ÜNİAK İstişare Kampı Samsun'da Gerçekleşti

“ÜNİAK Genel Merkez İstişare Kampı” 81 ilin üniversite başkanlarının katılımı ile Samsun Dereköy Gençlik Kampı'nda gerçekleşti.

Kampın açılış konuşmasını yapan AK Parti İl Gençlik Kolları Başkanı Caner Göktepe, "Düzenlenen istişare toplantısının ikincisinin Samsun'da yapılmasından ötürü büyük mutluluk duymaktayız. 81 ilden gelen teşkilat üyesi kardeşlerimize hoş geldiniz diyor, toplantımızın hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum" dedi.

ÜniAK Üniversitelerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Nurettin Çelik ise, "Üniversiteler hiç kimsenin tapulu malı değildir. 'Düşünce' diye haykırıp en kendi düşüncesi dışındakine yaşam hakkı tanımayan, fikri yobazların hiç değildir. Şiddete başvurmadan, sabırlı ve fakat davamıza canımıza sahip çıkmak, en büyük görevimizidir. Bizim okuduğumuz kitaplar mülahaza yetimiz ve inancımız en önemli silahımız olacaktır. İstikbal bizlerin, hoşgörü ortamımızda fidan vermeye başlayacak. Üstadın dediği gibi ‘Hakka sadakatinizle hak yolunda sabır ve sebat edeceksiniz.’ Unutmayalım ki, sabır yoksa zafer de yoktur. Bu anlamda 81 ilden gelen üniversite başkanlarımızın katılımı ile ikincisini düzenlendiğimiz istişare kampının hayırlara vesile olmasını temenni ederken, bizlere ev sahipliği yapan Samsun İl Teşkilatına da sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz” diye konuştu.

“Geleceğin büyük Türkiye'si için 2071 yılını, inandığımız, güvendiğimiz gençlerimiz inşa edecek” diyen AK Parti Samsun İl Başkanı Fuat Köktaş, "19 Mayıs 1919 tarihi bir milletin var olma mücadelesine atılan zafer adımının ilk günüdür. 'Milletin bağımsızlığını, yine milletin azim ve kararının
kurtaracağına' yürekten inanan Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün, Samsun'da yaktığı bağımsızlık ateşi kısa bir süre zarfında yurdun dört bir köşesine yayılmıştır. 19 Mayıs 1919'da da bugün olduğu gibi gençlerimizi de önemli görevler, büyük vazifeler düşmüştür. 1919’da, Kurtuluş Savaşı’nın başlarında, ‘Biz her şeyi gençliğe bırakacağız... Geleceğin ümidi, ışıklı çiçekleri onlardır. Bütün ümidim gençliktedir’ diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk vatanın bütün ümidi ve geleceğini genç nesillerin anlayış ve enerjisine bağlamıştır. 14 Ağustos 2001 tarihinde AK Parti'nin kurulması ile birlikte, gençlik yıllarından itibaren sosyal hayat ve siyasetle içice bir yaşamı tercih eden Genel Başkanımız Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'da bunun mücadelesini vermektedir. Sorumluluklarıyla kendine güvenen geleceğe azimle bakan bir gençliğin yetişmesi, partimizin koymuş olduğu hedeflerin gerçekleşmesine büyük katkı sağlayacaktır. Bu anlamda siz gençlerimize büyük görevler düşüyor. AK Parti 2023 yılını hedef ilan ederken güvendiği gençler için de büyük hedefler belirledi. Geleceğin büyük Türkiye'si için 2071 yılını, inandığımız, güvendiğimiz gençlerimiz inşa edecek. Amacımız Türkiye'nin dünya ülkeleri arasında en üstlerde yerini almasıdır. Bu da ancak çalışmakla, okumakla, araştırmakla, sorgulamakla ve tarihi iyi bilmekle olur. Gençler, tarihimizden aldığınız ilhamla, medeniyet yürüyüşümüzü çok daha ileri mesafelere taşıyacaksınız. Gençlerimize düşen en önemli görev, devraldıkları mirası daha da zenginleştirmek için özveriyle çalışmak, kendilerinden sonra gelen nesillere bugün olduğundan çok daha parlak, çok daha kalkınmış, çok daha gelişmiş, çok daha müreffeh bir ülke bırakmak olmalıdır. AK Parti kurulduğu günden bu güne kadar gençlerin yedek kulübesinde değil, her zaman ilk on bir de olması gerektiği inancıyla siyasetini yapıyor. Gençliğe
büyük önem veriyor, gençler için büyük çalışmalara imza atıyor. AK Parti, gençlik için gençlerle birlikte siyaset yapıyor. Her zaman ifade ediyoruz. AK Parti olarak gençlerimizi hiç zaman ucuz işgücü, bayrak asan, indiren, salon süsleyen konumunda asla görmedik” şeklinde konuştu.

