Babacan, Los Angeles Dünya İş Konseyi'ne Hitap Etti

Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan,Türkiye ekonomisinin, AB üyesi birçok ülkeden daha iyi olduğunu söyledi.


ABD'nin Los Angeles kentindeki temasları çerçevesinde son olarak, Los Angeles Dünya İş Konseyi'nin yemekli toplantısında konuşan Ali Babacan, "AB'nin 28 üyesinden birçoğu kriterlerini yerine getiremiyor. Türkiye'nin birçok AB ülkesinden ekonomisi daha iyi ama ne olursa olsun hedefe ulaşmak için çaba göstermek standartları yükseltmemizi sağlar'' sözleri ile Türkiye'nin ekonomik anlamda ulaştığı ekonomik refah seviyesinden bahsetti.

''2002'de İstanbul ile New York arasında tek bir uçuşşumuz vardı ve bu, ABD'ye Türkiye'den yapılan tek uçuştu. Bugün New York'a günde 3 uçuş gerçekleşiyor. Bunun dışında, Houston uçuşları başladı.

Los Angeles'a, Chicago'ya uçuşlarımız var'' diyen Babacan, Türkiye'de artık özel uçuş operatörlerinin de bulunduğunu belirterek, 11 yılda Türkiye'nin havacılık sektöründe kat ettiği mesafeye dikkati çekti. Babacan, havacılık sektörünün gelişmesinin bir nedeni olarak da İstanbul'un iş dünyası için bölgesel bir çekim merkezi olmasını gösterdi.

"Türkiye aynı zamanda bir Balkan ülkesi, bir Avrupa ülkesi, bir Ortadoğu ülkesidir" diyen Başbakan Yardımcısı, İstanbul'un ilk 10 global ticaret merkezinden biri olmasını hedeflediklerini söyledi.

-"Türkiye, bölgede çözüm ortakları ile hareket ediyor"-

Türkiye'nin dış politikasına da değinen Babacan, özellikle Suriye'de100 binden fazla insanın ölümüne yol açan iş savaşta, devletin kendi insanını katlederken, kimyasal mı, yoksa konvansiyonel silah mı kullandığı tartışmaları hakkında ''Bunu anlamak, bizim için gerçekten zor'' dedi.

Türkiye'nin bölgesindeki gelişmelere kayıtsız kalamayacağı yönünde beyanda bulunan Ali Babacan, yapılan işlerde, Türkiye'nin ortaklık ilişkisi olan NATO, İİT, Arap Birliği, AB veya ABD ile beraber hareket ettiğinin altını çizdi.

Irak'ta gelinen durumu ve İran'ın nükleer programları konularına önem verdiklerini belirten Babacan, zor ve zaman gerektiren bir yol olsa da sorunların çözümünde tek yolun diploması olduğuna inandıklarını bildirdi.

Türkiye'nin bölge coğrafyasındaKi sorunlu topraklarda bir çözüm ortağı olarak hareket ettiğini ifade eden Ali Babacan, "Afganistan'da, sadece askeri anlamda değil, yatırım alanında da çok aktifiz. 50'den fazla okulumuz var, kız çocukları okula gidiyor. Yüzlerce öğretmenimiz var'' dedi.

Babacan ayrıca, Türkiye'nin bağış yapan, ''donör'' bir ülke olarak, dış yardımlarını artırdığını ve bu yardımların genellikle eğitim amaçlı olduğunu vurguladı.

Yakın zaman önce açıklanan demokratik paketten ve ekonomik anlamda Türkiye'nin artık orta üst gelir sınıfına ait bir ülke olduğundan bahseden Babacan, Amerikalı dinleyicilere demokratikleşme alanındaki yeniliklerin devam edeceği bilgisini aktardı.

-''Dünyada ne olup bitiğini çok dikkatlice takip ediyoruz''

Mayıs ayında yaşanan Gezi olaylarına da değinen Babacan, ''Türkiye'deki, farklı etnik ve kültürel geçmişe sahip insanların endişe ve korkularını anlamak ve ne yapacağımıza karar vermek anlamında analizler yapmaya devam ediyoruz'' derken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ''Bu son değil, başka paketler de olacak'' şeklindeki sözlerine yer verdi. Babacan, farklı etnik, mezhepsel ve kültürel oryantasyona sahip insanların, Türkiye'de mutlu yaşaması için çabaları artırdırdıklarını vurguladı.

Gelecek için Türkiye'nin beklentilerinden 2023 hedefleri çerçevesinde bahseden Başbakan Yardımcısı Babacan, "Türkiye, bölgesel ve küresel sorumluluklarla hareket eden bir ülke. dünyada ne olup bitiğini çok dikkatlice takip ediyoruz'' dedi.

-"Türk yetkililer tarafından konfirme edilmedi"-

Ali Babacan, New York Times gazetesinde Türkiye'nin İsrail'e çalışan 10 İranlı ajanı Tahran'a bildirdiği yönündeki habere ilişkin sorulan bir soruya ise şu şekilde cevap verdi:

''Yazı herhangi bir Türk yetkili tarafından konfirme edilmedi. Bazen bu tarz yazıların neden yazıldığını çok iyi anlamalıyız. Türkiye ile İsrail arasında, bölgede yakın bağlar vardı. Türkiye, İsrail ve Suriye için arabulucu idi. Sonra, Mavi Marmara olayı ile ilk defa Birinci Dünya savaşı sonrasında insanımız düzenli bir ordu tarafından saldırıya uğradı. Amerikalı dostlarımız, ilişkilerin düzelmesi için oldukça çaba sarfediyorlar. Sanırım zaman gerekecek. Umarım çok uzamaz."

Gezi olayları konusunda polisin tutumu ile ilgili sorulara muhatap olan Babacan, "Türk polisinin kullandığı malzeme, Avrupa ülkelerinde kullandığından farklı değil. Başkentte, Beyaz Saray yakınlarında, molotofkokteyl elinde insanların şiddete başvurduğunu görürseniz, siz de onlara cevap verirsiniz'' dedi.

-''Biz 1915 te yaşananları değil bunun bir soykırım olarak tanımlanmasını reddediyoruz''

1915 olayları ile ilgili sorulara da yanıt veren Babacan, "Birinci Dünya Savaşı süresince trajediler yaşandı. Balkanlarda da yüzbinlerce insan öldü farklı milletlerden. Biz 1915 te yaşananları değil, bunun bir soykırım olarak tanımlanmasını reddediyoruz'' dedi.

2007'de başlanan görüşmelerde bu sorunu çözmede sona gelindiğini ancak Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki sorunların çözümünde henüz neticeye varılmadığı için, bu sürecin tamamlanmasını, Türkiye, Ermenistan ve Azerbaycan arasında varılacak toplu mutabakat ile bölgesel çözüme gidilmesini umut ettiklerini bildirdi.

Babacan, ''Herhangi bilimsel bir çalışmaya dayanmaksızın biz bunu bir soykırım olarak kabul edemeyiz'' derken, konuşma yaptığı otelin dış kısmında ise bir grup Amerikalı Ermeni, Türkiye'yi 1915 olayları nedeni ile protesto etti.

Ali Babacan, kendisi gibi birçok parti üyesinin, AK Parti tarafından belirlenen kurallar gereği üçüncü dönem ve son defa seçilmiş olduğu, sonrası için bir ''B'' planı olup olmadıkları sorusu üzerine ise ''2015'te iyi insnların seçimi kazanmasını diliyoruz. Şimdilik senaryolar için çok erken'' demekle yetindi.

Kaynak: AA