2013 Yılı Çay Sezonu Değerlendirme Toplantısı
ÇAYKUR Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, çayın her safhasını düzenleyecek ve aksaklıkları giderecek kapsamlı bir çay kanununun çıkması gerektiğini söyledi.
Sütlüoğlu, Rize Ticaret Borsası (RTB) salonunda düzenlenen 2013 yılı Çay Sezonu Değerlendirme toplantısında yaptığı konuşmada, geçmişte çayın en önemli geçim kaynağı olduğunu belirterek, "Günümüzde arazilerin bölünmesi nedeniyle geçim kaynağı olmaktan çıkmış, yeniden göç hareketliliği başlamıştır ama çay halen bölge erkonomisinin omurgasını oluşturmaktadır. Çay sayesinde bölgeye her yıl 2-2.5 milyar civarında kaynak akmaktadır. Çayın önemini bilmeli ve geleceğe en iyi şekilde taşımalıyız" dedi.
Çay tarlalarında ciddi bir dönüşüm ve rehabilitasyon yapılması gerektiğini dile getiren Sütlüoğlu, "Bölgede çayı tohumdan ürettik. Tohumdan üretim en verimsiz üretimi kapsar. Çay üreten ülkeler, verimli fidanlarla üretimlerini yenilerken biz henüz bunu başaramadık. Yaşlanan çaylıklarımızı verimli fidanlarla yeniden oluşturmak durumundayız. Çay bu topraklarda yeniden ve daha sağlıklı doğmak durumundadır. Bu süreci başarıyla tamamlamalıyız" ifadelerini kullandı.
Çay kanununun çok önemli olduğunu vurgulayan Sütlüoğlu, "Çayın her safhasını düzenleyecek ve aksaklıkları giderecek kapsamlı bir çay kanununun çıkması gerekiyor. Bu konudaki çalışmalarımız tamamlandı ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına aksettirildi. İnşallah meclise de intikal eder ve kanun hayata geçer. Bunları yapmamız gerekiyor" diye konuştu.
Sütlüoğlu, organik üretimin önemine de dikkati çekerek, şunları söyledi:
"Bölgeyi organik bir havza haline getirerek gelecek nesillere çok sağlıklı şekilde taşımak zorundayız. Göreve geldiğimizde 3 bin dekar organik tarım alanı vardı. Gönüllük esasına göre bu sezon yaklaşık 30 bin dekarda organik üretim yapıyoruz. Bir yıl sonra 10 bin dekar daha tam organik alan olacak. Gelecek sezon 5 bin ton organik üretim hedefliyoruz. Organik tarım havzası dünyanın en büyük alanı olacak. Turizm açısından son derece önemli. Bölgeye gelen ziyaretçiler her türlü ürünü organik tüketecekler."
-"Yaş çay kalitesi 2013 yılında arttı"
RTB Başkanı Mehmet Erdoğan ise 2012 yılında 1 milyon 152 bin 731 bin ton yaş çay karşılığında 226 bin ton kuru çay üretildiğini belirtti.
Yaş çay kalitesinin 2013 yılında arttığını ifade eden Erdoğan, "Geçmiş yıllarla ekstrat değerlendirmesi yapılınca çayın kalitesi yukarı taşındı. Son iki yıldır sektörde dördüncü sürgün oluştu. Önümüzdeki yıllarda dördüncü sürgün değerlerini de alacağız. Ürün kalitesinin artmasında budama sistemindeki yenilikler, randevulu çay alım sistemi ve vatandaşa yapılan erken ödeme sistemi verimli oldu. Kalitemiz yükseldi, üretici erkenden ürün hasadı yaptı" dedi.
Yaş çay miktarının da geçmiş yıllara göre arttığını belirten Erdoğan, "Bu yıl 1 milyon 170 bin 223 ton yaş çay karşılığında 232 bin ton kuru çay üretimi gerçekleştirildi.
