Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin Açıklama Yaptı
AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, 'Cerebral Palsy'mle Hayattayım Projesi'nin açılış toplantısına katıldı.
Bakan Şahin, “Sosyal politikalar alanına ayrılan pay 2001 yılında 1,3 milyar TL’yken, şimdi 20 milyar TL'ye ulaştı” dedi.
Türkiye Spastik Çocuklar Vakfı tarafından serebral palsili çocuk ve gençlerin sosyal yaşama katılmalarının ve rehabilitasyon hizmetlerine erişimlerinin artırılması amacıyla hayata geçirilen 'Cerebral Palsymle Hayattayım' Projesi'nin açılış toplantısı, AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’in katılımıyla gerçekleştirildi.
Vakfın Ataşehir'deki binasında Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı ve çok sayıda davetlinin katıldığı toplantıda bir konuşma yapan AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, siyaset-sivil toplum iş birliğini göstermesi açısından bu törenin çok anlamlı olduğuna inandığını dile getirerek, “Belki de ülkemizin en büyük ihtiyaçlarından biri olan diyalog eksikliği içinde bir mihenk taşı olur diye temenni ediyorum. Çünkü Avrupa Birliği standartlarında bir ülke olabilmemiz için bizim farklılıklarımızla iç içe yaşama konusunda tarihimizde olduğu gibi geleceğimizde de daha hoşgörülü olmamız gerekiyor. İşte bu yüzden bu proje çok anlamlı. Mensubu olmaktan büyük onur duyduğumu Adalet ve Kalkınma Partisi'nin Ataşehir İlçe Kadın Kolları kendi ilçelerinde bir ihtiyacı tespit etti, bu ihtiyacı giderebilmek için arayışa yöneldi; bizimle temas kurdu. Avrupa Birliği fonlarına nasıl başvurulacağı ile ilgili bilgi aldılar ama bunu yerelde saygınlığı olan bir vakıfla bir sivil toplum kuruluşuyla gerçekleştirmek istediler. Bunun neticesinde Ataşehir'de, Üsküdar'da, Pendik'te yaşayan engelli çocukların ailelerin kullanımına 1 milyon TL'lik bir fon bulabildiler ve bunun sağlanabilmesi için gerçekten bütün herkes büyük özveriyle çalıştı. Bu kendi başına azmin, çabanın, kararlılığın hiçbir engele tanımadığını ortaya koydu” dedi.
Bağış’ın konuşmasının ardından kürsüye çıkarak söz alan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ise millete hizmet etme yolculuğuna çıktıkları zaman söyledikleri en temel şeyin ''insan'' olduğunu ifade ederek, ''İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın, insanı yücelt ki, devlet yücelsin, dedik. Önce insanın içerisine 74 milyonun, herkesin ama herkesin, nerede doğarsa doğsun, anası babası kim olursa olsun, inancı, mezhebi ne olursa olsun, herkesin birinci sınıf insan, vatandaş olması için bu yolculuğa çıktı'' diye konuştu.
Şahin, bu yolculuğa çıkalı 10 yıl geçtiğini belirterek, ''Bu yolculukta en büyük paydaşımız, sivil toplum oldu, milletimiz oldu. Bu yolculukta hep beraber yoldaki engelleri aşmaya, önce insan felsefesine uygun bir şekilde yolumuza devam etmeye çalıştık. Geldiğimiz noktada bugün engelli kardeşlerimizle ilgili yıllar önce başlayan çalışmada gördüğümüz en temel ihtiyaçlardan bir tanesi, engelli kardeşlerimizin hukuki manada çıkmış bir yasası yok. Engelli kardeşlerimizin bir çatısı yoktu. Uygulamalarda bundan dolayı işte, Sabancı ailesinin yıllardır verdiği mücadelenin, alanın genişletilmesi, büyümesi, bir devlet politikasına dönüştürülmesi gerekiyordu. Önce engelli kardeşlerimiz için hukuki olarak yapılması gereken yasal alt yapı oluşturuldu. Arkasından uygulamalarda, özellikle eğitim ve sağlık imkanlarının fırsat eşitliği ve pozitif ayrımcılık anlayışıyla ve büyük bütçeler ayrılarak bugün yollarındaki engeller kaldırılmaya çalışıldı. Sosyal politikalar alanına ayrılan pay 2001 yılında 1,3 milyar TL iken, şimdi 20 milyar TL'ye ulaştı” dedi.
