Bdp'li Kışanak'ın Demokrasi Paketi Açıklamaları

Barış Demokrasi Partisi (BDP) Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, demokratikleşme paketinin beklentileri karşılamadığını belirterek, "Kürde Kürt, Alevilere Alevi denilmiyor" dedi.

Bdp'li Kışanak'ın Demokrasi Paketi Açıklamaları
BDP Genel Merkezi'nde basın toplantısı düzenleyerek demokratikleşme paketini değerlendiren Kışanak, "Demokratikleşme paketi, Türkiye'nin demokratikleşme ihtiyacına yanıt veren bir paket değildir" ifadesini kullandı. Kışanak, konuşmasına şöyle devam etti:
"Çok beklemeye değer bir paket miydi? Tüm Türkiye gördü. Bizler Barış ve Demokrasi Partisi olarak, Kürt sorununda demokratik yol ve yöntemlerle çözülmesi konusunda büyük emek ve çaba sarf etmiş bir geleneğin temsilcisi bir partisiyiz. Kürtler, Kürt sorununun çözülmesini, Aleviler inanç özgürlüğü sorununun çözülmesini, ülkenin ötekileştirilen tüm kesimleri, kendilerini yönetime katabilme fırsatını yakalayabilmeyi arzu ediyordu. Yıllarca bunun mücadelesini verdiler."
Demokratikleşme paketi içerisinde geçen maddeleri değerlendiren Kışanak, “Çözümsüzlük siyasetini savunarak çıkmak yerine çözümsüzlük siyasetini sürdürebilmek için manevra yapan bir iktidar ile karşı karşıyayız. Kendisine bu paket ile manevra alanı açmıştır, iktidarının süresini uzatma alanı yaratmıştır. Ancak çözümsüzlük siyasetini karşısına alıp 'bunun miadı doldu ben artık halkın, demokrasinin, yurttaşlarımın ihtiyaçlarını beklentilerin esas alıyorum çözüm politikaları arıyorum' diyememiştir” ifadesini kullandı.

Kışanak, seçim sistemiyle ilgili ortaya konulan yaklaşımın tam bir vahamet olduğunu ifade etti.

Mevcut halin devam etmesinden yana olan bir iktidarın bunu çıkıp açıkça söylemesi gerektiğini söyleyen Kışanak, bunu değişiklik önerisi olarak sunmanın ise akla ziyan bir yaklaşım olduğunu belirtti.

Sunulan diğer iki önerinin ise bu ülkede neden seçim sisteminin değiştirilmesinin istendiğine cevap verilen öneriler olmadığının altını çizdi. Kışanak, seçim sistemini, temsilde adaletin sağlanması için istediklerini söyledi.

Kışanak, anadilde eğitim konusunda ise; anadile anadil, darbeye darbe denmesi gerektiğini ifade etti.

İnkar siyasetinden vazgeçmenin temel yaklaşımının bu olacağını belirten Kışanak, anadilde eğitimin özel okullarda yabancı dil statüsünde eğitim dili olmasının anadil hakkıyla, beklentileriyle hiçbir alakası olmadığını iddia etti.

"Başbakan, 'Yasaklı harflerle ilgili konuşan, söyleyen, bunu yazanlara ceza artık vermeyeceğiz' diyor fakat bir alfabe düzenlemesi yapmıyor" diyen Kışanak, "Oysa Kürtçe diye bir dil var, Kürt alfabesi diye bir alfabe var ve bu alfabenin de harfleri var. Yapılacaksa bir yasal düzenleme, inkar siyasetinden vazgeçildiyse tıpkı bu söylediklerimi kapsayacak şekilde bir alfabe düzenlemesi yaparak yanıt verilmeliydi" şeklinde konuştu.

'Andımızın kaldırılmasının' önemli olduğunu belirten Kışanak, şunları dedi:
"Geç kalmıştır fakat bu ülkede her sabah çocuklara yalan söyleten, ırkçılık ve ayrımcılık içeren bu metnin Türkiye'nin hayatından çıkartılması önemlidir. Bunu çok önemli bulduğumuzu ifade etmek istiyorum."
Eş başkanlık sisteminin tanınmasının kadın hakları açısından önemli olacağını ifade eden Kışanak, bunu da önemsediklerini ifade etti

Kaynak: İHA