Türk Kızılayının Helal Kan Üreteceği İddiası
BOLU - Türk Kızılayı Bolu Şube Başkanı Hüseyin İka, kurumun gönüllü kan bağışçılarından aldığı kanı, gerekli süreçlerden geçirerek ihtiyaç sahiplerinin kullanımına sunduğunu söyledi.
İka, AA muhabirine yaptığı açıklamada. "Kızılay helal kan üretecek" şeklindeki haberlerin gerçeği yansıtmadığını belirterek, kanın yapay olarak üretilmediğini, kaynağının insan olduğunu söyledi.
"Türk Kızılayının kan üretmesi gibi bir durum söz konusu değildir" diyen İka, "Türk Kızılayı sadece gönüllü kan bağışçılarından aldığı bağışları, gerekli süreçlerden geçirerek ihtiyaç sahiplerinin kullanımına sunuyor. Plazma Fraksinasyonu Projesi ile ülkemizde de kullanılan ve yurt dışından ithal edilen kan ilaçları, toplumumuzun kendi kanından elde edilecek bileşenlerle üretilebilecek. Böylece yurt dışında bağlılık ortadan kalkacak. Elde edilecek kan ilaçları ihraç edilebilecek nitelikte olacak" diye konuştu.
Güvenli Kan Temini Programı adıyla yürütülen başarılı çalışmalar neticesinde gönüllü kan bağışı sayısının 305 bin 324 üniteden 2012 yılında bir milyon 469 bin 807 üniteye çıkarıldığına dikkati çeken İka, "Ülkemizin 2 milyonun üzerinde kan bağışına ihtiyacı olduğu düşünülüyor. Toplanan tam kanlar, eritrosit, trombosit ve plazma olarak bileşenlerine ayrılarak kullanılıyor. Tam kan bağışı ihtiyacı halen devam ediyor' şeklinde konuştu.
İka, plazmanın hastanelerde tedavi gören hastalarda kullanıldığını anlatarak, şunları dile getirdi:
"Dünyada, plazma işleyen tesisler aracılığı ile ilaç ham maddesi olarak da kullanılıyor. Plazmadan bağışıklık sistemleri desteklenmesi veya düzenlenmesi gereken hastalar için kullanılan 'immünglobuliner ',kalıtsal eksiklik nedeni ile kanaması durmayan hastalar için kullanılan 'pıhtılaşma faktörleri ',çok kan kaybedilen ağır yaralanmalar ve karaciğer yetmezliği gibi durumlarda kullanılan 'albümin' ve benzeri ilaçlar elde edilebilmekte. Bu ilaçların büyük çoğunluğunun da tek kaynağı insan plazmasıdır. Ülkemiz bu ilaçlar açısından yurt dışına bağımlı durumda. Plazma fraksiyonasyon sanayi olarak isimlendirilen bu alanın kendine has katı kuralları vardır. T
am kandan elde edilerek hastanelerde hali hazırda kullanılan plazmalar göre daha katı ve farklılık gösterebilen standartlar uygulanmaktadır. Dünyada insan plazmasını işleme yoluyla ilaç elde etme teknolojisine sahip kuruluş sayısı sınırlıdır."
İka, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu alanda yapılacak yatırımlar sonucunda, plazma işleme tesisinde ham madde olarak kullanılmaya uygun nitelikte plazma hazır olacağı için hızla ilaç üretimine geçilebilmesi mümkün olabilecektir. Kan bağışı gibi, kişi ve toplum sağlığı açısından hayati öneme sahip bilgilerin kamuoyuna en doğru şekliyle aktarılması ve yanlış algıların ortadan kaldırılması için desteğinizi talep ediyor, güvenli kan bağışı çalışmalarımıza sağladığınız katkı için teşekkür ediyoruz."
Kaynak: AA
"Türk Kızılayının kan üretmesi gibi bir durum söz konusu değildir" diyen İka, "Türk Kızılayı sadece gönüllü kan bağışçılarından aldığı bağışları, gerekli süreçlerden geçirerek ihtiyaç sahiplerinin kullanımına sunuyor. Plazma Fraksinasyonu Projesi ile ülkemizde de kullanılan ve yurt dışından ithal edilen kan ilaçları, toplumumuzun kendi kanından elde edilecek bileşenlerle üretilebilecek. Böylece yurt dışında bağlılık ortadan kalkacak. Elde edilecek kan ilaçları ihraç edilebilecek nitelikte olacak" diye konuştu.
Güvenli Kan Temini Programı adıyla yürütülen başarılı çalışmalar neticesinde gönüllü kan bağışı sayısının 305 bin 324 üniteden 2012 yılında bir milyon 469 bin 807 üniteye çıkarıldığına dikkati çeken İka, "Ülkemizin 2 milyonun üzerinde kan bağışına ihtiyacı olduğu düşünülüyor. Toplanan tam kanlar, eritrosit, trombosit ve plazma olarak bileşenlerine ayrılarak kullanılıyor. Tam kan bağışı ihtiyacı halen devam ediyor' şeklinde konuştu.
İka, plazmanın hastanelerde tedavi gören hastalarda kullanıldığını anlatarak, şunları dile getirdi:
"Dünyada, plazma işleyen tesisler aracılığı ile ilaç ham maddesi olarak da kullanılıyor. Plazmadan bağışıklık sistemleri desteklenmesi veya düzenlenmesi gereken hastalar için kullanılan 'immünglobuliner ',kalıtsal eksiklik nedeni ile kanaması durmayan hastalar için kullanılan 'pıhtılaşma faktörleri ',çok kan kaybedilen ağır yaralanmalar ve karaciğer yetmezliği gibi durumlarda kullanılan 'albümin' ve benzeri ilaçlar elde edilebilmekte. Bu ilaçların büyük çoğunluğunun da tek kaynağı insan plazmasıdır. Ülkemiz bu ilaçlar açısından yurt dışına bağımlı durumda. Plazma fraksiyonasyon sanayi olarak isimlendirilen bu alanın kendine has katı kuralları vardır. T
am kandan elde edilerek hastanelerde hali hazırda kullanılan plazmalar göre daha katı ve farklılık gösterebilen standartlar uygulanmaktadır. Dünyada insan plazmasını işleme yoluyla ilaç elde etme teknolojisine sahip kuruluş sayısı sınırlıdır."
İka, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu alanda yapılacak yatırımlar sonucunda, plazma işleme tesisinde ham madde olarak kullanılmaya uygun nitelikte plazma hazır olacağı için hızla ilaç üretimine geçilebilmesi mümkün olabilecektir. Kan bağışı gibi, kişi ve toplum sağlığı açısından hayati öneme sahip bilgilerin kamuoyuna en doğru şekliyle aktarılması ve yanlış algıların ortadan kaldırılması için desteğinizi talep ediyor, güvenli kan bağışı çalışmalarımıza sağladığınız katkı için teşekkür ediyoruz."