Memur-sen Genel Başkan Yardımcısı Memiş:
Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı ve Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, ODTÜ’de başörtülü öğrencilere karşı yapılan çirkin saldırının, etrafımızda yanan ateşin kıvılcımlarını ülkemize sıçratma çabasının bir adımı olduğunu söyledi.
Başörtülü öğrencilere karşı yapılan bu eylemin kendilerini de derinden üzdüğünü ve yaraladığını belirten Memiş, “Yapılan bu eylem, ülkeyi karıştırmak için gerçekleştirilecek eylemler zincirinin ilk halkasıdır. Yaşanan bu hadise, birkaç kendini bilmezin, başörtülü öğrencilere karşı tepkisi olarak değerlendirilmemelidir. Öyle bile olsa, en temel haklardan olan eğitim hakkını engellemeye kimsenin hakkı yoktur. Anlaşılan o ki Gezi Parkı’nda ağaçları bahane edip kaos ortamı oluşturmak isteyenler bu kez de ODTÜ’de ortaya çıkmıştır“ dedi.
Konuyla ilgili olarak yazılı bir açıklama yapan Metin Memiş, bu tür provokatif eylem ve çatışmalara karşı birlik ve beraberlik içinde olunmasını istedi. Açıklamasında, “Ülkemizin etrafında yanan ateşin kıvılcımlarını bize sıçratmak isteyenler yeniden sahneye çıkmış, zenginlik kaynağımız olan farklılıklarımızı kullanarak birbirimize düşürmeye çalışmaktadır.” diyen Metin Memiş, zenginliklerimizin ayrışma sebebi olmaması gerektiğini söyledi.
Çanakkale Savaşı’nda, Türk, Kürt, Çerkez, Laz, Alevi ve Sünni’nin omuz omuza mücadele edip, kucak kucağa toprağa düştüğünü belirten Metin Memiş, “Bize referans olması gereken bu birlik ve beraberlik, doğal olarak düşmanlarımızı rahatsız etmektedir. Milletimize düşen ise bu oyunu gelmemek ve ülkemiz üzerinde planlanan oyunları bozmaktır. Türkiye’de bir Mısır sahnesi oluşturmak gayreti, açıkça anlaşılmalıdır ki, ülkemizin büyüklüğünden, birlik ve beraberliğinden rahatsız olanların isteğidir. Kazananı sokaktaki eylemci vatandaşlarımız değil, menfaatleri uğruna başkalarını ateşe atmaktan çekinmeyen dış güçlerdir” ifadesini kullandı.
Çevremizde yaşananlara baktığımızda kaos ve şiddetin fayda getirmediğini belirten Memiş Mısır ve Suriye’de yaşanan katliamlara sessiz kalıp tepki koyamayanların Türkiye’nin aynı duruma düşmesini istediklerini kaydetti.
Bu ortamların kazananı olmadığına işaret eden Memiş, kaybedeninin ise hepimiz olacağına dikkat çekti.
Uzun zamandır dikkat çekilen ve Eylül ayında gerçekleştirileceği uyarısı yapılan provokasyonların ilk adımının ODTÜ’de atıldığını kaydeden Metin Memiş, ODTÜ’de yaşananların arkasından gelmesi planlanan eylemlerin başarısız olması için birlik ve beraberlik içinde olmamız gerektiğini kaydetti.
Demokrasiden, birlik ve beraberlikten rahatsız olan ve büyük bir hazımsızlık çekenlerin tezgâhladığı bu oyunun vatandaşlarımızın sağduyusu ve basiretiyle aşılması gerektiğini de dile getiren Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı ve Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, “Ekilmek istenen nifak tohumları yeşerecek zemin bulamayacak, milletimizin birlik ve beraberlik hasletinde kuruyup yok olacaktır. Türkiye’de yaşanacak kaos ortamının bu ülkede yaşayan hiç kimseye bir faydası yoktur. Bundan fayda sağlayacak olanlar Türkiye düşmanlarıdır. Bu ülke evlatlarının, başkalarının ekmeğine yağ sürecek eylemlerden kaçınması gerekmektedir.” değerlendirmesinde bulundu.
