Parlamento Muhabirleri Derneği Açıklaması
Parlamento Muhabirleri Derneği , yeni anayasanın, gerçek anlamda basın ve ifade özgürlüğünün yaşama geçirilmesi için önemli bir fırsat olduğunu bildirdi.
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla PMD Yönetim Kurulu adına yapılan açıklamada, aradan 52 yıl geçmesine rağmen basın emekçilerinin, Çalışan Gazeteciler Günü'nü yine buruk geçirdiği ifade edildi.
Gazetecilerin, gerçekleri eğmeden, bükmeden sokaktaki insana bildirme sorumluluğunun bulunduğu belirtilerek, ''Savaşlar, depremler, sel felaketleri, orman yangınları, terör eylemleri, toplumsal ve siyasi olaylar başta olmak üzere her zeminde bu yükümlülüğü yerine getirmek zorundayız. Ama bugün gazetecilerin yıpranma hakkı yok. İşsizlik sektörde giderek tırmanıyor. Sendikal haklardan ise söz bile edilemiyor. Sosyal hakları yetersiz olan gazeteciler, iş güvencesinden de yoksunlar'' denildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
''Haberleşme özgürlüğüne yönelik tehditler sürüyor. Baskılar arttıkça bazı meslektaşlarımız zarar görüyor, bazıları işini kaybediyor, kalemler yazamaz hale getiriliyor. Sansür ve oto sansür tehlikesi kaygı verici. Bazı yasalar 2013 Türkiye'sinde halen ifade ve basın özgürlüğünü kısıtlayabiliyor. Çok sayıda gazeteci ve medya kuruluşu hakkında hapis veya para cezası talebiyle açılan davalar ve soruşturma sayıları her geçen gün artıyor. Gazetecilere Özgürlük Platformu verilerine göre, cezaevlerindeki gazeteci sayısı 70'i buluyor.
Unutulmamalıdır ki; gazetecilerin olmadığı, özgürce çalıştırılmadığı, yasaklanıp, sansürlendiği toplumlarda, demokrasiden söz edilemez. Gazetecilerin susturulduğu toplumlarda sokaktaki insan kör, sağır ve dilsiz demektir.
2013 Türkiye'sinde özgürlüklerin eksiksiz, yasaksız, sansürsüz yaşama geçirilmesi için ilgili yasalar zaman yitirilmeden değiştirilmelidir.
Meclis'te grubu bulunan partilerin katılımı ile yazımı süren yeni anayasa, gerçek anlamda basın ve ifade özgürlüğünün yaşama geçirilmesi için önemli bir fırsattır. Bu fırsat özgürlükler adına iyi değerlendirilmeli ve halkın haber alma hakkının önündeki engeller kaldırılmalıdır. Gerçek demokrasilerde olduğu gibi gazetecilerin hiçbir kaygıya ve korkuya kapılmadan tek sorumluluğu olan halkı bilgilendirme görevini yerine getirebilmeleri sağlanmalıdır.''
Muhabir: Alp Özden
Yayıncı: Sefa Salantur
Kaynak: AA
Gazetecilerin, gerçekleri eğmeden, bükmeden sokaktaki insana bildirme sorumluluğunun bulunduğu belirtilerek, ''Savaşlar, depremler, sel felaketleri, orman yangınları, terör eylemleri, toplumsal ve siyasi olaylar başta olmak üzere her zeminde bu yükümlülüğü yerine getirmek zorundayız. Ama bugün gazetecilerin yıpranma hakkı yok. İşsizlik sektörde giderek tırmanıyor. Sendikal haklardan ise söz bile edilemiyor. Sosyal hakları yetersiz olan gazeteciler, iş güvencesinden de yoksunlar'' denildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi:
''Haberleşme özgürlüğüne yönelik tehditler sürüyor. Baskılar arttıkça bazı meslektaşlarımız zarar görüyor, bazıları işini kaybediyor, kalemler yazamaz hale getiriliyor. Sansür ve oto sansür tehlikesi kaygı verici. Bazı yasalar 2013 Türkiye'sinde halen ifade ve basın özgürlüğünü kısıtlayabiliyor. Çok sayıda gazeteci ve medya kuruluşu hakkında hapis veya para cezası talebiyle açılan davalar ve soruşturma sayıları her geçen gün artıyor. Gazetecilere Özgürlük Platformu verilerine göre, cezaevlerindeki gazeteci sayısı 70'i buluyor.
Unutulmamalıdır ki; gazetecilerin olmadığı, özgürce çalıştırılmadığı, yasaklanıp, sansürlendiği toplumlarda, demokrasiden söz edilemez. Gazetecilerin susturulduğu toplumlarda sokaktaki insan kör, sağır ve dilsiz demektir.
2013 Türkiye'sinde özgürlüklerin eksiksiz, yasaksız, sansürsüz yaşama geçirilmesi için ilgili yasalar zaman yitirilmeden değiştirilmelidir.
Meclis'te grubu bulunan partilerin katılımı ile yazımı süren yeni anayasa, gerçek anlamda basın ve ifade özgürlüğünün yaşama geçirilmesi için önemli bir fırsattır. Bu fırsat özgürlükler adına iyi değerlendirilmeli ve halkın haber alma hakkının önündeki engeller kaldırılmalıdır. Gerçek demokrasilerde olduğu gibi gazetecilerin hiçbir kaygıya ve korkuya kapılmadan tek sorumluluğu olan halkı bilgilendirme görevini yerine getirebilmeleri sağlanmalıdır.''
Muhabir: Alp Özden
Yayıncı: Sefa Salantur