'Aşırı Soğuk Havalar, Alerjik Hastalıkları Tetikliyor'
Adıyaman Üniversitesi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Ramazan Çelik, kış aylarında ısınmak için kullanılan maddelerin oluşturduğu hava kirliliğinin, soğuk havalarda alerjik hastalıkları tetiklediğini söyledi.
Dr. Ramazan Çelik, yaptığı açıklamada, nezle, grip, farenjit gibi hastalıklar ile soğuk ve kirli hava, sigara dumanı, aspirin, ağrı kesici ve romatizma ilaçları, gıda katkı maddeleri, boya, cila, vernik, parfüm kokuları ve stresin astım hastalarını olumsuz yönde etkilediğini belirtti.
Hava kirliliğinin yoğun olduğu yerlerde saman nezlesi ve alerjik göz hastalıklarında artış olduğunu kaydeden Çelik, alerjik yapıda olan kişilerin kirli havayı solumasının var olan duyarlılığı daha da arttırdığına işaret etti. Çelik, şöyle devam etti: “Bunun sonucunda; öksürük, nefes darlığı, hırıltı ile kendini gösteren astım odakları ortaya çıkar. Solunum yollarında artan duyarlılık nedeniyle, mikropların solunum yollarına yerleşmesi daha da kolaylaşır. Bu nedenle sinüzit, bronşit, zatürree gibi enfeksiyonlar daha sıklıkla ortaya çıkar. Alerjik kişilerde, hava kirliliğinden etkilenen tek organ akciğer ve bronşlar değildir. Göz ve burun da olumsuz etkilenir. Hava kirliliğinin yoğun olduğu yerlerde saman nezlesi ve alerjik göz hastalıkları da artmaktadır.” ifadelerini kullandı.
“AŞIRI SOĞUK HAVALARDA BURUNDAN NEFES ALMAK DA OLDUKÇA ZORLAŞIR”
Kirliliği oluşturan kimyasal parçacıklar göz ve burundaki hücreleri uyararak alerjiyi açığa çıkardığına vurgu yapan Çelik, "Bunun sonucunda kişilerde bunun akıntısı, burun tıkanıklığı, hapşırık, gözlerde sulanma, kızarıklık ve kaşıntı ortaya çıkmaktadır. Alerjik astımlı hastalar soğuk havaya maruz kaldıklarında kendilerini kötü hissetmelerinin sebebi; solunum yollarının soğuğa karşı aşırı derecede hassas olmasıdır. Bu durum mutlaka soğuk hava alerjisi olduğu anlamına gelmez. Soğuk havanın solunması, solunum yollarının kurumasına ve bu nedenle daralmasına neden olur. Ayrıca aşırı soğuk havalarda burundan nefes almak da oldukça zorlaşır. Astımlı kişilerin, ağız yolu ile nefes almaları durumunda alınan hava, solunum yollarının daha çok daralmasına sebep olur. Buda havanın solunum yollarına ulaştığı anda yeterli derecede ısıtılamamış olmasından kaynaklanmaktadır. Burun, solunum yollarının korunmasında önemli rol oynamaktadır. Burundan alınan hava nemlenerek, ısınarak ve tozlar tutularak geçtiği halde ağızdan alınan hava direkt olarak solunum yollarına ulaşmakta ve bronşların hassasiyetini artırmaktadır. Böylece alerjik bulgular tetiklenmektedir.” şeklinde konuştu.
“HEKİM KONTROLÜ VE ÖNERİSİ İLE LOKAL ETKİLİ KORTİZONLU SPREYLER, DAMLALAR VE ANTİBİYOTİK KULLANMALARI GEREKEBİLİR.”
Çelik, alerjik hastaların soğuk havalarda dikkat etmesi gereken hususları şöyle sıraladı: “Hava kirliliği olan ortamlardan uzak durmalıdır, kışın kalabalık ortamların bulunduğu kapalı yerlerde uzun süre kalmamalıdır, sigara dumanından kendilerini korumalıdır, dışarı çıktıklarında ağız, burun ve göz gibi organlarını özellikle korumalıdır, ağız ve burundan soğuk hava direkt olarak alınmamalıdır, kışın yünlü atkı, bere ve kazak giymemelidir, alerji belirtileri ortaya çıktığında hekim kontrolü ve önerisi ile lokal etkili kortizonlu spreyler, damlalar ve antibiyotik kullanmaları gerekebilir.”