Çok verimli bir sezonu geride bıraktık. 2010 yılında elde edilen rekor üretimi saymazsak kalite ile birlikte verim de arttı. Üretilen kuru çay miktarı yükseldi. Çayın değerini artıracak veya yerin dibine sokacak olan da biziz. Yanlış yapan firmaları şikayet konusu yapmalıyız. Eğer şikayet mekanizmasını işletmezsek hızla aşağıya doğru ineriz. Çay ekmek yediğimiz sektör. Yanlış yapan insanları ayırt edelim. Bu ürüne sahip çıkmak, ekmeğe sahip çıkmaktır" diye konuştu.
Çay sektörünün bütün sıkıntılarını bildiklerini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:
"ÇAYKUR ve özel işletmeler, sektörün sorunlarını bertaraf etmek için her türlü ortak çabayı göstermektedir. Çay üretimi sonucunda meydana çıkan ve direkt pakete konulamayacak çay liflerinin işlenerek raflara konulduğu duyumları var. Çay üretiminde hassas davranılması önemli. Çay sektöründe milyonlarca insan ekmek yiyor. Küçük kazançlar için milyonlarca insanın ekmeği ile oynuyorlar. Herkes bilinçli ve daha hassas davranmalı. Belli değerin altındaki çayı piyasaya sürmemeliyiz."
Erdoğan, Türkiye'nin hedefinin 2023 yılında 50 bin ton kuru çay ihracatı olduğunu da vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Yurt dışı araştırma ve inceleme gezilerinde ürünü ileri taşıma adına ufuklar belirledik. Çayın coğrafi işaret alabilmesi için çalışma yürütüyoruz. Coğrafi işaret çayın değerini yükseltecek. Yapılan çalışmalar ile Güney Kore, Rusya ve Kazakistan'da kuru çay satış aşamasına gelindi. Gelecek yıllarda bunlar sektöre olumlu olarak yansıyacaktır. Artık çay sektörünün 2023 hedefi var. Organik, doğal, kaliteli, farklı çay üreteceğiz. 2023 hedefine ulaşmak için çabalayacağız."
Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı ise üreticinin artık kendi çayını toplamadığını savunarak, "Gürcistan'dan gelen insanlar yaş çay bahçelerinde çalışıyor. Kaçak olarak çalışan insanlar var. Biz de şehir içerisinde, çevreye rahatsızlık vermemeleri için kendilerine şehir dışında barınma yeri yaptık ve kahvaltılarını veriyoruz. Üretici artık tarlaya girerek çayını toplamalı. Yetkililer çay bahçelerinde çalışacak Türk işçiler için sigortalı bir sistem geliştirmeli. Bunu yapacak olan sektörün önde gelen yöneticileridir" ifadelerini kullandı.
Kaynak: AA
Çay tarlalarında ciddi bir dönüşüm ve rehabilitasyon yapılması gerektiğini dile getiren Sütlüoğlu, "Bölgede çayı tohumdan ürettik. Tohumdan üretim en verimsiz üretimi kapsar. Çay üreten ülkeler, verimli fidanlarla üretimlerini yenilerken biz henüz bunu başaramadık. Yaşlanan çaylıklarımızı verimli fidanlarla yeniden oluşturmak durumundayız. Çay bu topraklarda yeniden ve daha sağlıklı doğmak durumundadır. Bu süreci başarıyla tamamlamalıyız" ifadelerini kullandı.
Çay kanununun çok önemli olduğunu vurgulayan Sütlüoğlu, "Çayın her safhasını düzenleyecek ve aksaklıkları giderecek kapsamlı bir çay kanununun çıkması gerekiyor. Bu konudaki çalışmalarımız tamamlandı ve Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığına aksettirildi. İnşallah meclise de intikal eder ve kanun hayata geçer. Bunları yapmamız gerekiyor" diye konuştu.
Sütlüoğlu, organik üretimin önemine de dikkati çekerek, şunları söyledi:
"Bölgeyi organik bir havza haline getirerek gelecek nesillere çok sağlıklı şekilde taşımak zorundayız. Göreve geldiğimizde 3 bin dekar organik tarım alanı vardı. Gönüllük esasına göre bu sezon yaklaşık 30 bin dekarda organik üretim yapıyoruz. Bir yıl sonra 10 bin dekar daha tam organik alan olacak. Gelecek sezon 5 bin ton organik üretim hedefliyoruz. Organik tarım havzası dünyanın en büyük alanı olacak. Turizm açısından son derece önemli. Bölgeye gelen ziyaretçiler her türlü ürünü organik tüketecekler."
