365 Sanıklı Balyoz Davası'nda Sona Gelindi
Taraf gazetesi muhabiri Mehmet Baransu'ya bir valiz içerisinde getirilen belgelerin, 20 Ocak 2010 tarihinde gazetede haber olarak yer almasının ardından kamuoyu, Balyoz darbe planından haberdar oldu.
Haberin yayınlanması üzerine İstanbul Cumhuriyet Savcılığı tarafından başlatılan soruşturma kapsamında, ilk gözaltılar 22 Şubat 2012 tarihinde gerçekleşti. Yüzlerce asker gözaltına alınırken soruşturma kapsamında 3 ayrı iddianame düzenlendi.
Bugün görülen 107'nci duruşmada ilk kez 250 tutuklu sanığın tamamı duruşma salonunda hazır edildi. Salona en son tutuklu sanık Ergin Saygun, sağlık personeli nezaretinde, tekerlekli sandalye ile getirildi.
Bugünkü duruşmada eksik olan savunmaların tamamlanmasının ardından hazır bulunan sanıkların son sözleri alındı. Ardından, Mahkeme Başkanı Ömer Diken, dava ile ilgili nihai hükmü hazırlayacakları için duruşmaya ara verdiklerini açıkladı.
Saat 15.05'te ara verilen duruşma halen arada bulunuyor. DARBEYE TEŞEBBÜS 5-7 Mart 2003 tarihinde Balyoz plan seminerini (İddia olunan darbe planını) düzenleyen eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına'nın da aralarında bulunduğu çok sayıda amiral ve generalden oluşan 196 sanık hakkında ilk iddianame hazırlandı. 'Türkiye Cumhuriyeti icra vekilleri heyetini cebren iskat veya vazife görmekten cebren men etmeye veya bunları teşvik etmeye eksik teşebbüs' yani 'darbeye eksik teşebbüs' ile suçlandı. Tüm sanıklar hakkında 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası istendi. İLK DURUŞMAYA BİR GÜN KALA MAHKEME BAŞKANI DEĞİŞTİ İddianame, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkeme, yaptığı incelemenin ardından, 19 Temmuz 2010 tarihinde iddianameyi kabul etti. 24 Aralık 2010 tarihinde Mahkeme Başkanı Zafer Başkurt'un yerine 13. Ağır Ceza Mahkemesi üye hakimi Ömer Diken, mahkemeye başkan olarak atandı. 26 Aralık 2010 tarihinde yapılması planlanan ilk duruşmadan 2 gün önce HSYK kararı ile yapılan bu değişiklik, kamuoyunda tepkilere yol açtı. Ancak ilerleyen süreçte Diken, dava dosyalarını mesai arasında, mesai sonunda da evine götürerek inceleyip, kısa sürede açığını kapadığını söyledi.
BALYOZ DAVASI'NA YENİ DURUŞMA SALONU
Bu sırada, Ergenekon davası da Silivri Cezaevi'nde duruşma salonuna dönüştürülen bir binada yapılmaktaydı. Balyoz davasının soruşturması aşamasında davanın Silivri'de yapılması kararlaştırıldı. Ancak Ergenekon davasının yapıldığı duruşma salonu yetersiz kalır düşüncesi ile 'spor salonu' adı altında yeni bir duruşma salonu yapıldı. Balyoz davasının ilk duruşması öncesinde bu salon, bazı eksiklikleri olmasına rağmen yargılama için hazırlandı. İlk duruşmada, sanıkların tamamı tutuksuz olarak yargılanırken, 11 Şubat 2011 tarihinde 164 sanık hakkında tutuklama kararı çıkarıldı. İddianamede, sanıklardan Astsubay Recep Yavuz ile Murat Bektaşoğlu'nun kimlik bilgilerinin yanlış yazıldığı anlaşıldı. Bu gelişme üzerine Mahkeme Başkanı Ömer Diken, bu iki sanığa, haklarında açılmış bir dava olmadığını ve gidebileceklerini söyledi.
Böylece, sanık sayısı 194'e düştü.
