Selçuk Ansiad’a Konuk Oldu
Antalya Sanayici ve İşadamları Derneği’nin (ANSİAD) 2013 yılı 2. dönem toplantıları emekli Yargıtay Başkanı ve Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof.Dr. Sami Selçuk'un katılımıyla gerçekleşti.
Su Hotel'de akşam yemeğinin ardından Antalya Eski Milletvekili ve ANSİAD Haysiyet Divanı Üyesi Hüsnü Çöllü'nün başkanlık yaptığı toplantıda konuşan eski Yargıtay Başkanı ve Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sami Selçuk, şöyle konuştu: ''Türkiye'de Demokrasi ve Hukuk'' konulu bir sunum yaptı. Prof.Dr. Sami Selçuk, yıllardır hukuk ve demokrasiyi aramasına rağmen bulamadığını belirterek ''Bu iki sözcük hayatımız için önemli: Demokrasi ve hukuk. Ben yıllardan beri bu iki sözcüğü arıyorum, bulamadım. Bulabileceğimi de sanmıyorum'' dedi.
Bunun nedenleri üzerinde durmak gerektiğini kaydeden Prof.Dr. Selçuk, şöyle konuştu: ''Bakınız her siyasi parti muhalefette iken dikta Anayasası'nın değişmesi gerektiğini, hele Siyasi Partiler Yasası'nın ve seçim barajının kaldırılması gerektiğini söyler, iktidara geldiğinde vazgeçer. Bunu yaptığı için de seçmen tarafından cezalandırılmaz. Geriye baktığınızda bu iki sözcüğün Batıda önemli işlevleri olduğunu görürsünüz.''
Ne hukuk ve ne de demokrasinin bir çırpıda gelemeyeceğini savunan Prof. Dr. Sami Selçuk, şunları söyledi: ''Demokrasi ve hukuk biz de batının tersine tepeden gelmiştir, aşağıdan değil.'' Kurtuluş Savaşı'ndan çıkan Türkiye'de Atatürk'ün önce Cumhuriyet'i kurduğuna dikkat çeken Prof.Dr. Sami Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Cumhuriyet, Demokrasi en yakın olduğu için Atatürk özel olarak seçmiştir. Onun Padişah olmasını isteyenler de vardır ama o Cumhuriyeti seçmiştir. Atatürk Cumhuriyeti kurmuş ama halkın bu konuda ne katkısı ne de emeği vardır. O yüzden Türkiye'de bireylerle devlet arasında gerilim hep süregelmiştir.''
Türkiye'de hukukçu yetiştiren üniversitelerin bile araştırma yapamadığını belirten Prof.Dr. Selçuk, sözlerine şöyle devam etti: ''Ben kadı mıyım, yargıç mıyım karar veremiyorum. Türkiye'de araştırma yapan üniversiteler yerine, liselerin devamı gibi üniversitelerimiz var. Bunun artık değişmesi lazım. En önemlisi üniversitelerimiz özerk değil. Üniversitelerimizin özerk olduğunu söyleyebilecek biri var mı? 12 Eylül'ün getirdiği sistem devam ediyor. Olaylar oluyor, üniversiteler konuşamıyor. Çekiniyorlar, çünkü özerk değiller. Üniversiteler dedikodu yeri değil, düşüncenin ortaya çıktığı yerdir.''
Anayasa'nın yeniden yapılacağını anlatan Selçuk, "kim yapacak, kimin için yapacak? Bu Meclis mi yapacak?'' ifadelerini kullandı.
''Ben 'Hayır' diyorum" diyen Prof.Dr. Sami Selçuk, şunları söyledi:
"Anayasa uzlaşma komisyonu kurdular. Yüzde 100 katılım da olsa, yürürlükte iki kanun var. Birincisi yüzde 10 barajı. İnsanlar sandığa gidiyor. Benim parti bu barajı geçemez oyum boşa gitmesin diye kendisine en yakın gördüğü başka bir partiye oy veriyor. Bu halkın iradesi mi? İkincisi karşınıza bir oy pusulası koyuyorlar. 15 aday var. Ben bunlardan beşini beğenmiyorum, çizmek istiyorum. Ama çizemiyorum, yoksa oyum iptal olur. Bu mu yoksa halkın iradesi. Peki bu listeyi kim seçti genel başkan. Bu insanlar yarın seçildiklerinde genel başkanının karşısında özgür olabilir mi? Bir de bunların içinde Anayasa hocası var. 'Benim şahsi görüşüm başka, resmi görüşüm başka diyor.''
