Kırtasiye Malzemelerindeki "gizli" Tehlike
KASTAMONU - YUSUF ÇELİK - Tüketiciler Derneği Genel Başkanı Aydın Ağaoğlu, 2013-2014 eğitim ve öğretim yılının başlamasıyla okul ve kırtasiye ihtiyaçları için alışverişe çıkan velilere, ucuz ürünlere yönelmemeleri konusunda uyarılarda bulundu.
Ağaoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, plastik ürünlerle bir kısım tekstil ürünlerinde kullanılan bazı maddelerin çocukların sağlığı üzerinde ciddi risk oluşturduğunu söyledi.
Piyasada bulunan özellikle Uzakdoğu menşeli pek çok ürünün kanserojen içerik açısından denetlenmemiş, kimyasal boyalarla zenginleştirilmiş yapıda ve güvenlik sınırları dikkate alınmadan satışa sunulmuş olabileceğini savunan Ağaoğlu, şöyle konuştu:
"16 Eylül'de yaklaşık 16 milyon öğrenci ders başı yapmış olacak. Tabii bunun öncesinde piyasada büyük bir hareketlilik olacak. Çocukların yemesine içilmesine dikkat edildiği kadar kullandığı malzemelerine ve hatta oyuncaklarına da dikkat edilmesi gerekmektedir. O yüzden bu tür malzemeler ve oyuncaklar alınırken, mutlaka tercih edilecek ürün üzerinde TSE ve CE işaretlerinden en az birinin olmasına veya Avrupa Birliği tarafından güvenlik göstergesi olarak kabul edilmiş 'EN 71-1, EN 71-2, EN 71-3 ve EN 71-9' normlarına uygun olmasına dikkat edilmelidir. Yapıştırıcı, silgi ve kalem gibi okul malzemelerinin alımında içeriğinde uçucu madde olan yapıştırıcılar ve ürünlerin kesinlikle satın alınmaması gerekiyor."
Ağaoğlu, ailelerin kısıtlı bütçeleri nedeniyle ucuz ürünlere yönelmelerinin çocuklarının sağlığını riske sokabileceğini dile getirerek, sağlığa zararlı ürünlerin zeka geriliği, ciltte kızarıklık ve kaşıntı gibi sağlık sorunlarının yanında, üreme organlarında ve bağışıklık sistemlerinde hasara hatta kansere neden olduğunun daha önce uzmanlar tarafından defalarca tespit edildiğini söyledi.
-"Deneylerinin yüzde 50'si olumsuz çıktı"
Ağaoğlu, Gümrük ve Ticaret Bakanlığının 2011 ve 2012 yılında piyasadaki ürünlerden bazı numuneler alarak, üzerlerinde deneyler yaptığına dikkati çekerek, "Yapılan deneylerin yaklaşık yüzde 50'si olumsuz çıktı" dedi.
Bu tespitlerin okul malzemeleri piyasasındaki durumun "vahametini" bir kez daha gözler önüne serdiğini ifade eden Ağaoğlu, şöyle devam etti:
"Geçtiğimiz yıl ayakkabılardan kalem kutularına beslenme çantalarından su mataralarına kadar pek çok ürün Gümrük Ticaret Bakanlığı tarafından sakıncalı bulunmasına rağmen, bazı firmaların ürünlerinin piyasada satışına devam ediliyor. Ülkemizdeki mevzuata göre beslenme çantası ve su matarası gibi direkt gıda ile temas edecek ürünlerin, Gıda Tarım Hayvancılık Bakanlığından izin almaları ve bu iznin tarih ve numarasını ürünlerinde belirtmeleri yasal zorunluluk olmasına karşılık, firmaların buna uymadığı gözlenmektedir. Gelişmiş ülkelerde dokunmanın bile kanser edebileceği, kız çocuklarında erken olgunlaşmaya sebep olabileceği nedeniyle kullanımı yasaklanmış azo boyar maddeler ile fıtalat içeren kırtasiye malzemeleri ucuz olduğu için tercih ediliyor. Fıtalat, gıda maddeleriyle temas halinde olan streç film gibi plastik malzemelerde, PVC'den yapılmış oyuncaklarda, süt ürünlerinde bulunabilen zehirli bir kimyasal maddedir. Özellikle oyuncaklarda olması çocuklar için büyk bir risktir."
Ağaoğlu, Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğünce geçen yıl, yapılan denetimlerde 47 firmanın 9 bin 49 ürününün denetlendiğini anlatarak, güvensiz olduğu tespit edilen 11 firmaya 2 bin 200 ürünü için 148 bin 237 lira idari para cezası kesildiğini vurguladı.
-"Çocuklarımızın sağlığı ve geleceğiyle oynayanlara göz açtırmamalıyız"
Ailelerin risk oluşturan ürünlerdeki tehlikeli durumu tespit imkanına sahip olmadığını belirten Ağaoğlu,bu nedenle söz konusu ürünlerle ilgili önlem alma konusunda yetkili kurumların büyük sorumluluk üstlenmeleri gerektiğini kaydetti.
Ağaoğlu, çocukların sağlığını güvence altına almaları için tehlikeli ithal ürünleri gümrük kapılarında denetleyerek, bunların raflara girmesinin engellenmesi gerektiğne işaret ederek, "Yurt içinde üretilen okul ürünleriyle ilgili olarak da ilgili kamu kurumlarının denetimlerini sıklaştırılarak, çekimser davranmadan yaptırım uygulamalı. Çünkü bu uygulama diğer üreticiler için de örnek teşkil edecektir. Çocuklarımızın sağlığı ve geleceği ile oynayanlara göz açtırmamamız gerekmektedir" diye konuştu.