ÜÇ İDDİANAME BİRLEŞTİRİLDİ
Yargılama devam ederken, bir yandan da soruşturma devam etti. Soruşturma kapsamında, iki iddianame daha hazırlandı. 28 asker hakkında hazırlanan ikinci Balyoz iddianamesi, 28 Haziran 2011 tarihinde kabul edildi. Aynı soruşturma kapsamında 141 asker ile sivil memur Güllü Salkaya ve eski Havelsan Genel Müdürü Ömer Faruk Ağayarman hakkında hazırlanan 3. iddianame de 23 Aralık 2011 tarihinde kabul edildi. Bu iki dava, aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu gerekçesi ile ana Balyoz davası ile birleştirildi. İlk davada kimlik bilgileri yanlış yazıldığı için gönderilen Astsubay Recep Yavuz'un, 3. iddianamede sanıklar arasında yer alması dikkat çekti. Üç iddianamenin birleştirilmesi ile toplam sanık sayısı 365'e yükseldi. Bu sanıklardan 250'sinin yargılaması ise tutuklu olarak devam etti.
SANIK AVUKATLARI MAHKEMEYİ PROTESTO EDİYOR
Bugün 107'nci duruşması gerçekleşen davada, sanık avukatlarının tamamına yakını, mart ayından bu yana mahkemeyi protesto amacıyla duruşmalara katılmıyor. Avukatlar, dijital verilere ilişkin mahkeme tarafından yaptırılan bilirkişi incelemelerinden farklı bir bilirkişi incelemesi yaptırılmasını, Hilmi Özkök ile Aytaç Yalman'ın da aralarında bulunduğu bazı kişilerin tanık olarak dinlenmesini içeren taleplerin reddedilmesini ise bu protestoya gerekçe olarak gösterdi. Önceleri sanıklar da avukatlarının protestolarına destek verdi. Bu süreçte bazı sivil toplum örgütleri ile meslek grupları tarafından sanıklar ile avukatlara destek verildi.
İSTANBUL BAROSU YÖNETİMİ DURUŞMADA AÇIKLAMA YAPTI
İstanbul Barosu yönetiminin duruşma salonuna, sanık avukatları bölümüne cüppeleri ile gelerek yaptıkları açıklama, en çok ses getiren tepkilerden biriydi. Baro Başkanı Ümit Kocasakal, yazılı olarak hazırladıkları bir açıklamayı, duruşma sırasında okuyarak tüm dikkatleri üzerine topladı. Mahkemenin hukuksuzluk yaptığını ileri sürerek avukatların hakkını aramak için duruşmaya katıldıklarını belirten Kocasakal, bundan böyle özel yetkili mahkemeleri daha yakından takip edeceklerini açıklayarak mahkemeye gözdağı verdi. Mahkeme Başkanı Ömer Diken ise bu davranışları nedeniyle Kocasakal başkanlığındaki duruşmaya katılan İstanbul Barosu üyesi toplam 11 avukat hakkında "Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" ettikleri gerekçesiyle Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Soruşturmayı yürüten Savcı Necip Doğan, Kocasakal'ın da aralarında bulunduğu İstanbul Barosu yönetiminden 11 avukatı, ifade vermeleri için Silivri'ye davet etti. Ancak 11 avukat, ifade vermeye gelmeyeceklerini açıkladı.
Bunun üzerine iki aydan fazla bekleyen savcı Doğan, İstanbul Barosu yöneticisi olan 11 avukatın ifadesinin alınması için Çağlayan'da bulunan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na geçtiğimiz günlerde talimat yazdı.
AVUKATLARIN PROTESTOSUNU SANIKLAR KIRDI
Sanık avukatlarının, protesto davranışlarını devam ettirmeleri nedeniyle mahkeme tarafından zaman zaman bu direnişi kırma amaçlı kararlar alındı. Önce bazı tutuksuz sanıklar zor izin alarak duruşmalara gelebildiklerini belirterek, savunmalarını bir an önce yapmak için söz istediler. Mahkemenin izni ile bu sanıklar savunmalarını yaparken tutuklu sanıklardan da savunmalarını yapanlar oldu. Bazı sanıklar mahkemeye yazılı olarak sundukları dilekçelerine "Esas hakkındaki savunmamdır" demesine ve duruşmada bu dilekçelerini okumalarına rağmen savunma yapmayacaklarını söyledi.