Demokrasinin bir ve beraber yaşama sanatı olduğuna da dikkat çeken Memiş, şöyle devam etti:
“Demokrasinin hakim olduğu ülkelerde siyasi iktidarın nasıl değişeceği bellidir. Siyasi iktidarla aynı düşüncede olmayanların yapacağı şey ise seçimde kendi düşüncelerine oy vermek ve iktidar olmasını sağlamaktır. Halk desteği ile iktidar olamayacaklarını anlayanların bu tür kaos ortamları ve provokasyonlardan medet umar hale gelmesi de acınacak bir durumdur. Millete rağmen millet için çalıştığını düşünenlerin, hırs ve çıkarları için ülkeyi ateşe atmaya hakkı yoktur .“
Memur-Sen ve Sağlık-Sen olarak vatandaşları, kamu görevlilerini bu oyunlara karşı uyanık olmaya davet eden Metin Memiş, açıklamasını şu şekilde tamamladı: “Herkesin aynı fikir ve düşüncede olması elbette mümkün değildir. Ancak bizden olmayana karşı öfke beslemek ve yok etmeye çalışmak bu toprakların özüne ve milletimizin değerlerine uygun değildir.“
Kaynak: İHA
Konuyla ilgili olarak yazılı bir açıklama yapan Metin Memiş, bu tür provokatif eylem ve çatışmalara karşı birlik ve beraberlik içinde olunmasını istedi. Açıklamasında, “Ülkemizin etrafında yanan ateşin kıvılcımlarını bize sıçratmak isteyenler yeniden sahneye çıkmış, zenginlik kaynağımız olan farklılıklarımızı kullanarak birbirimize düşürmeye çalışmaktadır.” diyen Metin Memiş, zenginliklerimizin ayrışma sebebi olmaması gerektiğini söyledi.
Çanakkale Savaşı’nda, Türk, Kürt, Çerkez, Laz, Alevi ve Sünni’nin omuz omuza mücadele edip, kucak kucağa toprağa düştüğünü belirten Metin Memiş, “Bize referans olması gereken bu birlik ve beraberlik, doğal olarak düşmanlarımızı rahatsız etmektedir. Milletimize düşen ise bu oyunu gelmemek ve ülkemiz üzerinde planlanan oyunları bozmaktır. Türkiye’de bir Mısır sahnesi oluşturmak gayreti, açıkça anlaşılmalıdır ki, ülkemizin büyüklüğünden, birlik ve beraberliğinden rahatsız olanların isteğidir. Kazananı sokaktaki eylemci vatandaşlarımız değil, menfaatleri uğruna başkalarını ateşe atmaktan çekinmeyen dış güçlerdir” ifadesini kullandı.
Çevremizde yaşananlara baktığımızda kaos ve şiddetin fayda getirmediğini belirten Memiş Mısır ve Suriye’de yaşanan katliamlara sessiz kalıp tepki koyamayanların Türkiye’nin aynı duruma düşmesini istediklerini kaydetti.
Bu ortamların kazananı olmadığına işaret eden Memiş, kaybedeninin ise hepimiz olacağına dikkat çekti.
Uzun zamandır dikkat çekilen ve Eylül ayında gerçekleştirileceği uyarısı yapılan provokasyonların ilk adımının ODTÜ’de atıldığını kaydeden Metin Memiş, ODTÜ’de yaşananların arkasından gelmesi planlanan eylemlerin başarısız olması için birlik ve beraberlik içinde olmamız gerektiğini kaydetti.
Demokrasiden, birlik ve beraberlikten rahatsız olan ve büyük bir hazımsızlık çekenlerin tezgâhladığı bu oyunun vatandaşlarımızın sağduyusu ve basiretiyle aşılması gerektiğini de dile getiren Memur-Sen Genel Başkan Yardımcısı ve Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, “Ekilmek istenen nifak tohumları yeşerecek zemin bulamayacak, milletimizin birlik ve beraberlik hasletinde kuruyup yok olacaktır. Türkiye’de yaşanacak kaos ortamının bu ülkede yaşayan hiç kimseye bir faydası yoktur. Bundan fayda sağlayacak olanlar Türkiye düşmanlarıdır. Bu ülke evlatlarının, başkalarının ekmeğine yağ sürecek eylemlerden kaçınması gerekmektedir.” değerlendirmesinde bulundu.
Demokrasinin bir ve beraber yaşama sanatı olduğuna da dikkat çeken Memiş, şöyle devam etti:
“Demokrasinin hakim olduğu ülkelerde siyasi iktidarın nasıl değişeceği bellidir. Siyasi iktidarla aynı düşüncede olmayanların yapacağı şey ise seçimde kendi düşüncelerine oy vermek ve iktidar olmasını sağlamaktır. Halk desteği ile iktidar olamayacaklarını anlayanların bu tür kaos ortamları ve provokasyonlardan medet umar hale gelmesi de acınacak bir durumdur. Millete rağmen millet için çalıştığını düşünenlerin, hırs ve çıkarları için ülkeyi ateşe atmaya hakkı yoktur .“
Memur-Sen ve Sağlık-Sen olarak vatandaşları, kamu görevlilerini bu oyunlara karşı uyanık olmaya davet eden Metin Memiş, açıklamasını şu şekilde tamamladı: “Herkesin aynı fikir ve düşüncede olması elbette mümkün değildir. Ancak bizden olmayana karşı öfke beslemek ve yok etmeye çalışmak bu toprakların özüne ve milletimizin değerlerine uygun değildir.“