Yapılan Nakillerle, Sağlıklarına Yeniden Kavuştular
Atatürk Üniversitesi Organ Nakli Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından, ilk kez uygulanan laparoskopik ve tek port yöntemiyle iki karaciğer ile iki böbrek nakli yapıldı.
Yakutiye Araştırma Hastanesi içerisindeki nakil merkezinde, Mehmet Nuri Bozarslan oğlu İshak Bozarslan'dan, Hasine Akgüler'e ise amcasının kızı Çiğdem Akgüler'den laparoskopik yardımlı alınan karaciğer donör ameliyatı yapıldı.
Organ Nakli Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Bülent Aydınlı başkanlığındaki ekip, ardından 9 yıldır diyaliz hastası olan Celal Karadeniz'e baba Tahsin Karadeniz'den,Fahrettin Keçeci'ye de eşi Gülsüm Keçeci'den tek port yöntemi kullanılarak böbrek nakli yapıldı.
Aydınlı, gazetecilere yaptığı açıklamada, ilk kez uyguladıkları ameliyat yönteminin hastaların sağlığı açısından önemli olduğunu belirterek, bu yöntem sayesinde hastaların üç gün içerisinde taburcu edildiğini söyledi.
Hastaların iyileşme süresinin kısaldığına dikkati çeken Aydınlı, şunları kaydetti:
"Hem böbrek nakillerinde hem de karaciğer verici nakillerinde, laparoskopik yöntemleri uyguladık. Böbrekler tek port dediğimiz kapalı ameliyat yöntemiyle çıkarıldı. Karaciğerde de laparoskopik yardımlı karaciğer donör ameliyatı yaptık. Bu çok önemli. İki hastada bunu uyguladık. Böbreklerde ise özellikle tek port dediğimiz yani tek bir delikten üç santimetrelik yerden girererek, bütün işlemler yapıldı ve böbrek buradan çıkarıldı. Bunu Erzurum'da ilk kez yaptık. Normalde üç delikten girerek, yapıyorduk. Ama laparoskopik yöntemiyle yaptığımız karaciğer nakli hem Erzurum'da ilk hem de Türkiye'de de sadece birkaç sayılı merkezde uygulanıyor."
-"Bu yıl 30 karaciğer, 40 böbrek nakli yaptık"
Nakil yapılan hastaların konforu açısından önemli bir gelişme olduğunu anlatan Aydınlı, "Türkiye'de ilk kez laparoskopik yardımlı karaciğer verici ameliyatı gerçekleştirdik. Bunu iki hastamıza uyguladık ve sağlık durumları çok iyi" diye konuştu.
Doç. Dr. Aydın, "Ayrıca geçen yıl biz 32 karaciğer, 38 böbrek nakliye yaparak, toplam 70 nakil gerçekleştirmiştik. Bu yıl 30 karaciğer, 40 böbrek nakli yaptık. Daha üç ay var. Bu süre içerisinde 100'lere ulaşmayı hedefliyoruz" diye konuştu.
Babasından yapılan böbrek nakliyle yeniden sağlığına kavuşan Celal Karadeniz ise yaklaşık 9 yıldır diyaliz hastası olduğunu belirterek, böbrek hastası olduğu için lise ikinci sınıftan okulu bırakmak zorunda kaldığını söyledi.
Haftanın üç günü dörder saat diyalize girdiğini anlatan Karadeniz, "Diyaliz yüzünden okulumu bırakmak zorunda kaldım. İyileşince okuluma devam etmek istiyorum. Babamdan böbrek nakli yaptılar, çok şükür sağlığıma kavuştum. Hasta olmama babamın gönlü razı olmadı, bana yeni bir hayat verdi" diye konuştu.
-"Çocuğuma yeniden bir hayat verdim"
Baba Tahir Karadeniz ise Iğdır'ın Tuzluca ilçesinde çiftçilik yaptığını belirterek, 9 yıldır hasta olan oğluna böbreğinin birini verdiğini söyledi.
Oğlunun çok zorluk çektiğini belirten Karadeniz, şöyle devam etti:
"Burada ameliyat olduk. İkimiz de çok iyiyiz. Çocuğuma yeniden bir hayat verdim. Şu an sağlımız çok iyi. Eğer amaliyat olmasaydı, oğlumu kaybedebilirdim. Haftada üç kez diyalize girerdi. Bir şey yiyemiyordu. 7 çocuğum var. Geniş bir aile olmamıza rağmen Celal hasta olduğu zaman hepimiz hasta olurduk. Elimizden bir şey gelmiyordu. Çok şükür verdiğim böbrek sayesinde iyileşiyor."
