'Sokak Çocukları Pek Çok Tehlike İle Karşı Karşıya”

Ülkemizin en büyük sorunlarından biri olan, ailesinden dışlanarak sokakta başıboş yaşamak zorunda kalan çocukları bekleyen tehlikeler hakkında önemli açıklamalar yapan Mümin Argun, sokakta yaşayan çocukların çoğunun ailesi olmasına rağmen sokakta yaşamak zorunda kaldıklarını söyledi.

“Anne baba desteğinden yoksun çocuklar, hayat ağacının dallarından sokağa zamansız düşen güzel meyveler gibidir” sözüyle vatandaşları duyarlı olmaya çağıran Argun, “Her gün karşılaştığımız ama farkına bile varmadığımız, görmezden geldiğimiz sokakta yaşayan çocuklar. Hiç onların yerine kendimizi koyduk mu, sokakta oluş nedenlerini düşündük mü? Anne baba olmak demek; dünyaya getirdiği varlığı büyüyüp olgunlaşıp, hayatın içinde kendisine iyi bir yer edinene kadar desteğini esirgememek demektir. Onları toplamak, onları sahiplenmek bir insanlık görevidir” diye konuştu.

Sokakta yaşamak zorunda kalan çocukların çoğunun ailesinin bulunduğunu hatırlatan Mümin Argun, “Ancak içinde bulundukları aile bağlarının niteliği, bu çocukları ya sokaklarda çalışarak aile bütçesine yardımcı olmaya ya da evden kaçmaya yönelten nedendir. Aslında bu çocuklar sokakların kimsesizleridir. Çocuklar gerek aile için gerekse yaşadığımız toplum için geleceğimizin teminatı, varlığımızı devam ettirecek yegane emanetçileridir. Hızla değişen ve gelişen dünyada çağa ayak uydurmakta zorluklar çekildiği malum. Çocuğu sokağa iten en önemli faktör Aile ve ailenin yaşadığı ekonomik sorunlardır. Sokak çocukları sorununun en önemli nedenlerinden biri, aile kurumunun modern zamanlarda büyük yara almış olmasıdır. Bu yüzden ailevi sorunların en büyük bedelini çocuklar ödemektedir” şeklinde konuştu.

“Sokakta yaşayan çocukların ihtiyaçlarını karşılamak ve onları topluma kazandırmak, vatandaşların ortak sorumluluğudur” diyen Yeşilay Cemiyeti Samsun İl Temsilcisi Mümin Argun, “Çünkü onlar bizlere emanettir. Bugüne aitmiş gibi görünseler de aslında yarınlar için hazırlanması gereken birer emanettir. Ne yazık ki madde, alkol ve tiner bağımlılığı, sigara ve kumar gibi zararlı alışkanlıklar ile şiddet, kaçırılma, istismar, fuhuş, suça zorlanma, çeşitli hastalıklara yakalanma, yaralanma ve öldürülme gibi pek çok tehlikeyle karşı karşıyadırlar. Fiziksel ve ruhsal sağlıkları tehlike altındadır. Onlar genellikle terk edilmiş binalar, parklar, tren garları, köprü altları gibi yerlerde yaşam mücadelesi vermektedirler. Bugün toplumda sadece yetim ve öksüz kalmış çocuklar yok. Bir de hayatlarını sokaklarda devam ettirmek zorunda kalan ‘sokağın çocukları’ var. Anadan babadan ayrı kalmış, anne babası tarafından ihmal edilmiş ya da sokağa terk edilmiş çocuklardır onlar. Sokağın çocuklarıdır, sokağın yetimleridir onlar. Sıcacık aile ortamından mahrum kalmışlardır. Okulla ilişkileri kopmuştur. Toplum tarafından da dışlanmışlardır onlar. Hepsi sevgiye, ilgiye, şefkate, korunmaya ve güven duygusuna ne kadar da muhtaçtır aslında” ifadelerini kullandı.