyor. Ne kadar çalıştıysa haber vermek ve ödemelerini yapmak mecburiyetindesiniz. Beğenmediniz değil mi? ne zaman bırakırsan Faslı Fatıma'yı veya Türkmenistanlı İlyasova'yı oranın il emniyet müdürlüğüne haber veriyorsunuz. Bu benim hizmetimden çıkmıştır hiç ilgisi kalmamıştır diye. Oranın il emniyet müdürü devletin kendi kararıyla çalışma kararı iptal edildiği için 24 saat içerisinde yurtdışına çıkartmak mecburiyetinde. Çıkış veriliyor parası yoksa devlet parasını ödüyor çıkış veriyor. Cübbeli Ahmet Hoca hem Türkmenistanlı kadının hem de Faslı Fatıma'nın haberini Beykoz İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne ve İstanbul Emniyet Müdürlüğüne haber verdiği halde o gün de çıkış yapılmıyor bu iki kadın. Basın toplantısında gösterilip bir yazıyla bizi sattı dedirtilen kadın o kâğıdı imzaladığı gün 47 gün Türkiye'de kaldığı tespit ediliyor. O emniyetteki malum yapı tutuyor. Bu malum yapıdan bir tanesi Rasim Bey'in yazdığı gazetede manşette vardı. Sahte bir sağlık raporuyla gündeme gelen ismi çok meşhurlardan bir tanesiydi.
‘28 ŞUBATTAKİ GİBİ BİR OPERASYONDUR'
Geçen gün Başbakan'ın “Kabadayı gibi bacak bacak üstüne atıyorsun kehribar tesbihini sallıyorsun” dediği o anda lahmacun yiyen kişi kameraya doğru dönerek “Ben şike davası operasyonu yaptım bu ne oluyor ki?” diyen adam. Şimdi görevden de alındı. Şimdi her şey planlı bir şekilde cübbelinin nezdinde samimi Nakşî tarikatlarına karalama kampanyası yürütmeye yönelik bir eylemdi çünkü Cübbeli Flaş TV, Habertürk konuşmalarında belli konularda çok ciddi bir şekilde vurmaya başlamıştı yanlışlıklar üzerine “Böyle olmaz” diye. Aynı 28 Şubattaki gibi bir operasyondur. Bunun altını çiziyorum ve bunu Avukat Faik Işık arkadaşımızın, kardeşimizin bizzat Metris Cezaevinde şeker hastasından mağdur olan kişinin ağzından dinleyen bir kişinin bire bir bana aktardığı bilgilerden aktarıyorum. Bu bir operasyondur.
Bu olayın '28 Şubat Operasyonu' benzeri bir operasyon olduğunun altını çizen Hasan Hüseyin Ceylan şu bilgileri aktardı:
Cübbeli olayı A'dan Z'ye bir polis istihbarat şefinin bütünüyle bir komplosudur, oyunudur, tezgâhıdır. Şimdi belgesel nitelikte anlatıyorum. Cübbeli bu olayda Faslı, Türkmenistanlı, Özbekistanlı, Kazakistanlı kadınların satışını yapmakla, kadın ticaretiyle suçlanmıştır. Benim çok sevdiğim çok değer verdiğim bir büyüğümüz var eski Meclis Başkanlarından Süleyman Arif Emre Bey, şu anda evinde Türkmenistanlı bir fizik tedavici anne ve birde kızı kendisine ve rahmetli Hatice Hanım'a bakmaktaydılar. Mesela şu anda refah partisinin Bayındırlık Bakanı Cevat Ayhan Bey'in evinde Türkmenistanlı ve Özbekistanlı 2 tane kız Cevat Ayhan Bey bitkisel hayata girdiği için 5 senedir onun ciddi tedavileri ile ilgileniyor.
Evinize alıyorsunuz bunlara çalışma izni alınıyor. Ve çalışma izni Türkiye'deki sigorta ödemelerinin yarısı kadar ödeme yapılıyor. Ne kadar çalıştıysa haber vermek ve ödemelerini yapmak mecburiyetindesiniz. Beğenmediniz değil mi? ne zaman bırakırsan Faslı Fatıma'yı veya Türkmenistanlı İlyasova'yı oranın il emniyet müdürlüğüne haber veriyorsunuz. Bu benim hizmetimden çıkmıştır hiç ilgisi kalmamıştır diye. Oranın il emniyet müdürü devletin kendi kararıyla çalışma kararı iptal edildiği için 24 saat içerisinde yurtdışına çıkartmak mecburiyetinde. Çıkış veriliyor parası yoksa devlet parasını ödüyor çıkış veriyor. Cübbeli Ahmet Hoca hem Türkmenistanlı kadının hem de Faslı Fatıma'nın haberini Beykoz İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne ve İstanbul Emniyet Müdürlüğüne haber verdiği halde o gün de çıkış yapılmıyor bu iki kadın. Basın toplantısında gösterilip bir yazıyla bizi sattı dedirtilen kadın o kâğıdı imzaladığı gün 47 gün Türkiye'de kaldığı tespit ediliyor. O emniyetteki malum yapı tutuyor. Bu malum yapıdan bir tanesi Rasim Bey'in yazdığı gazetede manşette vardı. Sahte bir sağlık raporuyla gündeme gelen ismi çok meşhurlardan bir tanesiydi.
‘28 ŞUBATTAKİ GİBİ BİR OPERASYONDUR'
Geçen gün Başbakan'ın “Kabadayı gibi bacak bacak üstüne atıyorsun kehribar tesbihini sallıyorsun” dediği o anda lahmacun yiyen kişi kameraya doğru dönerek “Ben şike davası operasyonu yaptım bu ne oluyor ki?” diyen adam. Şimdi görevden de alındı. Şimdi her şey planlı bir şekilde cübbelinin nezdinde samimi Nakşî tarikatlarına karalama kampanyası yürütmeye yönelik bir eylemdi çünkü Cübbeli Flaş TV, Habertürk konuşmalarında belli konularda çok ciddi bir şekilde vurmaya başlamıştı yanlışlıklar üzerine “Böyle olmaz” diye. Aynı 28 Şubattaki gibi bir operasyondur. Bunun altını çiziyorum ve bunu Avukat Faik Işık arkadaşımızın, kardeşimizin bizzat Metris Cezaevinde şeker hastasından mağdur olan kişinin ağzından dinleyen bir kişinin bire bir bana aktardığı bilgilerden aktarıyorum. Bu bir operasyondur.