Kaynak: AA
Organ Nakli Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Doç. Dr. Bülent Aydınlı başkanlığındaki ekip, ardından 9 yıldır diyaliz hastası olan Celal Karadeniz'e baba Tahsin Karadeniz'den,Fahrettin Keçeci'ye de eşi Gülsüm Keçeci'den tek port yöntemi kullanılarak böbrek nakli yapıldı.
Aydınlı, gazetecilere yaptığı açıklamada, ilk kez uyguladıkları ameliyat yönteminin hastaların sağlığı açısından önemli olduğunu belirterek, bu yöntem sayesinde hastaların üç gün içerisinde taburcu edildiğini söyledi.
Hastaların iyileşme süresinin kısaldığına dikkati çeken Aydınlı, şunları kaydetti:
"Hem böbrek nakillerinde hem de karaciğer verici nakillerinde, laparoskopik yöntemleri uyguladık. Böbrekler tek port dediğimiz kapalı ameliyat yöntemiyle çıkarıldı. Karaciğerde de laparoskopik yardımlı karaciğer donör ameliyatı yaptık. Bu çok önemli. İki hastada bunu uyguladık. Böbreklerde ise özellikle tek port dediğimiz yani tek bir delikten üç santimetrelik yerden girererek, bütün işlemler yapıldı ve böbrek buradan çıkarıldı. Bunu Erzurum'da ilk kez yaptık. Normalde üç delikten girerek, yapıyorduk. Ama laparoskopik yöntemiyle yaptığımız karaciğer nakli hem Erzurum'da ilk hem de Türkiye'de de sadece birkaç sayılı merkezde uygulanıyor."
-"Bu yıl 30 karaciğer, 40 böbrek nakli yaptık"
Nakil yapılan hastaların konforu açısından önemli bir gelişme olduğunu anlatan Aydınlı, "Türkiye'de ilk kez laparoskopik yardımlı karaciğer verici ameliyatı gerçekleştirdik. Bunu iki hastamıza uyguladık ve sağlık durumları çok iyi" diye konuştu.
Doç. Dr. Aydın, "Ayrıca geçen yıl biz 32 karaciğer, 38 böbrek nakliye yaparak, toplam 70 nakil gerçekleştirmiştik. Bu yıl 30 karaciğer, 40 böbrek nakli yaptık. Daha üç ay var. Bu süre içerisinde 100'lere ulaşmayı hedefliyoruz" diye konuştu.
Babasından yapılan böbrek nakliyle yeniden sağlığına kavuşan Celal Karadeniz ise yaklaşık 9 yıldır diyaliz hastası olduğunu belirterek, böbrek hastası olduğu için lise ikinci sınıftan okulu bırakmak zorunda kaldığını söyledi.
Haftanın üç günü dörder saat diyalize girdiğini anlatan Karadeniz, "Diyaliz yüzünden okulumu bırakmak zorunda kaldım. İyileşince okuluma devam etmek istiyorum. Babamdan böbrek nakli yaptılar, çok şükür sağlığıma kavuştum. Hasta olmama babamın gönlü razı olmadı, bana yeni bir hayat verdi" diye konuştu.
-"Çocuğuma yeniden bir hayat verdim"
Baba Tahir Karadeniz ise Iğdır'ın Tuzluca ilçesinde çiftçilik yaptığını belirterek, 9 yıldır hasta olan oğluna böbreğinin birini verdiğini söyledi.
Oğlunun çok zorluk çektiğini belirten Karadeniz, şöyle devam etti:
"Burada ameliyat olduk. İkimiz de çok iyiyiz. Çocuğuma yeniden bir hayat verdim. Şu an sağlımız çok iyi. Eğer amaliyat olmasaydı, oğlumu kaybedebilirdim. Haftada üç kez diyalize girerdi. Bir şey yiyemiyordu. 7 çocuğum var. Geniş bir aile olmamıza rağmen Celal hasta olduğu zaman hepimiz hasta olurduk. Elimizden bir şey gelmiyordu. Çok şükür verdiğim böbrek sayesinde iyileşiyor."