Ak Parti İzmir İl Başkan Akay'dan 'Operasyon' Açıklaması

AK Parti İzmir İl Başkanı Ömer Cihat Akay, 17 Aralık’ta başlayan siyaseti itibarsızlaşmaya ve hükümeti yıpratmaya yönelik olduğunu iddia ettiği operasyonları değerlendirdi.

Ak Parti İzmir İl Başkan Akay'dan 'Operasyon' Açıklaması
Söz konusu tertibin medyaya servisi noktasındaki kısma özellikle dikkat çeken Akay, “Sıralı amirlerle paylaşılmayan, emniyet müdürüne, valiye haber verilmeyen, bakanla, Başbakan’la paylaşılmayan bir şeyi, eğer daha operasyonun başladığı saatlerden itibaren medyaya servis ediyorsanız, burada soruşturmanın gizliliğini çok açık bir şekilde ihlal ediyorsunuz demektir. Herkesin üzerinde birleştiği şey şudur ki, adalet sistemi içerisinde yapılan bir yargılamadan ziyade bir yargısız infaz yapılıyor görüntüsü var. Bu görüntünün sorumluları Türkiye’ye büyük kötülük yapıyorlar. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir. Bugüne kadar bu ülkede yapılan bütün soruşturmalar ve operasyonlar olağan süreci içerisinde işlemiştir. Ergenekon’da da, Balyoz’da da, 28 Şubat’ta da, bütün soruşturma ve operasyonlarda bu böyle olmuştur. Bu noktada, 17 Aralık’ta başlayan operasyonları, siyaseti itibarsızlaşmaya ve hükümeti yıpratmaya yönelik bir tertip olarak değerlendiriyorum. Çünkü, operasyon yapanlar diyelim ki İçişleri Bakanı’na bildirmiyorlar, bu hassasiyetlerini koruyarak İstanbul Emniyet Müdürü’ne, valisine söyleyebilirlerdi. Başbakan’a doğrudan bildirilebilirdi. Başbakan böyle bir şeyden haberdar olsa veya böyle bir sıkıntının bulunduğunu bilse, ilgili bakanına, oğluyla ilgili, olup bitenle ilgili olarak gerekeni söylemez mi? Gerekeni yapmaz mı? Ortada sıkıntılı bir durum varsa Başbakan’ın buna kayıtsız kalması söz konusu olamaz. Yanlışın arkasında durmaz. Bizim tanıdığımız Başbakan böyle bir şey asla yapmaz. Kamu gücünün kötüye kullanılması sonucu ortaya çıkan yolsuzluklar başta olmak üzere, her türlü yolsuzlukla mücadele partimizin öncelikli politikaları arasındadır. Sayın Başbakanımız bu konuda oldukça hassastır, AK Parti’nin bu konudaki tavrı bellidir. Ama burada farklı bir durum var. Yolsuzlukla mücadeleye evet, siyasetin itibarsızlaştırılmasına ve türlü komplolarla dizayn edilmesi operasyonuna hayır diyoruz. Demokrasilerde siyasetin tasarımını, siyasetin dizaynını sadece ve sadece millet yapar. Milletin dışındaki hiçbir güç siyaseti dizayn edemez.” dedi.


GERÇEKLER MUTLAKA ORTAYA ÇIKACAK
Operasyonun yapıldığı gün borsadaki ve faizdeki dalgalanmadan dolayı Türkiye’nin zararının 25 milyar TL olduğunu hatırlatan Akay, “Türkiye’de ekonomiyi, siyaseti etkileyecek, tansiyonu çıkaracak olan böyle bir meselede ülkenin Başbakanı’nın haberi yok. Böyle bir şey olabilir mi? Yıllardır siyasi ayrılıklar ve çekişmeler sonucunda çok önemli ekonomik zorluklar yaşayan, başta Türkiye olmak üzere bölge ülkelerinin ekonomik canlanmaya girmesi birilerini rahatsız etti ve düğmeye bastılar. Bu operasyonun siyasi, ekonomik ve bölgesel boyutlarının da olduğunu iyi biliyoruz. Sayın Başbakanımızın, Gezi olayları sonrası faiz lobisi diye suçladığı bir kesim vardı. Uzmanlar, bu kesimin basit bir lobi olmadığı, finans oligarşisi olduğu ve Türkiye’de kökü dışarıda olan bir yapıya bağlı olarak çalıştığı, Başbakan Erdoğan’ı da önlerinde çok büyük bir engel olarak gördükleri gerçeğini önümüze koyuyor. Avrasya Bölgesi’nde gerçek anlamda piyasa ekonomisinin ve onun demokrasisinin de adımlarının atılmasının bir karşılığı var. Bu adımların karşılığı, bütün bu bölgede çetelerin ve diktatörlüklerin, bir daha geri gelmemek üzere son bulması demek. Tarihin doğal akışı içerisinde gerçekler mutlaka ortaya çıkacak. Bugün bu yapılanları, bu tertibi ve siyaseti itibarsızlaştırma operasyonunu gelecekte daha iyi anlayabilme imkanı bulabileceğimize inanıyoruz.” sözlerini sarf etti.