Hava kirliliğinin yoğun olduğu yerlerde saman nezlesi ve alerjik göz hastalıklarında artış olduğunu kaydeden Çelik, alerjik yapıda olan kişilerin kirli havayı solumasının var olan duyarlılığı daha da arttırdığına işaret etti. Çelik, şöyle devam etti: “Bunun sonucunda; öksürük, nefes darlığı, hırıltı ile kendini gösteren astım odakları ortaya çıkar. Solunum yollarında artan duyarlılık nedeniyle, mikropların solunum yollarına yerleşmesi daha da kolaylaşır. Bu nedenle sinüzit, bronşit, zatürree gibi enfeksiyonlar daha sıklıkla ortaya çıkar. Alerjik kişilerde, hava kirliliğinden etkilenen tek organ akciğer ve bronşlar değildir. Göz ve burun da olumsuz etkilenir. Hava kirliliğinin yoğun olduğu yerlerde saman nezlesi ve alerjik göz hastalıkları da artmaktadır.” ifadelerini kullandı.
“AŞIRI SOĞUK HAVALARDA BURUNDAN NEFES ALMAK DA OLDUKÇA ZORLAŞIR”
Kirliliği oluşturan kimyasal parçacıklar göz ve burundaki hücreleri uyararak alerjiyi açığa çıkardığına vurgu yapan Çelik, "Bunun sonucunda kişilerde bunun akıntısı, burun tıkanıklığı, hapşırık, gözlerde sulanma, kızarıklık ve kaşıntı ortaya çıkmaktadır. Alerjik astımlı hastalar soğuk havaya maruz kaldıklarında kendilerini kötü hissetmelerinin sebebi; solunum yollarının soğuğa karşı aşırı derecede hassas olmasıdır. Bu durum mutlaka soğuk hava alerjisi olduğu anlamına gelmez. Soğuk havanın solunması, solunum yollarının kurumasına ve bu nedenle daralmasına neden olur. Ayrıca aşırı soğuk havalarda burundan nefes almak da oldukça zorlaşır. Astımlı kişilerin, ağız yolu ile nefes almaları durumunda alınan hava, solunum yollarının daha çok daralmasına sebep olur. Buda havanın solunum yollarına ulaştığı anda yeterli derecede ısıtılamamış olmasından kaynaklanmaktadır. Burun, solunum yollarının korunmasında önemli rol oynamaktadır. Burundan alınan hava nemlenerek, ısınarak ve tozlar tutularak geçtiği halde ağızdan alınan hava direkt olarak solunum yollarına ulaşmakta ve bronşların hassasiyetini artırmaktadır. Böylece alerjik bulgular tetiklenmektedir.” şeklinde konuştu.
“HEKİM KONTROLÜ VE ÖNERİSİ İLE LOKAL ETKİLİ KORTİZONLU SPREYLER, DAMLALAR VE ANTİBİYOTİK KULLANMALARI GEREKEBİLİR.”
Çelik, alerjik hastaların soğuk havalarda dikkat etmesi gereken hususları şöyle sıraladı: “Hava kirliliği olan ortamlardan uzak durmalıdır, kışın kalabalık ortamların bulunduğu kapalı yerlerde uzun süre kalmamalıdır, sigara dumanından kendilerini korumalıdır, dışarı çıktıklarında ağız, burun ve göz gibi organlarını özellikle korumalıdır, ağız ve burundan soğuk hava direkt olarak alınmamalıdır, kışın yünlü atkı, bere ve kazak giymemelidir, alerji belirtileri ortaya çıktığında hekim kontrolü ve önerisi ile lokal etkili kortizonlu spreyler, damlalar ve antibiyotik kullanmaları gerekebilir.”