“Çocuklar Yarıyıl Tatilinde Dinlenmeli, Enerji Toplamalı”

Yarıyıl tatiline çıkacak çocukların merakla bekledikleri konulardan biri de kuşkusuz karneleridir.

Anne-babaların çocuklarının karne notlarına vereceği tepkilere göre karne aile içinde bir krize de dönüşebilir, çocuk için kendini geliştirme fırsatı da olabilir. Bu nedenle ebeveynlerin karne konusunda çocuklarına nasıl davranacaklarını bilmeleri büyük önem taşıyor. Uzmanlar, karne nasıl olursa olsun çocukların yarıyıl tatilini dinlenerek geçirmesini öneriyor. Uzman Psikolog Ceyda Yılmazçetin Eke, anne-babaların yapmaları gerekenler hakkında şunları söyledi: “Anne-baba olarak sorumluluğumuz onların sorgulayan, düşünen, iş bilen ve sağlıklı bireyler olarak büyümesi ise kendimize şu soruları sormalıyız: Eğer işler yolunda değilse ne olmuş olabilir? Evde huzurlu bir ortam var mı? Çocuğuma ders ve ders dışında sınır koyma ile ilgili tutarlı davranıyor muyum? Kurallarım ve bunları takip eden bir sistemim var mı? Çocuk öncesinde anaokuluna gidebildi mi? Dikkat ile ilgili sıkıntı yaşıyor mu? Öğrenme güçlüğü çekiyor olabilir mi? Okulunda onu rahatsız eden, aşağılayan, kısaca zorbalık yapan birileri var mı? Okulun eğitim-öğretim sistemi sağlıklı mı? Destekleyici bir öğretmeni var mı?”Öğrencinin karnedeki notlarının sadece onun bilgi düzeyini göstermediğine dikkat çeken Eke, bunun, öğretmenlerin öğrenciye yaklaşımı, sadece ailenin değil toplumun sosyo-ekonomik düzeyi gibi onlarca değişkene bağlı olduğunu kaydetti.

“ÇOCUKLAR YARIYIL TATİLİNDE DİNLENMELİ”

Karnesi nasıl olursa olsun çocuğun ara tatilde dinlenmesinin, bir sonraki dönem için enerji toplamasının sağlanması gerektiğini vurgulayan Eke, şu uyarılarda bulunuyor: “Ebeveynler ‘matematik dersini çalış’ demek yerine okulun verdiği çalışmaları nasıl yapacağı konusunda çocukla birlikte plan yapmalıdırlar. Böylece çocuk da etkin öğrenmenin önemli bir parçası olan, program ve plan yapabilme alışkanlığı kazanır. On beş günlük tatil derslerdeki eksikliklerin kapatılacağı bir zaman olarak görülmemeli, yapılması gerekenler bu süreye sıkıştırılmamalıdır.”“CEZALANDIRMAK ÇOCUĞU OLUMSUZ ETKİLER”Çocuğa karşı cezalandırma yaklaşımının yanlışlığına değinen Uzman Klinik Psikolog Özden Sevil ise şu uyarılarda bulunuyor: “Çünkü cezalar kimseye neyi ve nasıl yapması gerektiğini öğretmez, sadece kötü notları olduğu için korkmasını öğretir. Çocuk bir iç disiplin ve motivasyon geliştirme olanağı da bulamamış olur. Karnenin ara dönem olmasını bir fırsat olarak kullanıp bu sürecin bir öğrenme olarak ele alınması ve neler yapılırsa daha iyiye gider buna bakılması gerekir.”“TEMBEL, AKILSIZ GİBİ İFADELER KULLANMAYIN”Çocuklara düşük veya kırık notları nedeniyle tembel, yetersiz, dikkatsiz, akılsız gibi mesajlar verilmemesini isteyen Sevil, şöyle devam ediyor: “Bu mesajlar verildiğinde bu durumu kendi kişilik özellikleri ile özdeşleştirirler ve bu durum özgüvenlerinin düşmesine, olumsuz bir benlik algısı geliştirmelerine yol açar. Bu olumsuz inançları nedeniyle ikinci defa denemekten veya çabalamaktan vazgeçerler. Artık amaç yeni bir şeyler öğrenmek değil ‘akıllı’, ‘zeki’ gibi etiketi korumaya çalışmak veya ‘tembel’, ‘akılsız’ etiketleri bir kez daha duymaktan kaçınmak olur. İleriki yaşlarda faturası çıkacak olan performans kaygısının temelleri de atılır.”Ebeveynlerin olumlu ve olumsuz geri bildirimlerinin çocuğun zekasına değil çalışma düzenine yönelik olması gerektiğinin altını çizen Sevil, “İşte o zaman çocukların karneye atfettikleri anlam da sevilmenin, değerli olmanın, kabul görmenin ön koşulu değil; bir öğrenme ve gelişme sürecinin ara değerlendirmesi, yeni hedefler belirleme fırsatı olacaktır.” diye konuşuyor .