Fakat 4 Eylül 2012 tarihinde görülen 106'ncı duruşmada, tutuklu sanıkların tamamına yakınının savunmaları tamamlandı. Mahkeme Başkanı Diken, bu duruşma sonunda, duruşmayı 20 ve 21 Eylül 2012 tarihlerine ertelediklerini açıkladı.
Diken, bu duruşmalarda tüm tutuklu sanıkların istisnasız hazır edilmesine hükmetti. Mahkeme, yurt dışında görevli oldukları belirtilen Ahmet Gökhan Rahtuvan ve Ali Göznek hakkındaki yakalama emrinin ise devamını kararlaştırdı.
İLK KEZ TÜM TUTUKLU SANIKLAR HAZIR BULUNDU
Bugün görülen 107'nci duruşmada ilk kez 250 tutuklu sanığın tamamı duruşma salonunda hazır edildi. Salona en son tutuklu sanık Ergin Saygun, sağlık personeli nezaretinde, tekerlekli sandalye ile getirildi.
BUGÜNE KADAR 31 TANIK DİNLENDİ
Bugüne kadar 5-7 Mart 2003 tarihinde İstanbul’da 1. Ordu Karargahı'nda düzenlenen seminerde “Balyoz Darbe Planı” yapıldığı iddialarının dayandığı dijital kayıtlar davanın en çok tartışılan konusu oldu. Eski genelkurmay başkanları, emekli orgeneraller İlker Başbuğ, Yaşar Büyükanıt ile Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Bekir Kalyoncu’nun da aralarında bulunduğu 31 kişi tanık olarak dinlendi. Ancak mahkeme, darbe planı yapıldığı iddia edilen 2003 yılında genelkurmay başkanlığı görevini yürüten emekli Orgeneral Hilmi Özkök ve dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Aytaç Yalman’ın tanık olarak çağrılması taleplerini kabul etmedi. Bugünkü duruşmada eksik olan savunmaların tamamlanmasının ardından tüm hazır bulunan sanıkların son sözleri alındı. Ardından da Mahkeme Başkanı Ömer Diken, dava ile ilgili nihai hükmü hazırlayacakları için duruşmaya ara verdiklerini açıkladı.
Saat 15.05'te ara verilen duruşma, saat 18.05 itibariyle arada bulunuyor .
Bugün görülen 107'nci duruşmada ilk kez 250 tutuklu sanığın tamamı duruşma salonunda hazır edildi. Salona en son tutuklu sanık Ergin Saygun, sağlık personeli nezaretinde, tekerlekli sandalye ile getirildi.
Bugünkü duruşmada eksik olan savunmaların tamamlanmasının ardından hazır bulunan sanıkların son sözleri alındı. Ardından, Mahkeme Başkanı Ömer Diken, dava ile ilgili nihai hükmü hazırlayacakları için duruşmaya ara verdiklerini açıkladı.
Saat 15.05'te ara verilen duruşma halen arada bulunuyor. DARBEYE TEŞEBBÜS 5-7 Mart 2003 tarihinde Balyoz plan seminerini (İddia olunan darbe planını) düzenleyen eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına'nın da aralarında bulunduğu çok sayıda amiral ve generalden oluşan 196 sanık hakkında ilk iddianame hazırlandı. 'Türkiye Cumhuriyeti icra vekilleri heyetini cebren iskat veya vazife görmekten cebren men etmeye veya bunları teşvik etmeye eksik teşebbüs' yani 'darbeye eksik teşebbüs' ile suçlandı. Tüm sanıklar hakkında 15 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası istendi. İLK DURUŞMAYA BİR GÜN KALA MAHKEME BAŞKANI DEĞİŞTİ İddianame, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi. Mahkeme, yaptığı incelemenin ardından, 19 Temmuz 2010 tarihinde iddianameyi kabul etti. 24 Aralık 2010 tarihinde Mahkeme Başkanı Zafer Başkurt'un yerine 13. Ağır Ceza Mahkemesi üye hakimi Ömer Diken, mahkemeye başkan olarak atandı. 26 Aralık 2010 tarihinde yapılması planlanan ilk duruşmadan 2 gün önce HSYK kararı ile yapılan bu değişiklik, kamuoyunda tepkilere yol açtı. Ancak ilerleyen süreçte Diken, dava dosyalarını mesai arasında, mesai sonunda da evine götürerek inceleyip, kısa sürede açığını kapadığını söyledi.