2008'de dünyada yaşanan ekonomik krizde ülkelerin ilk yaptığı şeyin sosyal politikaya ayrılan mali destekleri kesmek olduğunu belirten Şahin, “Biz hiçbir krizde, hiçbir sorunda bu dezavantajlı gruplara ayırdığımız bütçeyi kesmedik. Tam tersine bunları çoğaltarak yolumuza devam ettik çünkü toplumsal huzur ve barışın sosyal politikalar anlayışının güçlenmesi gerektiğine inandık. Sosyal devlet olma, anayasanın bize verdiği bir hükümdür. Aynı zamanda bizim inançlarımızın gereği olan bir anlayışın gereğidir. Bu yüzden çalışlarda, özellikle rehabilitasyonla ilgili, kaynaştırma eğitimi, devletin rehabilitasyon merkezlerinde yapılan çalışmalarla beraber bugün engelli kardeşlerimizin bir çoğu kendi içinde fırsat eşitliği sağlayarak temel eğitim imkanlarından istifade etmeye başladılar” şeklinde konuştu.
Önlerinde iki temel sorun olduğunu dile getiren Şahin, “Bir tanesi istihdam. Sosyal devlet olarak engelli ailelerin kafasındaki soru işaretlerine cevap vermek zorundayız. Biz de ekonomik olarak onların potansiyelini kullanmak, onların istihdamını sağlamak durumundayız. Ben inanıyorum ki 2023 hedefi, dünyanın ilk 10 büyük ekonomisi olacaksak bunu bütün potansiyelimizi hayata geçirmekle mümkün olacak” dedi.
Başbakan Erdoğan'ın geçen hafta engellilerin kamuda istihdamının artırılması konusunda talimat verdiğini hatırlatan Şahin, kamudaki kadronun 5 binden 27 bine ulaştığını söyledi.
Şahin, bu sayıya 8 bin 150 engellinin daha ekleneceğini belirterek, engellilerin üniversiteye gitme oranının da çok düşük olduğunu belirtti.
Engellilerin istihdamdaki oranını artırmaları için bu kişilerin yüksek öğretimdeki sayısını artırmaları gerektiğini vurgulayan Şahin, kamuda engelliler için yapılan sınavların çeşitlendirildiğini dile getirdi.
Konuşmaların ardından Egemen Bağış ve Fatma Şahin’e birer plaket takdim edildi. Daha sonra Güler Sabancı ve beraberindekiler, Egemen Bağış ve Fatma Şahin’e vakıf binasını gezdirerek burada eğitim alan engelli çocuklar hakkında bilgi verdi .
Kaynak: İHA
Türkiye Spastik Çocuklar Vakfı tarafından serebral palsili çocuk ve gençlerin sosyal yaşama katılmalarının ve rehabilitasyon hizmetlerine erişimlerinin artırılması amacıyla hayata geçirilen 'Cerebral Palsymle Hayattayım' Projesi'nin açılış toplantısı, AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin’in katılımıyla gerçekleştirildi.
Vakfın Ataşehir'deki binasında Sabancı Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Güler Sabancı ve çok sayıda davetlinin katıldığı toplantıda bir konuşma yapan AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, siyaset-sivil toplum iş birliğini göstermesi açısından bu törenin çok anlamlı olduğuna inandığını dile getirerek, “Belki de ülkemizin en büyük ihtiyaçlarından biri olan diyalog eksikliği içinde bir mihenk taşı olur diye temenni ediyorum. Çünkü Avrupa Birliği standartlarında bir ülke olabilmemiz için bizim farklılıklarımızla iç içe yaşama konusunda tarihimizde olduğu gibi geleceğimizde de daha hoşgörülü olmamız gerekiyor. İşte bu yüzden bu proje çok anlamlı. Mensubu olmaktan büyük onur duyduğumu Adalet ve Kalkınma Partisi'nin Ataşehir İlçe Kadın Kolları kendi ilçelerinde bir ihtiyacı tespit etti, bu ihtiyacı giderebilmek için arayışa yöneldi; bizimle temas kurdu. Avrupa Birliği fonlarına nasıl başvurulacağı ile ilgili bilgi aldılar ama bunu yerelde saygınlığı olan bir vakıfla bir sivil toplum kuruluşuyla gerçekleştirmek istediler. Bunun neticesinde Ataşehir'de, Üsküdar'da, Pendik'te yaşayan engelli çocukların ailelerin kullanımına 1 milyon TL'lik bir fon bulabildiler ve bunun sağlanabilmesi için gerçekten bütün herkes büyük özveriyle çalıştı. Bu kendi başına azmin, çabanın, kararlılığın hiçbir engele tanımadığını ortaya koydu” dedi.
