Taner Yıldız: “300 Milyar Doları Dağlara Taşlara Gömdük”

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, çözüm süreci ile ilgili olarak, "Bu aziz topraklarımızda artık güller yetişsin diyoruz.

Taner Yıldız: “300 Milyar Doları Dağlara Taşlara Gömdük”
Doğru kaynaklara, doğru şekilde paraların harcanmasını istiyoruz ama bazı kesimler ayrılmak istediğini zannetti, bazıları da maniple etti. Bu ülke 300 miyar dolarını dağlara taşlara gömdü. Bunların hepsi yatırım olarak geri gelecek” dedi.

Bursa’da STK’larla bir araya gelen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, yatırımlara devam edeceklerini söyledi.

İstihdamın gelişmesine, üretim kaynaklarını artırmayı sürdüreceklerini anlatan Yıldız, Japonya ile geçtiğimiz hafta hükümetler arası bir anlaşma imzaladıklarını açıklayarak, “Şu anki idarenin en önemli farklılıklarından birisi, ülkeyi büyürken değiştirmektir. O yüzden bizler gerek bu değişimi yöneteceğiz gerekse de ülkeyi büyütmeye devam edeceğiz. Kamu bütçesinden aldığımız payları azaltıyoruz. Bizim almadığımız bütçeleri sosyal alanlardaki etkinliğe aktarıyoruz” diye konuştu.

27 Avrupa Birliği ülkesi arasında Türkiye’deki doğalgaz fiyatlarının en ucuzu olduğunu söyleyen Yıldız, “Biz doğalgazı ülkeden çıkarmıyoruz, 40’ta birini çıkarıyoruz. Yani zekat miktarınca Türkiye’de çıkıyor. Nasıl oluyor da en ucuzu satıyoruz? Türkiye’deki gelişmiş bütün değerleri bu fiyatı dengelemekte kullanıyoruz. O yüzdendir ki, vatandaşımıza en az yükü getirecek sistemi kurduk. Elektrik fiyatlarında en ucuz klasmanda, Avrupa’da ilk 5 içindeyiz. Buna rağmen Türkiye’de çok fazla iş var” şeklinde konuştu.

NÜKLEER SANTRALE KARŞI ÇIKANLARA CEVAP
Bakan Yıldız, nükleer santrallerin tarım arazilerine zarar verecek yerlere yapıldığı eleştirileri üzerine, Türkiye genelinde 46 yatırıma 46 itiraz olduğunu hatırlatarak, “Bunda bir gariplik yok mu? Bari bir tanesine, iki tanesine yapın. Zeytin ağaçlarımıza kıymayın, zeytin ayette geçen kutsal bir gıdadır dediler, amenna. Siz santrale kurban edeceksiniz, diyorlar. Nükleer patlar yapmamak lazım, kömür zaten kirli onu hiç yapmamak lazım, rüzgar kuşları öldürüyor, su coğrafyayı bozuyor. Jeotermaller yer altını bozuyor, doğalgaz zaten ithal, yapmamak lazım. Neyi yapmamızı önerirsiniz diye soruyorum, 'Ben o kısmını bilmiyorum' diyorlar. Kusura bakmayın onu da biz biliyoruz. Toplumun hassasiyetlerini dikkate alacağız ama biz iyi bir inceleme yaptırıyoruz” dedi.

Bir nükleer santrali yapmak için 16 Başbakan 25’ten fazla hükümetin görev yaptığını söyleyen Yıldız, şöyle devam etti:
“Yalnızca bunun müzakeresi minimum 18 ay sürüyor. Biz iktidara gelene kadar hükümetlerin ortalama süresi 18 ay oldu. Karar verip de o işi başarma imkanı falan yok. O yüzden de siyasi istikrarın korunması partiler üstü mesele derken bunu kast ediyorum. Doğru yapan güçlenir, güçlendiği kadar doğru yapar. O yüzden, Türkiye daha fazla doğru şeyler yapmak zorunda. Tercihlerini doğru kullanmak gerek. 2 nükleer santralin anlaşmasını yaptık. Sanayi şehri olan, derin bir kütür birikimi olan Bursa’ya da büyük bir iş düşüyor.”

“3.NÜKLEER SANTRALİ YERLİ KAYNAKLARLA YAPABİLİRİZ”
2 nükleer santral ve 8 ünitenin yapımında yerli sanayicilere büyük işler düştüğünü söyleyen Yıldız, “Başbakanımız, ‘3. nükleer santral Türk mühendislerinin operasyonları ile yapabilir misiniz?’ dedi.

Biz yapabiliriz, dedi.

3. bir ülkeyle anlaşabiliriz. 2 nükleer santralin ardından bizim yerli sanayimizi gelişmesiyle birlikte bunu yapabiliriz. Sabırla, gayretle ve biraz da inatla bu işlerin üzerine gitmek azım. Yalnızca bir nükleer proje 22 milyar dolar. Toplam yatırım yapılacak 44 milyar dolar miktardan bahsediyorum. İşletme süresi içinde cirosu 60 yıl içinde bir nükleer santral 84 milyar dolar ciro getirecek” şeklinde konuştu.

