AÜ’de Öğrenciler Polisin Üniversitelere Girecek Olmasını Protesto Etti
Eskişehir Anadolu Üniversitesi (AÜ)'nde Gençler Meydana Derneği (Genç-Der) üyesi bir grup öğrenci, üniversitelerde özel güvenlikçilerin yerine polislerin görev yapacak olmasını protesto etti.
Yunus Emre Yerleşkesi Cumhuriyet kapısında toplanan yaklaşık 30 kadar öğrenci, ‘YÖK kalkacak, polis gidecek, üniversiteler bizimle özgürleşecek’, ‘Polis defol üniversiteler bizimdir’ gibi sloganlarla rektörlük önüne kadar yürüdü. Burada grup adına Genç-Der Türkiye Temsilcisi Ayşen Ece Kavas, Genç-Der Eskişehir Temsilcisi Onur Keşt ve üyelerden Özge Uyanık, Anadolu Üniversitesi Rektörü Davut Aydın ile görüşmek için rektörlük giriş kapısına gitti. Öğrencilerin geldiğini gören özel güvenlik görevlileri, rektörlüğün giriş kapısını kilitledi. Bir süre kapı önünde bekleyen öğrencilerden Kava ve Keşt, daha sonra özel güvenlik görevlilerin kapıyı açmasıyla Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Naci Gündoğan ile görüştürüldü. Güvenlik görevlilerine öğrencilerin içeri alınması talimatı gelinceye kadar kilitli kapılar üniversite girmek isteyen personele de engel oldu. Görev yaptıkları hizmet binasına girmek isteyen personeller de içeriye alınmayarak farklı giriş kapılarına yönlendirildi.
Prof. Dr. Gündoğan’la görüştükten sonra rektörlük önünde grup adına ilk olarak basın açıklaması yapan Genç-Der Eskişehir Temsilcisi Onur Keşt, üniversite yönetiminin öğrencilere karşı temkinliği yaklaştığını ve bütün kapıları kapattığını belirterek, kolluk kuvvetlerinin üniversitelere girmesine izin verdiklerini öne sürdü. Keşt, üniversitelerin polisin içeri girmesi gibi bir gündeminin olmadığını da ifade ederek, üniversitelerde bilim ön planda tutulmasını ve özerk, demokratik bir üniversite istediklerini söyledi.
Ardından konuşan Genç-Der Türkiye Temsilcisi Ayşen Ece Kavas ise, Rektör Yardımcısı Gündoğan’a ‘Başbakanın polisin üniversitelere gireceğini açıklamasına neden tepki göstermediniz?’ diye sorduklarını ve Gündoğan’ın kendilerine ‘Bizim bu konuda yetkimiz yok, biz ne yasa olursa onu uygularız’ cevabını verdiğini söyledi.
Kavas, üniversitelerin yasayı uygulayan emir kulları olmadığını belirterek, “Üniversite, bilimi ve toplumu alakadar eden neyse onu kendi fikirleriyle açıklamak zorunda. Bunu da kendi öğrencileriyle, kendi akademisyenleriyle birlikte yapmak zorundadır. Üniversite denilen şey, yasayı uygulayan emir kulları değildir. Biz burada rektör yardımcısının takındığı tavrı doğru bulmuyoruz. Bizim açımızdan önemli olan üniversitelerin gerçekten toplumsal olan şeye değinmesidir. Biz üniversitelerden bunu bekliyoruz” dedi.
Grup adına söz alan Özge Uyanık da, üniversitelerin polise değil bilime ihtiyacı olduğunu anlatarak şunları aktardı:
“Anadolu Üniversitesi ile Eskişehir İl Emniyet Müdürlüğü arasında ‘Bilimsel Araştırma ve Eğitim İş Birliği’ protokolü imzalandı. Bu haberin ardından Başbakan Erdoğan, Washington’da gazetecilerle yaptığı toplantıda, üniversitelerde özel güvenlik birimlerinin görevlerini yerine getiremediğini öne sürerek polislerin üniversitelere gireceğini duyurdu. Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ve Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay da yaptığı açıklamada üniversitelerde özel güvenliğin değil, polisin görev yapacağını söyledi.
Bizler üniversitelerimizde polislerin yer almasını değil, bilimin yer almasını istiyoruz. Üniversitelerin böyle bir gündemi yoktur. Üniversitelerin polise değil, bilimselliğe ihtiyacı vardır.”
Daha sonra grup, bir süre slogan attıktan sonra dağıldı.
Kaynak: İHA
Prof. Dr. Gündoğan’la görüştükten sonra rektörlük önünde grup adına ilk olarak basın açıklaması yapan Genç-Der Eskişehir Temsilcisi Onur Keşt, üniversite yönetiminin öğrencilere karşı temkinliği yaklaştığını ve bütün kapıları kapattığını belirterek, kolluk kuvvetlerinin üniversitelere girmesine izin verdiklerini öne sürdü. Keşt, üniversitelerin polisin içeri girmesi gibi bir gündeminin olmadığını da ifade ederek, üniversitelerde bilim ön planda tutulmasını ve özerk, demokratik bir üniversite istediklerini söyledi.
Ardından konuşan Genç-Der Türkiye Temsilcisi Ayşen Ece Kavas ise, Rektör Yardımcısı Gündoğan’a ‘Başbakanın polisin üniversitelere gireceğini açıklamasına neden tepki göstermediniz?’ diye sorduklarını ve Gündoğan’ın kendilerine ‘Bizim bu konuda yetkimiz yok, biz ne yasa olursa onu uygularız’ cevabını verdiğini söyledi.
Kavas, üniversitelerin yasayı uygulayan emir kulları olmadığını belirterek, “Üniversite, bilimi ve toplumu alakadar eden neyse onu kendi fikirleriyle açıklamak zorunda. Bunu da kendi öğrencileriyle, kendi akademisyenleriyle birlikte yapmak zorundadır. Üniversite denilen şey, yasayı uygulayan emir kulları değildir. Biz burada rektör yardımcısının takındığı tavrı doğru bulmuyoruz. Bizim açımızdan önemli olan üniversitelerin gerçekten toplumsal olan şeye değinmesidir. Biz üniversitelerden bunu bekliyoruz” dedi.
Grup adına söz alan Özge Uyanık da, üniversitelerin polise değil bilime ihtiyacı olduğunu anlatarak şunları aktardı:
“Anadolu Üniversitesi ile Eskişehir İl Emniyet Müdürlüğü arasında ‘Bilimsel Araştırma ve Eğitim İş Birliği’ protokolü imzalandı. Bu haberin ardından Başbakan Erdoğan, Washington’da gazetecilerle yaptığı toplantıda, üniversitelerde özel güvenlik birimlerinin görevlerini yerine getiremediğini öne sürerek polislerin üniversitelere gireceğini duyurdu. Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç ve Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay da yaptığı açıklamada üniversitelerde özel güvenliğin değil, polisin görev yapacağını söyledi.
Bizler üniversitelerimizde polislerin yer almasını değil, bilimin yer almasını istiyoruz. Üniversitelerin böyle bir gündemi yoktur. Üniversitelerin polise değil, bilimselliğe ihtiyacı vardır.”
Daha sonra grup, bir süre slogan attıktan sonra dağıldı.