Arınç’tan ‘serbest Bırakılan Kamu Görevlileri’ne İlişkin Açıklama

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, PKK’nın elinde bulunan kamu görevlilerinin teslim edilmesine ilişkin, “Uzun süredir örgüt tarafından alı konulan kamu görevlilerinin Türkiye’ye ailelerine kavuşacak olmasından biz şahsen sevinç duyuyoruz.Gelişmeler beklendiği gibi devam ediyor” dedi.

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Gazi Üniversitesi’nin Bahar Dönemi Akademik Yılı Açılış Töreni’nden ayrılırken gazetecilerin sorularını cevapladı. PKK’nın elinde bulunan kamu görevlilerinin serbest bırakılmasına ilişkin Arınç, “Uzun süredir örgüt tarafından alıkonulan kamu görevlilerinin Türkiye’ye ailelerine kavuşacak olmasından biz şahsen sevinç duyuyoruz. Bu insani bir olaydır” diye konuştu.

Bakanlar Kurulu Toplantısı’nın ardından bu prosedürün nasıl yürüyeceğine ilişkin açıklamada bulunduğunu hatırlatan Arınç, BDP’den iki kişi ile İnsan Hakları ve Mazlum-Der’den oluşan bir heyetin Kuzey Irak’a geçtiğini söyledi.

Sürecin kendilerine verilen bilgiler ışığında yürüdüğünü kaydeden Arınç, “Bir iki küçük arızanın dışında başka bir sebep olmadı. Biz bu kardeşlerimizle, yurttaşlarımızla kucaklaşmak istiyoruz. Ailelerine şimdiden geçmiş olsun demek istiyorum. Gelişmeler beklendiği gibi devam ediyor” ifadesini kullandı.

Bir gazetecinin, “Bakanlar Kurulu’nda yaptığınız bir açıklamada 'filmlere konu olacak bir operasyon' demişsiniz. Ama İçişleri Bakanı Muammer Güler bir operasyonun gerçekleşmediğini söyledi” yönündeki sözleri üzerine Arınç, “Gazeteci arkadaşım Muammer Güler beni tekzip etmiyor. Gazetelerde yazılıp çizilen operasyon konusunun doğru olmadığının söylüyor. Yoksa benim açıklamalarımı reddetmiş anlamına gelmez” dedi.

Arınç, operasyonun detaylarına ilişkin soruya ise bu konuda detay veremeyeceğini söyleyerek cevap vermedi.

İMRALI TUTANAKLARI BDP’nin İmralı tutanaklarına ilişkin dün yaptığı yazılı açıklamanın hatırlatılarak, “Beklediğiniz bir şey miydi?” sorusu üzerine Arınç şunları kaydetti: “Beklediğim bir şey değildi. İmralı’da Abdullah Öcalan BDP milletvekilleriyle konuşmuş. Biz orada yokuz ne konuştuğunu bilmeyiz. Bilmemiz de gerekmez. Onu bilmesi gereken yer MİT’tir. Çünkü bu süreci o yönetiyor. Ama bu tutanak ya da konuşma metninin bir şeklide sızdırılması bence sürece yapılacak sabotajlardan biridir. Çok şükür bunun gerçek amacı açıklandı. BDP’nin elinde olan bu konuşma metinlerinin parti meclisi ve basından sorumlu birisi tarafından bilerek ya da bilmeyerek basına sızdırılmış olmasını kabul ediyorlar. Onlar kabul ediyorsa söyleyecek bir şey yok. Bizim için sürecin sonunda amaçladığımız yere gelmektir. Bunun için sabırlı olmalıyız. Süreci etkileyecek bir takım davranışlarda bulunmamaya çalışmalıyız.”
Kaynak: İHA