“300 MİLYAR DOLARI DAĞLARA TAŞLARA GÖMDÜK”
Terörün Türkiye’nin başının belası olduğunu anlatan Yıldız, “Bin yıl biz Müslüman'ı ve Musevi'si ile birçok gruplarla kardeşçe yaşadık. Osmanlı’nın tüm çekirdeği Bursa’da kuruldu. Birbirimize nasıl davranacağımızı bilen bir ülkeyiz ama bazı kesimler ayrılmak istediğini zannetti, bazıları da maniple etti. Ölçülebilir kaynağı 300 miyar dolarını dağlara taşlara gömdü. Bunların hepsi yatırım olarak geri gelecek. Başkanlık ve çözüm süreci ile ilgili noktada en önemli göstergesi bu gücü yakalamamızdan kaynaklanıyor. Bu aziz topraklarımızda artık güller yetişsin diyoruz. Doğru kaynaklara, doğru şekilde paraların harcanmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.

“FAZLA KONUŞMUYORUZ, İŞ YAPMA VAKTİ”
Çözüm sürecini istismar edenlerin olduğunu söyleyen Yıldız, “Türkiye artık bu kirli tezgahlara gelmeyecek. Bu kamburu sırtımızdan atmış olacağız. Bu kadro, Türkiye’nin konsantresidir. Akil insanlar toplantıları, Türkiye’de tartışılan konular ile ilgili vatandaşlarımızın merak ettiği soruları cevaplıyor. Biz çok fazla konuşmuyoruz. Şu anda iş yapma vaktidir, herhangi bir tedirginliğe bakmaksızın bunu sonlandırmamız lazım. Silopi’de, Hakkari’de, Yüksekova’da oradaki HES’lerin santrallerin havaalanlarının yapıldığını göreceğiz. Batı'ya yapılan yatırımların aynısı doğuya da yapılıyor. Bizler, milletimize rağmen hiçbir pazarlığın içinde olmadık ve olmayız. Bu konuda herkes müsterih olsun” dedi.

KAYIP KAÇAK YORUMU
Toplantının soru cevap bölümünde kayıp kaçak ile ilgili soruya ise Taner Yıldız, "Türkiye'de 2 bölgenin haricinde, Dive ve Vangölü Dağıtım Şirketleri haricinde bugün itibarıyla geldiği nokta, AB ülkelerinin kayıp kaçak oranının altındadır. Yüzde 9.4. Ne yapacağız bu iki bölgeyi. Özelleştirme için tarihleri aldık. Zannediyorum, hazirana kadar bunları devirlerinin gerçekleşmesi lazım. 2015 sonuna kadar aynen 19 bölgenin ortalaması nasıl AB ülkelerinin ortalamasının altında ise iki bölgeyi de katarak Türkiye'nin ortalamasını AB ülkeleri ortalamasının altına indirmiş olacağız" açıklamalarında bulundu.

Bir sanayicinin, ülkede yalıtımın genişlemesi için tüketicilere teşvik verilmesi konusunda bir çalışma olup olmayacağını sorması üzerine Bakan Yıldız, "Dünyadaki iklim değişikliği ile alakalı birçok kurumun umurunda değil ama dünya kirleniyor. Dünya hızla buzulların eridiği ve mevsim değişikliklerinin öne çıktığı bir yapıya gidiyor. Biz şunu önerdik, kim kirletiyorsa o temizlesin. Kirletenler ayrı, temizleyenler ayrı böyle şey olmaz. Biz Türkiye olarak çevremizi kirletmeyeceğiz ama kirletenlerin de parasını ödemeyi düşünmüyoruz. Bizim o kadar paramız yok. O yüzden yalıtım çok önemli. Biz bir hazineye sunuşta bulunduk. Ekonomi Bakanımız dikkatle dinledi. Şimdi piyasa faaliyetleri ile beraber geniş bir sunum yapacağız. Hazırlığımız oldu. Bankacılık sistemi bunları kredilendirme konusunda sıcak bakıyor. KDV muafiyeti Maliye Bakanlığımızın vereceği bir karardır ama biz Maliye Bakanlığımıza sunum yapacağız. Enerji Bakanlığımızın tek başına bir teşviki yok. Önümüzdeki süreçte inşallah daha güzel haberlerin çıkacağına inanıyorum."
Bir sanayicinin UEDAŞ'ın Bursa'daki çalışmalarından şikayet etmesi üzerine Yıldız, "Aydınlatmalar, şahsi olmamak kaydıyla hızla yapılacak ama biz enerji verimliliği ile beraber olan armatürlerin katılmasını istiyoruz. Eğer bu olmazsa biz masraftan kabul etmeyeceğiz. Özel sektörün bir suçu yok. Bizim biraz suçumuz vardı, biz onu telafi ettik ama özel şirketlerin şunu yapması lazım. Belediye yatırım yapıyor, düzenleme yapıyor. Bunu belediyelerle birlikte yapacaklar” şeklinde konuştu.

Kaynak: İHA