Soru cevapların ardından ANSİAD Başkanı Ali Eroğlu, konuk konuşmacı Prof.Dr. Sami Selçuk'a günün anısına bir plaket verdi.
Kaynak: İHA
Bunun nedenleri üzerinde durmak gerektiğini kaydeden Prof.Dr. Selçuk, şöyle konuştu: ''Bakınız her siyasi parti muhalefette iken dikta Anayasası'nın değişmesi gerektiğini, hele Siyasi Partiler Yasası'nın ve seçim barajının kaldırılması gerektiğini söyler, iktidara geldiğinde vazgeçer. Bunu yaptığı için de seçmen tarafından cezalandırılmaz. Geriye baktığınızda bu iki sözcüğün Batıda önemli işlevleri olduğunu görürsünüz.''
Ne hukuk ve ne de demokrasinin bir çırpıda gelemeyeceğini savunan Prof. Dr. Sami Selçuk, şunları söyledi: ''Demokrasi ve hukuk biz de batının tersine tepeden gelmiştir, aşağıdan değil.'' Kurtuluş Savaşı'ndan çıkan Türkiye'de Atatürk'ün önce Cumhuriyet'i kurduğuna dikkat çeken Prof.Dr. Sami Selçuk, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Cumhuriyet, Demokrasi en yakın olduğu için Atatürk özel olarak seçmiştir. Onun Padişah olmasını isteyenler de vardır ama o Cumhuriyeti seçmiştir. Atatürk Cumhuriyeti kurmuş ama halkın bu konuda ne katkısı ne de emeği vardır. O yüzden Türkiye'de bireylerle devlet arasında gerilim hep süregelmiştir.''
Türkiye'de hukukçu yetiştiren üniversitelerin bile araştırma yapamadığını belirten Prof.Dr. Selçuk, sözlerine şöyle devam etti: ''Ben kadı mıyım, yargıç mıyım karar veremiyorum. Türkiye'de araştırma yapan üniversiteler yerine, liselerin devamı gibi üniversitelerimiz var. Bunun artık değişmesi lazım. En önemlisi üniversitelerimiz özerk değil. Üniversitelerimizin özerk olduğunu söyleyebilecek biri var mı? 12 Eylül'ün getirdiği sistem devam ediyor. Olaylar oluyor, üniversiteler konuşamıyor. Çekiniyorlar, çünkü özerk değiller. Üniversiteler dedikodu yeri değil, düşüncenin ortaya çıktığı yerdir.''
Anayasa'nın yeniden yapılacağını anlatan Selçuk, "kim yapacak, kimin için yapacak? Bu Meclis mi yapacak?'' ifadelerini kullandı.
''Ben 'Hayır' diyorum" diyen Prof.Dr. Sami Selçuk, şunları söyledi:
"Anayasa uzlaşma komisyonu kurdular. Yüzde 100 katılım da olsa, yürürlükte iki kanun var. Birincisi yüzde 10 barajı. İnsanlar sandığa gidiyor. Benim parti bu barajı geçemez oyum boşa gitmesin diye kendisine en yakın gördüğü başka bir partiye oy veriyor. Bu halkın iradesi mi? İkincisi karşınıza bir oy pusulası koyuyorlar. 15 aday var. Ben bunlardan beşini beğenmiyorum, çizmek istiyorum. Ama çizemiyorum, yoksa oyum iptal olur. Bu mu yoksa halkın iradesi. Peki bu listeyi kim seçti genel başkan. Bu insanlar yarın seçildiklerinde genel başkanının karşısında özgür olabilir mi? Bir de bunların içinde Anayasa hocası var. 'Benim şahsi görüşüm başka, resmi görüşüm başka diyor.''
Soru cevapların ardından ANSİAD Başkanı Ali Eroğlu, konuk konuşmacı Prof.Dr. Sami Selçuk'a günün anısına bir plaket verdi.