Kaynak: AA
Piyasada bulunan özellikle Uzakdoğu menşeli pek çok ürünün kanserojen içerik açısından denetlenmemiş, kimyasal boyalarla zenginleştirilmiş yapıda ve güvenlik sınırları dikkate alınmadan satışa sunulmuş olabileceğini savunan Ağaoğlu, şöyle konuştu:
"16 Eylül'de yaklaşık 16 milyon öğrenci ders başı yapmış olacak. Tabii bunun öncesinde piyasada büyük bir hareketlilik olacak. Çocukların yemesine içilmesine dikkat edildiği kadar kullandığı malzemelerine ve hatta oyuncaklarına da dikkat edilmesi gerekmektedir. O yüzden bu tür malzemeler ve oyuncaklar alınırken, mutlaka tercih edilecek ürün üzerinde TSE ve CE işaretlerinden en az birinin olmasına veya Avrupa Birliği tarafından güvenlik göstergesi olarak kabul edilmiş 'EN 71-1, EN 71-2, EN 71-3 ve EN 71-9' normlarına uygun olmasına dikkat edilmelidir. Yapıştırıcı, silgi ve kalem gibi okul malzemelerinin alımında içeriğinde uçucu madde olan yapıştırıcılar ve ürünlerin kesinlikle satın alınmaması gerekiyor."
Ağaoğlu, ailelerin kısıtlı bütçeleri nedeniyle ucuz ürünlere yönelmelerinin çocuklarının sağlığını riske sokabileceğini dile getirerek, sağlığa zararlı ürünlerin zeka geriliği, ciltte kızarıklık ve kaşıntı gibi sağlık sorunlarının yanında, üreme organlarında ve bağışıklık sistemlerinde hasara hatta kansere neden olduğunun daha önce uzmanlar tarafından defalarca tespit edildiğini söyledi.
-"Deneylerinin yüzde 50'si olumsuz çıktı"
Ağaoğlu, Gümrük ve Ticaret Bakanlığının 2011 ve 2012 yılında piyasadaki ürünlerden bazı numuneler alarak, üzerlerinde deneyler yaptığına dikkati çekerek, "Yapılan deneylerin yaklaşık yüzde 50'si olumsuz çıktı" dedi.
Bu tespitlerin okul malzemeleri piyasasındaki durumun "vahametini" bir kez daha gözler önüne serdiğini ifade eden Ağaoğlu, şöyle devam etti:
"Geçtiğimiz yıl ayakkabılardan kalem kutularına beslenme çantalarından su mataralarına kadar pek çok ürün Gümrük Ticaret Bakanlığı tarafından sakıncalı bulunmasına rağmen, bazı firmaların ürünlerinin piyasada satışına devam ediliyor. Ülkemizdeki mevzuata göre beslenme çantası ve su matarası gibi direkt gıda ile temas edecek ürünlerin, Gıda Tarım Hayvancılık Bakanlığından izin almaları ve bu iznin tarih ve numarasını ürünlerinde belirtmeleri yasal zorunluluk olmasına karşılık, firmaların buna uymadığı gözlenmektedir. Gelişmiş ülkelerde dokunmanın bile kanser edebileceği, kız çocuklarında erken olgunlaşmaya sebep olabileceği nedeniyle kullanımı yasaklanmış azo boyar maddeler ile fıtalat içeren kırtasiye malzemeleri ucuz olduğu için tercih ediliyor. Fıtalat, gıda maddeleriyle temas halinde olan streç film gibi plastik malzemelerde, PVC'den yapılmış oyuncaklarda, süt ürünlerinde bulunabilen zehirli bir kimyasal maddedir. Özellikle oyuncaklarda olması çocuklar için büyk bir risktir."
Ağaoğlu, Tüketicinin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürlüğünce geçen yıl, yapılan denetimlerde 47 firmanın 9 bin 49 ürününün denetlendiğini anlatarak, güvensiz olduğu tespit edilen 11 firmaya 2 bin 200 ürünü için 148 bin 237 lira idari para cezası kesildiğini vurguladı.
-"Çocuklarımızın sağlığı ve geleceğiyle oynayanlara göz açtırmamalıyız"
Ailelerin risk oluşturan ürünlerdeki tehlikeli durumu tespit imkanına sahip olmadığını belirten Ağaoğlu,bu nedenle söz konusu ürünlerle ilgili önlem alma konusunda yetkili kurumların büyük sorumluluk üstlenmeleri gerektiğini kaydetti.
Ağaoğlu, çocukların sağlığını güvence altına almaları için tehlikeli ithal ürünleri gümrük kapılarında denetleyerek, bunların raflara girmesinin engellenmesi gerektiğne işaret ederek, "Yurt içinde üretilen okul ürünleriyle ilgili olarak da ilgili kamu kurumlarının denetimlerini sıklaştırılarak, çekimser davranmadan yaptırım uygulamalı. Çünkü bu uygulama diğer üreticiler için de örnek teşkil edecektir. Çocuklarımızın sağlığı ve geleceği ile oynayanlara göz açtırmamamız gerekmektedir" diye konuştu.