BALYOZ DAVASI'NA YENİ DURUŞMA SALONU
Bu sırada, Ergenekon davası da Silivri Cezaevi'nde duruşma salonuna dönüştürülen bir binada yapılmaktaydı. Balyoz davasının soruşturması aşamasında davanın Silivri'de yapılması kararlaştırıldı. Ancak Ergenekon davasının yapıldığı duruşma salonu yetersiz kalır düşüncesi ile 'spor salonu' adı altında yeni bir duruşma salonu yapıldı. Balyoz davasının ilk duruşması öncesinde bu salon, bazı eksiklikleri olmasına rağmen yargılama için hazırlandı. İlk duruşmada, sanıkların tamamı tutuksuz olarak yargılanırken, 11 Şubat 2011 tarihinde 164 sanık hakkında tutuklama kararı çıkarıldı. İddianamede, sanıklardan Astsubay Recep Yavuz ile Murat Bektaşoğlu'nun kimlik bilgilerinin yanlış yazıldığı anlaşıldı. Bu gelişme üzerine Mahkeme Başkanı Ömer Diken, bu iki sanığa, haklarında açılmış bir dava olmadığını ve gidebileceklerini söyledi.
Böylece, sanık sayısı 194'e düştü.
ÜÇ İDDİANAME BİRLEŞTİRİLDİ
Yargılama devam ederken, bir yandan da soruşturma devam etti. Soruşturma kapsamında, iki iddianame daha hazırlandı. 28 asker hakkında hazırlanan ikinci Balyoz iddianamesi, 28 Haziran 2011 tarihinde kabul edildi. Aynı soruşturma kapsamında 141 asker ile sivil memur Güllü Salkaya ve eski Havelsan Genel Müdürü Ömer Faruk Ağayarman hakkında hazırlanan 3. iddianame de 23 Aralık 2011 tarihinde kabul edildi. Bu iki dava, aralarında fiili ve hukuki irtibat bulunduğu gerekçesi ile ana Balyoz davası ile birleştirildi. İlk davada kimlik bilgileri yanlış yazıldığı için gönderilen Astsubay Recep Yavuz'un, 3. iddianamede sanıklar arasında yer alması dikkat çekti. Üç iddianamenin birleştirilmesi ile toplam sanık sayısı 365'e yükseldi. Bu sanıklardan 250'sinin yargılaması ise tutuklu olarak devam etti.
SANIK AVUKATLARI MAHKEMEYİ PROTESTO EDİYOR
Bugün 107'nci duruşması gerçekleşen davada, sanık avukatlarının tamamına yakını, mart ayından bu yana mahkemeyi protesto amacıyla duruşmalara katılmıyor. Avukatlar, dijital verilere ilişkin mahkeme tarafından yaptırılan bilirkişi incelemelerinden farklı bir bilirkişi incelemesi yaptırılmasını, Hilmi Özkök ile Aytaç Yalman'ın da aralarında bulunduğu bazı kişilerin tanık olarak dinlenmesini içeren taleplerin reddedilmesini ise bu protestoya gerekçe olarak gösterdi. Önceleri sanıklar da avukatlarının protestolarına destek verdi. Bu süreçte bazı sivil toplum örgütleri ile meslek grupları tarafından sanıklar ile avukatlara destek verildi.