-"Yaş çay kalitesi 2013 yılında arttı"
RTB Başkanı Mehmet Erdoğan ise 2012 yılında 1 milyon 152 bin 731 bin ton yaş çay karşılığında 226 bin ton kuru çay üretildiğini belirtti.
Yaş çay kalitesinin 2013 yılında arttığını ifade eden Erdoğan, "Geçmiş yıllarla ekstrat değerlendirmesi yapılınca çayın kalitesi yukarı taşındı. Son iki yıldır sektörde dördüncü sürgün oluştu. Önümüzdeki yıllarda dördüncü sürgün değerlerini de alacağız. Ürün kalitesinin artmasında budama sistemindeki yenilikler, randevulu çay alım sistemi ve vatandaşa yapılan erken ödeme sistemi verimli oldu. Kalitemiz yükseldi, üretici erkenden ürün hasadı yaptı" dedi.
Yaş çay miktarının da geçmiş yıllara göre arttığını belirten Erdoğan, "Bu yıl 1 milyon 170 bin 223 ton yaş çay karşılığında 232 bin ton kuru çay üretimi gerçekleştirildi.
Çok verimli bir sezonu geride bıraktık. 2010 yılında elde edilen rekor üretimi saymazsak kalite ile birlikte verim de arttı. Üretilen kuru çay miktarı yükseldi. Çayın değerini artıracak veya yerin dibine sokacak olan da biziz. Yanlış yapan firmaları şikayet konusu yapmalıyız. Eğer şikayet mekanizmasını işletmezsek hızla aşağıya doğru ineriz. Çay ekmek yediğimiz sektör. Yanlış yapan insanları ayırt edelim. Bu ürüne sahip çıkmak, ekmeğe sahip çıkmaktır" diye konuştu.
Çay sektörünün bütün sıkıntılarını bildiklerini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:
"ÇAYKUR ve özel işletmeler, sektörün sorunlarını bertaraf etmek için her türlü ortak çabayı göstermektedir. Çay üretimi sonucunda meydana çıkan ve direkt pakete konulamayacak çay liflerinin işlenerek raflara konulduğu duyumları var. Çay üretiminde hassas davranılması önemli. Çay sektöründe milyonlarca insan ekmek yiyor. Küçük kazançlar için milyonlarca insanın ekmeği ile oynuyorlar. Herkes bilinçli ve daha hassas davranmalı. Belli değerin altındaki çayı piyasaya sürmemeliyiz."
Erdoğan, Türkiye'nin hedefinin 2023 yılında 50 bin ton kuru çay ihracatı olduğunu da vurgulayarak, şöyle konuştu:
"Yurt dışı araştırma ve inceleme gezilerinde ürünü ileri taşıma adına ufuklar belirledik. Çayın coğrafi işaret alabilmesi için çalışma yürütüyoruz. Coğrafi işaret çayın değerini yükseltecek. Yapılan çalışmalar ile Güney Kore, Rusya ve Kazakistan'da kuru çay satış aşamasına gelindi. Gelecek yıllarda bunlar sektöre olumlu olarak yansıyacaktır. Artık çay sektörünün 2023 hedefi var. Organik, doğal, kaliteli, farklı çay üreteceğiz. 2023 hedefine ulaşmak için çabalayacağız."
Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı ise üreticinin artık kendi çayını toplamadığını savunarak, "Gürcistan'dan gelen insanlar yaş çay bahçelerinde çalışıyor. Kaçak olarak çalışan insanlar var. Biz de şehir içerisinde, çevreye rahatsızlık vermemeleri için kendilerine şehir dışında barınma yeri yaptık ve kahvaltılarını veriyoruz. Üretici artık tarlaya girerek çayını toplamalı. Yetkililer çay bahçelerinde çalışacak Türk işçiler için sigortalı bir sistem geliştirmeli. Bunu yapacak olan sektörün önde gelen yöneticileridir" ifadelerini kullandı.