AK PARTİ DİK DURMAYA DEVAM EDECEK
Hükümetin devlet içinde kümelenmiş ve yuvalanmış illegal bir örgüt söz konusuysa bunları ortaya çıkarma noktasında kararlı olduğunu vurgulayan AK Parti İzmir İl Başkanı Ömer Cihat Akay, “Birileri devletin hiyerarşik yapısının dışında kendisini hiçbir güce, hiçbir makama bağlı hissetmeksizin, içinde bulunduğu konumu kullanarak vazifesini suiistimal ediyorsa ve birileriyle işbirliği halinde başka türlü işler yapıyorsa bu devlet içerisinde devlettir. Siz bakansınız; sabah kalkıyorsunuz memleketinizde sizin sorumluluk alanında bulunan bir konuda olanı televizyondan öğreniyorsunuz. Veya Başbakansınız. Bu normal mi? Şunu özellikle belirtmek istiyorum, siyasete yön vermek isteyen, vesayetçi anlayışla ülkeyi yönetmeye çalışan her türlü zihniyet, hiçbir zaman AK Parti’de umduğunu bulamamıştır. Bu ülkede siyasette, bürokraside, hukukta kast sistemi, hanedanlık sistemi AK Parti ile birlikte sona ermiştir. AK Parti, bu milletin özlemleri, bu milletin hayalleri doğrultusunda her platformda, her mesele karşısında dik durdu. Bu meselede de dik duracağımızdan, Sayın Başbakanımızın, Başbakan Yardımcımızın dediği gibi, eğer devlet içinde kümelenmiş ve yuvalanmış illegal bir örgüt söz konusuysa bunları ortaya çıkarmak boynumuzun borcudur.” ifadesinde bulundu.

AK OLAN İSMİMİZE LEKE SÜRDÜRMEYİZ
Demokratik işleyiş içerisinde iktidarların el değiştirmesine dayanmayan manipülasyonlarla toplum algısını, siyasi algıyı değiştirmenin, bir siyasi grubun diğerinin önüne geçmesini sağlamaya çalışmanın toplum mühendisliği olduğunu hatırlatan Akay, “Mühendisçe hesaplarla siyasetin kötürümleştirilmesine, siyasetin dar grup çıkarları etrafında tanzim edilmeye çalışılmasına izin vermeyiz. Mahalli seçimler öncesinde yapılan bu tertip ve siyaseti itibarsızlaştırma operasyonu çok manidardır. Mahalli seçimlerin ardından cumhurbaşkanlığı, onun ardından genel seçimler var. Bu cumhurbaşkanlığı seçimini daha anlamlı hale getiren; Recep Tayyip Erdoğan gibi karizmatik bir liderin, yıllardır Türkiye’ye damga vurmuş bir liderin de aday olma ihtimalidir. Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde Türkiye’de her zaman ama her zaman ortalık karıştırılmıştır. Seçimin zora sokulması için bir sürü manipülasyonlar yapılmıştır. Öyle görünüyor ki, bu operasyon da onlardan biridir. Şunun altını da özellikle çizmek istiyorum ki, biz AK olan ismimize leke sürdürmeyiz. Yanlış yapanlar Ak Partililer de, yakınları da olabilir. Hukuk devletinde hukuk önünde herkes eşittir. Bizim şu anda tartıştığımız bu değil. Bununla ilgili kısım zaten yargıda yürüyor. Yargı bizim emrimizdeki neferler değil. Yargı bağımsızdır. Bağımsız yargı keyfi hareket etmeden bir karar verecek, herkes gibi biz de ona saygı duyacağız. Ancak başta da dediğim gibi, yolsuzlukla mücadeleye, siyasetin kirli unsurlardan arındırılmasına evet, siyasetin itibarsızlaştırılmasına ve türlü komplolarla dizayn edilmesi operasyonuna ise hayır! Bizim bu konudaki tavrımız budur.” dedi.

MİLLETE GÜVENİYORUZ, HUKUKİ SÜRECE SAYGILIYIZ
Türkiye’de şeffaflık ve güçler ayrılığı prensibinin çalıştığına, güçlü bir hükümet, güçlü bir liderlik olduğuna ama birilerinin ortalığı daha da karıştırmak için başka şeyler yapmak isteyebileceğine dikkat çeken Akay, “Dünyadaki hakim güçler Türkiye’yi rahat bırakmıyorlar. Türkiye’de her şey yolunda giderken, dünyada krizler alıp başını gidiyor. Biz BM’deki haksız nizamı sorgulayan bir ülkeyiz. AB’ye körü körüne teslim olmamış bir iktidarız. Suriye’de olup bitene ‘bana ne’ diyenlerden değiliz. Siz ‘küresel oyunda ben de varım’ dediğiniz zaman bu küresel bazı aktörleri de rahatsız ediyor. Büyük fotoğrafı böyle görmek lazım. Türkiye, irade sahibi bir hükümet tarafından yönetiliyor ve dünyadaki hakim güçlere karşı sürekli sesini yükseltiyor. Gezi olayları sürecinde gördüğümüz şeylerin bir benzerini de şimdi görüyoruz. Ancak millet bunların farkında. Bu olayda akrabalarının adı geçen sayın bakanların akrabaları zaten yargılanacaktır. Bir sayın bakanın kendisiyle ilgili durum varsa onunla ilgili de hukuk devletinde yapılması gereken neyse onlar yapılıyor. Nasıl ki, TSK içindeki 3-5 adamın yaptığını bütün bir orduya mal ederek ordumuzu gözden çıkaramayacağımız gibi AK Parti içinde eğer yanlış yapan varsa bu topyekun partiyi bağlamaz. Bir siyasi kadro yanlış yaparsa bunun hesabını millet ödetir. Suç işlerlerse de hesabını hukuk ödetir. Biz millete güveniyoruz, hukuki sürece de saygılıyız. Ancak yargısız infaz yapılmasın, itibar cinayeti işlenmesin, haysiyet cellatlığı yapılmasın. Adil yargılanma herkesin hakkıdır. Bekleyelim, görelim. Zaman her şeyin ilacıdır.” dedi.

Kaynak: İHA