Hep gençleriyle birlikte siyaset yapan, gençler için siyaset üreten, anlayışı benimsediklerini belirten Başkan Köktaş şöyle devam etti: "Burada bulunan siz gençlerimizin yaş ortalamaları 18 ve üzerinde olduğunu görmekteyiz. AK Parti kurulduğunda 6-7-8 yaşlarında olan siz değerli gençlerimiz, bugün üniversiteli oldunuz, bugün seçimlere katılarak oy kullanacak, kendi geleceğine karar verecek, memleketin geleceğinde söz sahibi olacaksınız. Artık bugün memleketin, dünyanın meselelerine ilgi ve alaka duyar hale geldiniz. Bundan sonraki bu süreçte de, birlikte kendinizi geliştirerek, kendinizi çağın şartlarına, kurallarına göre donatarak yolunuza devam etmelisiniz. Yolunuza devam ederken sizin yanınızda olmayan birçok arkadaşınıza da aynı şekilde dikkat etmelisiniz. Çünkü onlar sizin kadar şanslı olmayabilir. Onlar sizin gibi AK Parti’de büyüklerinin yanında, büyük usta Recep Tayyip Erdoğan'ın yanında siyaset yapma şansını yakalayamamış olabilirler. Onlarında şansı sizlersiniz. Onlarla sizler ilgileneceksiniz. Onlara Türkiye'nin geçmişini, bugünkü durumunu, hedeflerini sizlerle birlikte anlatacağız. Değerli genç arkadaşlarım, ideolojiyle ne mide doyar, ne insanca yaşama imkanına kavuşulur, ne de modern yaşam tarzı nedir buna ulaşılır. Sevgi, ideolojiyle tahakkuk etmez, sevgi başka bir şeydir, aşk başka bir şeydir. İşte AK Parti bu ideallerle, bu anlayışla halkını kucaklayan, halkına hizmeti kendisi için en önemli aşk halkası olarak, sevgi halkası olarak gören bir parti. Bakın şuan burada 81 ilden gelen üniversite başkanlarımız burada. Doğusu da burada, batısı da, kuzeyi de, güneyi de işte bu yelpazenin içinde 780 bin metrekare vatan toprağı üstünde kim olursa olsun hiçbirini ırkından, etnik yapısından dolayı ayırt etmeden herkesi kardeşimiz olarak görüyor, onları kucaklıyoruz. Biz tüm insanları bizi yaradan Allah yarattığı için seviyoruz. Farkımız bu.

Bize çevrecilik dersi vermeye kalkanlar tarafından, gençlerimiz maalesef farkına varmadan bir oyunda alet edildiler. Birer gönüllü nefer olarak kullanıldılar, aldatıldılar. Gençlerimiz bilmeyebilir, onların iktidar olduğu dönemlerde bu ülkede benzin kuyrukları vardı. Bu ülkede ekmek kuyrukları vardı. Bu ülkede yağ kuyrukları vardı. Bu ülkede şuan sizlere sorsam bir çoğunuzun o da ne diyeceğiniz koalisyon hükümetleri vardı."
Başkan Köktaş sözlerini şöyle tamamladı: "Şu anda bazı gençlerimiz bunları bilmiyor. Onlar yokluğu yaşamadılar, Rabbim yaşatmasında, fakat onlar AK Parti iktidarındaki tokluğu gördüler, bolluğu gördüler. Onun için bunu birbirinden ayıramıyorlar. Süresini bin yıl biçtikleri, adına 28 Şubat süreci dedikleri süreçte Üniversite kapılarında kızlarımızın başörtüleri başlarından çekilip alındı. Sadece başörtüsü takıyor diye, halkının yüzde 99'u Müslüman olan Türkiye'de, kızlarımız üniversiteye gidemedi. Türkiye'den, yurt dışına gitmek zorunda kaldılar. Eşi başörtülü olduğu için fişlenen, işinden sorgusuz sualsiz atılan, bunalıma giren, hatta intihar eden insanlarımız oldu. Nice gencimiz, yurdunu, yuvasını, ailesini bırakıp, uzak diyarlarda eğitimini sürdürmek zorunda kaldı. Siyasi görüşlerimiz horlandı, yasaklandı, engellendi, partilerimiz, vakıflarımız kapatıldı, varlıklarına el konuldu. Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı demokratikleşme paketi ile bir dönem daha tarih oldu. Kamuda başörtüsü yasağı kalktı. Artık Türkiye'de kimse kimseyi kimliğinden, inancından, etnik aidiyetindendin dolayı öteleyemeyecek, dışlayamayacak, ayrımcılığa tabi tutamayacak. 2002 yılından beri demokratikleşmeye büyük önem verildi.

AK Parti iktidara geldiği günden bugüne ekonomi ile demokrasiyi, kalkınma ile demokrasiyi hep paralel götürdü. Bir ülkenin kalkınmasının sadece ekonomi ile olmadığına inanıyoruz. Sosyal alanda, demokraside, politikada yaptıklarınızı birleştirdiğiniz zaman, kalkınmış bir ülke haline geliyorsunuz. Demokraside ne kadar ileriye gittiysek, ekonomi ve kalkınmanın da önü açıldı. Kalkınmada ne kadar ileriye gittiysek bu da demokrasiye olumlu yansıdı. Bunu da bu şekilde götürmeye devam edeceğiz. Sevgili gençler burada 3 gün süreyle kamp yapacaksınız. Burada farklı bölgelerden gelen genç kardeşlerimizle tanışacak, kaynaşacaksınız. Lokal konular üzerinde görüş alışverişinde bilgi paylaşımında mutlaka bulunacaksınız. Unutmayın ki güzellikler ayrıntıda saklıdır. Hiç bir ayrıntıyı göz ardı etmeyin. Her ayrıntıyı mutlaka değerlendirin. 2014 yerel seçimlerinde mutlaka çok çalışmalısınız. Sizin için bir seçim yaşamak, seçim tecrübesi elde etmek, belki de sizin 10 yılda elde edemeyeceğiniz tecrübeyi, özgüveni, kolektif çalışma anlayışını, size kazandıracaktır.”
Kaynak: İHA