İSTANBUL BAROSU YÖNETİMİ DURUŞMADA AÇIKLAMA YAPTI
İstanbul Barosu yönetiminin duruşma salonuna, sanık avukatları bölümüne cüppeleri ile gelerek yaptıkları açıklama, en çok ses getiren tepkilerden biriydi. Baro Başkanı Ümit Kocasakal, yazılı olarak hazırladıkları bir açıklamayı, duruşma sırasında okuyarak tüm dikkatleri üzerine topladı. Mahkemenin hukuksuzluk yaptığını ileri sürerek avukatların hakkını aramak için duruşmaya katıldıklarını belirten Kocasakal, bundan böyle özel yetkili mahkemeleri daha yakından takip edeceklerini açıklayarak mahkemeye gözdağı verdi. Mahkeme Başkanı Ömer Diken ise bu davranışları nedeniyle Kocasakal başkanlığındaki duruşmaya katılan İstanbul Barosu üyesi toplam 11 avukat hakkında "Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" ettikleri gerekçesiyle Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulundu. Soruşturmayı yürüten Savcı Necip Doğan, Kocasakal'ın da aralarında bulunduğu İstanbul Barosu yönetiminden 11 avukatı, ifade vermeleri için Silivri'ye davet etti. Ancak 11 avukat, ifade vermeye gelmeyeceklerini açıkladı.
Bunun üzerine iki aydan fazla bekleyen savcı Doğan, İstanbul Barosu yöneticisi olan 11 avukatın ifadesinin alınması için Çağlayan'da bulunan İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na geçtiğimiz günlerde talimat yazdı.
AVUKATLARIN PROTESTOSUNU SANIKLAR KIRDI
Sanık avukatlarının, protesto davranışlarını devam ettirmeleri nedeniyle mahkeme tarafından zaman zaman bu direnişi kırma amaçlı kararlar alındı. Önce bazı tutuksuz sanıklar zor izin alarak duruşmalara gelebildiklerini belirterek, savunmalarını bir an önce yapmak için söz istediler. Mahkemenin izni ile bu sanıklar savunmalarını yaparken tutuklu sanıklardan da savunmalarını yapanlar oldu. Bazı sanıklar mahkemeye yazılı olarak sundukları dilekçelerine "Esas hakkındaki savunmamdır" demesine ve duruşmada bu dilekçelerini okumalarına rağmen savunma yapmayacaklarını söyledi.
Fakat 4 Eylül 2012 tarihinde görülen 106'ncı duruşmada, tutuklu sanıkların tamamına yakınının savunmaları tamamlandı. Mahkeme Başkanı Diken, bu duruşma sonunda, duruşmayı 20 ve 21 Eylül 2012 tarihlerine ertelediklerini açıkladı.
Diken, bu duruşmalarda tüm tutuklu sanıkların istisnasız hazır edilmesine hükmetti. Mahkeme, yurt dışında görevli oldukları belirtilen Ahmet Gökhan Rahtuvan ve Ali Göznek hakkındaki yakalama emrinin ise devamını kararlaştırdı.
İLK KEZ TÜM TUTUKLU SANIKLAR HAZIR BULUNDU
Bugün görülen 107'nci duruşmada ilk kez 250 tutuklu sanığın tamamı duruşma salonunda hazır edildi. Salona en son tutuklu sanık Ergin Saygun, sağlık personeli nezaretinde, tekerlekli sandalye ile getirildi.
BUGÜNE KADAR 31 TANIK DİNLENDİ
Bugüne kadar 5-7 Mart 2003 tarihinde İstanbul’da 1. Ordu Karargahı'nda düzenlenen seminerde “Balyoz Darbe Planı” yapıldığı iddialarının dayandığı dijital kayıtlar davanın en çok tartışılan konusu oldu. Eski genelkurmay başkanları, emekli orgeneraller İlker Başbuğ, Yaşar Büyükanıt ile Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Bekir Kalyoncu’nun da aralarında bulunduğu 31 kişi tanık olarak dinlendi. Ancak mahkeme, darbe planı yapıldığı iddia edilen 2003 yılında genelkurmay başkanlığı görevini yürüten emekli Orgeneral Hilmi Özkök ve dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Aytaç Yalman’ın tanık olarak çağrılması taleplerini kabul etmedi. Bugünkü duruşmada eksik olan savunmaların tamamlanmasının ardından tüm hazır bulunan sanıkların son sözleri alındı. Ardından da Mahkeme Başkanı Ömer Diken, dava ile ilgili nihai hükmü hazırlayacakları için duruşmaya ara verdiklerini açıkladı.
Saat 15.05'te ara verilen duruşma, saat 18.05 itibariyle arada bulunuyor .