Bağış’ın konuşmasının ardından kürsüye çıkarak söz alan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ise millete hizmet etme yolculuğuna çıktıkları zaman söyledikleri en temel şeyin ''insan'' olduğunu ifade ederek, ''İnsanı yaşat ki, devlet yaşasın, insanı yücelt ki, devlet yücelsin, dedik. Önce insanın içerisine 74 milyonun, herkesin ama herkesin, nerede doğarsa doğsun, anası babası kim olursa olsun, inancı, mezhebi ne olursa olsun, herkesin birinci sınıf insan, vatandaş olması için bu yolculuğa çıktı'' diye konuştu.
Şahin, bu yolculuğa çıkalı 10 yıl geçtiğini belirterek, ''Bu yolculukta en büyük paydaşımız, sivil toplum oldu, milletimiz oldu. Bu yolculukta hep beraber yoldaki engelleri aşmaya, önce insan felsefesine uygun bir şekilde yolumuza devam etmeye çalıştık. Geldiğimiz noktada bugün engelli kardeşlerimizle ilgili yıllar önce başlayan çalışmada gördüğümüz en temel ihtiyaçlardan bir tanesi, engelli kardeşlerimizin hukuki manada çıkmış bir yasası yok. Engelli kardeşlerimizin bir çatısı yoktu. Uygulamalarda bundan dolayı işte, Sabancı ailesinin yıllardır verdiği mücadelenin, alanın genişletilmesi, büyümesi, bir devlet politikasına dönüştürülmesi gerekiyordu. Önce engelli kardeşlerimiz için hukuki olarak yapılması gereken yasal alt yapı oluşturuldu. Arkasından uygulamalarda, özellikle eğitim ve sağlık imkanlarının fırsat eşitliği ve pozitif ayrımcılık anlayışıyla ve büyük bütçeler ayrılarak bugün yollarındaki engeller kaldırılmaya çalışıldı. Sosyal politikalar alanına ayrılan pay 2001 yılında 1,3 milyar TL iken, şimdi 20 milyar TL'ye ulaştı” dedi.
2008'de dünyada yaşanan ekonomik krizde ülkelerin ilk yaptığı şeyin sosyal politikaya ayrılan mali destekleri kesmek olduğunu belirten Şahin, “Biz hiçbir krizde, hiçbir sorunda bu dezavantajlı gruplara ayırdığımız bütçeyi kesmedik. Tam tersine bunları çoğaltarak yolumuza devam ettik çünkü toplumsal huzur ve barışın sosyal politikalar anlayışının güçlenmesi gerektiğine inandık. Sosyal devlet olma, anayasanın bize verdiği bir hükümdür. Aynı zamanda bizim inançlarımızın gereği olan bir anlayışın gereğidir. Bu yüzden çalışlarda, özellikle rehabilitasyonla ilgili, kaynaştırma eğitimi, devletin rehabilitasyon merkezlerinde yapılan çalışmalarla beraber bugün engelli kardeşlerimizin bir çoğu kendi içinde fırsat eşitliği sağlayarak temel eğitim imkanlarından istifade etmeye başladılar” şeklinde konuştu.
Önlerinde iki temel sorun olduğunu dile getiren Şahin, “Bir tanesi istihdam. Sosyal devlet olarak engelli ailelerin kafasındaki soru işaretlerine cevap vermek zorundayız. Biz de ekonomik olarak onların potansiyelini kullanmak, onların istihdamını sağlamak durumundayız. Ben inanıyorum ki 2023 hedefi, dünyanın ilk 10 büyük ekonomisi olacaksak bunu bütün potansiyelimizi hayata geçirmekle mümkün olacak” dedi.
Başbakan Erdoğan'ın geçen hafta engellilerin kamuda istihdamının artırılması konusunda talimat verdiğini hatırlatan Şahin, kamudaki kadronun 5 binden 27 bine ulaştığını söyledi.
Şahin, bu sayıya 8 bin 150 engellinin daha ekleneceğini belirterek, engellilerin üniversiteye gitme oranının da çok düşük olduğunu belirtti.
Engellilerin istihdamdaki oranını artırmaları için bu kişilerin yüksek öğretimdeki sayısını artırmaları gerektiğini vurgulayan Şahin, kamuda engelliler için yapılan sınavların çeşitlendirildiğini dile getirdi.
Konuşmaların ardından Egemen Bağış ve Fatma Şahin’e birer plaket takdim edildi. Daha sonra Güler Sabancı ve beraberindekiler, Egemen Bağış ve Fatma Şahin’e vakıf binasını gezdirerek burada eğitim alan engelli çocuklar hakkında bilgi verdi .